Biden Macron’u yeni dönem için tebrik etti

Biden’dan Macron’a: Fransa, küresel zorluklar ile mücadele etmemizde kilit bir ortaktır

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (Reuters)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (Reuters)
TT

Biden Macron’u yeni dönem için tebrik etti

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (Reuters)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (Reuters)

ABD Başkanı Joe Biden, yeniden Fransa Cumhurbaşkanı seçilen Emmanuel Macron’u telefonla arayarak tebrik etti.
Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığı habere göre ikili, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali hakkında konuşmak için daha uzun süreli görüşmeler yapma konusunda anlaştı.
Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada Joe Biden’ın Fransa’yı eski bir müttefiki olarak gördüğü, iki ülke arasında ekonomik ve işbirliğine dayalı kalıcı bir ilişki olduğu belirtildi.
Yapılan açıklamada Biden’ın “iki ülke arasındaki ortak küresel öncelikler konusunda Macron ile çalışmaya devam etmeye hazır olduğu” belirtildi.
Fransa’dan yapılan açıklamada da Biden’ın Macron’u tebrik ettiği belirtildi.
Biden, geçtiğimiz Pazar günü Macron’u tebrik etmek için telefonla iletişime geçmişti ancak o sırada Macron, Marine Le Pen karşısında elde ettiği zaferi kutluyordu.
Fransa, Macron ve Biden’ın Ukrayna’daki savaş, ABD ve Avrupa Birliği (AB) arasındaki ilişkiler ve ülkelerin çeşitli zorluklara karşı işbirliği gibi konuları tartışmak için çok yakında daha uzun süreli bir temasta bulunacağı belirtti.
Biden, yaptığı açıklamada “Fransa’daki seçimlerin sonucundan memnunum. Macron ile yakın iş birliğimizi sürdürmeyi sabırsızlıkla bekliyorum. Fransa, küresel zorluklar ile yüzleşmede kilit bir ortağımızdır” dedi.
ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken, geçtiğimiz Pazar günü Macron’u tebrik ederek iki ülke arasındaki dostluğu güçlendirmek istediğini açıklamıştı.
Fransız halkı cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turunda görevdeki Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’u ikinci kez seçti. Araştırma şirketlerinin sandık çıkışında yayımladığı verilere göre merkez aday Macron oyların yaklaşık yüzde 58.6’sını, aşırı sağcı rakibi Marine Le Pen ise yüzde 41.4’ünü aldı. Araştırmacıların tahmin ettiği seçime katılım oranı, ortalama yüzde 71’le 1969’dan beri “en düşük oran” olarak kayıtlara geçti. Macron’un yeniden zaferle çıktığı seçimlerde Rusya’nın Ukrayna işgali, savaşın ekonomik etkileri nedeniyle oluşan hayat pahalılığı ön plandaydı. Fransız lider, hem partisinin parlamento çoğunluğuyla hem de ikinci defa seçilmesiyle ülke tarihinde bir ilki gerçekleştirdi.
Seçim sonrası yaptığı konuşmada yenilgiyi kabul eden Le Pen, 2002’de babası Jeane Marie Le Pen’in elde ettiği yüzde 17.8’lik oy oranını ikiye katladı ve bu sonuç Fransa 5. Cumhuriyeti’nde ilk kez aşırı sağ ve ırkçı bir partinin rekor oyu olarak tarihe geçti. Marine Le Pen, cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki yenilgisinden sonra siyaseti bırakma niyetinde olmadığına dair güvence verdi.



