Basil, Şii İkili’ye ‘itimatnamesini’ sundu

Basil’in hedefinde Lübnan seçimlerinde hareketinin daha geniş yetkilere sahip olması var.

Milletvekili Cibran Basil. (Özgür Yurtsever Hareket)
Milletvekili Cibran Basil. (Özgür Yurtsever Hareket)
TT

Basil, Şii İkili’ye ‘itimatnamesini’ sundu

Milletvekili Cibran Basil. (Özgür Yurtsever Hareket)
Milletvekili Cibran Basil. (Özgür Yurtsever Hareket)

Özgür Yurtsever Hareket Lideri Milletvekili Cibran Basil’in yaptığı seçim ittifakı karşılığında Şii İkili’ye taviz vermek zorunda kaldığı belirtildi. Lübnan muhalefetinde önde gelen bir kaynağa göre Basil, Şii ağırlıklı seçim dairelerinde daha geniş yetkilere sahip olmak için Şii oyuna ihtiyaç duyuyor. Bu çerçevede kaynak, şu soruyu gündeme getirdi: Basil’in Temsilciler Meclisi Başkanı Nebih Berri’yi ‘yağmacı’ olarak nitelendirmesi ve Berri’nin de Basil’i ‘Tayyuneh- Ayn er-Remmane ekseninde meydana gelen kanlı olaylarda Lübnan Kuvvetleri ile suç ortaklığı yapmakla’, ayrıca ‘Lübnan’ı finansal ve ekonomik iyileşme aşamasına geçirmenin bir koşulu olarak Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) talep ettiği mali reformları gerçekleştirmek için gerekli yasaların çıkarılmasını engellemekle’ suçlaması sonrasında Emel Hareketi ile bir ittifak nasıl mümkün olur?
Kaynak aynı şekilde Basil’e şu soruları da yöneltti:
Stratejik müttefiki Emel Hareketi’ni perdeleyerek partiyi, yolsuzlukla mücadeleye katılmamakla suçlamasının ardından Hizbullah ile bir ittifak nasıl gerçekleşir?
Ayrıca Özgür Yurtsever ‘şahinleri’ Hizbullah’ı silahları konusunda eleştirirken Şii ikili ile yaptığı seçim ittifakı, Cumhurbaşkanı Mişel Avn’ın cumhurbaşkanı olarak seçilmeden önce, Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah ile 6 Şubat 2006’da Şiyah bölgesindeki St. Micheal Kilisesi’nde imzaladığı mutabakat muhtırasını yeniden gözden geçirme talebini geri çekme kararı pahasına mı oldu?
Aynı kaynağa göre Basil, silahsızlanmanın arka planında şahinlerinin Hizbullah’a yönelttiği suçlardan aklanma konusunda kimsenin olmadığı kadar haklı mı? Ayrıca bir taraftan itimatnamelerini Şii İkili’ye sunarken, bu isimlere söylemlerini haklı çıkarıcı ne söyleyecek?
“Hizbullah’ın silahları, İsrail ile deniz hakları konusunu müzakere etmemizi sağlayan bir denge oluşturdu. Bu haklar, Filistinlilerin yurtlandırılmasına izin vermeme konusunda güçlü bir noktaydı. Ama biz, Hizbullah’ın silahlarına ve ülke dışına müdahalesine karşıyız” mı diyecek?
Basil, 6433 sayılı kararnamenin değiştirilmesi önerisinin arkasındaydı ve daha sonra ABD’nin kendisine uyguladığı yaptırımların kaldırılmasını sağlamak için bu meseleyi Washington ile müzakerelerde bir kart olarak kullandı.
Basil, Hizbullah’ın silahları ve yasallaştırılması hakkındaki ifadelerini haklı çıkarmak için Lübnan’la ilgili uluslararası kararların uygulanması talebine göz yummaya karar verdi. Ancak aynı kaynağa göre dillendirmediği en önemli şey, Hizbullah’ın Lübnan’ın Arap ilişkilerini yok etmesi, ‘İran’ın başını çektiği direniş eksenine ve Lübnan’ı bölgede devam eden çatışmalardan uzaklaştırmayı ve eksenlere katılmayarak tarafsızlaştırmayı öngören kabine kararlarına karşı darbesine’ bağlılığı ile ilgili.
