SRMG CEO'su Cumana er-Raşid ve Muhammed el Hureyci, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki en güçlü medya yapımcı listesinin başında yer aldı

SRMG CEO'su Cumana er-Raşid ve SMC Başkanı Muhammed el-Hureyci (Suudi medyası)
SRMG CEO'su Cumana er-Raşid ve SMC Başkanı Muhammed el-Hureyci (Suudi medyası)
TT

SRMG CEO'su Cumana er-Raşid ve Muhammed el Hureyci, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki en güçlü medya yapımcı listesinin başında yer aldı

SRMG CEO'su Cumana er-Raşid ve SMC Başkanı Muhammed el-Hureyci (Suudi medyası)
SRMG CEO'su Cumana er-Raşid ve SMC Başkanı Muhammed el-Hureyci (Suudi medyası)

Suudi Araştırma ve Medya Grubu (SRMG) CEO'su Cumana er-Raşid ve Ortadoğu’da dijital reklam pazarlamasında lider olan Suudi Arabistan Medya Şirketi’nin (SMC) Başkanı Muhammed el-Hureyci, Communicate dergisinde, Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da medya sektörünün en güçlü isimleri listesinde ilk sıralarda yer aldı. Listede ilk sırada Hureyci yer alırken, Cumana ise beşinci sırada yer aldı.
Bölgedeki medya sektöründeki en güçlü 30 influencerın yer aldığı listede ilk beş kişi arasında Raşid’in seçilmesi, Suudi yöneticilerin bölgedeki medya sektöründeki liderliğini teyit ediyor. Cumana er-Raşid 2020 yılında SRMG’nin yönetim başkanlığını devralmasından bu yana kalkınma planlarında başarılı bir isim olurken, beş iştirakin kurulmasıyla yeni platform ve farklı alanlarda genişlemeye katkı sağladı. Bunlar SRMG Medya, etkinlik ve konferans için SRMG X, araştırma ve çalışmalar için SRMG Think, geliştirme ve yenlik için SRMG Labs ve bölgesel ve uluslararası yatırımlar ve ortaklıklar için SRMG İnternational.

Cumana er-Raşid, borsada kayıtlı bir medya şirketinin CEO’su olarak atanan ilk Suudi kadın oldu. Onu Suudi kadınlarını güçlendirmede öncü yapan şey ise kadınların kamusal hayata etkin katılımının önemine inanan SRMG’nin vizyonunu yansıtması. Raşid aynı zamanda SRMG’nin kadın sorunlarına olan bağlılığının yanı sıra kadınların güçlendirilmesini destekliyor.
Cumana er-Raşid liderliğindeki SRMG, başarılı uluslararası ortaklıklar kurmayı ve mevcut ortaklıkları genişletmeyi başardı. Independent Arabia’nın çalışma kapsamını görsel ve işitsek içeriklerle genişletmenin yanı sıra ekonomi ve iş alanında sosyal medya platformlarına öncülük etmek için Asharq News’in (eş-Şark)  ve Bloomberg ile Asharq Business platformlarını hayata geçirdi. SRMG ayrıca bir milyondan fazla indirme ile bölgenin ilk Arapça manga dergisi olan Manga Al Arabia’yı piyasaya sürdü. Suudi Araştırma ve Medya Grubu, Arapça podcast'lerin en büyük üreticisi ve bölgedeki en büyük orijinal belgesel üreticilerinden biri olan Eight Company'nin çoğunluk hissesini de satın aldı.

Communicate dergisi, Raşid’in 2020 yılında SRMG’nin CEO’su olarak atanmasından bu yana öncülük ettiği dönüşümlere övgüde bulunarak, Cumana er-Raşid’in 2011 yılında Londra’daki SOAS Üniversitesi’nde Siyaset Bilimi alanında lisans derecesine sahip olduğunu ve 2013 yılında Londra Şehir Üniversitesi’nde Uluslararası Gazetecilik alanında yüksek lisans yaptığına işaret etti. Dergi, Raşid’in, Suudi kadınları güçlendirmeye ve tüm alanlarda etkili liderlik rollerini artırmaya yönelik ilgisinin bir örnek teşkil ettiğini bildirdi.

Cumana er-Raşid, SRMG için yeni bir strateji geliştirmeye çalıştı. Geçtiğimiz yıl SRMG, yeni kimlik geliştirmesi, kurumsallaşmak, verimliliği en yüksek düzeye çıkarmak ve riskleri azaltarak organizasyonel ve operasyonel yapılanma ile gelişme sürecine tanıklık ederek, en önde gelen uluslararası şirketlerden önde gelen isimlerle üst düzey bir yönetim ekibi atanmasına tanıklık etti. Suudi Arabistan Araştırma ve Pazarlama Grubu ayrıca Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’daki küresel ticaret merkezi olan Kral Abdullah Finans Bölgesi’ndeki (KAFD) yeni genel merkezini tanıttı.
Cumana er-Raşid liderliğindeki SRMG, 2021 yılında bir önceki yıla göre yüzde 118.6 artışla 537 milyon riyal net kar elde etti. Bu rakam 2020 yılında 245.6 milyon riyaldi.



