Filistin'den İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid'in 'kışkırtıcı' açıklamalarına tepki

"Lapid'in açıklamaları, Müslümanların ve Hristiyanların kutsal mekanlarına saldıranların, radikal Yahudiler olduğu gerçeğini göz ardı ediyor"

 İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid (AA)
İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid (AA)
TT

Filistin'den İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid'in 'kışkırtıcı' açıklamalarına tepki

 İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid (AA)
İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid (AA)

Filistin Dışişleri Bakanlığı, İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid'in işgal altındaki Doğu Kudüs'ün etrafı surlarla çevrili Eski Şehir bölgesinin ana girişi olan Bab el-Amud (Şam Kapısı) kapısındaki 'kışkırtıcı' açıklamalarına tepki gösterdi.
Filistin Dışişleri Bakanlığı tarafından, Lapid'in İsrailli yetkililer eşliğinde Doğu Kudüs'teki Şam Kapısı'na gelmesine ilişkin yapılan yazılı açıklamada, "Lapid'in Şam Kapısı'na yaptığı baskın sırasında Yahudi yerleşimcilere, Yahudi bayramlarında onları korumak için Kudüs'te konuşlanan İsrail güçlerinin sayısını arttırma yönünde verdiği vaatleri kınıyoruz" ifadelerine yer verildi.
Filistinlilere karşı 'kışkırtıcı' vaatlerin, İsrail'in Filistinli vatandaşlara yönelik güç kullanarak uyguladığı 'apartheid' uygulamalarının bir sonucu olduğu ifade edildi.
Ayrıca bunun Müslümanların ve Hristiyanların bayramları hiçe sayılarak, yalnızca Yahudi bayramlarında Yahudilere koruma sağlayan ve Filistinlilerin insan haklarını kısıtlayan İsrail'in genişlemeci, sömürgeci politikasının bir örneği olduğu kaydedildi.
Açıklamada, "Lapid'in açıklamaları, Müslümanların ve Hristiyanların kutsal mekanlarına ve bu dinlerin mensuplarına saldıranların, radikal Yahudiler olduğu gerçeğini göz ardı ediyor" ifadeleri kullanıldı.
İsrail basınında, Lapid'in bugün Şam Kapısı'nda bulunduğu sırada yaptığı, "hükümetin Yahudi bayramlarında yerleşimcileri korumak için 8 bin polis konuşlandırmaya karar verdiği" yönündeki açıklamaları yer almıştı.
Kudüs'ün surlarla çevrili Eski Şehir bölgesinde yer alan kentin 7 kapısından biri olan ve Mescid-i Aksa yolu üzerinde bulunması dolayısıyla en çok bilinen ve kullanılan kapılarından biri konumundaki Şam Kapısı, Filistinlilerin İsrail'in politikalarına tepki için toplandıkları ve gösteri yaptıkları mekanların başında geliyor.



Hamas lideri Sinvar'ı öldüren İsrail'in bir sonraki adımı ne olacak?

İşgal altındaki Batı Şeria'da Sinvar'ın ölümüne tepki olarak dün protesto yürüyüşü düzenlenmişti (AFP) 
İşgal altındaki Batı Şeria'da Sinvar'ın ölümüne tepki olarak dün protesto yürüyüşü düzenlenmişti (AFP) 
TT

Hamas lideri Sinvar'ı öldüren İsrail'in bir sonraki adımı ne olacak?

İşgal altındaki Batı Şeria'da Sinvar'ın ölümüne tepki olarak dün protesto yürüyüşü düzenlenmişti (AFP) 
İşgal altındaki Batı Şeria'da Sinvar'ın ölümüne tepki olarak dün protesto yürüyüşü düzenlenmişti (AFP) 

Hamas lideri Yahya Sinvar'ı öldüren İsrail, 5 Kasım'da düzenlenecek ABD başkanlık seçimlerinden önce bölgede "stratejik kazanımlar" elde etmeyi hedefliyor. 

Aralarında Batılı diplomatlarla İsrailli ve Lübnanlı yetkililerin yer aldığı kaynaklar, seçime kadar Tel Aviv yönetiminin Hamas ve Hizbullah'a daha fazla darbe indirmek istediğini söylüyor. 

