Rusya, İsrail'in Suriye'deki hava saldırılarını artık engelleyecek mi?

Hizbullah’ın silahlarını modernleştirmek için kullandığı mevzi, İsrail saldırılarına maruz kaldı.

Geçen cumartesi günü Suriye- İsrail sınırında bulunan Golan Tepeleri’ndeki BM Ayrılma Gözlemci Gücü (AFP)
Geçen cumartesi günü Suriye- İsrail sınırında bulunan Golan Tepeleri’ndeki BM Ayrılma Gözlemci Gücü (AFP)
TT

Rusya, İsrail'in Suriye'deki hava saldırılarını artık engelleyecek mi?

Geçen cumartesi günü Suriye- İsrail sınırında bulunan Golan Tepeleri’ndeki BM Ayrılma Gözlemci Gücü (AFP)
Geçen cumartesi günü Suriye- İsrail sınırında bulunan Golan Tepeleri’ndeki BM Ayrılma Gözlemci Gücü (AFP)

Bir Rus denizaltısının Suriye’deki hedefleri bombalayan İsrail uçaklarına füze fırlattığı haberleri yayınlandı. Haberlerin ardından Tel Aviv merkezli ‘İsrail Hayom’ gazetesine göre İsrail askeri liderliği, bunun Moskova’nın ‘İsrail’in hareket özgürlüğü’ konusundaki tutumunu değiştirdiğinin bir işareti olup olmadığını inceliyor.
Tel Aviv, Rusya’nın ‘İsrail’in Ukrayna savaşına yönelik katkılarına’ İran’a silah ve teçhizat sağlayarak yanıt verdiği konusunda endişe yaşıyor. Bu çerçevede İsrail Savunma Bakanı Benny Gantz, ordusunun Ukraynalılara yalnızca savunma silahları sağladığını ve bunların Rusya’ya karşı kullanılma amacı taşımadığını belirtti.
Gantz, 17 Mayıs’ta Herzliya’daki Reichman Üniversitesi’nde İsrail’in karşı karşıya olduğu güvenlik sorunları hakkında bir konuşma yaptı. Suriye’deki koşulların, İran’ın askeri faaliyetleri ve nükleer yeteneklerin gelişimi ile bağlantılı olduğunu belirten Gantz, “İran’ın ilk nükleer bombasını yapmak için yeterli bölünebilir malzemeyi biriktirmesine birkaç haftası var” dedi.
Benny Gantz, “İran’ın sahip olduğu isabetli stratejik silahların miktarı son dönemde önemli ölçüde arttı. Ancak İsrail, İran’ın Suriye’ye hassas silah göndermesini engelleme girişimlerine devam edecek” ifadelerini kullandı.
Muhalefet lideri Binyamin Netanyahu’ya yakınlığıyla bilinen İsrail Hayom gazetesi, geçen cuma günü olağandışı bir olayın yaşandığını ve saldırının zamanlamasının oldukça sıra dışı olduğunu belirtti. Aktarılana göre hedef alınan mevzii, Hizbullah’ın füzelerinin isabetliliğini artırmak için modernleştirdiği ‘Sars’ mevziisi olması dolayısıyla önemli.
Haberde, “Suriye’de İsrail ordusuna atfedilen saldırılar sırasında Suriyelilerin hava kuvvetlerine karadan havaya füzeler ateşlediği kimse için bir sır değil. Ateşlenen füzelerin sayısı çok. Ancak bunlar, eski TKA sistemleridir. Şubat 2018’de bir hava kuvvetleri uçağının düşürüldüğü bir vaka dışında bu Suriye savunmaları, İsrail havacılık faaliyetlerini engelleyemedi. Ancak Rusya, son yıllarda gelişmiş S-300 sistemlerinin çoğunu Suriye’ye taşıdı. Tel Aviv’de, gelişmiş bataryaların yalnızca Rusya’nın elinde kaldığı ve bu nedenle İsrail Hava Kuvvetleri’ne ait uçaklar için bir tehdit oluşturmadığı izlenimi hakimdi. Bu çerçevede geçen hafta sonu yaşanan gelişmeler, özellikle endişe verici” dedi.
Gazete, “Rusya’nın ‘İsrail’in Suriye’deki hava özgürlüğünü’ engelleyebileceğine dair yeni bir eğilimi olup olmadığını veya bunun tek seferlik bir istisna olup olmadığını anlamak için İsrail, Suriye’deki bir sonraki saldırıları beklemek zorunda kalacak” ifadelerine yer verdi.
Geçen cumartesi günü Rusya Savunma Bakanlığı, 6 İsrail F-16 savaş uçağının cuma günü Masyaf’daki Suriye Bilimsel Araştırma Merkezi’ne ve Baniyas limanına 22 füze ateşlediğini duyurdu. İsrail’in hava saldırıları sonucunda 3 Suriyeli asker ve 2 sivil çalışan öldü, 2 Suriyeli asker de yaralandı. Suriye Bilimsel Araştırma Merkezi’ne ait özel depolar da hasar gördü.
Öte yandan İsrail ordusu, pazartesi akşamı Lübnan’dan sızan ve Hizbullah’a ait olduğundan şüphelenilen bir insansız hava aracını takip ettiğini ve vurduğunu duyurdu. Ordu sözcüsüne göre insansız hava aracı, olay boyunca takip birimleri tarafından izlendi ve ordu, İsrail Devleti’nin egemenliğine yönelik her türlü ihlali önlemek için çalışmaya devam edecek.



