Mısır: Hükümet, pahalılığa karşı adil fiyatlar ilan edecek

Mısır hükümet komitesi, küresel krizin ürün fiyatlarına etkileriyle mücadele üzerine toplantı düzenledi (Mısır Bakanlar Kurulu)
Mısır hükümet komitesi, küresel krizin ürün fiyatlarına etkileriyle mücadele üzerine toplantı düzenledi (Mısır Bakanlar Kurulu)
TT

Mısır: Hükümet, pahalılığa karşı adil fiyatlar ilan edecek

Mısır hükümet komitesi, küresel krizin ürün fiyatlarına etkileriyle mücadele üzerine toplantı düzenledi (Mısır Bakanlar Kurulu)
Mısır hükümet komitesi, küresel krizin ürün fiyatlarına etkileriyle mücadele üzerine toplantı düzenledi (Mısır Bakanlar Kurulu)

Sübvansiyonsuz ekmek fiyatının belirlenmesi yönünde alınan istisnai ve geçici kararın yaklaşık iki hafta ardından Mısır hükümeti, bazılarına mevcut vaziyetten yararlanarak ürün fiyatlarında aşırıya kaçma fırsatı bırakmamak için temel ürünler üzerine adil bir fiyat listesi yayınlama niyetini açıkladı.
Dün ‘mevcut küresel krizin stratejik ürünlerin fiyatları üzerindeki etkisiyle mücadele’ komitesinin bakanlar düzeyindeki toplantısında söz alan Mısır Başbakanı Mustafa Medbuli, hem vatandaşların hem de tüccarların çıkarları gözetilecek şekilde temel emtialar üzerine adil bir fiyat listesi belirleme yönünde Ticaret Odaları Federasyonu ile sürekli koordinasyon halinde olunması gerektiğini vurguladı.
Söz konusu toplantıda Vakıflar, Tedarik ve İç Ticaret, Maliye, Yerel Kalkınma, İçişleri, Sosyal Dayanışma, Tarım, Ticaret ve Sanayi Bakanlarının yanı sıra Silahlı Kuvvetler Ulusal Hizmet Projeleri Birimi, Bilgi ve Karar Destek Merkezi Kriz Sektörü ve Tüketiciyi Koruma Kurumu temsilcileri de yer aldı.
Devlet kurumlarına tabi çeşitli satış noktalarında indirimli ürünler bulunduğunu doğrulayan Medbuli, vatandaşların bazı dükkan ve süpermarketlerin fahiş fiyat uygulamalarına dair şikayetlerin izlendiğine atıfta bulundu. Adil fiyat listesinin bu uygulamaların önüne geçilmesini sağlayacağını söyleyen Başbakan, Tüketiciyi Koruma Kurumu ve Tedarik Soruşturma Birimi’nin bu şikayetler ile derhal ilgileneceğini de ekledi.
Geçtiğimiz ay Mısır hükümeti, fiyatlardaki rekor artışların ardından özel sektör tarafından sağlanan sübvansiyonsuz ekmeğin satış fiyatını belirlemişti. Piyasalara yönelik müdahalesinin Tüketici Koruma Kanunu ile korunduğunu, bunun geçici olacağını ancak yenilenebileceğini de eklemişti.
Medbuli, dün yaptığı açıklamada, “Tüccarların kaybetmesini istemiyoruz; ancak temel emtia fiyatlarında haksız ve abartılı artışlara izin vermeyeceğiz” vurgusunda bulundu.
Hükümet, ürün tedariği konusunda vatandaşlara güvence vermeye çalışıyor. Tedarik ve İç Ticaret Bakanı Ali Musaylihi, “Buğday tedarik sisteminde istikrar mevcut. Çiftçilere hakları hızla veriliyor” dedi. Yerel buğday mahsulünün tedarik finansmanı hesabı altında peşinat olarak Tedarik Emtia Otoritesi ve Mısır Ziraat Bankası'na 1,1 milyar Mısır lirası verildiğini doğrulayan Bakan, böylece tedarikçi çiftçilerin haklarının derhal geri ödenebileceğini doğruladı.
Stratejik buğday rezervini güvence altına almak için çiftçilere buğday mahsulünün belli bir yüzdesini değirmenlere ve devlete ait şirketlere tedarik etmeleri yönünde göreceli bir yükümlülük getiren Mısır hükümeti, ihlal edenlere ise para cezası uyguluyor.
Söz konusu toplantıda temel ürün stokları ve bu yöndeki stratejinin gözden geçirildiğini bildiren Mısır Kabinesi Sözcüsü Büyükelçi Nadir Saad, vatandaşlara güven verici bir rezervin varlığına işaret etti.



Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
TT

Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)

Lübnan'da Hizbullah'ın çağrı cihazlarının ardından telsiz, radyo ve güneş enerjisi panellerinin patlatılmasıyla bölge topyekun savaşa doğru sürükleniyor. 

