ABD’li milletvekilleri, FBI’ı Filistinli gazetecinin öldürülmesini soruşturmaya çağırdı

Filistin bayrağı önünde duran gazeteci Şirin Ebu Akile’nin fotoğrafı (AFP)
Filistin bayrağı önünde duran gazeteci Şirin Ebu Akile’nin fotoğrafı (AFP)
TT

ABD’li milletvekilleri, FBI’ı Filistinli gazetecinin öldürülmesini soruşturmaya çağırdı

Filistin bayrağı önünde duran gazeteci Şirin Ebu Akile’nin fotoğrafı (AFP)
Filistin bayrağı önünde duran gazeteci Şirin Ebu Akile’nin fotoğrafı (AFP)

ABD'li 50’den fazla milletvekili, İsrail'in soruşturma yürütme sözü vermesine rağmen FBI’ı Batı Şeria'da el Cezire muhabiri Şirin Ebu Akile’nin öldürülmesi olayı hakkında soruşturma açmaya çağırdı.
AFP’nin haberine göre, ABD Temsilciler Meclisi Üyesi Andre Carson liderliğindeki Demokrat Parti’den sol eğilimli 57 milletvekili, Akile’nin ABD vatandaşlığına sahip olduğunu belirterek, 11 Mayıs’ta öldürülmesiyle ilgili farklı ifadelere atıfta bulundu.
Temsilcilerin ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ve FBI Direktörü Chris Wray’e yazdıkları mektupta, bölgedeki kırılgan durum ve gazeteci Akile’nin öldürülmesiyle ilgili çelişkili raporlar göz önüne alındığında, Dışişleri Bakanlığı ve Federal Soruşturma Bürosu'ndan cinayetle ilgili soruşturma açılmasını istedikleri belirtildi.
Açıklamada, ‘bir ABD’li olarak Akile’nin yurtdışında yaşayan ABD vatandaşlarına sağlanan korunmadan hakkı olduğu’ kaydedildi.
Akile, İsrail güçleri tarafından Batı Şeria'nın kuzeyindeki Cenin'de operasyon düzenlerken vurularak öldürülmüştü.
İsrailliler ise, Akile’nin Filistinlilerin veya İsrail askerinin tüfeğinden çıkan başıboş bir kurşunla öldürülebileceğini öne sürüyor.
İsrail'in Washington Büyükelçisi Michael Herzog, bahsi geçen mektupla ilgili ‘hayal kırıklığını’ dile getirerek, İsrail’in bir ABD’li gözlemcide dahil olmak üzere Filistin Yönetimi ile ortak bir soruşturma yürütmeye çalıştığını aktardı.
Herzog, “İtirazımız, İsrail karşıtı bir propaganda kampanyasını kışkırtmak için Akile’nin ölümünü kullanan Filistin Yönetimi tarafından kategorik bir ret ile karşılandı” şeklinde konuştu.
Herzog, Kongre'yi Filistin tarafına soruşturma konusunda baskı yapmaya çağırarak, İsrail güçlerinin gazetecileri hedef alma niyetinde olmadığını kaydetti.
ABD Dışişleri Bakanlığı, İsrail'in güvenilir bir soruşturma yürütebileceğine inandığını açıkladı ancak Blinken, İsrail polisini Akile’nin cenazesi sırasında uyguladığı şiddet sebebiyle eleştirdi.



Yaser Ebu Şebab İsrail ordusuyla iş birliği yaptığını açıkladı

Ebu Şebab ve bir grup silahlı kişi, Refah'ın doğusunda görüldü (Yaser Ebu Şebab adlı Facebook hesabı)
Ebu Şebab ve bir grup silahlı kişi, Refah'ın doğusunda görüldü (Yaser Ebu Şebab adlı Facebook hesabı)
TT

Yaser Ebu Şebab İsrail ordusuyla iş birliği yaptığını açıkladı

Ebu Şebab ve bir grup silahlı kişi, Refah'ın doğusunda görüldü (Yaser Ebu Şebab adlı Facebook hesabı)
Ebu Şebab ve bir grup silahlı kişi, Refah'ın doğusunda görüldü (Yaser Ebu Şebab adlı Facebook hesabı)

Gazze'de Hamas hareketine karşı çıkan Halk Güçleri’nin lideri Yaser Ebu Şebab, İsrail'in Arapça yayın yapan resmi radyo kanalı Makan'a verdiği röportajda, İsrail ordusuyla Gazze'nin güneyinde iş birliği yaptığını teyit etti.

