Ukrayna savaşı Libya halkının gücüne gölge düşürüyor

Libya Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, fiyat artışını durdurmak için bir dizi bakan ve yetkiliyle bir araya geldi. (Hükümet Medya Ofisi)
Libya Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, fiyat artışını durdurmak için bir dizi bakan ve yetkiliyle bir araya geldi. (Hükümet Medya Ofisi)
TT

Ukrayna savaşı Libya halkının gücüne gölge düşürüyor

Libya Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, fiyat artışını durdurmak için bir dizi bakan ve yetkiliyle bir araya geldi. (Hükümet Medya Ofisi)
Libya Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, fiyat artışını durdurmak için bir dizi bakan ve yetkiliyle bir araya geldi. (Hükümet Medya Ofisi)

Libyalılar, özellikle Rusya'nın Ukrayna’ya savaş açmasından sonra ekmek ve bazı gıda maddelerinin fiyatlarındaki artıştan şikayetçi. Ülkenin bazı bölgelerindeki benzin istasyonlarının önünde yeniden araba kuyrukları oluşmaya başladı. Bu durum vatandaşlar arasında öfkeye neden oldu.
Vatandaşlar, birçok tüccarın ‘Ramazan Ayı’nın gelişini fırsat bilerek’ başta un, ekmek, şeker, yağ ve süt olmak üzere temel emtiaların fiyatlarını eşi benzeri görülmemiş şekilde artırdığını söylüyor. Trablus sakinlerinden Rabih Said, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada ekmek fiyatlarının arttığını ve gramajlarında da oynama yapıldığını bildirdi.
Buğday ihtiyacının yüzde 75'ini Rusya ve Ukrayna'dan karşılayan Libya, gıda ithalatına en bağımlı ülkelerden biri konumunda.
Libya Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, krizin yansımalarını azaltmak için önceki gün Başbakanlık Ofisi’nde genişletilmiş bir toplantı yaptı. Ülkedeki fiyat artışı krizini görüşmek üzere gerçekleştirilen toplantıda Ekonomi, Ticaret ve Yerel Yönetim bakanlarının yanı sıra yerel yetkililer de hazır bulundu.
 Dibeybe, bir dizi emtiadaki fiyatların denetlenmesi ve Ramazan Ayı boyunca temel ürünlerin uygun miktarlarda satışa sunulmasının gerekliliğini vurguladı. Tüccarların kabul edilemez artışta bulunmasına izin verilmemesi gerektiğinin altını çizen Dibeybe, “Tüccarların uygun miktarları sağlamaları için Ekonomi Bakanlığı ve zabıtalar tarafından desteklenmeleri ve teşvik edilmelerine ihtiyaç var” dedi.
Libya Ekonomi ve Ticaret Bakanı Muhammed Ali El-Huveyc, Libyalılara güven vermek amacıyla toplantıda ‘un dahil tüm emtia ve gıda maddelerinin mevcut olduğunu’ söyledi. Huveyc söz konusu emtiaların fiyatları üzerinde denetleme mekanizmasının kurulmasının önemini vurguladı.
