Elon Musk, Twitter'daki zaman akışına dair konuştu

Twitter'ın eski CEO'su Jack Dorsey de Musk'a destek verdi

Forbes verilerine göre Elon Musk'ın serveti 224,5 milyar dolar (Reuters)
Forbes verilerine göre Elon Musk'ın serveti 224,5 milyar dolar (Reuters)
TT

Elon Musk, Twitter'daki zaman akışına dair konuştu

Forbes verilerine göre Elon Musk'ın serveti 224,5 milyar dolar (Reuters)
Forbes verilerine göre Elon Musk'ın serveti 224,5 milyar dolar (Reuters)

Twitter'ı satın almasıyla gündeme oturan Elon Musk, sosyal medya platformunun ana sayfasındaki zaman akışına dair konuştu.
Teknoloji milyarderi dün attığı tweet'te "Kronolojik tweet'ler, 'algoritmanın' önerdiğinden çok daha iyi görünüyor" ifadesini kullandı.
Tesla ve SpaceX CEO'su bir sonraki tweet'inde de kullanıcıların en son tweet'leri görebileceği kronolojik sıralamaya nasıl geçeceğini anlattı:
"Ekranın sağ üst köşesindeki yıldızlara dokunun."
Twitter'ın eski CEO'su Jack Dorsey de Musk'ın görüşüne destek verdi.
"Algoritma, kaydırma yapmadığınızda özleyeceğiniz şeyleri göstermekle iyi olsa da ters kronolojik sıralama canlı ve son dakika olaylar için en iyisi" diyen Dorsey, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Seçme şansına sahip olmak en önemlisi."
Musk da bu tweet'e cevaben "Evet" dedi.
Dorsey ayrıca platformdaki Liste ve Konu özelliklerini beğendiğini açıkladı:
"Listeleri ve konuları hazırlamak ve bulmak şu anda biraz zor. Ancak yine de Twitter'ın kilidini en iyi bunların açtığına inanıyorum."
Dünyanın en zengini Musk, nisan başında 3 milyar dolar ödeyerek Twitter'daki yüzde 9,2'lik hissenin sahibi olmuştu.
Twitter'da aktif bir kullanıcı olan milyarder, platformdaki rolünü bir adım ileri götürerek şirketin tümünü satın almak için teklif sunmuştu.
Musk'ın hisse başına 54,20 dolar teklif ettiği satış anlaşması 25 Nisan'da onaylanmıştı. Böylelikle milyarder, popüler sosyal medya platformunu 44 milyar dolara satın almıştı.
 



Yanlış bilgileri çürüten gazetecilere güvenin azaldığı tespit edildi

Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)
Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)
TT

Yanlış bilgileri çürüten gazetecilere güvenin azaldığı tespit edildi

Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)
Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)

Yanlış bilgileri çürüten gazetecilere daha az güvenildiği ortaya kondu. Hatta okuyucu bilginin yanlış olduğundan şüphelense bile, gerçeği ortaya çıkaran gazeteciye pek güvenmiyor. 

Medyaya güven azalırken dezenformasyonun arttığı bir dönemde hatalı bilgileri düzeltmek de zorlaşıyor.

Yayın kuruluşları ve gazetecilerin taraflı olduğu düşüncesiyle insanlar okudukları haberlere temkinli yaklaşıyor. Daha önceki çalışmalarda veri doğrulamanın yarattığı etkiyle ilgili çelişkili sonuçlar çıkmıştı. 

Yanlış haberleri çürütmenin ne kadar işe yaradığı ve neden etki yaratmadığını öğrenmek isteyen araştırmacılar bir çalışma yürüttü.

Communication Research adlı hakemli dergide yayımlanan çalışmada 691 katılımcıya siyasi ve ekonomik haberler okutuldu. Bu haberlerde evsizlik oranlarından fentanilin aşırı doz ölümlerindeki etkisine kadar çeşitli iddialar yer alıyordu.

Bunların doğruluğuna ne kadar inandığını belirten katılımcılar daha sonra bu iddiaları onaylayan veya çürüten doğrulamayı okudu. Ardından bu doğrulamayı yapan gazeteciye ne kadar güvendikleri soruldu. 

Daha sonra bazı ürünlerle ilgili bilgiler içeren yazılarla aynı çalışma yürütüldü. Bu sefer verilen doğrulamalara "doğruluk kontrolü" işareti konmadı. Araştırmacılar bu sayede duyulan güvenin bu etiketten etkilenip etkilenmediğini anlamaya çalıştı.

İki çalışmanın sonucunda da yanlış bilgileri çürüten gazetecilere duyulan güven kayda değer derecede daha azdı. Katılımcılar inandıkları düşünceyi doğrulayanlara daha çok güvenirken, diğerlerinde daha fazla kanıt talep ediyordu. 

Çalışmanın yazarlarından Randy B. Stein, PsyPost'a yaptığı açıklamada "Halk genel olarak gazetecilere güveniyor ve doğrulayıcı makalelere duyulan güven epey yüksek" diyerek ekliyor: 

Yani klişe düşüncenin aksine, halkın doğruluk kontrollerine ve gazetecilere hiç güvenmediği doğru değil ancak düzelten/çürüten makalelere yönelik daha fazla şüphe var.

Araştırmacılar buradaki düzeltmenin, yayın kuruluşlarının haberlerindeki hataları düzeltmek için yayımladığı tekzip metinleri olmadığını ekliyor.   

Bilim insanları ilginç bir sonuçla da karşılaştı: Katılımcılar bir bilginin doğruluğundan şüphe etse bile bunu çürüten gazetecilere güvenmiyordu. 

Araştırmacılar bir haberin çürütülmesinin şaşkınlık yaratması, insanların onaylamaya kıyasla daha çok kanıt araması ve gazetecilerin taraflı davrandığından şüphelenmesinin buna yol açtığını düşünüyor. 

Şaşırtıcı bir diğer bulguysa, haberin çürütülmesi katılımcıların iddiayla ilgili düşüncesini değiştirmesine karşın gazeteciye güvenleri yine de sarsılıyordu. 

Stein, "Yanlış bilgileri düzeltmeye çalışan gazetecilerin (ya da herhangi birinin) aleyhine bir durum var" diyor. 

Araştırmacılar, halkın yanlış bilgileri çürüten haberlere nasıl ve neden güvenip güvenmediği üzerine daha fazla araştırma yapılması gerektiğini belirtiyor.

Makalenin yazarları, Conversation için kaleme aldıkları yazıda şu ifadeleri kullanıyor:

Gazetecilerin önündeki zorluk, bilgiyi çürüten biri gibi görünmeden bunu nasıl çürüteceklerini bulmak olabilir.

Independent Türkçe, PsyPost, Conversation, Communication Research