Mısır Eski Eserler Merkezi'nin 66 yıllık başarı hikayesi

Nuba'yı gömülmeden önceki belgeleri

Nuba'nın kurtarılmadan ve şimdiki yerlerine transfer edilmeden önceki eski eserleri (Mısır Turizm ve Eski Eserler Bakanlığı)
Nuba'nın kurtarılmadan ve şimdiki yerlerine transfer edilmeden önceki eski eserleri (Mısır Turizm ve Eski Eserler Bakanlığı)
TT

Mısır Eski Eserler Merkezi'nin 66 yıllık başarı hikayesi

Nuba'nın kurtarılmadan ve şimdiki yerlerine transfer edilmeden önceki eski eserleri (Mısır Turizm ve Eski Eserler Bakanlığı)
Nuba'nın kurtarılmadan ve şimdiki yerlerine transfer edilmeden önceki eski eserleri (Mısır Turizm ve Eski Eserler Bakanlığı)

Mısır'ın ve dünyanın en önemli arkeolojik bilim merkezlerinden biri olan Mısır Eski Eserler Kayıt Merkezi’nin 66. kuruluş yıl dönümü kutlandı.
Merkez, bilim adamlarına ve araştırmacılara çalışmaları için gerekli bilimsel materyali sağlamanın yanı sıra, Mısır eski eserlerinin tescil edilmesi ve bilimsel olarak yayınlanmasında önemli rol oynuyor. Aynı zamanda, Eski Eserler Yüksek Kurulu tarafından yürütülen restorasyon çalışmalarında ve periyodik denetimlerdeki bilimsel tescil çalışmalarından yararlanmada, tescil yoluyla toplanan belgelerin muhafaza edilmesinde ve çeşitli bilim kuruluşları ve üniversitelerin faydalanmasında rol oynuyor.
Mısır Eski Eserlerinin Tescil Merkezi İdaresi Başkanı Dr. Hişam el-Leysi'ye göre, merkezin bilimsel kariyeri, onu eski eserlerin tescili ve belgelenmesi için uluslararası bilim merkezlerinin ön sıralarına taşıyan önemli hizmetlerine tanık oldu. Arkeologlara göre merkez kariyerine dev bir çalışmayla başladı. Kuruluşundan sonraki ilk projeleri, Nuba bölgesinin antik eserlerini baraj ve Nasır Gölü'nün inşası sırasında meşhur tapınakları belgeleyerek ve restore ederek gömülmekten kurtarmak oldu.
El-Leysi dün yaptığı basın açıklamasında, merkezin, tüm eski Mısır antik eserlerini kaydetme ve belgeleme konusundaki yegane resmi sorumluluğu üstlenmesinin, kendisine önemli bir konum kazandırdığını söyledi. Bu durumun, tüm anıtların fotoğraf, resim ve mühendislik çizimlerinin hazinelerini içeren zengin bilimsel arşivinde açıkça görüldüğünü belirtti.
Merkezin Mısır Firavun’unun antik eserlerini tespit ettiği belgeler, antik kentin tüm ayrıntılarını içeren fotoğraflar, sanatsal tablolar ve mühendislik çizimlerini içerdiğinden tüm arkeolojik anıtlar için bilimsel ve teknik referans niteliğinde.
Luksor'da belgelediği en ünlü simge yapılar arasında Ramesseum Tapınağı, Medinet Habu Tapınağı ve en ünlülerinden biri olan Kraliçe Nefertari'nin mezarları olan Kraliçeler Vadisi mezarları ve Krallar Vadisi mezarları yer alıyor. Ayrıca, mezarların belgelenmesi, tüm içeriğinin, teknik, mühendislik ve arkeolojik detayların sanatsal ve bilimsel kaydını içeriyor.
Merkez, nadir belgeleri korumak için bir yandan da Firavun antik eserleri, tapınakları ve mezarları hakkında ayrıntılı bilgilerin de olduğu bilimsel ve sanatsal arşivini dijitalleştirmeye devam ediyor. Merkez ayrıca yeni arkeolojik keşifleri belgelemek ve kaydetmek ve bunları bilimsel arşiv projesine eklemek için Mısır'da faaliyet gösteren yabancı arkeolojik misyonlarla işbirlikleri yapıyor.
Teknolojik gelişmeye ayak uydurmak ve nadir belgeleri, haritaları ve fotoğrafları korumak için merkez yetkilileri son yıllarda özel birimlerden oluşan bir sistem geliştirdi. Böylece insan kemiklerini, yapılarını ve mumyalarını belgelemekten sorumlu kemik birimi, papirüs birimi ve tüm Mısır müzelerindeki çömlekleri belgelemek için proje başlatan çömlek birimi, anıtlar ve koleksiyon parçalarını özel bilimsel yolla kaydedilebiliyorlar.