Yeterli miktarda yağın bulunabileceğine işaret eden Bakan ‘yağ fiyatlarındaki artışın devam etmeyeceğini ve zabıtalar tarafından fiyatların takip edileceğini’ vurguladı.
Libya Ulusal Birlik Hükümeti Yerel Yönetim Bakanı Bedreddin et-Tevmi de açıklamasında “Zabıtalar, Bakanlık ve Fırıncılar Sendikası arasında fırınları denetlemek için koordinasyon devam ediyor. Ekmeğin ağırlığı ve fiyatı un fiyatlarına göre ayarlandı” dedi.
Trablus Merkez Bankası tarafından yayınlanan son resmi verilere göre Libya'da enflasyon oranları yükseldi. 2021'de yıllık bazda yüzde 2,8 olarak görülen enflasyon 2020'de yüzde 1,4 olarak kayıtlara geçmişti.
Tevmi, Ekonomi ve Ticaret Bakanlığı tarafından bir ekmek için belirtilen ağırlığa uygunluğu sağlamak amacıyla fırınların terazi kullanmasını zorunlu kılan bir karar yayınladı. Bakan Tevmi zabıtalara kararın uygulanmasını takip etmeleri talimatını verdi.
Bingazi'de vatandaşlar, ekmeğin gramajının azaldığını fiyatının ise aniden yükseldiğini söyledi. Suç Soruşturma Departmanı, fiyatlandırma kurallarını ihlal ettikleri gerekçesiyle bazı fırınların kapısına kilit vurdu.
Suç Soruşturma Departmanı, bazı mallar için bir fiyat listesi yayınladı ve kuralları ihlal edenleri yasal hesap verebilirlik ve kapatma konusunda uyardı. Suç Soruşturma Departmanı vatandaşları, belirtilen fiyatlandırmayı ihlal eden fırınları ihbar etmeye çağırdı. Departmanlığın açıklamasına göre yeni fiyatlandırma, uluslararası un fiyatlarında meydana gelen değişiklikleri ve ekmek endüstrisinde kullanılan tüm malzemelerin fiyatları dikkate alınarak belirlenecek.
 Libyalılar, bazı tüccarların Rusya ile Ukrayna arasındaki savaştan ve küresel bir gıda krizine girme korkusundan yararlanarak emtiaları tekelleştirme ve fiyatları yükseltme yoluna gittiğini belirtiyor. Bu, özellikle çalışanların çoğunluğu devlet tarafından istihdam edildiğinden birçok Libyalıyı büyük bir ekonomik baskı altına sokuyor.
 Libya Medya Kurumu eski Başkanı Muhammed Bayu, Dibeybe’nin tüccarların Ekonomi Bakanlığı ve zabıtalar tarafından desteklenmesi ve teşvik edilmesi açıklamasına tepki gösterdi. Bayu, “Ey Libyalılar, yoksul tüccarları doyurmak için aç kalın! Aç olan vatandaşın asgari düzeyde yaşayabilmesi için destek alma olasılığı daha yüksek değil mi?” dedi.
Beni Velid (kuzeybatı) şehri hafta başından bu yana benzin istasyonlarının önündeki araba kuyruklarına tanık oldu. Ancak Libya Petrol Şirketi Er-Raia "Brega Petrol Pazarlama Şirketi'nin tüm depolarında akaryakıt mevcuttur" açıklamasında bulundu. İstasyonların önündeki aşırı kalabalıklaşmanın herhangi bir gerekçesi olmadığının altını çizdi.