Birleşik Krallık merkezli haber ajansı Reuters'a konuşan ve kimliklerinin gizli tutulmasını isteyen yetkililer, İsrail'in Gazze Şeridi'nde ve Lübnan sınırında tampon bölgeler oluşturarak buraları "geri dönülemez biçimde değiştirmek istediğini" belirtiyor. 

Ayrıca Tel Aviv yönetiminin, Hamas ve Hizbullah üzerindeki baskıyı artırarak onları destekleyen İran'ın tekrar güçlenmesini engellemeyi hedeflediği de aktarılıyor. 

İsrail ordusunun, Sinvar'ın selefi İsmail Haniye'yi Tahran'da, Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ı da Beyrut'ta öldürmesinin ardından İran, aylardır beklenen misillemeyi 1 Ekim'de yapmıştı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Tahran'ın "ağır bedel" ödeyeceğini söylemişti. 

Reuters, Tel Aviv'in Tahran'a yönelik misilleme planları üzerinde çalışmayı sürdürdüğünü de aktarıyor. 

Donald Trump yönetiminde ABD Dışişleri Bakanlığı Yakın Doğu'dan Sorumlu Müsteşar Yardımcısı olarak görev yapan David Schenker, Ortadoğu'da ciddi değişimler yaşandığına işaret ederek şu değerlendirmeleri paylaşıyor: 

Bölgede yeni bir durum oluştu, yeni bir jeopolitik değişim var. Önceden İsrail, yüksek seviye tehditlere müsamaha gösteriyordu. Artık böyle değil. İsrail bu kez birçok cephede savaşıyor. Hamas var, Hizbullah var ve İran da yakında geliyor.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, dünkü açıklamasında Gazze Şeridi'ne saldırıları sürdüreceklerini söylemişti. 

Diğer yandan ABD, Sinvar'ın öldürülmesini rehinelerin kurtarılması ve ateşkes sağlanması için bir "fırsat" olarak görüyor. ABD Başkanı Joe Biden, dünkü açıklamasında "Savaşın sona erme zamanı geldi" demişti. 

Amerikan gazetesi New York Times (NYT), Washington'ın rehinelerin kurtarılması amacıyla geçici bir ateşkes için Netanyahu'ya baskı yapabileceğini yazıyor. Tel Aviv yönetimine göre Hamas'ın elinde 101 rehine var, bunların üçte birinin öldüğü düşünülüyor.

Ancak Sinvar'ın ölümünden sonra Hamas'tan yapılan açıklamada, örgütün taleplerinde değişiklik olmadığı duyurulmuştu. Hamas Siyasi Büro Üyesi Halil Hayya, İsrail saldırıları sonlandırıp Gazze'den tamamen çekilmedikçe rehinelerin serbest bırakılmayacağını söylemişti. 

Hamas'ın Sinvar'ın ölümünün intikamını almak için rehineleri öldürmesinden de endişeleniliyor. İsrailli medya kuruluşu Kanal 12'nin aktardığına göre Netanyahu, İsrail Savunma Kuvvetleri'nin (IDF) Tel Aviv'deki merkez karargahında dün toplantı düzenledi. Kanal 12, rehinelere zarar verilmemesine yönelik "çok sert bir mesaj" gönderildiğini öne sürerken, bunun kime ne şekilde iletildiğine dair detay paylaşmıyor.

Yahya Sinvar'ın ölümü

Yahya Sinvar'ın ölümüne dair yeni detaylar da oraya çıkıyor. İsrail Ulusal Adli Bilimler Enstitüsü Direktörü Chen Kugel, NYT'ye dün yaptığı açıklamada, Sinvar'ın başından vurularak öldürüldüğünü söyledi. Kugel, otopsiyle ilgili incelemeler tamamlandıktan sonra Sinvar'ın naaşının İsrail ordusuna verildiğini belirtti. Sinvar'ın cansız bedeninin nerede tutulduğu henüz bilinmiyor.

Öte yandan NYT, İsrail'in olası bir rehine takasında kullanmak için Sinvar'ın naaşını saklayabileceğini yazıyor.

Independent Türkçe, Times of Israel, New York Times, Reuters