Halk Güçleri’nin İsrail ordusunun kontrolündeki bölgelerde rahatlıkla hareket ettiğini belirten Ebu Şebab, iki taraf arasında koordinasyon olduğunu vurguladı.

Halk Güçleri’nin İsrail ordusuna, tek başına gerçekleştirdiği askeri faaliyetleri bildirdiğini açıklayan Ebu Şebab, herhangi bir ayrıntıya girmeden ‘dışarıdan destek aldıklarını’ belirtti. Ebu Şebab, bazı konuların açıkça konuşulamayacağını ifade etti.

İsrailli yetkililer, geçtiğimiz haziran ayında Hamas'a muhalif bir Filistinli grubu desteklediğini ve silahlandırdığını kabul etmiş, ancak bu grubun Ebu Şebab liderliğindeki Halk Güçleri olduğunu açıklamamıştı.

İsrail Ordu Sözcüsü Effie Defrin, konuyla ilgili bir soruya “Hamas yönetimi karşısında farklı yöntemler kullandığımızı söyleyebilirim” yanıtını verdi, ancak ayrıntılara girmedi.

Bir araştırma merkezi olan Avrupa Dış İlişkiler Konseyi, Ebu Şebab’ı ‘Refah bölgesinde faaliyet gösteren ve yardım tırlarını yağmalamakla suçlanan bir suç çetesinin lideri’ olarak tanımladı.

Röportajda, Halk Güçleri’nin herhangi bir ideoloji veya siyasi örgüte bağlı olmadığını belirten Ebu Şebab, lideri olduğu grubun 2007 yılında Gazze'de iktidara gelen Hamas'a atıfla ‘adaletsizlik ve yolsuzlukla mücadele ettiğini’ vurguladı. Şarku’l Avsat’ın Independnet Arabia’dan aktardığı habere göre Halk Güçleri’nin ne kadar büyük fedakarlıklar yaparsa yapsın mücadelesine devam edeceğini vurgulayan Ebu Şebab, Hamas’ın şu anda iç çatışmalar yaşadığını ve sonunun yaklaştığını bildiğini söyledi.

Hamas'ın askeri yargı organı geçtiğimiz çarşamba günü, Ebu Şebab’a silahlı çete kurmak ve İsrail ile iş birliği yapmakla suçlandığı gerekçesiyle 10 gün içinde teslim olması için süre tanıdığını açıkladı.

Filistinli birçok grubu bir araya getiren ‘Filistinli Gruplar Ortak Odası’ pazar günü, Halk Güçleri'ni ‘işgalci İsrail’in maşası olmakla’ suçladı. Filistinli Gruplar Ortak Odası tarafından yapılan açıklamada, “Ebu Şebab ve onunla birlikte olanlar ulusal kimliklerinden mahrumdurlar, Filistin ulusal saflarının dışındadırlar ve direniş gruplarının oybirliği ile kanları dökülmüştür” denildi.

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta yaşayan 1990 doğumlu Yaser Ebu Şebab, İsrail ordusunun kontrolü altındaki Refah'ın güneydoğu bölgesinde faaliyet gösteren Halk Güçleri adında bir silahlı grup kurdu.

Ebu Şebab liderliğindeki Halk Güçleri’nin silahlı üyeleri geçtiğimiz haftalarda, Refah'taki bir yardım merkezinin yakınlarında hafif makineli tüfeklerle görüldüler.