Tel Aviv eylemini gerçekleştiren kişinin babası tutuklanamadı

Filistinli gencin öldüğü, İşgalciler tarafından düzenlenen baskın ‘devlet terörü’ olarak nitelendi.

Burkin köyünde Ahmed Massad için düzenlenen cenaze törenine büyük bir yas hakimdi. (AFP)
Burkin köyünde Ahmed Massad için düzenlenen cenaze törenine büyük bir yas hakimdi. (AFP)
TT

Tel Aviv eylemini gerçekleştiren kişinin babası tutuklanamadı

Burkin köyünde Ahmed Massad için düzenlenen cenaze törenine büyük bir yas hakimdi. (AFP)
Burkin köyünde Ahmed Massad için düzenlenen cenaze törenine büyük bir yas hakimdi. (AFP)

Gerilimin azaltılması amacıyla yaklaşık iki haftadır baskınları durduran İsrail, Cenin'de bir Filistinliyi öldürdü. Şehrin çeşitli bölgelerine düzenlenen baskınlarda birçok kişi yaralanırken birçoğu da tutuklandı.
Filistin Sağlık Bakanlığı, Burkin köyünden 21 yaşındaki Ahmed Muhammed Lutfi Massad'ın şehit olduğunu duyurdu. Bakanlık, İsrail işgal güçlerinin çarşamba günü şafak vakti Cenin’deki mülteci kampına düzenlen baskında üç kişinin de yaralandığını açıkladı. Cenin'deki İbn Sina Hastanesi Müdürü Cani Ebu Cevha, genç Massad'ın kafasına aldığı kurşun yarasıyla öldüğünü, üç kişinin de orta derecede yara aldığı bilgisini paylaştı.
Massad, İsrail ordusunun üç hafta önce Tel Aviv'de silahlı saldırı düzenleyen Raad Hazem'in ailesine ait olduğu düşünülen Cenin'in doğusundaki bir daireye düzenlediği baskın sırasında çıkan çatışmada yaşamını yitirdi.
Ordudan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"İsrail Savunma Kuvvetleri, Cenin'deki operasyon sırasında olay yerinde ateş açan, çöp yakan ve birliklere patlayıcı fırlatan onlarca Filistinli’nin bulunduğu olay yerindeki isyanı bastırmak için harekete geçti ve ateşle karşılık verdi."
İslami Cihad Hareketi ise yaptığı açıklamada  Massad’ın kanının yerde bırakılmayacağını ve akan bu kanın kutsal topraklarda işgalci İsrail’e musallat olan bir lanete dönüşeceğini vurguladı.
Bu, İsrail'in Tel Aviv eylemcisinin babasını tutuklamak için düzenlediği ilk başarısız operasyonu değil. Operasyonun hemen ardından işgal güçleri kampı bastı. Raad'ın emekli olmadan önce Filistin güvenlik güçlerinde görev yapan babasını tutuklamak için yürüttüğü operasyonlarda geniş çaplı çatışmalar yaşandı. Ancak işgal güçleri başarısız oldu. Ardından, istihbarat görevlileri telefonla arayarak teslim olmasını istediler.
Raad'ın babası Fethi dün teslim olmayacağını ve işgal güçlerinin oğullarını öldürmesine izin vermeyeceğini söyledi. Raad, oğlunun 7 Nisan 2022 akşamı Tel Aviv'deki Dizengoff Caddesi'ndeki operasyondan sonra aranan bir isme dönüştü. Bu nedenle Filistinli silahlı kişiler tarafından korunuyor. Raad, Tel Aviv'in merkezinde İsrail güvenliğinde utanca neden olan bir dizi operasyonda üç İsrailliyi öldürmüş ve birçoğunu da yaralamıştı.
Dünkü Cenin baskını, bir süredir devam eden sakinliğin ardından gerçekleşti. Taraflardan, gerilimin artmasına ve daha geniş çatışmalara girilmesine yönelik uyarılar yapıldı.
Filistin Başbakanı Muhammed Iştiyye bu ve benzeri suçlardan ve sonuçlarından işgal güçlerini sorumlu tuttuğu açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
"İsrail işgal askerlerinin 21 yaşındaki Ahmed Muhammed Lutfi Massad'ın Cenin şehri ve kampına düzenlenen baskın sırasında öldürülmesini kınıyorum. İşgal terörü çocuklarımızın canını almaktan vazgeçmiyor.”
Filistin Dışişleri Bakanlığı da İsrail'i Massad’ı infaz etmekle suçladı. Dışişleri Bakanlığı, söz konusu iğrenç suçun, işgal ordusunun eylemleri veya uygulamaları üzerinde herhangi bir kısıtlama veya kontrol olmadığını kanıtladığını vurguladı. Bunun, aşırılık yanlısı İsrail Başbakanı Naftali Bennett'in direktiflerinin pratik bir karşılığı olduğu değerlendirmesinde bulundu. Bakanlık, uluslararası topluma seslenerek "İnsanlarımıza karşı işlenen ihlaller ve suçlarla mücadelede çifte standart politikasına ve insan hakları ilkelerindeki çifte standarda son vermeye çağırıyoruz" açıklamasında bulundu.



