Viyana müzakerelerine yakın diplomatik kaynaklar: Anlaşma hala mümkün

Viyana müzakerelerine yakın diplomatik kaynaklar: Anlaşma hala mümkün
TT

Viyana müzakerelerine yakın diplomatik kaynaklar: Anlaşma hala mümkün

Viyana müzakerelerine yakın diplomatik kaynaklar: Anlaşma hala mümkün

Batılı taraflar ile İran arasında nükleer anlaşmayı canlandırmak için yapılan görüşmelerdeki açmaza rağmen, anlaşmanın yeniden canlandırılması için hala umut var gibi görünüyor. Viyana görüşmelerine yakın üst düzey diplomatik kaynaklar Şarku'l Avsat'a verdiği demeçte, yaklaşık bir buçuk ay önce müzakerelerin askıya alınmasına yol açan engellere rağmen bir anlaşmaya varmanın ‘hala mümkün’ olduğuna inandıklarını belirtti.
Viyana müzakerelerine katılan heyetler, görüşmelerin koordinatörü Avrupa Birliği'nin (AB) ‘dış etkenler’ sebebiyle müzakereleri durdurma gereğini duyurmasının ardından 11 Mart'ta Avusturya’nın başkentinden ayrıldı ve henüz geri dönmedi. AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, ‘dış etkenler’ nedeniyle Viyana'da İran nükleer anlaşmasının yeniden uygulanması için yürütülen müzakerelere ara verilmesine ihtiyaç olduğunu bildirirken, Rusya'nın Ukrayna'daki askeri operasyonunun ardından Moskova’ya uygulanan Batı yaptırımları sebebiyle ortaya koyduğu taleplere işaret etti. Rus düğümü, Moskova’nın ABD'den istediği güvenlik garantilerini almasıyla kısa bir süre sonra çözüldü. Müzakerelerde en belirgin düğüm, anlaşmanın imzalanmasının bir koşulu olarak İran Devrim Muhafızlarını terör örgütleri listesinden ve liderlerini ABD yaptırım listesinden çıkarmak. Görünen o ki İran, Ukrayna krizinin yanı sıra başka bir krizden kaçınmak için ABD'nin taleplerine boyun eğmesi üzerine bahse giriyor.
ABD Başkanı Joe Biden yönetimi, geçtiğimiz yıl Nisan ayında nükleer anlaşmayı canlandırmak için İran ile müzakerelere başlamasından bu yana anlaşmaya doğrudan ilgili olmasa bile eski ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin uyguladığı yaptırımları kaldırmayacak. İran Devrim Muhafızları Ordusu’na (DMO) karşı yaptırımlar da bu alana dahil. Çünkü DMO’ya yönelik yaptırımlar nükleer faaliyetlerle değil terörle ilgili yaptırımlar altında sınıflandırılıyor.
ABD, nükleer anlaşmayı canlandırmanın bedeli olarak ‘Devrim Muhafızları’ adının terör listesinden çıkarılmasının uygun olup olmadığı konusunda bir değerlendirme ve iç tartışma yürütürken, AB ise metni neredeyse bitmiş olan bir anlaşmayı canlandırmak için çabalarını sürdürüyor.
Avrupa Birliği Koordinatörü Enrique Mora, bir ay önce Tahran’a gerçekleştirdiği ziyarette İranlı yetkililerle görüştü ancak eli boş döndü. Şarku’l Avsat’ın üst düzey diplomatik kaynaklardan edindiği bilgiye göre, hali hazırda ABD ile İranlı taraflar arasında kesintisiz istişare yürüten Mora yakın zamanda ikili görüşmek gerçekleştirecek. Kaynaklara göre, müzakereler Viyana'da olmayacak ve bir anlaşma sağlanmadıkça delegasyonlar Viyana’ya dönmeyecek. Bu da dışişleri bakanları düzeyinde anlaşmayı duyurmak için bir dönüş olabileceği anlamına geliyor.



Hüseyin Emir Abdullahiyan: Süleymani'nin dostu, İsrail'in düşmanı

Merhum İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, arka planda Kasım Süleymani (AFP)
TT

Hüseyin Emir Abdullahiyan: Süleymani'nin dostu, İsrail'in düşmanı

Merhum İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, arka planda Kasım Süleymani (AFP)

İran'ın kuzeybatısında pazartesi günü meydana gelen helikopter kazasında Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ile birlikte hayatını kaybettiği açıklanan İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Tahran'ın İsrail ve Batı karşıtı politikalarının ateşli bir savunucusuydu.

Reisi, 60 yaşındaki Abdullahiyan’ı Ağustos 2021'de atadı.

2013'ten 2021'e kadar bu görevi yürüten Muhammed Cevad Zarif'in yerine geçmek gibi zor bir görevi vardı; Zarif, önde gelen aktif bir diplomat, akıcı bir İngilizce konuşan, uluslararası çevrelerde tanınan bir yüz ve İran'ın dış politikasını yöneten deneyimli bir isimdi.