Şam’dan Suveyda’da uzlaşı için ABD ve Ürdün destekli yol haritası

Şam’dan Suveyda’da uzlaşı için ABD ve Ürdün destekli yol haritası
TT

Şam’dan Suveyda’da uzlaşı için ABD ve Ürdün destekli yol haritası

Şam’dan Suveyda’da uzlaşı için ABD ve Ürdün destekli yol haritası

Suriye Dışişleri Bakanı Esad eş-Şeybani dün, hükümetinin, nüfusun çoğunluğumu Dürzilerin oluşturduğu Suveyda ilinde uzlaşı sağlamak için ABD ve Ürdün'ün desteklediği bir yol haritası hazırladığını duyurdu. Suveyda’da 13 Temmuz’da Dürziler ile Bedevi aşiretlerinden silahlı gruplar arasında çatışmalar başladı. Çatışmalar bir hafta sürdü. Ardından hükümet güçlerinin ve Bedevi aşiretleriyle birlikte müdahalesi sonucu çatışmalar kanlı bir hal aldı.

Yetkililer, hükümet güçlerinin çatışmaları durdurmak için müdahale ettiğini söylerken tanıklar, Dürzi gruplar ve Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), hükümet güçlerini ‘Bedevi aşiretlerinden silahlı gruplarla birlikte savaşmak ve Dürzilere karşı ihlallerde bulunmakla’ suçladı. SOHR’a göre şiddet olaylarında 789'u ‘Savunma ve İçişleri Bakanlığı mensupları tarafından sahada infaz edildiği’ öne sürülen Dürzi siviller dahil olmak üzere 2 binden fazla kişi hayatını kaybetti.

Yol haritası

Suriye Dışişleri Bakanı Şeybani, Ürdünlü mevkidaşı Eymen Safadi ve ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack ile düzenlediği basın toplantısında, Suriye hükümetinin ‘adaleti destekleyen, güvenin tesisine ve sosyal uzlaşmanın teşvikine dayanan net bir eylem planı ortaya koyduğunu’ söyledi.

Yol haritasının ‘hem pratik hem de Ürdün ve ABD tarafından desteklenen’ adımlara dayandığını belirten Şeybani’nin açıklamasına göre bu adımlar arasında ‘Birleşmiş Milletler (BM) soruşturma ve inceleme sistemi ile tam koordinasyon içinde, sivillere ve onların mülklerine saldırı düzenleyenlerin tümünün hesap vermesi’ yer alıyor. Ayrıca, savaş mağdurlarına tazminat ödenmesi, köy ve kasabaların yeniden inşa edilmesi, yerinden edilmiş kişilerin geri dönüşünün kolaylaştırılması, yolların korunması ve insanların ve ticaretin güvenli bir şekilde akışının sağlanması için İçişleri Bakanlığı'na bağlı yerel güçlerin konuşlandırılması yer alıyor.

Yol haritasının kayıp kişilerin akıbetini ortaya çıkarmak ve kaçırılan tutukluları tüm taraflardan ailelerine iade etmek için çalışmak ve eyalet nüfusunun tüm bileşenlerinin katıldığı bir iç uzlaşı sürecini başlatmayı içerdiğini söyleyen Şeybani, “Ürdün'deki kardeşlerimizin ve ABD’deki dostlarımızın, insani yardım ve uluslararası fonların seferber edilmesi yoluyla bu adımlar için gerekli desteği sağlamaya hazır olduklarını gördük” dedi.

SOHR, geçtiğimiz temmuz ayında şiddet olaylarının başlamasından bu yana Suveyda ilinde 103'ü kadın olmak üzere 516 Dürzinin kaçırıldığını tespit etti.

Tarihi adımlar

Öte yandan Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen Safadi, yol haritası çerçevesinde Suriye Dışişleri Bakanı'nın açıkladıklarının uygulanmasını sağlamak ve bu sorunu çözebilmek için Suriye-Ürdün-ABD ortak mekanizması kurulacağını belirtti. ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi ve Ankara Büyükelçisi Tom Barrack ise Suriye hükümetinin attığı bu adımların tarihi olduğunu söyledi. Barrack, ABD'nin Suriye'nin komşu ülkeleriyle birlikte yardım, anlayış ve desteği yeni bir yapıya dönüştürmeye çalıştığını ve yol haritasının bu yolda bir dönüm noktası olduğunu düşündüğünü ekledi.