Hizbullah savaşçılarını Lübnan ordusuna entegre etme fikri gerçeklerle çarpışıyor

21 Mayıs 2023 tarihinde Lübnan'ın Aramta kasabasında bir askeri tatbikata katılan Hizbullah savaşçıları (Reuters)
21 Mayıs 2023 tarihinde Lübnan'ın Aramta kasabasında bir askeri tatbikata katılan Hizbullah savaşçıları (Reuters)
TT

Hizbullah savaşçılarını Lübnan ordusuna entegre etme fikri gerçeklerle çarpışıyor

21 Mayıs 2023 tarihinde Lübnan'ın Aramta kasabasında bir askeri tatbikata katılan Hizbullah savaşçıları (Reuters)
21 Mayıs 2023 tarihinde Lübnan'ın Aramta kasabasında bir askeri tatbikata katılan Hizbullah savaşçıları (Reuters)

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın Hizbullah savaşçılarının, 1990 iç savaşından sonra olduğu gibi Lübnan ordusuna entegre edilmesi önerisi siyasi çevrelerde ve uzmanlar arasında tartışma konusu oldu.

Ordunun çeşitli sebeplerle bu savaşçıları bünyesine katamaması nedeniyle öneri henüz yaygın kabul görmezken, uzmanlar bu meselenin doğuracağı sonuçlar konusunda uyarıda bulundu. Bunun ‘silahlarını devlete teslim etmesi karşılığında Hizbullah için bir teselli ödülü’ olduğunu belirten uzmanlar, ‘dini emir alan ve ideolojik inanca sahip olan unsurların orduda yer alamayacağını’ vurguladı.

Cumhurbaşkanı Avn basına verdiği demeçte, “Ordu içinde Hizbullah savaşçılarından oluşan bağımsız bir birim oluşturmak mümkün değil. Ancak 1990'ların başında Lübnan'daki iç savaşın sonunda çeşitli taraflarla olduğu gibi üyeleri orduya katılabilir ve kurslara tabi tutulabilir” ifadelerini kullandı.

Bu öneriyi yorumlayan Güçlü Cumhuriyet Bloğu Milletvekili Giyas Yazbek, ordunun ‘Hizbullah'ın dış uzantılarla ordusunu oluşturduğunu iddia ettiği 100 bin savaşçıyı absorbe edemeyeceğini’ söyledi. Şarku’l Avsat'a konuşan Yazbek, “Hizbullah'ın 25 bin savaşçısı olsa bile, şu anda subaylarının ve üyelerinin maaşlarını dış yardımlarla güvence altına almaya çalışan askeri kuruma bunları dahil etmek imkânsız” dedi.

Yazbek, ‘ordunun cumhurbaşkanı ve hükümetle birlikte geliştirdiği ulusal güvenlik stratejisinin henüz Lübnan'ın ordu ve güvenlik güçlerinin sayısına olan ihtiyacını belirlemediğini’ vurguladı. Yazbek, “Sınırlarımızı çizdiğimizde, savaşın nedenlerini ortadan kaldırdığımızda ve Lübnan'da siyasi bir çözüme doğru ilerlediğimizde, ordunun mevcut subay ve personel sayısı yeterli olacak ve artacaktır” şeklinde konuştu.

Hizbullah savaşçılarının durumu

Askeri uzman Halid Hamade'ye göre, ‘Taif Anlaşması'ndan sonra silahlı milislerin dağıtılmasında olduğu gibi bugün de Hizbullah savaşçılarının orduya alınması önerisi, Cumhurbaşkanı'nın Hizbullah'ı silahlarını devlete teslim etmeye ikna etme çabaları bağlamında Hizbullah için bir teselli ödülüdür.’

Hamade, ‘Hizbullah savaşçılarının orduya entegre edilmesinin, özellikle ateşkes anlaşmasının imzalanmasının ardından yaşanan gelişmelerden sonra, birçok engelle karşı karşıya olduğunu’ savundu.

fvdgh
Hizbullah Genel Sekreteri Haşim Safiyuddin'in 24 Şubat 2025 tarihinde Lübnan'ın güneyindeki Deyr Kanun en-Nahr kasabasında düzenlenen cenaze töreni sırasında Hizbullah üyeleri (Reuters)

“İç savaşın sona ermesinin ardından Lübnan devletinin yüzlerce milisi orduya ve güvenlik güçlerine katmayı başardığı doğrudur, ancak Hizbullah'ın durumuyla karşılaştırma yapmak artık mümkün değildir” diyen Hamade, Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Ulusal Mutabakat Belgesi imzalandığında milis liderleri belgeyi tanıdı, milislerin feshedildiğini duyurdu, silahlarını gönüllü olarak devlete teslim etti ve siyasi sürecin bir parçası oldu. Hizbullah ise ateşkes anlaşmasını tanımıyor ve silahlarını teslim etmeyi kabul etmiyor. Dolayısıyla siyasi sürecin bir parçası haline geldiğini ve artık askeri bir kanadı olmadığını kabul etmeden milislerini orduya dahil etmekten bahsetmek bağlamdan kopuktur.”

