Dibeybe’nin ‘petrol planı’ zorunluluk mu yoksa dışarıya mesaj mı?

Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, petrol ve gaz sektörünün geliştirilmesine yönelik ulusal bir plan başlattı. (Birlik Hükümeti)
Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, petrol ve gaz sektörünün geliştirilmesine yönelik ulusal bir plan başlattı. (Birlik Hükümeti)
TT

Dibeybe’nin ‘petrol planı’ zorunluluk mu yoksa dışarıya mesaj mı?

Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, petrol ve gaz sektörünün geliştirilmesine yönelik ulusal bir plan başlattı. (Birlik Hükümeti)
Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, petrol ve gaz sektörünün geliştirilmesine yönelik ulusal bir plan başlattı. (Birlik Hükümeti)

Libya Ulusal Birlik Hükümeti, ülkede güç mücadelesi sürerken üretim seviyelerini ve ihracatı artırmak için petrol ve gaz sektörünün geliştirilmesine yönelik ‘ulusal bir proje’ başlatıldığını duyurdu. Başbakan Abdulhamid Dibeybe karşıtları, söz konusu hamlenin ‘siyasi rekabet’ çerçevesinde geldiği görüşünde. Dibeybe bu girişimiyle, Libya kamuoyuna ve Avrupa ile ABD’ye ‘güven mesajı’ vermek istiyor. Nitekim Rusya’nın Ukrayna savaşı nedeniyle Avrupa’da daha fazla alternatif kaynağa gereksinim duyulmuştu. Ulusal Birlik Hükümeti dün, petrol ve gaz sektörünün geliştirilmesi için ulusal plan başlatıldığını duyurdu. Hedefin, 2022 yılı için günlük petrol üretimini 1,4 milyon varile çıkartmak olduğu kaydedildi.   
Söz konusu duyuru, Libya Ulusal Petrol Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Sanallah’ın geçtiğimiz aylarda bakım ve onarım için gerekli bütçenin sağlanmaması nedeniyle ülkenin başlıca gelirlerini oluşturulan petrol ve gaz üretiminin düştüğü uyarılarının ardından yapıldı. Libya petrol sektöründen bir yetkili, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada Ulusal Petrol Şirketi’nin daha önce hükümetten bakım ve onarım için gerekli bütçeyi tahsis etmesini istediğini ancak çağrılarına bir yanıt bulamadığını aktardı. Yetkili, Dibeybe’nin başlattığı ‘ulusal planın’ sektör için zorunlu olduğunu ancak arkasında ‘siyasi gerekçeler’ barındırıyor olabileceğini belirtti. Petrol Şirketi Başkanı Sanallah daha önce, mevcut 1,2 milyon varil petrol üretiminin, altyapının eskimesi ve bakım ve onarım için bütçe sağlanmaması nedeniyle her an daha da düşebileceğini belirtimiş, bütçe tahsis etmeyen hükümeti eleştirmişti.  
Başbakan Abdulhamid Dibeybe dün yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı:
"Petrol sektörü son on yılda, işçilerin karşılaştığı güvenlik sorunlarına ek olarak sahaların ve limanların kapanmasından ve yabancı şirketlerin ülkeden ayrılmasından kaynaklanan zorluklar yaşadı. Hükümetimiz, küresel fiyatlardaki artışla birlikte Libyalıların neredeyse tek gelir kaynağı olan petrol üretimini artırmakta kararlıdır. Petrol üretiminin geliştirilmesi ve üretimin önündeki engellerin aşılması için bir komisyon kurulmasını kararlaştırdık. Böylelikle günlük petrol üretimimizi 1,4 milyon varile çıkarabileceğiz.”  
Söz konusu komisyonun, Maliye ve Devlet Planlama bakanlıkları ile Merkez Bankası ve Ulusal Petrol Şirketi temsilcilerinden oluşturulduğu öğrenildi. Libya genelindeki petrol tesislerindeki üretim, ülkedeki siyasi anlaşmazlıklardan ve çatışmalardan etkileniyor. Bazı sahalardaki üretim, anlaşmazlıklar ve güvenlik sorunları nedeniyle günde yüz bin varilin altına düşebiliyor. Batı ülkeleri sık sık petrol üretiminin ve Ulusal Petrol Şirketi’nin, siyasi ihtilaflardan uzak tutulması çağrısı yapıyor. Libya’da petrol ve gaz ihracatından elde edilen gelir, milli gelirin yüzde 98’ini oluşturuyor. Petrol gelirlerinin kullanımı, Ulusal Birlik Hükümeti ve Fethi Başağa liderliğindeki İstikrar Hükümeti arasında da ciddi tartışmalara konu oluyor. Libya Temsilciler Meclisi Başkanı Akila Salih, Ulusal Petrol Şirketi Mustafa Sanallah’tan, petrol gelirlerini şirketin yurt dışındaki banka hesaplarında tutmasını ve Ulusal Birlik Hükümeti’ne aktarmamasını talep etmişti.  
Başağa hükümetini destekleyen temsilciler ve politikacılar, Batı ve Doğu Libya'da çatışan iki hükümetin gölgesi altında, devlet kurumlarının Başağa hükümetinin yanında yer almasını umut ediyor. Libya Petrol ve Gaz Bakanlığı yetkilileri, Dibeybe’nin ‘ulusal plan’ projesinde kendilerini davet etmeyerek görmezden gelmesine tepki gösterdi. Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, başlıca görevlerinden birinin petrol servetinin değerlendirilmesi ve sektörün geliştirilmesi için stratejik planlama yapmak ve politikalar belirlemek olduğu hatırlatıldı. Sektörler arası entegrasyonun önemine dikkat çekilen açıklamada, iç ve dış pazarların petrol ihtiyacının karşılanmasının, bakanlığın yetkileri arasında olduğu vurgulandı.  