Ateşkes öncesinde bir yangın seli yaşandı

Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)
Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)
TT

Ateşkes öncesinde bir yangın seli yaşandı

Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)
Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)

İsrail, bugün Beyrut ve Tel Aviv saatiyle (TSİ 02:00) 04:00'te yürürlüğe giren Hizbullah ile arasındaki ateşkes anlaşmasının ilanını bir “ateş seli” ile karşıladı ve başta başkent Beyrut olmak üzere Lübnan'ın birçok bölgesine ve Suriye içlerine yönelik en ağır saldırılarını yaptı. Hizbullah ise İsrail'in kuzey ve orta kesimlerine doğru düzinelerce roketle karşılık verdi.

ABD Başkanı Joe Biden dün İsrail ve Lübnan'ın anlaşma şartlarını kabul ettiğini ve ülkesinin “Fransa ile iş birliği içinde Lübnan'da ateşkesin uygulanmasını sağlamak için destek vereceğini” açıkladı. Şarku'l Avsat Lübnan, İsrail ve UNIFIL'in yanı sıra Fransa'nın da dahil olduğu ABD liderliğindeki beş üyeli komitenin, Hizbullah'ın güney bölgelerinden tahliyesinin “ilki batı sektöründen başlamak üzere her biri 20 günden oluşan 3 aşamada” uygulanmasını denetleyeceğini ve anlaşmanın seçilmiş Başkan Donald Trump'ın onayını aldığını öğrendi. Biden anlaşmanın yürürlüğe girmesi için Beyrut ve Tel Aviv saatiyle sabah 4:00'ü belirledi.
Lübnan Başbakanı Necib Mikati, Biden'dan bir telefon aldı, mevcut durum ve ateşkes kararı hakkında istişarede bulundu.

Ateşkes anlaşmasının dün akşam kabinesine sunulmasından saatler önce İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu “herhangi bir ihlale güçlü bir şekilde karşılık vereceğini” duyurdu. Netanyahu televizyonda yayınlanan konuşmasında, “Anlaşmayı uygulayacağız ve herhangi bir ihlale güçlü bir şekilde karşılık vereceğiz. Zafere kadar birlikte çalışmaya devam edeceğiz” diyerek sözlerine şöyle sürdürdü: “Ateşkes arayışının üç nedeni var: İran'a odaklanmak, tükenen silah stoklarını yenilemek, orduya bir mola vermek ve son olarak Hamas'ı izole etmek.” Lübnanlılar dün, gerilimin başladığı 23 Eylül'den bu yana en şiddetli günü terör ve korku içinde yaşadı.

İsrail'in ateş topu Suriye'ye de sıçradı ve Hizbullah'ın yoğun olarak faaliyet gösterdiğine inanılan Humus vilayetinin el Kuseyr bölgesindeki köprü ve yolların bombalandığı bildirildi.