Şarku'l Avsat'a konuşan kaynaklar: Filistinli gruplar İsrailli esirlerle ilgili planı değerlendiriyor

Pazar günü Gazze Şehrinde çadırlarda yerinden edilmiş insanlar (Reuters)
Pazar günü Gazze Şehrinde çadırlarda yerinden edilmiş insanlar (Reuters)
TT

Şarku'l Avsat'a konuşan kaynaklar: Filistinli gruplar İsrailli esirlerle ilgili planı değerlendiriyor

Pazar günü Gazze Şehrinde çadırlarda yerinden edilmiş insanlar (Reuters)
Pazar günü Gazze Şehrinde çadırlarda yerinden edilmiş insanlar (Reuters)

Şarku'l Avsat'a konuşan kaynaklara göre, Gazze'ye yönelik bombardıman ve kuşatma artarken İsrail'in şehri ve mahalleleri kontrol altına alma çabalarını hızlandırdığı bir dönemde, Filistinli silahlı gruplar, şehrin işgalini önlemek için İsrail'e baskı yapmalarını sağlayacak ellerindeki esirlerle ilgili bir plan üzerinde çalışıyor.

Çeşitli silahlı gruplardan kaynakların Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamaya göre plan, Gazze'de geniş çaplı bir askeri operasyon başlatılmasına rağmen İsrailli esirlerin Gazze'den çıkaralıması ya da Gazze'de tutulması meselesi etrafında şekilleniyor.

Kaynaklar, bu adımın henüz çalışma aşamasında olduğunu ve henüz kararlaştırılmadığını, amacın İsrail üzerinde baskı oluşturmak ve yaşayan bazı rehinelerin hayatlarının kaderini Gazze Şeridi'ni işgal etmeyi amaçlayan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hükümetinin kararlarına bağlamak olduğunu belirtti.

Kaynaklar Bu önerinin günlerdir Gazze Şeridi içinde ve dışındaki üst düzey gruplar tarafından incelendiğine dikkat çekti.

Mevcut savaşın başlangıcından bu yana alınan kararın, esirlerin hayatlarının mümkün olduğunca korunması, Filistinli esirlerle takas edilmesi ve savaşın durdurulması için bir anlaşmaya varılması gerektiğine işaret eden kaynaklar, bunun herkes için bağlayıcı olduğunu, ancak mevcut değişiklikler ışığında, Filistinlilerin hayatlarının ve mallarının bu rehinelerin hayatlarına bağlı olduğuna dair açık bir mesaj göndermek için yeni bir karar alınabileceğini vurguladı.

yuı
Filistinliler İsrail'in Pazar günü Gazze'ye düzenlediği saldırıda ölenlerin cesetlerini taşıyor (DPA)

Kaynaklardan biri Şarku'l Avsat'a şu değerlendirmelerde bulundu: “İsrail'in küstahlığı ve sivilere karşı işlenen suçların durdurulması ve evlerinin sistematik olarak yıkılması karşısında, Filistinlilerin kanının yerde kalmayacağını teyit etmek için olağanüstü kararlar almaktan başka seçenek kalmadı ve bunun bedeli sadece şehre girecek askerlerin canından değil, halkımızın kanından daha önemli olmadığına inandığımız İsrailli fidyecilerin canından da yüksek olmalı. İsrail'in halkımıza karşı işlediği bu suçların devam etmesi ve Gazze Şehri ve kuzeyini kontrol etmek ve geleceklerine yeni bir gerçeklik dayatmak için onları yeniden yaşadıkları yerlerden sürmeye zorlama girişimi karşısında boş duramayız.”

“En zor koşullarda bile”

İsmini vermek istemeyen silahlı gruplara yakın bir  kaynak da şunları söyledi: “Netanyahu ve bakanlarının kendilerini kaçıranların hayatlarını önemsemediklerine inanıyoruz ancak vatandaşlarımızın hayatlarının feda edilmesini ya da bedelinin sadece onlara ödetilmesini de kabul edemeyiz.”

