Babasız dünyaya gelen fare erişkinliğe ulaştı

Gen düzenleme teknolojisiyle yapılan araştırma, partenogenezin memelilerde mümkün olduğunu gösteriyor

Fare deneylerinde elede edilen başarı, tarım veya tıpta önemli gelişmelere önayak olabilir (Yanchang Wei)
Fare deneylerinde elede edilen başarı, tarım veya tıpta önemli gelişmelere önayak olabilir (Yanchang Wei)
TT

Babasız dünyaya gelen fare erişkinliğe ulaştı

Fare deneylerinde elede edilen başarı, tarım veya tıpta önemli gelişmelere önayak olabilir (Yanchang Wei)
Fare deneylerinde elede edilen başarı, tarım veya tıpta önemli gelişmelere önayak olabilir (Yanchang Wei)

Çinli bilim insanları, döllenmemiş tek bir fare yumurtasından yavrular üretmeyi başardı. Bir yavrunun erişkinliğe ulaştığı ve başarıyla üreyebildiği ifade edildi.
Hakemli bilimsel dergi PNAS'ta yayımlanan araştırmada, gen düzenleme teknolojisi CRISPR'dan yararlanıldı.
Elde edilen sonuçlar memelilerde mümkün olmadığı düşünülen ve partenogenez adı verilen bir üreme yönteminin gen manipülasyonuyla sağlıklı biçimde gerçekleştirilebileceğini ortaya koydu.
İlk olarak Çin Bilimler Akademisi'nden araştırmacılar, 2018'de iki anneyle, baba olmadan yavru farelerin dünyaya gelmesini sağlamıştı.
Bunlar erişkinliğe ulaşırken iki babalı, annesiz farelerinse öldüğü belirtilmişti.
Ancak bu örnekte yavruların dişi de olsa iki ebeveyni olduğu için, bazı bilim insanları sürecin partenogenez diye adlandırılıp adlandırılamayacağından kuşku duymuştu.
Tek ebeveynden üretilmeye çalışılan yavrular ise hayatta kalmayı başaramamıştı. Yeni araştırmada ise sorunun çözümüne dair farklı bir yaklaşım benimsendi.
Çalışmada, bir fareden yumurta alındı ve ardından normal döllenme sırasında erkek ebeveynin vereceği genler CRISPR yöntemiyle düzenlendi.
Daha sonra, yumurtanın bir erkek tarafından döllenmiş yumurtalara benzemesi için bazı genler etkinleştirildi, bazılarıysa susturuldu. Bunun için de yumurtaya bir enzim enjekte edildi.
Enjeksiyonun arından yumurta dişinin rahmine yerleştirildi ve burada bir fetüse dönüşmesine izin verildi.
Araştırmacılar bu işlemi birkaç yumurtada tekrarladı. Genleri düzenlenen yavruların tümünün doğumdan sağ çıktığı, ancak yalnızca birinin erişkinliğe kadar hayatta kaldığı ve yavrulamayı başardığı bildirildi.
Ekip, yöntemin yaygın şekilde kullanılmadan önce birçok araştırmanın daha yapılması gerektiğini ifade ediyor. Ancak buna rağmen, çalışmanın, memelilerde partenogenezin mümkün olduğunu kanıtladığı belirtiliyor.
Partenogenez, tek bir döllenmemiş yumurtadan embriyoların gelişmesi anlamına geliyor.
Doğada yaprak bitlerinde, balıklarda, sürüngenlerde, akreplerde, akarlarda ve bazı arı türlerinde meydana gelmesine rağmen memelilerde hiç görülmüyor.
Independent Türkçe, Phys.org, PNAS



Birleşik Krallık, bomba imhasında "devrim yaratacak" robot köpeklerini tanıttı

Robot köpeklerin, askeri personelin yükünü hafifletmesi bekleniyor (BK Savunma Bakanlığı)
Robot köpeklerin, askeri personelin yükünü hafifletmesi bekleniyor (BK Savunma Bakanlığı)
TT

Birleşik Krallık, bomba imhasında "devrim yaratacak" robot köpeklerini tanıttı

Robot köpeklerin, askeri personelin yükünü hafifletmesi bekleniyor (BK Savunma Bakanlığı)
Robot köpeklerin, askeri personelin yükünü hafifletmesi bekleniyor (BK Savunma Bakanlığı)

Birleşik Krallık'ın (BK) yeni robot köpekleri, yapılan testlerde bombaları başarıyla etkisiz hale getirdi. 

Bomba imha operasyonlarında robotların kullanılması yeni bir uygulama değil. Ancak bilim insanları ve hükümetler, insanları tehlikeye atacak durumları en aza indirecek yöntemler arıyor.

Bu çalışmalar kapsamında BK Savunma Bakanlığı önemli bir adım attı. Yeni tanıtılan robot köpekler, testlerde bombaları saptayıp etkisiz hale getirmeyi başardı. 

Bakanlığın dün (5 Şubat) yaptığı açıklamada "Patlayıcıları etkisiz hale getirebilen robot köpekler, bomba imha operasyonlarında devrim yaratacak ve gerek BK'de gerekse yurtdışında faaliyet gösterirken askeri personel için riski önemli ölçüde azaltacak" ifadelerine yer verildi. 

Savunma Bilim ve Teknoloji Laboratuarı'nın (DSTL) yürüttüğü 4 günlük testlerde robotlar, kapıları kendi başına açıp kapattı, merdivenlerde gezindi ve sensörleriyle patlayıcıları saptayıp inceledi.

Ardından ya robotik kollarını kullanarak ya da daha küçük patlayıcılarda ateş ederek onları etkisiz hale getirdiler.

Testlerde insan bir operatör de yer aldı ancak yapay zekayla çalışan robot, görevlerin büyük bir kısmını kendi başına yerine getirebildi. 

Yetkililer, yeni robot kendi başına rahatlıkla dolaşırken personelin zarar görmeyeceği bir uzaklıkta süreci takip edebildiğini söylüyor.

Testlerde ayrıca drone'lar da bombaların bulunmasına ve halkın alandan uzak tutulmasına yardımcı oldu.

DSTL Bilim ve Teknoloji Direktörü Prof. Andy Bell, "Bu, halkımızı ve ülkemizi ölümcül tehditlere karşı güvende tutmak için askeri ve ticari sistemleri bir araya getiren Savunma Bakanlığı'nın teknolojiden yararlanarak nasıl avantaj sağlayabileceğinin harika bir örneği" diyerek ekliyor: 

Endüstri ve akademiyle ortaklaşa çalışan DSTL, bilim ve teknolojinin sağladığı avantajla görevini başarıyla yerine getiriyor.

Independent Türkçe, New Atlas, Interesting Engineering, BK Savunma Bakanlığı