Mısır’da hapisteki aktivistlere Ramazan affı

Mısır’da bayram münasebetiyle genç aktivistlere Cumhurbaşkanlığı affı

Mısırlı aktivist Esraa Abdulfettah tarafından aktivistler Muhammed Salah ve Velid Şevki'nin serbest bırakıldıktan sonra yayınlanan bir fotoğrafı (Facebook)
Mısırlı aktivist Esraa Abdulfettah tarafından aktivistler Muhammed Salah ve Velid Şevki'nin serbest bırakıldıktan sonra yayınlanan bir fotoğrafı (Facebook)
TT

Mısır’da hapisteki aktivistlere Ramazan affı

Mısırlı aktivist Esraa Abdulfettah tarafından aktivistler Muhammed Salah ve Velid Şevki'nin serbest bırakıldıktan sonra yayınlanan bir fotoğrafı (Facebook)
Mısırlı aktivist Esraa Abdulfettah tarafından aktivistler Muhammed Salah ve Velid Şevki'nin serbest bırakıldıktan sonra yayınlanan bir fotoğrafı (Facebook)

Mısırlı aktivistler ve parlamenterlerin oluşturduğu ‘Partiler ve Siyasiler Gençlik Koordinasyonu’ Ramazan Bayramı münasebetiyle insan hakları aktivistleri de dahil olmak üzere bir dizi mahkum için cumhurbaşkanlığı tarafından af çıkarıldığını duyurdu.
Af kararı, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi'nin "yeni cumhuriyeti inşa etme veya başlatma fikriyle orantılı kapsamlı bir siyasi diyalog yürütme ihtiyacına" atıfta bulunmasından günler sonra geldi.
Parlamentodaki milletvekillerini de yer aldığı ‘Partiler ve Siyasiler Gençlik Koordinasyonu’ tutuklu gençlerin serbest bırakılması kararını memnuniyetle karşılarken, bu önemli adımın, yeni cumhuriyeti inşa etmek için siyasi bir diyalog başlatmak adına kapsamlı bir vizyon çerçevesinde geldiğini kaydetti.
Koordinasyon, bu kararların "cumhurbaşkanlığı af komitesinin geri dönüşüne ve faaliyetlerinin gençlerin yanı sıra erkek ve kadın borçluları da içerecek şekilde genişletilmesine bir giriş olarak" geldiğini bildirdi.
Milletvekili Muhammed Abdulaziz dün yaptığı açıklamada, dün serbest bırakılan gençlerin Velid Şevki, Muhammed Salah, Amr Imam, Abduh Fayed, Heysem el-Benna, Ahmed Tammam Allam, Abdulalim Ammar, Ravdaa Haloul, Abdurahman Bassiouni, Hassan Barbari ve Hamid Muhammed olduğunu söyledi. Nihai listenin tam içeriği ise henüz net değil.
Öte yandan Mısır Kişisel Haklar Girişimi, Mısır'daki Yüksek Devlet Güvenlik Savcılığı’nın üç aydır tutuklu bulunan dokuz Kıpti'yi serbest bıraktığını duyurdu.
Açıklamada, Minye Valiliği'ndeki (Kahire'nin 220 kilometre güneyindeki) Ezbet Faracallah'ta ikamet eden dokuz kişinin "kamu barışını tehlikeye atmak ve terör eylemi yapmakla” suçlandığı belirtildi.
Mısır Cumhurbaşkanı geçtiğimiz Perşembe günü bir dizi gazeteci ile yaptığı toplantıda, “Mısır devleti, Mısırlılar arasında din temelinde vatandaşlık ve ayrımcılık yapmama ilkesini tesis etti. Devlet, geçmiş dönemdeki tüm devlet uygulamalarının herkesin eşit olduğunu vurgulamayı amaçladığı gibi, Müslümanlar ve Hristiyanlar arasında ayrım yapma çabalarının ötesine geçti” ifadelerini kullanarak herkesin eşit olduğunu ayrımcılık yapılmayacağını söyledi.



Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
TT

Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)

Lübnan'da Hizbullah'ın çağrı cihazlarının ardından telsiz, radyo ve güneş enerjisi panellerinin patlatılmasıyla bölge topyekun savaşa doğru sürükleniyor. 

17 Eylül'de Hizbullah'ın kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşanmış, ikisi çocuk 12 kişi hayatını kaybetmiş, 2 bin 800 kişi de yaralanmıştı. 

