Esed rejimi, çıkardığı 18 'af' yasasına rağmen on binlerce Suriyeliyi alıkoyuyor

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Esed rejimi, çıkardığı 18 'af' yasasına rağmen on binlerce Suriyeliyi alıkoyuyor

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Suriye'deki iç savaşta alıkoyduğu binlerce Suriyeliyi işkenceyle öldüren Beşşar Esed rejiminin çıkardığı göstermelik 18 af yasasına rağmen cezaevlerinde tutulan on binlerce sivilden yıllardır haber alınamıyor.
Suriye'deki rejimin lideri Beşşar Esed, sızdırılan görüntülerle geçen hafta dünya gündemine oturan Tadomun Katliamı'nın üzerinden 3 gün geçmeden 30 Nisan'da dikkat çeken bir af yasasını duyurdu.
Terör suçuyla itham edilen ve "eli kana bulaşmış" kişilerin cezaevinden salıverilmesini öngören sözde af yasası, Esed'in iç savaş boyunca çıkardığı 18. yasa olarak kayıtlara geçti.
Suriye'de sivillere yönelik hak ihlallerini belgeleyen Suriye İnsan Hakları Ağının (SNHR) verilerine göre, en az 132 bin sivil halen rejim zindanlarında tutulurken, muhalifler ise söz konusu rakamın yüz binler olduğunu savunuyor.
SNHR verilerine göre, Esed rejimi, iç savaşın başından bu yana alıkoyduğu yaklaşık 14 bin 500 sivili işkence ederek öldürdü.

"Katliam" görüntüleri üzerine "af" yasası
Son "af" yasasının, başkent Şam'daki Tadamon Mahallesi'nde 9 yıl önce rejim güçlerinin tutukluları kurşuna dizdikten sonra yakarak katlettiği görüntülerin 27 Nisan'da sızdırılmasının hemen ardından açıklanması dikkati çekti.
Nitekim Tadamon Mahallesi'nde en az 41 sivilin Esed rejimi unsurlarınca toplu olarak infaz edilmesine dair paylaşılan görüntülerin kısa sürede dünya gündemine oturmasının üzerine rejime tepkiler yağmıştı.

Aileler günlerdir evlatlarına kavuşma nöbeti tutuyor
30 Nisan'da açıklanan "af" kararı, yıllardır evlatlarından haber alamayan aileleri umutlandırdı.
Sosyal medyada ve hatta rejime yakın medya kuruluşlarında yayılan görüntülerde, rejim karşıtı gösterilere katıldıkları için terörle suçlanan çocuklarına yıllar sonra kavuşma umuduna kapılan yüzlerce ailenin başkent Şam'da toplandığı görüldü.
Bayramı evlatlarına kavuşma nöbetinde geçiren çok sayıda aile, rejimin uyarılarına rağmen bekleyişlerini sürdürüyor.
Rejime yakın Sham FM'e konuşan bazı aileler, yıllardır haber alamadıkları çocuklarına artık kavuşmak istediklerini belirtti.

Sadece 193 kişi serbest kaldı
Sözde af yasasının yürürlüğe girmesinin ardından ne kadar sivilin salıverileceği merak konusu olurken, Esed rejiminin savunma bakanlığı ise rakam vermekten kaçındı.
Rejim medyasındaki haberlere göre, serbest kalanların sayısı "yüzlerce" ile ifade edilirken, SNHR verilerine göre ise şu ana kadar sadece 193 kişi serbest kaldı.

"Rejim serbest bıraktığı kişilerin çok sayıda katını tutukluyor"
SNHR Müdürü Fadıl Abdülgani, Esed rejiminin çıkardığı sözde af yasasını Anadolu Ajansı (AA) muhabirlerine değerlendirdi.
Abdülgani, Esed rejiminin söz konusu yasanın içerik olarak fazla ayrıntılar barındırmadığı ve uygulamasında hukuki sorunların yaşanacağını belirterek, "Af kanununu kim uygulayacak? Kim gözlemleyecek? Bir güvenlik biriminin şefi eğer izin vermezse alıkoyduğu mahkumu salıvermez." dedi.
Suriye'deki rejim karşıtı gösterilere katıldıkları için alıkonulanlara en az 9 suç isnat edildiğini kaydeden Abdülgani, "Af kanunu, bu suçların ikisini kapsasa bile diğerlerini kapsamayacak. Dolayısıyla devrimle alakalı veya siyasi tutkulular serbest bırakılmaz." diye konuştu.
Abdülgani, Esed rejiminin geçen ay yaklaşık 100 kişiyi daha alıkoyduğunun altını çizerek, "Esed rejimi, yılda ortalama 1500 sivili tutukluyor. Rejim, çıkardığı 18 af yasasına rağmen serbest bıraktığı kişilerin çok sayıda katını tutukluyor." ifadelerini kullandı.

