Mali’den Moritanyalıların öldürülmesine karıştığı iddialarına yalanlama

Mali ve Moritanya, sınır şeridi boyunca ortak askeri devriye düzenleyecekler.

Fransa'nın Mali'deki Barkhane Operasyonu’nda yer alan Gao’daki Fransız askerleri.(Reuters Arşiv-Ağustos 2019)
Fransa'nın Mali'deki Barkhane Operasyonu’nda yer alan Gao’daki Fransız askerleri.(Reuters Arşiv-Ağustos 2019)
TT

Mali’den Moritanyalıların öldürülmesine karıştığı iddialarına yalanlama

Fransa'nın Mali'deki Barkhane Operasyonu’nda yer alan Gao’daki Fransız askerleri.(Reuters Arşiv-Ağustos 2019)
Fransa'nın Mali'deki Barkhane Operasyonu’nda yer alan Gao’daki Fransız askerleri.(Reuters Arşiv-Ağustos 2019)

Moritanya ve Malili yetkililer hafta sonu iki gün süren görüşmelerin ardından sınır şeridinde ortak güvenlik devriyeleri düzenlenmesi ve Moritanyalı çobanlara yönelik katliamın soruşturulması üzerinde uzlaştı. Taraflar ayrıca benzer olayların yaşanmasının önüne geçmek için iletişimin artırılmasını ve etkin istihbarat alışverişinin yapılmasını kararlaştırdı.  
Mali-Moritanya sınırında 5 Mart tarihinde 31 Moritanya vatandaşı öldürülmüştü. Olaydan kurtulanlar sadırının faili olarak Mali ordusunu suçlamış, bunun üzerine Moritanya hükümetinden yapılan açıklamada olayın sorumluluğu Mali yönetimine yüklenmişti. Malili yetkililer ise olaya karıştıklarına ilişkin iddiaları yalanlayarak Atay Kuyusu civarında herhangi bir ordu unsurunun bulunmadığını duyurmuştu.  
Moritanya Dışişleri Bakanlığı, son bir yılda vatandaşlarına yönelik saldırıların artması nedeniyle Mali'nin Nuakşot Büyükelçisi’ni dışişlerine çağırdı. Bunun üzerine Mali yönetimi, Dışişleri Bakanı Abdoulaye Diop başkanlığındaki bir siyasi ve güvenlik heyetini Nuakşot’a gönderdi. Moritanya Savunma Bakanı Henan Veled Sidi başkanlığındaki heyetle Malili heyet iki gün süren toplantılarda, son olayları ve güvenlik meselelerini ele aldılar. Malililer, Moritanya vatandaşlarının kaybolmasından ve öldürülmesinden dolayı üzüntülerini dile getirirken Moritanyalılar, Mali’deki yurttaşlarının bir süredir suikast ve kaçırılma olaylarına maruz kaldıklarını ve bunun kabul edilemez olduğunu vurguladı. 
Moritanya ile Mali arasında 2 bin kilometre uzunluğunda bir sınır bulunuyor. Sınır bölgelerinde silah ve uyuşturucu çetelerinin yanı sıra aşırılık yanlısı terör örgütleri faaliyet gösteriyor. İki ülkenin sınır bölgesindeki kabileler birbiri ile akraba olduğu için gündelik yaşamda sınırlar ihlal edilebiliyor.  
Taraflar müşterek devriye kararı alsa da bunun nasıl uygulanacağı ve uzun sınır hattı boyunca pratikte uygulama imkanı bulup bulamayacağı merak ediliyor. Moritanya ordusu daha önce, El-Kaide'ye yönelik operasyonlar düzenlerken Mali sınırlarını da sıklıkla ihlal etmişti. 
Moritanya-Mali müzakere heyetlerinin sonuç bildirisinde şu ifadelere yer verildi:
“Taraflar, iki ulusun kardeşlik ve iyi komşuluk ilişkilerini korumak amacıyla, bu tür eylemlerin tekrarını önleyecek bir şekilde birlikte çalışmanın gereği üzerinde anlaştı. Mali’deki Moritanyalıların can ve mal güvenliğini sağlamak için beş madde üzerinde uzlaşıldı. Bunlardan ilki; en yakın zamanda, Atay Kuyusu olaylarını soruşturmak üzere geçici müşterek bir komisyonun kurulmasıdır.”
Açıklamada, Akure'de yedi Moritanyalının 17 Ocak 2022'de öldürüldüğü olaylarla ilgili soruşturmanın sonuçlarının bir an önce Moritanya tarafına bildirilmesi üzerinde mutabık kalındığı ve bu tür olayların yaşanmasının önüne geçilmesi için iki ülkenin sınır şeridi boyunca ortak devriye gücü oluşturulması kararlaştırdığı belirtildi. Ayrıca tarafların, etkin istihbarat alışverişi ve bilgi paylaşımı için bir çerçeve oluşturulması ve soruşturma sonucunda suçlu bulunanların en ağır cezalara çarptırılmasının kararlaştırıldığı vurgulandı.   
Malili yetkililer dün, Moritanya sınırındaki Ouagadou ve Gringali ormanlarını kapalı askeri bölge olarak ilan etti. Moritanyalı çobanların öldürülme olayı bu bölgede gerçekleşmişti. Mali hükümetinden yapılan açıklamada, bu kararın Mali ve Moritanya vatandaşlarının can güvenliğinin sağlanması için alındığı kaydedildi. Mali ordusu son haftalarda Ouagadou ve Gringali ormanlarında, Rus Wagner güvenlik şirketi ile birlikte El-Kaide bağlantılı örgütlere yönelik operasyonlar düzenliyor. Diğer yandan bölgede geçen hafta aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu onlarca sivilin gömülü olduğu toplu mezarlar bulundu. Bölge halkı sivillerin katliamında Mali ordusunu suçladı. Birleşmiş Milletler Mali Çok Boyutlu Entegre İstikrar Misyonu (MINUSMA) katliamlarla ilgili soruşturma açıldığını duyurdu. Mali hükümetinden dün yapılan açıklamada suçlamalar reddedildi, Mali ordusunun insan haklarına saygılı bir şekilde hareket ettiği, ocak ayından bu yana 29 Moritanyalının göz altına alındıktan sonra serbest bırakıldığı belirtildi.  
Bu arada Bamako'daki askeri mahkeme, Mali toprakları içinde Moritanya vatandaşlarını hedef alan saldırılara yönelik geniş çaplı bir soruşturma başlattığını ve delilleri toplamaya başladığını duyurdu.