Suriye ordusundan ismini vermek istemeyen bir yetkili dün, Fransız Haber Ajansı (AFP) yaptığı açıklamada, Suriye ordusunun İsrail'in silahsızlandırılmasını talep ettiği ülkenin güneyinden ağır silahlarını çektiğini söyledi. Hükümet güçlerinin ağır silahlarını Suriye'nin güneyinden çektiğini belirten yetkili, operasyonun ‘iki ay önce’ Suveyda'daki şiddet olaylarının ardından başladığını ve bu olaylar sırasında İsrail'in, Dürzi nüfusun çoğunlukta olduğu bu eyalete konuşlandırılan hükümet güçlerinin ekipmanlarını ve Şam'daki resmi karargahları hedef aldığını açıkladı.

Bir diğer gelişmede Suriyeli yetkililerin dün Suveyda şehrinde iç güvenlik komutanlığının kurulduğunu duyurması ve bu göreve yerel bir Dürzi komutanın atanması dikkati çekti.


Netanyahu’dan Hamas'a uyarı: Rehinelere zarar verirseniz, düşündüğünüzden çok daha hızlı size ulaşırız

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Kudüs'teki Başbakanlık Ofisi'nde ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile düzenlediği ortak basın toplantısında, 15 Eylül 2025 (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Kudüs'teki Başbakanlık Ofisi'nde ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile düzenlediği ortak basın toplantısında, 15 Eylül 2025 (Reuters)
TT

Netanyahu’dan Hamas'a uyarı: Rehinelere zarar verirseniz, düşündüğünüzden çok daha hızlı size ulaşırız

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Kudüs'teki Başbakanlık Ofisi'nde ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile düzenlediği ortak basın toplantısında, 15 Eylül 2025 (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Kudüs'teki Başbakanlık Ofisi'nde ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile düzenlediği ortak basın toplantısında, 15 Eylül 2025 (Reuters)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İsrail ordusu Gazze Şeridi’nin Gazze kentine doğru ilerlerken ‘sivilleri korumak için gösterdikleri çabaları’ vurguladı.

Netanyahu, Tel Aviv'deki Silahlı Kuvvetler Karargahı basın ofisi tarafından yayınlanan bir videoda şunları söyledi:

“Ordumuz, düşmanı yenmek amacıyla Gazze şehrinde operasyon yürütürken aynı zamanda sivil halkı tahliye etmek için çalışıyor.”

Netanyahu sözlerini şöyle sürdürdü:

“Şu anda Gazzelilerin daha hızlı tahliye edilmesini sağlamak ve onları hedef aldığımız teröristlerden ayırmak amacıyla ek yollar açmak için çaba sarf ediyoruz.”

C
İsrail'in Gazze kentinin dış mahallelerine hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (EPA)

Netanyahu aynı açıklamada “Pilotlarımız, birkaç dakika önce Husi terörist rejiminin ana ikmal noktası olan Yemen'deki Hudeyde Limanı’nı bombaladı” diye ekledi.

“Hamas'ın fonlanması”

İsrail Başbakanı Netanyahu, Katar'ı Hamas'a finansman sağlamakla suçlayarak, geçtiğimiz hafta Doha'da Filistinli liderlere yönelik saldırının ‘haklı’ olduğunu savundu. Netanyahu basın toplantısında, “Katar Hamas ile bağlantılı, Hamas'a sığınak ve finansman sağlıyor. Güçlü baskı araçlarına sahip, ancak bunları kullanmamayı tercih etti. Bu yüzden eylemimiz tamamen haklıydı” diye ekledi.

Y67UI8
Kudüs'teki İsrail Başbakanı Netanyahu'nun konutunun yakınlarında, İsrailli rehinelerin derhal serbest bırakılmasını talep eden bir protesto gösterisi sırasında rehinelerin fotoğraflarını tutan protestocular, 16 Eylül 2025 (Reuters)

Netanyahu, 7 Ekim 2023 tarihinde Hamas'ın İsrail'e düzenlediği saldırıdan çıkarılması gereken dersin, İsrail'in ‘uluslararası kısıtlamalara dayanabilecek bağımsız bir silah endüstrisi kurması gerektiği’ olduğunu savundu.