"Tadamon Katliamı'nın üzerini kapatmak" yorumu
Esed rejiminin başkent Şam'daki 227 no'lu güvenlik birimi görevlisi Emced Yusuf adlı istihbarat mensubunca 2013'te işlenen Tadamon Katliamı'na değinen Abdülgani, "Sadece 132 bin tutuklu sivilin tam bilgileri kayda geçti. Tadamon Katliamı gibi yüzlerce işlenen ancak çoğundan kimsenin haberi olmadığı katliamlar var. Bu nedenle bu sayı, bizim için minimum sayı diyoruz." değerlendirmesini yaptı.
Abdülgani, Tadamon Katliamı'nın görüntülerinin sızdırılmasından sadece 3 gün sonra Esed'in böyle bir yasayı çıkarmasının tesadüf olmadığını belirterek, "Af yasasının amacı, dünya gündeminde oturan ve savaş suçu niteliğindeki Tadamon Katliamı'nın üzerini kapatmak." dedi.

"Sezar" sızıntıları da dünya gündemine oturmuştu
"Sezar" kod adlı askeri polis, Esed rejiminin muhalifleri tuttuğu hapishanelerde işkenceyle öldürülen 11 bin tutukluya ait 55 bin fotoğrafı sızdırmıştı.
2014'te ilk kez AA tarafından yayımlanan fotoğraflar, Esed rejiminin sistematik işkence yaparak ve aç bırakarak öldürmek dahil işlediği savaş suçlarının delili olarak büyük yankı uyandırmıştı.



Sudan'da savaş mağdurları için yeni bir kamp: Tavile

TT

Sudan'da savaş mağdurları için yeni bir kamp: Tavile

Sudan'da savaş mağdurları için yeni bir kamp: Tavile

Sudan'ın batısındaki Kuzey Darfur'da bulunan Tavile kasabası, Sudan ordusu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasındaki son çatışmaların ardından el-Faşir şehri, Zemzem ve Ebu Şuk kamplarından bombardımandan kaçan binlerce yerinden edilmiş insanın akın etmesiyle savaş mağdurları için yeni bir kampa dönüştü.

Yerinden edilmiş kişilerin işleriyle ilgilenen yerel bir gönüllü kuruluş olan Mülteciler ve Ülke İçinde Yerinden Edilmiş Kişiler Genel Koordinasyon Komitesi'ne göre Tavile bölgesi, yerinden edilmiş kişilerin açıkta, son derece kötü koşullarda, yiyecek, içme suyu ve hatta battaniye olmadan kalabalık bir şekilde bulunmaları nedeniyle ciddi bir baskı altında.

Şarku’l Avsat’a konuşan Komite Sözcüsü Âdem Rical şu ifadeleri kullandı: “Şu anda acil müdahalelere ihtiyaç duyulması nedeniyle bölgede olağanüstü hâl ilan etme sürecindeyiz. En büyük zorluk, temel hizmetlerin ve yaşam için gerekli malzemelerin eksikliği ve binlerce kişi şu anda açıkta olduğu için çadır gibi barınma malzemelerinin sağlanmasıdır. El-Faşir ile Zemzem ve Ebu Faruk kamplarını bu zor koşullarda terk edebilen siviller, sadece giydikleri kıyafetlerle, bazıları hayvanların çektiği ilkel arabalarla ve her şeye muhtaç bir şekilde, kendilerine yardım etmek için sınırlı bir yerel gönüllü müdahalenin ortasında kaldılar.”

Yerinden edilmeye giden yolda yaşanan trajediler

Rical, yerinden edilmiş kişilerin, yerlerinden edilmelerine giden yolda acı ve korkunç koşullar yaşadıklarını ve ‘HDK’ye bağlı bazı silahlı adamlar tarafından çeşitli ihlallere, cinayetlere ve hırsızlıklara maruz kaldıklarını’ bildirdiklerini söyledi. Rical, “İfadelerinde bize aşırı açlık ve susuzluk nedeniyle çok sayıda ölüm yaşandığını ve bazı çocukların yerinden edilme yolculuğu sırasında ebeveynlerini kaybettiğini anlattılar” dedi.

