Bilim insanları uyarıyor: Güneş'te son yılların en şiddetli patlaması gerçekleşti

NASA'nın Güneş Dinamikleri Gözlemevi'nde (Solar Dynamics Observatory) güneş patlaması bu fotoğrafla görüntülendi: Patlama, fotoğrafın sağ alt kısmındaki parlamada görülebilir (NASA/SDO)
NASA'nın Güneş Dinamikleri Gözlemevi'nde (Solar Dynamics Observatory) güneş patlaması bu fotoğrafla görüntülendi: Patlama, fotoğrafın sağ alt kısmındaki parlamada görülebilir (NASA/SDO)
TT

Bilim insanları uyarıyor: Güneş'te son yılların en şiddetli patlaması gerçekleşti

NASA'nın Güneş Dinamikleri Gözlemevi'nde (Solar Dynamics Observatory) güneş patlaması bu fotoğrafla görüntülendi: Patlama, fotoğrafın sağ alt kısmındaki parlamada görülebilir (NASA/SDO)
NASA'nın Güneş Dinamikleri Gözlemevi'nde (Solar Dynamics Observatory) güneş patlaması bu fotoğrafla görüntülendi: Patlama, fotoğrafın sağ alt kısmındaki parlamada görülebilir (NASA/SDO)

Güneş'te son 5 yıldır görülen en güçlü patlama gerçekleşti.
Bu son çarpıcı patlama, Güneş'imizdeki aktivite miktarı artarken ve güneşin hava durumunu potansiyel olarak tehlikeli hale getirebileceği uyarıları yapılırken gerçekleşti.
Güneş, 11 yıllık aktivite döngüsünün özellikle aktif bir dönemine giriyor gibi görünüyor. Döngü 2019'da başlamıştı ve 2025'te zirve yapması bekleniyor.
Güneş patlamaları yıldızımızdan çıkan ve Dünya'ya doğru tehlikeli patlamalar yönlendirebilen güçlü enerji püskürmeleridir.
The Independent'ta yer alan habere göre bu hafta gerçekleşen ve rekor kıran patlama, süregelen döngüde kaydedilen en güçlüsüydü ve Dünya'ya önemli bir zarar vermedi.
Fakat bilim insanları Güneş'in, döngüsünde daha aktif bir döneme doğru ilerlediği ve bu süreçte bazıları gezegenimiz doğrultusunda gerçekleşebilecek daha bile kuvvetli patlamalar yaşanabileceği uyarısında bulundu.
Güneş'in sebep olacağı hava durumu elektrik şebekelerine zarar verebilir, uyduları devre dışı bırakabilir, astronotlarla uzay ekipmanlarına zarar verebilir ve daha birçok şeye neden olabilir. Bilim insanları, özellikle Güneş'in en son zirvesinden bu yana Dünya yörüngesine fırlatılan çok sayıda yeni uydu göz önüne alındığında, dünyanın daha büyük güneş aktivitelerinin yarattığı tehlikelere karşı hazırlıklı olmadığı hakkında sık sık uyarıyor.
NASA, 19 Nisan akşamı gerçekten de iki güneş patlaması tespit ettiğini duyurdu. İlki nispeten düşük şiddetliydi fakat daha sonra akşamın ilerleyen saatlerinde başka, daha güçlü bir patlama yaşandı.
Dünya üzerinde bazı etkiler görüldü. Asya'da bazı telsiz iletişimleri kısa süre kesintiye uğradı.
Ama genel anlamda gezegenimiz fırtınanın tam etkisine maruz kalmadı çünkü patlama Güneş'in uzak ucunda gerçekleşmiş ve dolayısıyla Dünya'yı ıskalamıştı.
İkinci patlama olası en güçlü patlamayı ifade eden X sınıfındandı. 2017'den bu yana görülen en güçlüsüydü.
Bilim insanları güneş patlamalarını sınıflandırırken bir harfin yanı sıra bir de sayı kullanıyor: Son patlama X2.2 olarak sınıflandırıldı. Daha yüksek sayılar daha yoğun patlamalar anlamına gelirken şimdiye kadar görülen en güçlü patlama 2003'te kaydedilmiş ve X28'i geçmişti.