Hizbullah'ın ideolojisi

Yazbek'e göre Hizbullah'ın ideolojisi, savaşçılarının orduya entegrasyonunun önündeki en büyük engel. Yazbek, “Hizbullah, Lübnan'ı İran'ın uzantısı olan coğrafi bir nokta olarak görüyor. Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım'ın silahları teslim etmeyeceğini ve silahların devletin elinde olmasıyla ilgili konuşmalarla ilgilenmediğini açıklamasının da gösterdiği gibi bu doktrin halen varlığını sürdürüyor” ifadelerini kullandı.

ukıo
24 Şubat 2025 tarihinde düzenlenen cenaze töreninde eski Hizbullah Genel Sekreteri Haşim Safiyuddin'in tabutunu taşıyan Hizbullah savaşçıları (AP)

‘Lübnan iç savaşı sırasında milisleri olan ve devlet şemsiyesi altına giren liderlerin Lübnanlı liderler olduğunu, kararlarının Lübnanlıların kararı olduğunu’ hatırlatan Hamade, “Hizbullah ise organik olarak bölgesel bir otoriteye bağlıdır ve hem Lübnan içinde hem de dışında tehlikeli askeri ve güvenlik rolleri oynamıştır” dedi. Hizbullah'ın ‘Tahran'dan ayrıldığını, yerel bir siyasi bileşen olmayı kabul ettiğini ve askeri kolunu feshettiğini açıklamadığına, böylece savaşçılarının ordu içinde absorbe edilmesi konusunun tartışılabileceğine’ dikkat çeken Hamade sözlerini şöyle sürdürdü: “Veliyyül Fakih tarafından verilen ve uygulanması gereken meşru yetki çerçevesinde faaliyet gösteren askeri bir grup ile anayasal makamlar tarafından demokratik mekanizmalar çerçevesinde alınan siyasi bir karar çerçevesinde faaliyet gösteren başka bir grubu uzlaştırmak nasıl mümkün olabilir? İster sivil idarelerde ister güvenlik kurumlarında milislerin devlete entegre edilmesi deneyimi tekrarlanabilecek kadar başarılı oldu mu?”

Ordu disiplini

Bazılarının iddia ettiği gibi iç savaş sürecindeki milislerin orduya alınmadığını belirten Yazbek, ‘güvenlik ve askeri kurumlara alınanların Lübnan'ı yöneten Suriye rejimine yakın olduğunu, ülkenin egemenliği için savaşan ve Suriye işgaline karşı çıkanların ise kovalandığını, hapsedildiğini ve birçoğunun Lübnan'ı terk etmek zorunda kaldığını’ vurguladı. Yazbek ayrıca, ‘ordu personeli tarafından uygulanan disiplinin Hizbullah savaşçıları için geçerli olmadığını, çünkü milislerin orduyla, ordunun da onlarla uyumlu olmadığını’ belirtti.

Hamade, “Hizbullah savaşçılarının Lübnan ordusuna ve diğer devlet kurumlarına dahil edilmesinin artıları ve eksileri ne olursa olsun, doğru yol Hizbullah'ın silahlarını devlete teslim etmesiyle başlamalı. Hizbullah üyeleri Lübnan toplumundan izole edilmiş bir grup değildir ve topluma entegre edilmelidir. Ancak Hizbullah’ın silahlarını teslim etmesi için bir tür ayartma olarak özümsenmeleri konusunu gündeme getirmekte acele etmek hedefe ulaşılmasını sağlamayacaktır. Gerekli olan, Hizbullah’ın öncelikle devleti, silahların yalnızca devletin elinde olmasını, savaş ve barış kararının devletin elinde olduğunu ve bu konuda meydana gelebilecek herhangi bir düzenlemenin başlangıcı olarak uluslararası kararları uygulama ihtiyacını tanımasıdır” dedi.