Suudi kadını eski imajını neden yıkamadı?

Toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak için güçlü adımların atıldığına dair göstergeler var

Suudi kadınlar, eşitlik reformlarında hızlı adımlar atıyor (AFP)
Suudi kadınlar, eşitlik reformlarında hızlı adımlar atıyor (AFP)
TT

Suudi kadını eski imajını neden yıkamadı?

Suudi kadınlar, eşitlik reformlarında hızlı adımlar atıyor (AFP)
Suudi kadınlar, eşitlik reformlarında hızlı adımlar atıyor (AFP)

Anud en-Nuhayt
Moringa peregrina bitkisi, tıbbi yararları ve içeriği nedeniyle yüzyıllardır büyük bir önem görüyor. Arabica Moringa bitkisi, Suudi Arabistan Krallığı'nın el-Ula bölgesinde dönümlerce yetiştirilmektedir. Ula’daki çiftlik sahipleri, hurma ve narenciyeden sonra bölgedeki en büyük üçüncü mahsul olarak kabul edilen ürünü yetiştirme yöntemini öğrendi.
Son olarak bölgede bol miktarda bulunan Moringa peregrina ağacı sunduğu ekonomik imkanlar nedeniyle oldukça ilgi görmüştür. Bugün kadınlar, diğer birçok sektörle birlikte el-Ula'daki bu çiftliklerin yönetiminde yer alıyor.
Suudi Arabistan'daki kadınların sosyal ve kültürel konumu, iyiye doğru kayda değer bir değişime tanık oluyor. Bu değişiklikler Suudi toplumunda eşit olarak hissedilmese de Suudi Arabistan’da toplumsal cinsiyet eşitliği, kadınların liderlik ve girişimcilik pozisyonlarındaki rolüne saygı gösterilmesi ve onların önemli rollerinin baskınlığını sağlamak için güçlü adımların atıldığına dair işaretler var.  Bu, büyük ölçüde, toplumsal cinsiyet eşitliğine yönelik devam eden yasal reformlara rağmen, kadınların kendilerinin iş, bilim ve kamusal yaşamda öncü olmalarına dayanıyor.
Suudi kadınlar sadece üst düzey yöneticilik pozisyonlarında yer almak ve siyasette yer almakla kalmamış, aynı zamanda erkeklerin yanında farklı sektörlere girme konusunda da başarılı olmuşlardır.
Erkekler ekonomik sektörde hala kadınlardan daha iyi performans gösterse de kadınların sosyal, ekonomik ve politik kalkınmaya katkısı küçümsenmemektedir. Rolü bir ağırlık faktörü haline geldi ve gerçekleşmekte olan radikal bir değişikliği gösteriyor. Kadınların tıp alanındaki başarıları erkeklerinkiyle eşdeğer bir hale geldi. Kadınlar, önemli sektörlere erişim kazanmanın yanı sıra liderlik ederek sosyal klişeleri kırdı. Bunlardan en öne çıkanı, bir kadın futbol takımının kurulmasından başlayarak Formula 1 yarış pistine girmeye kadar uzanan spor sektörüdür. Örnekler arasında Suudi Arabistan'da son on yılda on kat artan kadınlara yönelik girişimcilik faaliyetlerinde gözle görülür bir artıştan bahsetmek gerekiyor.
Kadın giderek toplumun ve ekonominin her köşesine, bu durumun yeni gerçekliği haline geldiği ölçüde giriyor. Kadınların Suudi toplumundaki rolündeki dönüşüm radikal bir dönüşe tanık oldu ve elde ettikleri başarıların listesi oldukça uzun.

Mücadele
Erkeklerin iki katından fazla mücadele etmeleri gereken bir dünyada, Suudi kadınlarına sonraki nesillerin önünü açmaları için altın bir fırsat verildi. Kadınların rolü yalnızca değerli olmakla kalmıyor, aynı zamanda daha parlak bir gelecek vizyonunun mihenk taşı olarak kabul ediliyor.
Ancak Suudi kadınlarının elde ettikleri birçok başarıya, başlangıçta oldukları yerden bugün oldukları duruma ve yarının yüzünü resmetmek için onlara açılan sonsuz fırsatlara bakılmaksızın, uluslararası toplum, bazı alanlarda kadınların erkek akranlarından daha iyi performans gösterdiği bir ülkede kadınlar için eşit hakları savunmaya devam ediyor.