Kaynaklar, mahkumların bir kısmının nakledilmesi ya da Gazze'de tutulması yönünde bir karar alınması halinde bunun, güvenliklerini denetleyenlere, kendilerini tehdit altında hissetmeleri halinde, onları bir yerden başka bir yere nakletme seçenekleri olmadığı sürece, herhangi bir İsrail gücünün onları canlı olarak geri almasına izin vermeyecek hareket özgürlüğü de dahil olmak üzere çeşitli yansımaları olacağına dikkat çekti.

scdfgt
Pazar günü Gazze Şeridi'ne yardım taşıyan Ürdün askeri uçağından Gazze Şehri'nin görünümü (Reuters)

Kaynaklar, en zor koşullarda bile, esirlerin hayatlarını korumak ve İsrail'in bazı baskınlarında veya operasyonlarında yaralandıktan sonra onlara gerekli tedaviyi sağlamak için büyük özen gösterildiğini doğruladı.

Kaynaklar ayrıca esirlerin hayatlarını korumak için esir alanların sık sık kendilerini yiyecekten mahrum bıraktıklarını vurguladı.

Netanyahu ve hükümetinin rehineler ve yaşamları konusundaki kayıtsızlığı nedeniyle, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki yeni operasyonuyla dayatmaya çalıştığı yeni gerçeklik ışığında, grupların bazılarını transfer etmek ya da Gazze Şehri'nde tutmak konusunda hiçbir sorun yaşamayacağını da sözlerine ekledi.

Rehinelerin de Filistin vatandaşları gibi özellikle İsrail'in uydurma gerekçelerle sivillere karşı uyguladığı aç bırakma politikası ışığında çok zor koşullara maruz kaldıklarını belirtti.

Kaynaklar, Gazze vatandaşları için geçerli olanın, “bu tür askeri operasyonlarda hayatlarını feda eden hükümetlerinin politikalarının bir sonucu olarak” açlıktan trajik bir şekilde acı çeken rehineler için de geçerli olduğunu söyledi.

Neden şimdi?

Kaynaklar bu önerinin Han Yunus gibi İsrail'in girdiği diğer şehir ve bölgelerde masada olmadığına, çünkü Gazze Şehri'ne ilişkin mevcut planın en tehlikelisi olduğuna ve nüfusu yerinden etmeyi ve içinde hiçbir Filistinli kalmadan işgali yıllarca sürdürmeyi amaçladığına dikkat çekerek, grupların ne pahasına olursa olsun bu planı engellemeye çalışacağını vurguladı.

Hamas'ın silahlı kanadı Kassam Tugayları sözcüsü Ebu Ubeyde, iki hafta önce yaptığı açıklamada tugayların İsrailli rehineleri kasıtlı olarak aç bırakmadığını, üyelerinin ve tüm Filistinlilerin yediklerini yediğini ve kendi deyimiyle açlık ve kuşatma suçu kapsamında herhangi bir özel ayrıcalığa sahip olmayacaklarını belirtti.

Gazze Şeridi'nin tüm bölgelerindeki Filistinlilere gıda ve ilaç ulaştırılması için insani yardım koridorlarının doğal ve kalıcı bir şekilde açılması koşuluyla Kızılhaç'ın İsrailli esirlere gıda ve ilaç ulaştırılması yönündeki her türlü talebine olumlu yanıt vermeye hazır olduklarını vurguladı.

defr
Gazze'de yetersiz beslenme nedeniyle beyin felci geçiren 16 yaşında bir çocuk - 16 Ağustos 2025 (DPA)

Netanyahu'nun yanı sıra İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog da İsrail ve İşgal Altındaki Topraklar'daki Kızıl Haç Başkanı Julian Lerison'dan Gazze Şeridi'ndeki rehinelere gıda ve tıbbi bakım sağlanmasına katılmasını istedi. Kızıl Haç, rehinelere ve Gazze Şeridi sakinlerine ilaç ve gıda ulaştırmak için tüm taraflarla temas halinde olduğunu doğruladı.

Hamas ve İslami Cihad'ın kısa bir süre önce Gazze Şeridi'ni kasıp kavuran kıtlık koşulları nedeniyle sağlık durumlarının kötü olduğu görülen iki İsrailli rehinenin görüntülerini yayınlamasının ardından bu adım geldi.