Sudan'da savaş mağdurları için yeni bir kamp: Tavile

TT

Sudan'da savaş mağdurları için yeni bir kamp: Tavile

Sudan'da savaş mağdurları için yeni bir kamp: Tavile

Sudan'ın batısındaki Kuzey Darfur'da bulunan Tavile kasabası, Sudan ordusu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasındaki son çatışmaların ardından el-Faşir şehri, Zemzem ve Ebu Şuk kamplarından bombardımandan kaçan binlerce yerinden edilmiş insanın akın etmesiyle savaş mağdurları için yeni bir kampa dönüştü.

Yerinden edilmiş kişilerin işleriyle ilgilenen yerel bir gönüllü kuruluş olan Mülteciler ve Ülke İçinde Yerinden Edilmiş Kişiler Genel Koordinasyon Komitesi'ne göre Tavile bölgesi, yerinden edilmiş kişilerin açıkta, son derece kötü koşullarda, yiyecek, içme suyu ve hatta battaniye olmadan kalabalık bir şekilde bulunmaları nedeniyle ciddi bir baskı altında.

Şarku’l Avsat’a konuşan Komite Sözcüsü Âdem Rical şu ifadeleri kullandı: “Şu anda acil müdahalelere ihtiyaç duyulması nedeniyle bölgede olağanüstü hâl ilan etme sürecindeyiz. En büyük zorluk, temel hizmetlerin ve yaşam için gerekli malzemelerin eksikliği ve binlerce kişi şu anda açıkta olduğu için çadır gibi barınma malzemelerinin sağlanmasıdır. El-Faşir ile Zemzem ve Ebu Faruk kamplarını bu zor koşullarda terk edebilen siviller, sadece giydikleri kıyafetlerle, bazıları hayvanların çektiği ilkel arabalarla ve her şeye muhtaç bir şekilde, kendilerine yardım etmek için sınırlı bir yerel gönüllü müdahalenin ortasında kaldılar.”

Yerinden edilmeye giden yolda yaşanan trajediler

Rical, yerinden edilmiş kişilerin, yerlerinden edilmelerine giden yolda acı ve korkunç koşullar yaşadıklarını ve ‘HDK’ye bağlı bazı silahlı adamlar tarafından çeşitli ihlallere, cinayetlere ve hırsızlıklara maruz kaldıklarını’ bildirdiklerini söyledi. Rical, “İfadelerinde bize aşırı açlık ve susuzluk nedeniyle çok sayıda ölüm yaşandığını ve bazı çocukların yerinden edilme yolculuğu sırasında ebeveynlerini kaybettiğini anlattılar” dedi.

Mülteciler ve Ülke İçinde Yerinden Edilmiş Kişiler Genel Koordinasyon Komitesi’nin verilerine göre Tavile, nisan ayı başında el-Faşir ve çevresindeki kamplarda yeniden başlayan şiddetli çatışmalardan bu yana 281 binden fazla yerinden edilmiş kişiyi kabul etti. Bölgede yaşayanlarla birlikte toplam sayı bir milyondan fazla kişiye ulaştı.