Aynı şekilde Basil, ‘LBC’ tarafından yayınlanan ‘Savtu-n Nas (Halkın Sesi)’ programında yaptığı bir açıklamada, söylediklerinin tam tersini dile getirdi:
“Hizbullah ile seçim ittifakı içerisindeyiz. İçerinden biri Emel adaylarıyla olan ve her biri seçimlerden sonra yoluna devam eden ortak listelere uzanan ortak bir ihtiyaç var. Listelere dahil olmuş olmasaydık, belli sayıda adayla başvurduğumuz Hristiyan koltuklar, Şii İkili’nin oylarıyla seçilecekti.”
Bu konudaki sözleri, göreceli bir sistem benimseyen seçim yasasına bağlılığını savunmak için hazırladığı savunmayla tamamen çelişiyor.
Bu nedenle Basil, Müslüman sesinin Hristiyan sesine hâkim olduğu gerekçesiyle 1960 yılında çıkarılan seçim yasasını dikkate almadan talebinde öncü rol oynadı. Öyle ki söz konusu dönemde, Müslüman seçmenlerin oylarıyla onlarca Hristiyan temsilci seçilmişti. Basil’in bu eylemi, parlamentoda bir dengesizliğe yol açtı. Ancak kısa süre sonra, Müstakbel Hareket lideri Saad Hariri’nin Avn ile vardığı başkanlık uzlaşısına karşı yaptığı darbe nedeniyle Sünni sokaklarla ilişkisinin bozulması çerçevesinde, seçimlerde kendini göstermek için Şii oyuna ihtiyacı olduğunu fark etti. Öyle ki Basil’in, Özgür Yurtsever içerisindeki eski unsurların büyük bir kısmının geri çekilmesiyle bağlantılı olarak Hıristiyan sokaklarındaki varlığı azalmıştı. Söz konusu unsurlar, Basil’in tüzüklerde belirtilen partizanlık ilkelerine uymaksızın yalnız başına karar vermesini protesto etmek için ‘Ulusal Hareket’in kuruluşuna dahil oldular. Bu çerçevede Cibran Basil, Şii İkili’ye başvururken adaylarının parlamentoya girmesini güvence altına almak ve Hristiyan ağırlıklı seçim bölgelerindeki koltuk kayıplarını telafi etmek için Şii İkili’nin oylarıyla kendini korumaya karar verdi. Baş müttefiki Berri ile ilişkisi iyi olmasa da ondan özür dilemek ve itimatnamesini sunmak zorunda kaldı.
Muhalefetteki kaynağa göre Basil, kendisine ‘konuşmasını tersine çevirme’ ve ‘cumhurbaşkanlığı adayları arasında bir koltuk edinmek üzere en büyük parlamento bloğunun başında parlamentoya geri dönmesini sağlamak için sözlerindeki çelişkileri birleştirme’ izni veriyor.
Son olarak Basil’in ortodoks yasasının ateşli bir savunucusu olduğunu belirtmekte fayda var. Bu yasa Hristiyan seçmene, Hristiyan adaylara oy kullanma (Müslümanlar için de tam tersi geçerli) özgürlüğü verip etkinliği korunarak nispeten değiştirildi. Bu şu anlama geliyor; Basil, ‘ortodoks’ oyu, Şii İkili’nin çoğunluk olduğu seçim dairelerinde Şii oyu ile değiştirdi.
Dolayısıyla seçimler yaklaşırken bugünkü Basil, dünkü Basil değil. Zira kendisi başta sivil ‘Ulusal Hareket’ adayları arasında çok sayıda eski unsuru bulunması olmak üzere Hristiyan sokaklarında onlara ihtiyacı olduğu için müttefiki Hizbullah’ın ve yoğun şekilde tartıştığı Emel Hareketi’nin imajını parlatmak zorunda kaldı.