Dün de ülkedeki telsiz, radyo ve güneş enerji sistemlerinde patlama gerçekleşti. En az 20 kişinin öldüğü, 450'den fazla kişinin de yaralandığı bildiriliyor. Lübnanlı yetkililer, olaydan İsrail'i sorumlu tutarken Tel Aviv'den henüz açıklama gelmedi.

Diğer yandan saldırıyla ilgili bilgiye sahip olan fakat adlarının gizli tutulmasını isteyen kaynaklar, Amerikan gazetesi New York Times'a (NYT) operasyonun ardında İsrail'in olduğunu doğruluyor. 

Mossad'ın BAC Consulting adlı bir paravan şirket kurduğu ve çağrı cihazlarını bubi tuzağına dönüştürerek Lübnan'a soktuğu iddia ediliyor. Macaristan merkezli bu paravan şirket, kağıt üstünde Tayvanlı Gold Apollo firması adına çağrı cihazı üretiyor. Kimliklerinin açıklanmasını istemeyen İsrailli istihbaratçılar, buna ek olarak operasyonda en az iki paravan şirket daha oluşturulduğunu belirtiyor. 

Kaynaklar, AR-924 model numaralı cihazların bataryalarına patlayıcı bir madde olan pentaeritritol tetranitrat (PENT) yerleştirildiğini ve bunların 2022 yazında Lübnan'a gönderildiğini ifade ediyor.

Hizbullah, İsrail istihbaratı tarafından takip edilmemek için cep telefonlarını bırakıp çağrı cihazı kullanmaya başlamıştı. Kaynaklar, bu kararın ardından milyonlarca dolarlık yatırımla üretimin artırıldığını ve Lübnan'a bubi tuzağı haline getirilmiş binlerce cihaz sokulduğunu söylüyor.

Öte yandan ikinci dalga saldırıda telsiz ve güneş enerji panellerinin nasıl patlatıldığı henüz bilinmiyor.

NYT'nin patlayan telsizlerin görüntülerinden yola çıkarak yaptığı analizde, bunların çağrı cihazlarından daha ağır ve büyük olduğuna, bu yüzden daha fazla hasar yarattığına işaret ediliyor. 

Ayrıca telsizlerin patlamasıyla daha büyük yangınlar çıktığına, bunun da çağrı cihazlarına kıyasla telsizlere daha fazla patlayıcı yerleştirilmiş olabileceğini gösterdiğine dikkat çekiliyor.

Lübnan'ın açıkladığı rakamlara göre telsizlerin patlatılmasıyla en az 71 ev ve dükkanla 18 sivil araç ve motosiklet yandı. 

Telsizlerden bazılarında Japon firması Icom'un amblemi görülüyor. Ancak şirket, IC-V82 model numaralı telsizlerin ve bunlarda kullanılan bataryaların üretiminin neredeyse 10 yıl önce durdurulduğunu belirtiyor. Patlayıcıların bu cihazlara nasıl yerleştirildiğiyse henüz netleştirilemedi. Icom, bu telsizlerin sahte olabileceğini öne sürüyor.

Lübnan medyasındaki haberlerde, saldırıda en az iki güneş enerjisi panelinin de alev aldığı bildiriliyor. Saldırılarda çıkan küçük çaplı yangınların söndürüldüğü bildirilirken, patlamada bir kız çocuğunun yaralandığı aktarılıyor. Ancak bu panellerin infilak ettirilen diğer cihazların etkisiyle mi alev aldığı yoksa uzaktan kumandayla mı patlatıldığı belli değil. 

Amerikan düşünce kuruluşu Soufan Center'dan Clara Broekaert, CNN'e açıklamasında saldırı dalgasının Lübnan halkının psikolojisini olumsuz etkilediğini ve Hizbullah üzerinde misilleme baskısı oluşturduğuna dikkat çekerek şunları söylüyor:

Saldırılarda günlük hayatın böylesine korkunç, beklenmedik ve geniş ölçekte kesintiye uğratılması, misilleme yapılmasına yönelik ekstra bir baskı yaratacaktır diye düşünüyorum. İnsanlar yaşananların hesabının sorulduğunu görmek istiyor.

Üst üste gelen saldırıların ardından dün Hizbullah, İsrail sınırındaki el-Merc bölgesine füze fırlattı. İkisi ağır 8 İsraillinin yaralandığı bildirilirken, bu kişilerin sivil veya asker olduğuna ilişkin bilgi paylaşılmadı.

Independent Türkçe, Times of Israel, New York Time, Japan Times, CNN, France 24