Tavile, Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'in yaklaşık 65 kilometre batısında yer alıyor. El-Faşir ülkenin batısında Sudan ordusu tarafından kontrol edilen son büyük şehir ve bir yıldan uzun bir süredir HDK tarafından kuşatılmıştı.

Komite Sözcüsü Âdem Rical, “Tavile’de güvenlik durumu istikrarlı, ancak insani ihtiyaçlar yerel halkın, ulusal insani yardım kuruluşlarının ve buradaki yetkililerin kapasitesinin ötesinde” dedi.

Rical, yerel toplum liderlerinin yerinden edilenlere yardım sağlamak için girişimler başlattığını, ancak sayılarının çok fazla olması ve giderek artması nedeniyle ihtiyaçları yeterince karşılayamadıklarını söyledi.

frgtyu
HDK'nin 15 Nisan'da Kuzey Darfur'daki yerinden edilmiş kişiler için kurulan Zemzem Kampı’na düzenlediği saldırının ardından binlerce kişi bölgeden ayrılmak zorunda kaldı. (Reuters)

Rical, Tavile'nin el-Faşir ve çevresindeki kamplardan yerinden edilmiş insanları kabul eden bir nokta haline geldiğini ve önemli bir kısmının Cebel Marra'daki Fanga, Golo ve Nertiti'deki diğer komşu bölgelere kaçmaya devam ettiğini söyledi. Yerel halk ve ulusal kuruluşların yanı sıra gönüllü acil servisler, yerinden edilenlere yardım etmek için mısır unu, bakliyat, içme suyu ve battaniye sağlıyor. Ancak bu yardım, el-Faşir ile Zemzem ve Ebu Şuk kamplarından çok sayıda kişinin ihtiyaçlarını karşılama konusunda sınırlı kalıyor.

El-Faşir acı çekiyor

Şarku’l Avsat'a konuşan çeşitli kaynaklara göre, Zemzem Kampı sakinlerinin yaklaşık yüzde 70'i, yüzlerce sivilin öldürülmesi ve yaralanmasıyla sonuçlanan HDK'nin son saldırısının ardından Tavile bölgesine ve eyaletteki diğer bölgelere göç etti. Kaynaklar, el-Faşir'de, Zemzem ve Ebu Şuk kamplarında kalanların gıda, içme suyu ve ilaç sıkıntısı nedeniyle çok kötü insani koşullarla karşı karşıya olduklarını söyledi. Aynı kaynaklar, Sudan ordusu ve müttefik silahlı mücadele hareketlerinin ortak gücünün, el-Faşir'den ayrılmalarını engellemek için ailelerin önüne engeller koymaya devam ettiğini, askeri operasyonların ve karşılıklı topçu atışlarının artmasına ve şehir üzerindeki uzun süreli kuşatma nedeniyle yiyecek ve içme suyu elde etmenin zorluğuna rağmen onları tehdit altında kalmaya zorladığını belirtti.

Mülteciler ve Ülke İçinde Yerinden Edilmiş Kişiler Genel Koordinasyon Komitesi bu hafta başında, Sudan ordusunun askeri istihbaratının Ebu Şuk Kampı’ndaki onlarca gönüllü lider ve aktivisti HDK ile iş birliği yaptıkları suçlamasıyla tutukladığını açıkladı.

Şarku’l Avsat tarafından elde edilen bilgilere göre Çad ile olan Adre Sınır Kapısı, Tavile'de yeni yerinden edilmiş insanlara insani yardım ulaştırılması için açıldı. Çeşitli kaynaklara göre, son birkaç gün içinde gıda maddeleri, ilaçlar ve barınma malzemeleri yüklü birçok tır bölgeye geldi, ancak çok sayıda yerinden edilmiş insan nedeniyle bu yardımlar yetersiz kalıyor.

Mülteciler ve Ülke İçinde Yerinden Edilmiş Kişiler Genel Koordinasyon Komitesi, Tavile bölgesinde acil durum ilan etmek üzere olduğunu bildirerek, uluslararası ve yerel kuruluşları Kuzey Darfur'dan gelen binlerce yerinden edilmiş kişinin hayatını kurtarmak için acilen harekete geçmeye çağırdı.