Nadir balina dişi fosili, İberlerin sırlarını açığa çıkarıyor

Bakır Çağı İberyası'nda bulunan ispermeçet balinası dişi, türünün ilk örneği (PLOS One)
Bakır Çağı İberyası'nda bulunan ispermeçet balinası dişi, türünün ilk örneği (PLOS One)
TT

Nadir balina dişi fosili, İberlerin sırlarını açığa çıkarıyor

Bakır Çağı İberyası'nda bulunan ispermeçet balinası dişi, türünün ilk örneği (PLOS One)
Bakır Çağı İberyası'nda bulunan ispermeçet balinası dişi, türünün ilk örneği (PLOS One)

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

İspanya'da Bakır Çağı'na ait bir "mega köy"de ortaya çıkarılan nadir bir balina dişi, 4 bin yıl önce Akdeniz bölgesinde yaşayan İber halkının sanatsal yeteneklerine ışık tuttu.

2018'de İspanya'nın güneybatısındaki Valencina arkeolojik kazı alanında bulunan diş, kendi türü içinde geçmişi o döneme dayanıp İberya'da rastlanan ilk fosil oldu.

PLOS One'da yayımlanan araştırmaya göre diş muhtemelen antik bir kıyı şeridinden toplanarak Bakır Çağı zanaatkarları tarafından özenle işlendi.

4 bin 150 ila 5 bin 300 yıl önce bir sahil köyünde yaşayan zanaatkarlar, dişi muhtemelen kişisel süs eşyaları veya sembolik anlam taşıyan eserler yaparken kullanmıştı.

Çalışmanın belirttiğine göre fosil işlendikten sonra, üzerindeki aşınma ve yıpranma izleri ve yüzeyini kaplayan sert kabuktan anlaşıldığı üzere kasten gömüldü.

Bulgular, yaklaşık 40 bin yıl önce başlayan Eski Taş Çağı'ndan beri fildişinin süs eşyaları, müzik aletleri ve heykellerin yapımında kullanımı hakkındaki anlayışımızı derinleştiriyor.

Fildişi çarpıcı görünümü, dayanıklılığı ve sağlamlığıyla antik toplumların ticaret ve sosyokültürel faaliyetlerinin ayrılmaz bir parçası haline gelmişti.

Ancak tarih öncesi çağlarda fildişinin kullanımı hakkında bildiklerimizin çoğu, fil, suaygırı, geyik ve ayılar gibi kara hayvanlarından elde edilen fildişinin incelenmesiyle elde edildi.

Daha önceki araştırmalar, İspanya'nın güneyindeki Eski Taş Çağı ve Bakır Çağı toplumlarında fillerden gelen fildişinin kullanıldığını vurgulasa da deniz memelilerinden elde edilen bu malzemenin önemi hakkında pek bir şey bilinmiyor.

Valencina'da bulunan 17 santimetre uzunluğuna, 7 santimetre genişliğine ve 0,5 kilogram ağırlığa sahip balina dişi, geçmişe eşsiz bir bakış sunuyor.

Fosilin analizi, yetişkin bir ispermeçet balinasından geldiğini ortaya çıkarırken, solucanlar ve sülükayaklılardan kaynaklanan aşınma belirtilerinin yanı sıra köpekbalığı ısırığı şüphesi doğuran izler bulundu. Bu izler, fosilin deniz tabanında bir süre kaldığını gösteriyor.

Araştırmacılar ayrıca dişte doğal yollarla oluşamayacak delikler ve belirgin kesik izleri gibi insan faaliyetine dair belirtiler tespit etti.

Araştırmacılar bu gözlemlere dayanarak balinanın muhtemelen doğal nedenlerle öldüğü, ardından cesedinin deniz tabanına battığı ve dişlerinden birinin kıyıya vurmasıyla antik İberler tarafından bulunup kullanıldığı sonucuna vardı.

Makalede şu ifadelere yer veriliyor:

Henüz bir ispermeçet balinası dişinden geldiği tespit edilen fildişi eser bulunmamasına rağmen son zamanlarda Avrupa'daki arkeolojik bağlamlarda deniz kaynaklı fildişi bulgularının ortaya çıkması, tarih öncesi toplumların deniz kaynaklarını kullanımına yönelik araştırmalara yeni bir odak noktası kazandırıyor.

 Independent Türkçe, independent.co.uk/news