Gazze'de iki yıl süren savaşın ardından Noel kutlamaları Beytüllahim'e geri döndü

Batı Şeria'nın Beytüllahim kentinde Noel kutlamaları (AFP)
Batı Şeria'nın Beytüllahim kentinde Noel kutlamaları (AFP)
TT

Gazze'de iki yıl süren savaşın ardından Noel kutlamaları Beytüllahim'e geri döndü

Batı Şeria'nın Beytüllahim kentinde Noel kutlamaları (AFP)
Batı Şeria'nın Beytüllahim kentinde Noel kutlamaları (AFP)

Batı Şeria’nın Beytüllahim kentinde bando takımları, Noel kutlamalarının başlamasıyla birlikte sokaklara indi. Gazze Şeridi’ndeki savaşın gölgesinde geçen ve Hristiyan inancına göre Hz. İsa’nın doğum yeri olan kenti iki yıl boyunca kutlamalardan mahrum bırakan sürecin ardından, bu yıl kentte yeniden hareketlilik gözlendi.

Batı Şeria’nın güneyinde yer alan Beytüllahim, Gazze Şeridi’nde varılan ateşkes anlaşmasının ardından önceki yıllara kıyasla daha canlı bir atmosfere büründü. Ancak Gazze’de yüz binlerce kişi, savaşın ardından yıkılmış evler ve yıpranmış çadırlarda, sert kış koşullarıyla mücadele etmeyi sürdürüyor.

f
Beytüllahim sokaklarında dolaşan bando takımı (AP)

Vatikan’da ise Papa 14. Leo’nun Noel için ilk ayinini, saat 20.30’da Aziz Petrus Bazilikası’nda yönetmesi bekleniyor. Papa, ayin öncesinde dünyada ‘24 saatlik barış’ çağrısında bulundu.

ABD’li Papa, mayıs ayında Papa Franciscus’un vefatının ardından Kardinaller Meclisi tarafından seçilmişti. Önceki papaya kıyasla daha sakin bir üsluba sahip olduğu belirtilen Papa 14. Leo, göç ve sosyal adalet gibi temel konularda Franciscus’un çizgisini sürdürmesiyle dikkat çekiyor.

‘Umut’

Beytüllahim’de Noel kutlamalarına, ünlü Noel ilahilerinin çalındığı davul ve gayda sesleri damga vurdu. Hristiyanlar, çocuklardan yaşlılara kadar, kentin merkezindeki Manger Meydanı’na doğru yürüdü.

Beytüllahim’de yaşayan 17 yaşındaki Milagros Enstas, “Bugün sevinç dolu bir gün, çünkü daha önce savaş nedeniyle kutlama yapamıyorduk” dedi.

Ortadoğu’nun genelinde olduğu gibi kutsal topraklarda da Hristiyanlar azınlık konumunda bulunuyor. İsrail’de Hristiyan nüfus 185 bini, Filistin topraklarında ise 47 bini geçmiyor.

Yüzlerce kişi, Doğuş Kilisesi’ne ve ona açılan meydana çıkan dar Yıldız Caddesi boyunca ilerleyen yürüyüşe katıldı.

Manger Meydanı’nda kalabalık bir topluluk toplanırken, az sayıda izleyici belediye binasının balkonlarından kutlamaları takip etti.

Meydanın ortasında, kırmızı ve altın renkli süslerle bezeli büyük Noel ağacı yer aldı ve alana bayram havası kattı.

y6
Meydanın ortasında, bayram havasını daha da canlı hale getirmek için kırmızı ve altın renkli süslerle donatılmış büyük bir Noel ağacı duruyordu. (AFP)

Doğuş Kilisesi, Hristiyan inancına göre Hz. İsa’nın yaklaşık iki bin yıl önce doğduğuna inanılan bir mağaranın üzerine, 4. yüzyılda inşa edildi.