Klişe imaj
Arap dünyasındaki kadınlar hala boyun eğen ve zayıf bir klişe imaja sahip olarak görülüyor. Buna ek olarak, medya, bunların yerleşmesine ve yayılmasına yardımcı olan bu görüntüleri ve iddiaları pekiştirme eğilimindedir. Bugün bölgede kadınların rolü ve statüsü hakkında istatistiksel kanıtlar göz önüne alındığında, bu klişelerin son derece yanlış olması dikkat çekicidir. Veriler, kadınların bugün geçmişte olduğundan daha büyük bir toplumsal rol oynadığını gösteriyor.
Bu bağlamda medya, doğru ve güvenilir bilgi yayma rolü oynayabileceği gibi, kadın sorunlarının sosyal, ekonomik, kültürel ve dini nedenlerine ve biçimlerine daha fazla önem vererek toplumda olumlu değişimin itici gücü olabilir.
Köylülerin, yoksul kadınların, genç kadınların, yaşlı kadınların, engelli kadınların ve diğer azınlıkların sorunlarına, imajlarını bozmadan ve onları aşağılamadan dikkat çekmek de önemlidir. Bu nedenle, medyanın kadınları yayınlarken adalet ve tarafsızlığa bağlı kalması ve kadınların yalnızca tüketiciler olarak değil, işgücünün aktif üyeleri olarak yaptıklarını vurgulaması zorunludur. Medya, kızları ve kadınları birer takipçi olarak tanımlamaktan da kaçınmalıdır, çünkü bu, cinsiyet ayrımcılığı fikrinin pekiştirilmesine katkıda bulunur.
Suudi kadınlar ulaşılmazı başardı. Tüm dengeleri değiştirip, tüm engelleri aştı. Geçmişin (sınırlarını) aşıp geleceğe geçti. Ancak bu değişiklikler, içinde bulunduğumuz on yıllık değişimin temel direklerinden biri oldukları için, uluslararası arenadaki imajlarına henüz yansımadı.
*Bu makale Şarku’l Avsat tarafından Independent Arabia’dan çevrilmiştir.



Faysal bin Ferhan, Gazze'deki durumu Rubio ve Safadi ile görüştü

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan (Şarku’l Avsat)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan (Şarku’l Avsat)
TT

Faysal bin Ferhan, Gazze'deki durumu Rubio ve Safadi ile görüştü

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan (Şarku’l Avsat)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan (Şarku’l Avsat)

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, dün ABD'li mevkidaşı Marco Rubio ile bölgesel ve uluslararası gelişmeleri görüşmek üzere bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Görüşmede ayrıca Gazze Şeridi'ndeki durum, güvenlik ve insani etkileri ile bu konuda yapılan çalışmalar da ele alındı.

Prens Faysal bin Ferhan dün ayrıca Ürdün Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanı Eymen Safadi ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre görüşmede ikili ilişkiler, bölgesel ve uluslararası arenadaki gelişmeler, özellikle de Gazze'deki durum ve bu konuyu ele almak için yapılan çalışmalar ele alındı.

Suudi Arabistan Bakanı, İsrail saldırıları ve ihlallerini durdurmak ve işgalin acımasız uygulamaları sonucunda Gazze Şeridi sakinlerinin yaşadığı insani acılara son vermek için diplomatik çabalarını sürdürdü.

Prens Faysal bin Ferhan, cuma günü Fransız mevkidaşı Jean-Noël Barrot, Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdülati, Almanya Dışişleri Bakanı Johan Vadephul, Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Avrupa Birliği Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi/Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Kaja Kallas ile Gazze'deki gelişmeleri ve bunların güvenlik ve insani boyutları ele alındı.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı, pazar günü İngiliz mevkidaşı David Lammy ile yaptığı telefon görüşmesinde Gazze'deki gelişmeleri ve İsrail'in saldırı ve ihlallerini durdurma ve Gazze Şeridi sakinlerini etkileyen insani felakete son verme ihtiyacını görüştü.

Dışişleri Bakanlığı tarafından cuma günü yayınlanan bir açıklamada, Suudi Arabistan, İsrail'in Gazze'yi işgal etme kararını ve Filistin halkına karşı açlık, vahşi uygulamalar ve etnik temizlik suçlarını ısrarla işlemesini en sert şekilde kınadı.

Bakanlık, "İsrail işgal makamlarının caydırıcılık gözetmeksizin benimsediği insanlık dışı fikir ve kararlar, Filistin halkının bu topraklarla olan duygusal, tarihi ve hukuki bağını anlamadıklarını ve Filistin halkının uluslararası hukuk ve insani ilkelere dayalı olarak bu topraklara sahip olma hakkının bulunduğunu bir kez daha teyit etmektedir" ifadesini kullandı.

Suudi Arabistan, uluslararası toplumun ve Güvenlik Konseyi'nin İsrail saldırı ve ihlallerini derhal durdurma konusundaki başarısızlığının uluslararası düzenin ve uluslararası meşruiyetin temellerini baltaladığını, bölgesel ve küresel barış ve güvenliği tehdit ettiğini ve soykırım ve zorla yerinden etme uygulamalarını teşvik eden vahim sonuçlara işaret ettiğini ifade etti.