Mülteciler ve Ülke İçinde Yerinden Edilmiş Kişiler Genel Koordinasyon Komitesi’nin verilerine göre Tavile, nisan ayı başında el-Faşir ve çevresindeki kamplarda yeniden başlayan şiddetli çatışmalardan bu yana 281 binden fazla yerinden edilmiş kişiyi kabul etti. Bölgede yaşayanlarla birlikte toplam sayı bir milyondan fazla kişiye ulaştı.

Tavile, Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'in yaklaşık 65 kilometre batısında yer alıyor. El-Faşir ülkenin batısında Sudan ordusu tarafından kontrol edilen son büyük şehir ve bir yıldan uzun bir süredir HDK tarafından kuşatılmıştı.

Komite Sözcüsü Âdem Rical, “Tavile’de güvenlik durumu istikrarlı, ancak insani ihtiyaçlar yerel halkın, ulusal insani yardım kuruluşlarının ve buradaki yetkililerin kapasitesinin ötesinde” dedi.

Rical, yerel toplum liderlerinin yerinden edilenlere yardım sağlamak için girişimler başlattığını, ancak sayılarının çok fazla olması ve giderek artması nedeniyle ihtiyaçları yeterince karşılayamadıklarını söyledi.

frgtyu
HDK'nin 15 Nisan'da Kuzey Darfur'daki yerinden edilmiş kişiler için kurulan Zemzem Kampı’na düzenlediği saldırının ardından binlerce kişi bölgeden ayrılmak zorunda kaldı. (Reuters)

Rical, Tavile'nin el-Faşir ve çevresindeki kamplardan yerinden edilmiş insanları kabul eden bir nokta haline geldiğini ve önemli bir kısmının Cebel Marra'daki Fanga, Golo ve Nertiti'deki diğer komşu bölgelere kaçmaya devam ettiğini söyledi. Yerel halk ve ulusal kuruluşların yanı sıra gönüllü acil servisler, yerinden edilenlere yardım etmek için mısır unu, bakliyat, içme suyu ve battaniye sağlıyor. Ancak bu yardım, el-Faşir ile Zemzem ve Ebu Şuk kamplarından çok sayıda kişinin ihtiyaçlarını karşılama konusunda sınırlı kalıyor.

El-Faşir acı çekiyor

Şarku’l Avsat'a konuşan çeşitli kaynaklara göre, Zemzem Kampı sakinlerinin yaklaşık yüzde 70'i, yüzlerce sivilin öldürülmesi ve yaralanmasıyla sonuçlanan HDK'nin son saldırısının ardından Tavile bölgesine ve eyaletteki diğer bölgelere göç etti. Kaynaklar, el-Faşir'de, Zemzem ve Ebu Şuk kamplarında kalanların gıda, içme suyu ve ilaç sıkıntısı nedeniyle çok kötü insani koşullarla karşı karşıya olduklarını söyledi. Aynı kaynaklar, Sudan ordusu ve müttefik silahlı mücadele hareketlerinin ortak gücünün, el-Faşir'den ayrılmalarını engellemek için ailelerin önüne engeller koymaya devam ettiğini, askeri operasyonların ve karşılıklı topçu atışlarının artmasına ve şehir üzerindeki uzun süreli kuşatma nedeniyle yiyecek ve içme suyu elde etmenin zorluğuna rağmen onları tehdit altında kalmaya zorladığını belirtti.

Mülteciler ve Ülke İçinde Yerinden Edilmiş Kişiler Genel Koordinasyon Komitesi bu hafta başında, Sudan ordusunun askeri istihbaratının Ebu Şuk Kampı’ndaki onlarca gönüllü lider ve aktivisti HDK ile iş birliği yaptıkları suçlamasıyla tutukladığını açıkladı.

Şarku’l Avsat tarafından elde edilen bilgilere göre Çad ile olan Adre Sınır Kapısı, Tavile'de yeni yerinden edilmiş insanlara insani yardım ulaştırılması için açıldı. Çeşitli kaynaklara göre, son birkaç gün içinde gıda maddeleri, ilaçlar ve barınma malzemeleri yüklü birçok tır bölgeye geldi, ancak çok sayıda yerinden edilmiş insan nedeniyle bu yardımlar yetersiz kalıyor.

Mülteciler ve Ülke İçinde Yerinden Edilmiş Kişiler Genel Koordinasyon Komitesi, Tavile bölgesinde acil durum ilan etmek üzere olduğunu bildirerek, uluslararası ve yerel kuruluşları Kuzey Darfur'dan gelen binlerce yerinden edilmiş kişinin hayatını kurtarmak için acilen harekete geçmeye çağırdı.