Lübnan Başbakanı Mikati hükümeti için tekrar güvenoyu istedi

Lübnan Başbakanı Mikati, ‘popülist açıklamalara’ tepkili

29 Mart’ta parlamento oturumunda konuşan Mikati (NNA)
29 Mart’ta parlamento oturumunda konuşan Mikati (NNA)
TT

Lübnan Başbakanı Mikati hükümeti için tekrar güvenoyu istedi

29 Mart’ta parlamento oturumunda konuşan Mikati (NNA)
29 Mart’ta parlamento oturumunda konuşan Mikati (NNA)

Lübnan Başbakanı Necib Mikati’nin ‘hükümetine güvenoyu verilmesi’ talebi, 29 Mart’ta UNESCO Sarayı’nda düzenlenen parlamento genel kurul toplantısı gündemine oturdu. Temsilciler Meclisi Başkanı Nebih Berri, hükümete güven oyu kullanmak üzere daha önce bir talepte bulunulmadığı için, Mikati’nin söz konusu talebini kabul etmedi. Aynı şekilde bir basın açıklamasında dile getirdiği ifadelere göre Mikati, ‘hükümetine yöneltilen ve seçimler öncesi gerginliğe neden olan popülist açıklamalara’ karşı tepkisinin bir göstergesi olarak ellerindekileri şeffaflıkla sunmaya hazır olduklarını vurguladı.
Berri, 13 maddesini onayladığı yasa tasarılarını ve önerilerini görüşmek üzere 29 Mart’ta bir yasama oturumuna başkanlık etti. Oturumun başında Mikati, oturumun genel bir tartışma oturumuna dönüştürülmesini ve hükümete güvenoyu verilmesini istedi, ancak söz konusu talep Meclis Başkanı Berri tarafından kabul edilmedi. Berri, “Bu, projelere ve yasa tekliflerine ayrılmış bir yasama oturumudur” derken, Mikati ise “Bu konuyla ilgili bir milletvekilinden talep var” ifadelerini kullandı. Nebih Berri de “Böyle bir talep almadım” şeklinde karşılık verdi.
Mikati, parlamentodan ayrıldıktan sonra yaptığı basın açıklamasında, “Aldığımız dış göstergeler ve katıldığım yurtdışı turları çerçevesinde Lübnan’a büyük bir destek ve yardımcı olma çabası ile karşılaştık. Ülke içerisinde kafa karışıklığına ve bazıları tarafından her bir şeye seçim kampanyaları açısından yatırım yapma çabasına tanık oluyoruz” dedi. “Bu kampanyalar, bazen döneme karşı çıkan bir grup tarafından, bazen de hükümete karşı çıkan ve ona saldıran bir grup tarafından yapılıyor” şeklinde konuşan Başbakan, bu kampanyalar nedeniyle en büyük kaybedenin Lübnan olduğunu vurguladı.
Mikati, “İçerisinde bulunduğumuz krizden çıkmak için hükümet ve parlamentonun iş birliği yapması yerine gereksiz bir saldırı görüyoruz” dedi. Aynı şekilde geçen pazartesi günü ise hükümet ve aldığı güvenoyu ile ilgili konuşları duyduğunu belirten Necib Mikati, “Kağıtlarımızın açık, ellerimizdekileri şeffaflıkla sunmaya ve yaşadığımız zorlukları açıklamaya hazır olduğumuzu söyledim. Parlamento bizimle işbirliği yapmaya hazırsa, ülkenin uyumlu çabalara ihtiyacının olması nedeniyle bu, son derece önemli olur” dedi.
Mikati, “Yaşadığımız sorunlar, tanık olduğumuz popülist yolla çözülemiyor ve bedelini bugün ülke ödüyor” diyerek, “Durum doğru değil. Ama çözüm bulmak için bir araya gelmezsek, tanık olduğumuz krizden çıkamayız” ifadelerini kullandı.
Mikati, seçimlerin yapılmasını engellememek için hükümetten istifa etmeyi reddederek, “Hükümetin bugünkü görevlerinden biri de parlamento seçimleri yapmaktır. Seçimleri engelleyici bir gerekçe olmamak için istifa etmem mümkün değil. Seçimleri engellemek için bir sebep olmayacağım ve bu sebeple istifa etmeyeceğim” dedi.
Başbakan Mikati, ‘Sermaye Kontrolü’ meselesine de atıfta bulunarak, “Bu konu, iki aydır kanun teklifi olarak meclise sunuluyor. Uluslararası Para Fonu (IMF) notlarını da talep eden meclis oldu. Biz, bunu meclise sunulan teklife dahil ettik. Tekrar hükümet tarafından yasa tasarısı olarak taşımamızı istediler, olacak olan da bu” dedi. “Yaptığımız her işten sorumlu tutulmaya hazırız ve parlamento ile tam işbirliği çağrısını yineliyorum” diyen Necib Mikati, Kişisel çıkarların ulusal çıkarların önüne geçmesine son verilmesi çağrısında bulunarak, “Çünkü bedelini ödeyen ülkedir” dedi.
29 Mart’ta gerçekleştirilen yasama oturumunda Temsilciler Meclisi, özellikle 2020 - 2021 yıllarında yurtdışında okuyan öğrencilere yönelik dolar konusuyla ilgili bir kararname başta olmak üzere, 13 yasa tasarısını ve önerisini onayladı. Ayrıca meclis, 2022 yılı genel bütçesine istisnai ek ödenek açılması projesi yoluyla yurt dışındaki milletvekili seçimleri finansmanını da onaylarken, belediye ve isteğe bağlı meclislerin görev süresini de 31 Mayıs 2023’e kadar uzattı. Aynı şekilde Ekonomik ve Sosyal Konsey’in inşa düzenlemelerinin gerçekleştirilmesini, Beyrut Limanı’ndaki patlamadan etkilenen bölgelerin korunmasını ve Tleil- Akkar patlaması kurbanlarının ailelerine tazminat ve maaş bağlanmasını da onayladı.