Beytüllahim’de yaşayan 18 yaşındaki Katiab Amaya ise kutlamaların yeniden yapılmasının, bölgedeki Hristiyan toplumunun varlığı açısından önemli bir sembol olduğunu söyledi.

Amaya, AFP’e yaptığı açıklamada, “Bu, Hristiyanların hâlâ burada olduğunu, kutlama yaptığını ve gelenekleri yaşatmayı sürdürdüğünü gösteren bir umut kaynağı” dedi.

‘Gazze'deki kardeşlerimiz’

Gazze Şeridi’nde yaşanan yıkıcı savaş sırasında, Noel kutlamalarını organize eden Beytüllahim Belediyesi, kutlamaların kapsamını daraltarak yalnızca dini ayinlerle sınırlı bir program uygulamıştı.

Amaya, “Bu kutlamalar Gazze’deki halkımız için bir umut anlamına geliyor; bir gün onların da yeniden kutlama yapabileceğine ve hayata dönebileceğine dair bir umut” dedi.

Dün öğle saatlerinden önce Kudüs Latin Patriği Kardinal Pierbattista Pizzaballa, Doğuş Kilisesi’nde yapılacak geleneksel ayine başkanlık etmek üzere Beytüllahim’e ulaştı.

Pizzaballa, kiliseye varışında toplanan yüzlerce kişiye hitaben, “Gazze Şeridi’ndeki kardeşlerimizden sizlere selamlar ve dualar getiriyorum” ifadesini kullandı.

Kardinal Pizzaballa, hafta sonunda savaşın ağır yıkıma uğrattığı Gazze’yi ziyaret etmiş ve pazar günü Gazze kentindeki Kutsal Aile Kilisesi’nde Noel ayinini yönetmişti.

df
Kudüs Latin Patriği Kardinal Pierbattista Pizzaballa (AP)

İsrail ile Hamas arasında ABD, Katar, Mısır ve Türkiye’nin arabuluculuğunda sağlanan ateşkes anlaşması, geçtiğimiz ekim ayının 10’unda yürürlüğe girdi. Ancak evlerini ve yakınlarını kaybeden Gazze halkı, ateşkese rağmen zorlu ve yoksunluklarla dolu yaşam koşullarıyla karşı karşıya kalmaya devam ediyor.

İsrail ile Hamas, ateşkes anlaşmasının ihlal edildiği yönünde karşılıklı suçlamalarda bulunuyor.

‘Çok özel bir yer’

Beytüllahim sakinleri, Noel kutlamalarının yeniden başlamasının kente canlılık getirmesini ve turistlerin geri dönüşünü teşvik etmesini umuyor.

Beytüllahim ekonomisi, özellikle turizme dayanıyor.

Gazze Şeridi’ndeki savaş, çatışmalar süresince turistlerin neredeyse tamamen kente gelmemesine yol açarken, işsizlik oranlarının da yükselmesine neden oldu.

Ancak son aylarda Hristiyan ziyaretçilerin kutsal kente kademeli olarak dönmeye başladığı gözleniyor.

5y67
Beytüllahim sakinleri, Noel kutlamalarının geri dönüşünün şehri canlandıracağını ve turistlerin geri dönmesini teşvik edeceğini umuyor. (AFP)

Komşu Beyt Cala kentinden George Hanna, “Beytüllahim çok özel bir yer. Mesajımızın tüm dünyaya ulaşmasını istiyoruz ve bunun tek yolu bu” dedi.

Hanna, “Kutlama yapabilmeyi ve çocukların mutlu olmasını umuyoruz. Bizim için bayramın anlamı bu” ifadeleriyle sözlerini tamamladı.