Azteklerin geniş ticaret ağı ortaya çıktı

Silah olarak ya da inşaatlarda kullanılan obsidyenin Aztek İmparatorluğu'na farklı bölgelerden geldiği tahmin ediliyor (INAH)
Silah olarak ya da inşaatlarda kullanılan obsidyenin Aztek İmparatorluğu'na farklı bölgelerden geldiği tahmin ediliyor (INAH)
TT

Azteklerin geniş ticaret ağı ortaya çıktı

Silah olarak ya da inşaatlarda kullanılan obsidyenin Aztek İmparatorluğu'na farklı bölgelerden geldiği tahmin ediliyor (INAH)
Silah olarak ya da inşaatlarda kullanılan obsidyenin Aztek İmparatorluğu'na farklı bölgelerden geldiği tahmin ediliyor (INAH)

Orta Amerika'daki obsidyen eşyaların kökenini araştıran arkeologlar, Aztek İmparatorluğu'nun geniş ticaret ağını ortaya çıkardı. 

Aztek İmparatorluğu'nun obsidyeni geniş çapta kullandığı biliniyor. Sıradan çelikten daha sert olan bu volkanik cam, jiletten daha keskin kenarlara ve aynaları andıran yansıtma özelliğine sahip olabiliyor. Ayrıca farklı renklerde oluşması, bu mineralin silahlardan takılara kadar çeşitli alanlarda kullanılmasına olanak tanıyor.

Bugüne kadar Azteklere ait arkeolojik kazı alanlarında yapılan çalışmalarda çok fazla obsidyen eşya bulunsa da bunların nereden geldiği detaylıca incelenmemişti. 

Bulguları hakemli dergi PNAS'te dün (12 Mayıs) yayımlanan çalışmada, Aztek İmparatorluğu'nun başkenti Tenoçtitlan'ın ana tapınağı Templo Mayor'dan çıkarılan 788 obsidyen obje analiz edildi. Araştırma bugüne kadar bölgede yapılan en kapsamlı obsidyen çalışması olma özelliği taşıyor.

Örneklerin yaklaşık yüzde 90'ının başkentin 94 kilometre kadar kuzeydoğusundaki Sierra de Pachuca'dan çıkarıldığı tespit edildi. Bu bölge, yeşil ve altın rengi volkanik camlarıyla biliniyor.

Ancak nesnelerin geri kalanındaki mineral, 7 farklı bölgeden geliyordu. Araştırmacılar Ucareo gibi bazı bölgelerin, imparatorluğun sınırlarının dışında yer aldığını belirtiyor.

Aztek İttifakı kurulmadan önce Tenoçtitlan'ın obsidyeni çoğunlukla yakındaki Pachuca'dan temin ettiği görülüyor. Ancak MS 1430 civarında imparatorluğun güçlenmesinden sonra başkente rakip devletlerden daha çok obsidyen girdiği anlaşılıyor.

Araştırmacılar ayrıca bu dönemde dini amaçlarla kullanılan obsidyenin neredeyse tamamının Pachuca'dan geldiğini saptadı. Bu durum merkezi kontrolün artarak dini alanı tek tipleştirdiği anlamına gelebilir.

Tulane Üniversitesi'nden makalenin başyazarı Diego Matadamas-Gomora "Meksikalılar yeşil obsidyeni tercih etse de çoğunlukla ritüel dışı amaçlarla kullanılan obsidyen eserlerdeki yüksek çeşitlilik, birden fazla kaynaktan gelen obsidyen aletlerin, imparatorluğun başkentine doğrudan madenler yerine pazar yoluyla ulaştığını düşündürüyor" diyor.

Tarihi belgeler de Orta Amerika'nın çeşitli bölgelerinden gelen tüccarların, Tenoçtitlan pazarında mallarını sattığını gösteriyor.

Araştırmacılar makalede şu ifadeleri kullanıyor:

En az 7 obsidyen kaynağının varlığı, Meksikalıların bu dönemde ticari etkileşimlerini genişlettiğine işaret ediyor.

Araştırmacılar, Aztek obsidyeninin kökenlerini inceleyerek Orta Amerika'daki ticari ağların daha net bir haritasını çıkarmayı umuyor.

Matadamas-Gomora yeni çalışma hakkında "Bu tür bir analiz imparatorluk topraklarının, siyasi ittifakların ve ticari ağların zaman içinde nasıl geliştiğinin izini sürmemizi sağlıyor" diyor.

Independent Türkçe, Science Alert, Phys.org, PNAS