Yemen’de Umman arabuluculuğu ile 14 kişi kurtarıldı

Umman’ın arabuluculuğu Yemen'deki 14 yabancının serbest bırakılmasını kolaylaştırdı

Yemen’de Umman arabuluculuğu ile 14 kişi kurtarıldı
TT

Yemen’de Umman arabuluculuğu ile 14 kişi kurtarıldı

Yemen’de Umman arabuluculuğu ile 14 kişi kurtarıldı

Umman Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada Umman makamlarının, Yemen'de alıkonulan Birleşik Krallık, Endonezya, Filipinler, Hindistan, Etiyopya ve Myanmar uyruklu 14 yabancının serbest bırakılması için arabulucu olduğunu açıkladı.
Umman Dışişleri Bakanlığı, Sultan Heysem bin Tarık’ın, “çeşitli davalar nedeniyle Yemen'de alıkonulan kişilerin serbest bırakılmasına yardımcı olma” talimatı üzerine hareket ettiğini söyledi. Bakanlık, açıklamalarına şöyle devam etti: “Umman Sultanlığı, gerekli izinlerin verilmesini kolaylaştırmak için kardeş Suudi Arabistan Krallığı ile iletişim kurduktan sonra bu konudaki çabalarına yanıt veren Sana'daki ilgili makamlarla koordineli bir şekilde çalıştı.
Haber hakkında yorum yapan Birleşik Krallık Devlet Bakanı James Cleverly, Twitter hesabından yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Umman ve Suudi Arabistanlı ortaklarımızla birlikte, Husiler tarafından yasadışı olarak alıkonulan Luke Simmons’ın serbest bırakılmasını sağladık. Simmons, 2017'den beri Yemen'de hiçbir suçlama ve yargılama olmaksızın rehin tutuluyor ve artık ailesine kavuşacak”. Açıklama, Husilerin önceki gün 42 Yemenli mahkumun serbest bırakıldığını duyurmasının ardından geldi.
Yemen kaynakları Husileri, mahkumların serbest bırakılması karşılığında fidye almakla suçladı. Söz konusu kaynaklar milislerin, mahkumların salıverilmesinin Ramazan ayı ve Ramazan Bayramı dolayısıyla "insani bir girişim" olduğu yönündeki iddialarını şüpheyle karşıladı.
Yemen İnsan Hakları Bakanlığı Müsteşarı Macid Fedail, grubun, 800 mahkum karşılığında hükümet tarafından gözaltına alınan ve tutuklanan 800 kişiyi serbest bırakmasına dayanarak hükümet ve Husiler’in serbest bıraktığı toplam kişi sayısının 2 bin 223 olduğunu açıkladı. Fedail ayrıca Husi milislerin, meşru hükümet tarafından serbest bırakılan tutuklu 600 Husi milis karşılığında Tümgeneral Nasır Mansur, Tümgeneral es-Sabihi, Muhammed Muhammed Salih, Afaş Tarık Salih, 16 Suudi Arabistan vatandaşı ve 3 Sudanlıyı serbest bıraktığını belirtti. Yetkili, tutsaklar ve kaçırılanlar meselesinin insani bir mesele olduğunu ve ticarete konu olamayacağını, hiçbir tarafın, yapılanların kendi inisiyatifiyle yapıldığını iddia etmeye hakkı olmadığını, konuyla ilgili gelişmelerin, BM Yemen Elçiliği Ofisi himayesinde yürütülen büyük bir çabanın ve uzun bir müzakere ve istişare sürecinin sonucu olduğunu vurguladı.



Suudi Arabistan, radyoaktif sızıntılara karşı çevresinin güvenli olduğunu teyit etti

Suudi Arabistan'ın proaktif ulusal yeteneklerinin yüksek düzeydeki profesyonelliği, radyoaktif serpintilerin erken tahmin edilmesini sağlıyor (Nükleer Düzenleme Kurumu)
Suudi Arabistan'ın proaktif ulusal yeteneklerinin yüksek düzeydeki profesyonelliği, radyoaktif serpintilerin erken tahmin edilmesini sağlıyor (Nükleer Düzenleme Kurumu)
TT

Suudi Arabistan, radyoaktif sızıntılara karşı çevresinin güvenli olduğunu teyit etti

Suudi Arabistan'ın proaktif ulusal yeteneklerinin yüksek düzeydeki profesyonelliği, radyoaktif serpintilerin erken tahmin edilmesini sağlıyor (Nükleer Düzenleme Kurumu)
Suudi Arabistan'ın proaktif ulusal yeteneklerinin yüksek düzeydeki profesyonelliği, radyoaktif serpintilerin erken tahmin edilmesini sağlıyor (Nükleer Düzenleme Kurumu)

Suudi Arabistan Nükleer Düzenleme Kurumu (NRA) dün yaptığı açıklamada, bölgedeki gelişmelerden kaynaklanabilecek radyasyon sızıntılarına karşı ülke çevresinin güvenliğini teyit etti.

NRA X sosyal medya platformundaki resmi hesabından yaptığı paylaşımda, İran ve İsrail arasında birinci haftasını tamamlayan ve giderek tırmanan gerilimin ışığında bu açıklamayı yaptı.

Kurum, bugün şafak vakti yaptığı bir başka paylaşımda, İran'daki Arak Araştırma Reaktörünün askeri olarak hedef alınmasının, nükleer yakıt içermediği için herhangi bir radyolojik yansıması olmayacağını belirtti.

NRA yaptığı açıklamada, bölgedeki durumun günün her saati takip edildiğini, Krallıktaki radyasyon seviyelerinin normal olduğunu ve çevrenin her türlü sonuçtan korunduğunu teyit ettiğini duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın NRA’dan aktardığına göre Kurum, “operasyon merkezinin” olası nükleer acil durumların yansımalarını proaktif bir şekilde tahmin etmek, insanları ve çevreyi radyolojik etkilerden korumak için gerekli önleyici tedbirleri alma konusunda çalıştığını açıkladı.

Kurum, deniz suyu tuzdan arındırma tekniklerinin suyun tuzluluğunu ve beraberinde olabilecek radyoaktif maddeleri gidermek için çalıştığını açıkladı: “Üretilen suda herhangi bir iz bulunmayacaktır, ancak izlemenin yoğunlaştırılması için önleyici proaktif tedbirler alınmaktadır.”

Bu haftanın başlarında, Suudi Arabistan'ın radyolojik yansımaları öngörmek için ulusal proaktif yeteneklerinin Körfez İşbirliği Konseyi (GCC) ülkelerini içerdiğini ve durumun nükleer acil müdahale planlarının etkinleştirilmesini gerektirmediğini ifade etti.