17 Eylül'de Hizbullah'ın kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşanmış, ikisi çocuk 12 kişi hayatını kaybetmiş, 2 bin 800 kişi de yaralanmıştı. 

Dün de ülkedeki telsiz, radyo ve güneş enerji sistemlerinde patlama gerçekleşti. En az 20 kişinin öldüğü, 450'den fazla kişinin de yaralandığı bildiriliyor. Lübnanlı yetkililer, olaydan İsrail'i sorumlu tutarken Tel Aviv'den henüz açıklama gelmedi.

Diğer yandan saldırıyla ilgili bilgiye sahip olan fakat adlarının gizli tutulmasını isteyen kaynaklar, Amerikan gazetesi New York Times'a (NYT) operasyonun ardında İsrail'in olduğunu doğruluyor. 

Mossad'ın BAC Consulting adlı bir paravan şirket kurduğu ve çağrı cihazlarını bubi tuzağına dönüştürerek Lübnan'a soktuğu iddia ediliyor. Macaristan merkezli bu paravan şirket, kağıt üstünde Tayvanlı Gold Apollo firması adına çağrı cihazı üretiyor. Kimliklerinin açıklanmasını istemeyen İsrailli istihbaratçılar, buna ek olarak operasyonda en az iki paravan şirket daha oluşturulduğunu belirtiyor. 

Kaynaklar, AR-924 model numaralı cihazların bataryalarına patlayıcı bir madde olan pentaeritritol tetranitrat (PENT) yerleştirildiğini ve bunların 2022 yazında Lübnan'a gönderildiğini ifade ediyor.

Hizbullah, İsrail istihbaratı tarafından takip edilmemek için cep telefonlarını bırakıp çağrı cihazı kullanmaya başlamıştı. Kaynaklar, bu kararın ardından milyonlarca dolarlık yatırımla üretimin artırıldığını ve Lübnan'a bubi tuzağı haline getirilmiş binlerce cihaz sokulduğunu söylüyor.

Öte yandan ikinci dalga saldırıda telsiz ve güneş enerji panellerinin nasıl patlatıldığı henüz bilinmiyor.

NYT'nin patlayan telsizlerin görüntülerinden yola çıkarak yaptığı analizde, bunların çağrı cihazlarından daha ağır ve büyük olduğuna, bu yüzden daha fazla hasar yarattığına işaret ediliyor. 

Ayrıca telsizlerin patlamasıyla daha büyük yangınlar çıktığına, bunun da çağrı cihazlarına kıyasla telsizlere daha fazla patlayıcı yerleştirilmiş olabileceğini gösterdiğine dikkat çekiliyor.

Lübnan'ın açıkladığı rakamlara göre telsizlerin patlatılmasıyla en az 71 ev ve dükkanla 18 sivil araç ve motosiklet yandı. 

Telsizlerden bazılarında Japon firması Icom'un amblemi görülüyor. Ancak şirket, IC-V82 model numaralı telsizlerin ve bunlarda kullanılan bataryaların üretiminin neredeyse 10 yıl önce durdurulduğunu belirtiyor. Patlayıcıların bu cihazlara nasıl yerleştirildiğiyse henüz netleştirilemedi. Icom, bu telsizlerin sahte olabileceğini öne sürüyor.

Lübnan medyasındaki haberlerde, saldırıda en az iki güneş enerjisi panelinin de alev aldığı bildiriliyor. Saldırılarda çıkan küçük çaplı yangınların söndürüldüğü bildirilirken, patlamada bir kız çocuğunun yaralandığı aktarılıyor. Ancak bu panellerin infilak ettirilen diğer cihazların etkisiyle mi alev aldığı yoksa uzaktan kumandayla mı patlatıldığı belli değil. 

Amerikan düşünce kuruluşu Soufan Center'dan Clara Broekaert, CNN'e açıklamasında saldırı dalgasının Lübnan halkının psikolojisini olumsuz etkilediğini ve Hizbullah üzerinde misilleme baskısı oluşturduğuna dikkat çekerek şunları söylüyor:

Saldırılarda günlük hayatın böylesine korkunç, beklenmedik ve geniş ölçekte kesintiye uğratılması, misilleme yapılmasına yönelik ekstra bir baskı yaratacaktır diye düşünüyorum. İnsanlar yaşananların hesabının sorulduğunu görmek istiyor.

Üst üste gelen saldırıların ardından dün Hizbullah, İsrail sınırındaki el-Merc bölgesine füze fırlattı. İkisi ağır 8 İsraillinin yaralandığı bildirilirken, bu kişilerin sivil veya asker olduğuna ilişkin bilgi paylaşılmadı.

Independent Türkçe, Times of Israel, New York Time, Japan Times, CNN, France 24