İran devlet televizyonu Emir Abdullahiyan'ı, Tahran tarafından yönetilen ve Lübnan Hizbullah'ı, Filistinli Hamas ile İslami Cihad hareketleri ve Iraklı silahlı gruplar gibi İran'ın ezeli düşmanı İsrail karşıtı grupların yer aldığı "Direniş Ekseni'nden üst düzey bir diplomat" olarak tanıttı.

Emir Abdullahiyan atandığı gün yaptığı açıklamada, bu grupların "İran'ın müttefikleri" olduğunu ve "onları güçlendirmenin hükümetin gündeminde olduğunu" söyledi.

Kapsamlı geziler

Ekim 2023'te İsrail ile Hamas arasında Gazze'de savaşın başlamasından beri bölgeye yaptığı ziyaretleri yoğunlaştırdı. Tahran, İsrail'e karşı Filistin hareketini ve savaşın çıkmasına yol açan 7 Ekim 2023 operasyonuna desteğini gizlemedi, ancak aynı zamanda bu operasyonun içinde yer almadığını da vurguladı.

Emir Abdullahiyan, Kasım Süleymani'nin izinden gidiyor gibi görünüyordu (Getty)Emir Abdullahiyan, Kasım Süleymani'nin izinden gidiyor gibi görünüyordu (Getty)

Geçtiğimiz nisan ayında, Tahran'ın Yahudi devletini sorumlu tuttuğu ve Şam'daki İran konsolosluk binasını yerle bir eden hava saldırısına karşılık olarak, İran'ın İsrail'e 300'den fazla insansız hava aracı ve füzeyle gerçekleştirdiği benzeri görülmemiş saldırıyı savundu.

İran'ın tepkisinin "meşru savunma ve uluslararası hukuk çerçevesinde" gerçekleştirildiğini söyledi.

Emir Abdullahiyan daha sonra İsrail'in İran'ın orta kesimindeki İsfahan eyaletine bir misilleme amaçlı saldırı düzenlediğine dair haberleri "çocuk oyuncağı" diyerek küçümsedi.

İzolasyonun Azaltılması

Mesleki kariyeri boyunca Devrim Muhafızları ile olan yakın ilişkileriyle tanınan Emir Abdullahiyan, Devrim Muhafızları'nın dış operasyonlarından sorumlu olan Kudüs Gücü'nün komutanı ve 2020 yılında Irak'ın başkentinde bir ABD saldırısı sonucu öldürülen Tümgeneral Kasım Süleymani'ye yakındı.

Emir Abdullahiyan kariyeri boyunca Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla biliniyordu. Abdullahiyan, Devrim Muhafızları'nın dış operasyonlarından sorumlu Kudüs Gücü'nün komutanı olan ve 2020 yılında Irak'ın başkentinde bir ABD saldırısı sonucu öldürülen Tümgeneral Kasım Süleymani'ye yakındı.

Emir Abdullahiyan, üç yıl boyunca İran'ın uluslararası sahnedeki izolasyonunu azaltmak ve ABD yaptırımlarının ülkesinin ekonomisi üzerindeki etkisini azaltmak için çalıştı.

Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre Çin'in himayesindeki bir anlaşma çerçevesinde Mart 2023'te Suudi Arabistan ile uzlaşmaya varılmasına yol açan süreçte kilit bir figür olmasa da İran'ın Arap komşularıyla ilişkilerin geliştirilmesinde rol oynadı.

1964 yılında Tahran'ın doğusundaki Damgan şehrinde doğan Abdullahiyan, 1991 yılında Tahran Üniversitesi'nde Uluslararası İlişkiler Bölümü'nden mezun oldu.

1997-2001 yılları arasında Irak'ta ve 2007-2010 yılları arasında ise Bahreyn'de görev yaptı.

2011'den bu yana Arap ve Afrika İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı olarak görev yaptı. Bu görevinde, Ali Ekber Salihi (Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'ın ikinci hükümetinde) ve Zarif (Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin ilk hükümetinde) gibi iki farklı bakanla çalıştı.

Merhum İran Dışişleri Bakanı, Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla biliniyordu (Sosyal paylaşım siteleri) Merhum İran Dışişleri Bakanı, Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla biliniyordu (Sosyal paylaşım siteleri)

Ancak 2016 yılında Zarif onu görevden aldı. Bu hareket muhafazakârlar tarafından, Ruhani ve bakanına yönelik büyük eleştiriler yapılmasına neden oldu.

ISNA'ya göre daha sonra Umman Büyükelçiliği görevini reddetti ve 2021 yılında Dışişleri Bakanlığı'na gelmeden önce, Meclis Başkanı'nın uluslararası işlerden sorumlu özel yardımcısı olarak çalışmaya başladı.

Emir Abdullahiyan, uluslararası yaptırımların kaldırılması karşılığında Tahran'ın nükleer faaliyetlerini kısıtlayan 2015 anlaşmasının çökmesinin ardından, Washington'un 2018'de eski Başkan Donald Trump tarafından anlaşmadan çekilmesi sonrasında, İran'ın nükleer programına ilişkin müzakerelerin yeniden başlatılması çabalarına dahil oldu.