Irak, Ukrayna savaşında "yeni askerler" arıyor

Sosyal medyada paylaşılan bir fotoğrafta, Rusya'ya giderek silahlı kuvvetlere katılan 24 yaşındaki Iraklı bir adamın ailesinin onunla iletişimini kaybettiği görülüyor (AFP)
Sosyal medyada paylaşılan bir fotoğrafta, Rusya'ya giderek silahlı kuvvetlere katılan 24 yaşındaki Iraklı bir adamın ailesinin onunla iletişimini kaybettiği görülüyor (AFP)
TT

Irak, Ukrayna savaşında "yeni askerler" arıyor

Sosyal medyada paylaşılan bir fotoğrafta, Rusya'ya giderek silahlı kuvvetlere katılan 24 yaşındaki Iraklı bir adamın ailesinin onunla iletişimini kaybettiği görülüyor (AFP)
Sosyal medyada paylaşılan bir fotoğrafta, Rusya'ya giderek silahlı kuvvetlere katılan 24 yaşındaki Iraklı bir adamın ailesinin onunla iletişimini kaybettiği görülüyor (AFP)

Irak, Rusya-Ukrayna savaşında yer alan vatandaşlarına yönelik yargılamaları yoğunlaştırdı ve resmi onay olmadan yabancı askeri güçlere katılanlara ceza verileceği uyarısında bulundu.

Yargı Konseyi Başkanı Faik Zeydan, yasanın yabancı çatışmalara katılan herkesi hapis cezasıyla cezalandırdığını teyit ederek, özellikle insan ticareti ve militan devşirme ağlarının suç kapsamına alındığını vurguladı.

Bu durum, Iraklıların yabancı ülkelerde savaşmak üzere askere alınmasıyla mücadele etmek amacıyla kurulan özel bir hükümet komitesinin çalışmalarıyla eş zamanlı olarak ortaya çıktı; askere alınanların sayısı hakkında çelişkili raporlar mevcuttu.

Şarku’l Avsat’ın elde ettiği bilgilere göre basın haberlerinde, Rus güçlerinin saflarında savaşmak üzere yaklaşık 50 bin Iraklının askere alındığı belirtilirken, gayri resmi istatistikler 3 bini Rus ordusunda, 2 bini Ukrayna ordusunda olmak üzere yaklaşık 5 bin savaşçıdan bahsetmekte.

Irak'ta bir mahkeme, Rusya ile birlikte savaşmak üzere savaşçı toplamak suçundan bir kişiyi ömür boyu hapis cezasına çarptırdı.


Hızlı Destek Kuvvetleri, Çad ile olan sınır bölgelerini kontrol ediyor

Darfur Valisi Minni Arko Minawi (Facebook)
Darfur Valisi Minni Arko Minawi (Facebook)
TT

Hızlı Destek Kuvvetleri, Çad ile olan sınır bölgelerini kontrol ediyor

Darfur Valisi Minni Arko Minawi (Facebook)
Darfur Valisi Minni Arko Minawi (Facebook)

Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK), Çad ile sınır bölgelerindeki kontrolü tamamladıklarını duyurdu ve oradaki birliklerinin konuşlanmasını gösteren videolar yayınladı; Sudan ordusundan ise resmi bir açıklama yapılmadı.

HDK, operasyonun amacının silahlı grupları ortadan kaldırmak ve Sudan ordusu ile müttefik "ortak güçlerinin" yerel yönetim liderlerine ve sivillere karşı gerçekleştirdiği intikam ve kaos eylemlerini durdurmak olduğunu belirtti. HDK, istikrarı yeniden sağlamak amacıyla bu bölgelerde sivilleri, yolları ve kamu tesislerini güvence altına almak için güçlerin konuşlandırıldığını vurguladı.

Bir diğer gelişmede, Sudan ordusunun Babanusa'daki 22. Piyade Tümeni komutanı Tümgeneral Muaviye Hamad Abdullah'ın ölümü doğrulandı. Aralık ayı başlarında HDK tarafından şehre düzenlenen bir saldırı sırasında öldürüldü. Ordu, komutanının ölümüyle ilgili bir açıklama yapmamış olsa da Kuzey Eyaleti hükümetinin resmi internet sitesinde, askeri vali Abdul Rahman İbrahim'in merhumun ailesine başsağlığı dileklerini ilettiği bildirildi.