Netanyahu 29 Eylül'de Beyaz Saray'da Trump ile görüşecek

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (EPA)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (EPA)
TT

Netanyahu 29 Eylül'de Beyaz Saray'da Trump ile görüşecek

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (EPA)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (EPA)

İsrail medyası dün, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun 29 Eylül'de Beyaz Saray'da ABD Başkanı Donald Trump ile görüşeceğini bildirdi.

Netanyahu dün, Trump'ın, BM Genel Kurulu'ndaki konuşmasının ardından bu ayın sonlarında kendisiyle görüşeceğini duyurdu.

Netanyahu basın toplantısında, "Trump beni Beyaz Saray'a davet etti. BM'deki konuşmamın ardından onunla görüşeceğim" dedi.

Şarku’l Avsat’ın Times of Israel'den aktardığına göre Netanyahu, İsrail'in Gazze'deki savaş nedeniyle dünya sahnesinde giderek artan bir yalnızlıkla karşı karşıya kaldığı ve önümüzdeki yıllarda daha yalnız bir devlet olmak zorunda kalacağı yönündeki açıklamasıyla tepkilere yol açtıktan bir gün sonra basın toplantısı düzenledi ve piyasaların olumsuz tepkisini "yanlış anlama" olarak nitelendirdi.

Netanyahu, "İsrail ekonomisine tam güven duyuyorum" diyerek, "İsrail ekonomisi son iki yıldır süren savaşta tüm dünyayı şaşkına çevirdi" ifadelerini kullandı.


İspanya, Atlantik'te bir teknede göçmenleri öldürmekle suçlanan 19 kişi tutuklandı

Madrid'deki Colon Meydanı'nda İspanyol bayrağı (Reuters)
Madrid'deki Colon Meydanı'nda İspanyol bayrağı (Reuters)
TT

İspanya, Atlantik'te bir teknede göçmenleri öldürmekle suçlanan 19 kişi tutuklandı

Madrid'deki Colon Meydanı'nda İspanyol bayrağı (Reuters)
Madrid'deki Colon Meydanı'nda İspanyol bayrağı (Reuters)

İspanyol polisi dün, Senegal'den Kanarya Adaları'na doğru yola çıkan ve varışta en az 50 kişinin kayıp olduğu bildirilen bir teknede göçmenleri öldürüp işkence ettikleri iddiasıyla 19 kişinin gözaltına alındığını duyurdu.