İsrail alarma geçti: İran’ın vurduğu petrol tesisinde sızıntı

İran'ın Bazan rafinerisine saldırısında duman zehirlenmesi nedeniyle üç işçi hayatını kaybetmişti (Reuters)
İran'ın Bazan rafinerisine saldırısında duman zehirlenmesi nedeniyle üç işçi hayatını kaybetmişti (Reuters)
TT

İsrail alarma geçti: İran’ın vurduğu petrol tesisinde sızıntı

İran'ın Bazan rafinerisine saldırısında duman zehirlenmesi nedeniyle üç işçi hayatını kaybetmişti (Reuters)
İran'ın Bazan rafinerisine saldırısında duman zehirlenmesi nedeniyle üç işçi hayatını kaybetmişti (Reuters)

İran'ın vurduğu İsrail'deki Bazan petrol rafinerisinde sızıntı olduğu bildiriliyor.

Times of Israel'in haberinde, Hayfa Körfezi Kentleri Çevre Koruma Derneği'nin rafineride yaptığı ölçümlerde "benzen emisyonlarının normalden 100 kat daha fazla" çıktığı aktarılıyor.

Dernekten ve Çevre Koruma Bakanlığı'ndan yetkililerin rafineriyi ziyaret edip inceleme yaptığı belirtiliyor.

Haberde, benzen emisyonlarındaki artışın, İran'ın saldırısının ardından rafineride yapılan onarım çalışmaları sırasında ortaya çıktığı tespitine yer veriliyor.

Bilimsel araştırmalarda benzin ve türevlerinin yanı sıra boya, lastik ve birçok temizlik ürününde bulunan benzenin kansere yol açtığı ortaya konmuştu.

Bakanlıktan yapılan açıklamada, "Bazan'daki sıradışı durumu büyük bir ciddiyetle ele alıyoruz" dendi.

Diğer yandan rafineri yetkilileri benzen emisyonlarının devletin belirlediği sınırların üzerine çıkmadığını öne sürüyor.

İsrail'in 13 Haziran'daki saldırısıyla başlayan çatışmalarda İran da vakit kaybetmeden misilleme yapmıştı. 15 Haziran gecesi İran'ın 80 balistik füze fırlattığı, bunlardan bazılarının Hayfa kentinin kuzeyindeki Bazan petrol rafinerisine isabet ettiği aktarılmıştı.

Firmanın açıklamasında, tesisler arasındaki boru ve iletim hatlarının saldırıda hasar gördüğü ve üç işçinin hayatını kaybettiği belirtilmişti. 24 Haziran'da ABD'nin arabuluculuğunda İsrail ve İran arasında ateşkes ilan edilmişti.

Son saldırılarla tekrar gündeme gelen Bazan rafinerisinin çevreye verdiği zarar nedeniyle kapatılması için yıllardır İsrail'de aktivistler tarafından lobi faaliyetleri yürütülüyor. Ayrıca çevreciler ve bölge sakinleri, tesisin ciddi hasar alması durumunda Hayfa kentine büyük risk oluşturabileceğine dikkat çekiyor.

Hava kirliliği ihlalleri nedeniyle defalarca para cezasına çarptırılan şirket, İran'ın füze saldırılarının ardından geçici olarak kapatılmıştı. Ekime kadar tekrar tam kapasite faaliyete geçmesi öngörülüyor.

Independent Türkçe, Times of Israel, Jerusalem Post