ABD Savunma Bakanı, ülkesinin ‘Lübnan'da diplomatik çözüme’ bağlılığını vurguladı

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, İsrailli yetkililerle daha önce yaptığı bir toplantıda (AP)
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, İsrailli yetkililerle daha önce yaptığı bir toplantıda (AP)
TT

ABD Savunma Bakanı, ülkesinin ‘Lübnan'da diplomatik çözüme’ bağlılığını vurguladı

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, İsrailli yetkililerle daha önce yaptığı bir toplantıda (AP)
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, İsrailli yetkililerle daha önce yaptığı bir toplantıda (AP)

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin dün (Cumartesi) İsrailli mevkidaşı Yisrael Katz ile yaptığı telefon görüşmesinde, ABD'nin ‘Lübnan'da diplomatik bir çözüme’ olan bağlılığını yineleyerek, ülkesinin Hizbullah'a karşı ‘kararlılıkla’ hareket etmeye devam edeceğini bildirdi.

Lübnanlı yetkililere göre bu açıklama, İsrail ile Hizbullah arasındaki savaşın kızıştığı ve İsrail ordusunun Beyrut'un yanı sıra güney ve doğu Lübnan'da gerçekleştirdiği saldırılarda onlarca kişinin öldüğü bir dönemde geldi.

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Sözcüsü, Austin'in ‘ABD'nin Lübnan'da İsrailli ve Lübnanlı sivillerin sınırın her iki tarafındaki evlerine güvenli bir şekilde dönmelerini sağlayacak diplomatik bir çözüme olan bağlılığını yinelediğini’ söyledi.

Katz ise İsrail'in ‘kararlı bir şekilde hareket etmeye devam edeceğini’ vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre Katz, İsrail'in kuzeyinde yaşayanların evlerine dönebilmeleri için ülkesinin ‘Hizbullah'ın terör altyapısını hedef alma ve terörist liderleri ortadan kaldırma’ konusundaki kararlılığını yineledi.

Gazze savaşı sırasında Hizbullah ve İsrail arasında bir yıl süren sınır ötesi bombardımanın ardından İsrail ordusu eylül ayı sonunda askeri operasyonlarının ağırlık merkezini Lübnan ile olan kuzey cephesine kaydırdığını duyurdu. O zamandan bu yana Beyrut'un güney banliyöleri, doğu ve güney Lübnan'daki Hizbullah kalelerini merkez alan yıkıcı bir hava saldırısı kampanyası başlattı ve ardından Güney Lübnan'da kara operasyonlarına başladığını bildirdi.

Lübnan Sağlık Bakanlığı'na göre Ekim 2023'ten bu yana Hizbullah ile İsrail arasındaki çatışmalar Lübnan'da en az 3 bin 650 kişinin ölümüne neden oldu.

Konuyla ilgili olarak Lloyd Austin, İsrail hükümetini Gazze Şeridi'ndeki vahim insani durumu iyileştirmek için harekete geçmeye devam etmeye çağırdı ve ABD'nin Amerikan vatandaşları da dahil olmak üzere tüm esirlerin serbest bırakılmasını sağlama konusundaki kararlılığını bir kez daha yineledi.

Bu açıklama, Washington'un geçen hafta İsrail'in Gazze Şeridi'ne insani yardım konusunda ABD yasalarını ihlal etmediğini açıklamasına rağmen, askeri yardımın bir kısmını askıya alma tehdidinden bir ay sonra geldi.

Birleşmiş Milletler (BM) ve diğer örgütler, özellikle İsrail'in cuma günü Filistin topraklarındaki mevcut savaşı tetikleyen 7 Ekim 2023 tarihli Hamas saldırısına karışan iki komutanı öldürdüğünü açıkladığı kuzey Gazze'de kötüleşen insani durumu kınıyor.

Pentagon'a göre Katz ile yapılan telefon görüşmesinde İsrail'in mevcut operasyonları da ele alındı ve Austin Washington'un ‘İsrail'in güvenliğine olan sarsılmaz bağlılığını’ yineledi.