24 Ağustos'ta, Atlantik Okyanusu'ndaki Kanarya Adaları açıklarında harap bir tekneden göçmenler kurtarıldı. İspanyol polisine göre teknede 248 kişi bulunuyordu.

Reuters'ın haberine göre yetkililer yola çıktığı sırada teknede 300 kişinin bulunduğunu ve kayıpların çoğunun 11 günlük yolculuk sırasında denize atıldığını düşünüyor. Polis açıklamasına göre hayatta kalanlar soruşturmacılara, gözaltına alınanların çoğunun "onlarca kişiye saldırdığını, onları dövdüğünü ve çeşitli şekillerde darp ettiğini" söyledi.

Açıklamada ayrıca şunlar kaydedildi: "Bazı durumlarda göçmenleri diri diri denize attılar ve kazara suya düşenleri kurtarmayı reddettiler."

Polis, bazı cinayetlerin batıl inançlarla bağlantılı olduğunu ve mağdurların "büyücülük" yapmakla ve motor arızalarından, yiyecek kıtlığından ve fırtınalardan sorumlu olmakla suçlandığını belirtti. Diğerleri ise zorlu koşulları protesto ettikleri için öldürüldü.

Tutuklu yargılanan 19 şüphelinin tamamı yasadışı göç, cinayet, saldırı ve işkence suçlamalarıyla karşı karşıya.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre son yıllarda binlerce göçmen, Kuzey Afrika'dan İspanya'ya, özellikle de Afrika'nın kuzeybatı kıyısındaki İspanyol Kanarya Adaları'na deniz yoluyla göç etmeye çalışırken hayatını kaybetti.

İspanya, İtalya ve Yunanistan ile birlikte Avrupa'ya giden düzensiz göçmenler için üç ana giriş noktasından biridir.


Trump İngiltere'de: Eşi benzeri görülmemiş törenler ve milyar dolarlık anlaşmalar

Kral Charles ve Kraliçe Camilla dün Windsor Kalesi'nde Başkan Trump ve eşi Melania'ya eşlik etti (AP)
Kral Charles ve Kraliçe Camilla dün Windsor Kalesi'nde Başkan Trump ve eşi Melania'ya eşlik etti (AP)
TT

Trump İngiltere'de: Eşi benzeri görülmemiş törenler ve milyar dolarlık anlaşmalar

Kral Charles ve Kraliçe Camilla dün Windsor Kalesi'nde Başkan Trump ve eşi Melania'ya eşlik etti (AP)
Kral Charles ve Kraliçe Camilla dün Windsor Kalesi'nde Başkan Trump ve eşi Melania'ya eşlik etti (AP)

Birleşik Krallık, dün Windsor Kalesi'nde ABD Başkanı Donald Trump'a iki günlük resmi ziyaretinin ilk gününde kraliyet karşılama töreni düzenledi.

Ziyaret, Kral Charles’ın genellikle ikinci döneminde olan ABD başkanlarını sarayda akşam yemeğine davet etmesi nedeniyle benzeri görülmemiş bir olaydı. Ayrıca, Birleşik Krallığa gerçekleşen resmi ziyaretlerin tarihindeki en büyük şeref kıtası da bu ziyaret sırasında görüldü.

Bu yaklaşım, teknoloji sektöründe milyar dolarlık anlaşmalar yoluyla Washington ile Londra arasındaki ‘özel ilişkiyi’ güçlendirmeyi amaçlayan Başbakan Keir Starmer hükümetinin çabalarıyla örtüşüyor. Trump, Birleşik Krallığa ikinci kez resmi ziyaretle kabul edilmenin kendisi için ‘büyük onur’ olduğunu ifade etmekten çekinmediğinden, Londra'nın stratejisi meyvesini veriyor gibi görünüyor.

Trump'ın bugün İngiliz liderin kırsaldaki inziva yeri Chequers'a gitmesi ve burada başbakan ve hükümet üyeleriyle bir araya gelerek Ukrayna'daki savaş ve gümrük vergileri başta olmak üzere çeşitli konuları görüşmesi bekleniyor.