Netanyahu, Hamas'ı rehinelere zarar vermemesi konusunda uyardı

Netanyahu, İsrail ordusu Gazze kentine büyük çaplı bir kara operasyonu başlatırken, Hamas'a, geriye kalan İsrailli rehinelerden herhangi birine zarar vermesi halinde İsrail'in ‘düşündüklerinden çok daha hızlı bir şekilde onlara ulaşacağı’ uyarısında bulundu.

Netanyahu, bu akşam düzenlediği basın toplantısında, ABD Başkanı Donald Trump ile rehine meselesini görüştüğünü söyledi.

Netanyahu, Trump ile ‘kendisi için son derece önemli’ olduğunu söylediği rehinelerin güvenliği meselesini de ele aldıklarını açıkladı.

İsrail Başbakanı, Trump'ın Hamas'ı rehineleri insan kalkanı olarak kullanmaması konusunda uyardığı açıklamalarına atıfla bu meselenin ‘konuyu ele alan’ Başkan Trump için ciddi endişeler yarattığını belirterek “Hamas sözcüsünün dediği gibi, rehinelerimizi insan kalkanı olarak kullandılar ve onları tehlikeye atacak pozisyonlara yerleştirdiler. Bu korkunç bir şey” ifadeleri kullandı.

Netanyahu, Hamas'a kendi uyarısını da ekleyerek şöyle dedi:

“Eğer tek bir rehinenin tek bir saç teline bile dokunursanız, hayatınızın sonuna kadar sizi daha da büyük bir güçle takip edeceğiz ve o son, düşündüğünüzden çok daha erken gelecek.”

Netanyahu, Hamas liderlerine hitaben “Zaten sığınacak yeriniz olmayacak. Ancak size ulaşmak için çabalarımızı yedi kat artıracağız ve düşündüğünüzden çok daha hızlı bir şekilde size ulaşacağız” dedi.

“Elimizden gelenin en iyisini yapacağız”

İsrail Ordu Sözcüsü Effie Defrin yaptığı açıklamada, İsrail ordusunun Gazze kentinde Hamas'a karşı düzenlediği saldırı sırasında rehineleri korumak için ‘elinden gelenin en iyisini yapacağını’ belirtti.

Hamas'ın bölgede tutulan rehinelerin görüntülerini yayınlamasının ardından düzenlenen basın toplantısında İsrail ordusunun Gazze kentinde yürüttüğü operasyonlarla ilgili bir soruya yanıt veren Defrin, “Rehinelerin ailelerinin endişelerini anlıyoruz ve rehinelere zarar vermemek için elimizden geleni yapacağız” dedi.

Hamas'ın sivilleri insan kalkanı olarak kullandığını öne süren Defrin, “Hamas, şiddet kullanarak sivillerin savaş bölgelerinden ayrılmalarını engelliyor” dedi.


Birleşmiş Milletler Yemen'deki Daimi Koordinatörlük ofisini Aden'e taşıdı

New York'taki Birleşmiş Milletler binası (Reuters)
New York'taki Birleşmiş Milletler binası (Reuters)
TT

Birleşmiş Milletler Yemen'deki Daimi Koordinatörlük ofisini Aden'e taşıdı

New York'taki Birleşmiş Milletler binası (Reuters)
New York'taki Birleşmiş Milletler binası (Reuters)

Birleşmiş Milletler, başkent Sana'da en az 18 BM personelinin gözaltına alınmasının ardından, Yemen'deki Daimi Koordinatör ofisini bir haftadan uzun bir süre sonra Aden'e taşıdı.

Yemen'deki Daimi Koordinatörlük Ofisi, salı günü ofisin Aden'e taşınmasına karar verildiğini duyurdu ancak Daimi Koordinatörün ülke genelindeki görevlerini sürdürmeye devam edeceğini belirtti.

Ofis, " Daimi Koordinatör Sana'da kalmaya devam edecek ve Sana da dahil olmak üzere ülke genelinde seyahat edecek" ifadesini kullandı.

Aden merkezli Yemen hükümetinin Dışişleri Bakanlığı, salı günü BM kararını memnuniyetle karşılayarak diğer BM programlarının da aynısını yapması çağrısında bulundu.

Bakanlık yaptığı açıklamada, "Bakanlık, Husi milislerinin onlarca insani yardım çalışanını keyfi olarak gözaltına almaya devam etmesini şiddetle kınadığını yineliyor ve derhal ve koşulsuz serbest bırakılmaları çağrısında bulunuyor" denildi.