Anadolu Efes, üst üste ikinci kez Avrupa'nın en büyüğü oldu

Basketbol THY Avrupa Ligi Dörtlü Final'inde İspanya ekibi Real Madrid'i 58-57 mağlup eden Anadolu Efes, art arda 2. kez şampiyonluğa ulaştı.

AA
AA
TT

Anadolu Efes, üst üste ikinci kez Avrupa'nın en büyüğü oldu

AA
AA

Stark Arena'da oynanan karşılaşmada Micic ve Larkin ile skor üreten Anadolu Efes karşısında Tavares ile pota altını oldukça iyi kullanan Real Madrid, ilk çeyreği 15-14 önde tamamladı.
Karşılıklı basketlerle başlayan ikinci çeyrekte oyuna kenardan dahil olan oyuncuların kazandırdığı sayılarla etkili olan Real Madrid, soyunma odasına 34-29 üstün gitti.
İkinci yarının başında iki takım da skor üretmekte zorlandı. Real Madrid, hücumda düşük yüzdeyle oynayan Anadolu Efes önünde 25. dakikada farkı 9 sayıya çıkardı: 40-31. Toparlanarak 7-0'lık seri yakalayan lacivert-beyazlılar, 28. dakikada farkı 2'ye çekti: 40-38. 
Çeyreğin bitimine 33 saniye kala Poirier ile Anderson arasında tartışma yaşandı. Anderson ile girdiği ikili mücadelede Rudy Fernandez yerde kaldı. Daha sonra Poirier, üzerine yürüdüğü Anderson'u itti. Araya giren diğer oyuncular, gerginliği büyümeden önledi. Pozisyonu saha kenarındaki ekrandan izleyen hakemler, Anderson ve Poirier'i sportmenlik dışı faulle cezalandırdı. Real Madrid, son çeyreğe 42-40 önde girdi. 
Dördüncü ve son periyoda iyi başlayan Anadolu Efes, Micic'in isabetli dış atışıyla 32. dakikada skor üstünlüğünü eline geçirdi: 42-43. Kalan bölüm büyük bir heyecana sahne oldu. Causeur ve Llull ile etkili olan Real Madrid'e savunmada Singleton, hücumda ise Micic ve Pleiss ile karşılık veren Anadolu Efes, müsabakadan 58-57 galip ayrıldı ve şampiyon oldu. 
Üst üste 2. şampiyonluk
Anadolu Efes Basketbol Takımı, THY Avrupa Ligi'nde üst üste ikinci kez kupayı müzesine götürdü.
Avrupa basketbolunun kulüpler düzeyindeki en büyük organizasyonunda art arda 3. kez final maçına çıkan lacivert-beyazlılar, 2021'nin ardından bu sezon da mutlu sona ulaşmayı başardı.
Avrupa'da üçüncü kupa
Anadolu Efes, Avrupa kupalarında üçüncü şampiyonluğunu elde etti.
Lacivert-beyazlı takım, 1996 yılında Türk basketbol tarihinin ilk Avrupa kupasını müzesine götürmüştü. Başantrenör Aydın Örs yönetimindeki Anadolu Efes, 1996'da Avrupa Radivoj Koraç Kupası'nı kazanarak büyük bir başarıya imza atmıştı.
Ergin Ataman'ın başantrenörlüğünü yaptığı lacivert-beyazlılar, 2020-2021'de THY Avrupa Ligi'nde şampiyonluğa ulaşarak tarihe geçmişti.
Anadolu Efes, elde ettiği bu başarıyla Avrupa kupalarında 3. kez şampiyonluk ipini göğüsledi.
Üst üste iki şampiyonluk yaşayan 10. takım oldu
Anadolu Efes, Avrupa basketbolunun kulüpler düzeyindeki bir numaralı organizasyonunda üst üste iki kez şampiyonluğa ulaşan 10. takım olmayı başardı.
1958'den bu yana düzenlenen "Kupa 1"de Anadolu Efes'in yanı sıra ASK Riga, Real Madrid, Varese, Cantu, Cibona Zagreb, Milano, Jugoplastika, Maccabi Tel Aviv ve Olympiakos art arda 2 şampiyonluk elde etti.
Ergin Ataman, Avrupa'da 5. şampiyonluğu kazandı
Anadolu Efes'in başantrenör Ergin Ataman, bu şampiyonlukla Avrupa organizasyonlarında 5. kez kupa sevinci yaşadı.
Ataman, İtalya'nın Montepaschi Siena takımıyla 2002'de FIBA Saporta Kupası, Beşiktaş ile 2012'de FIBA EuroChallenge Kupası, Galatasaray ile 2016'da ULEB Avrupa Kupası ve Anadolu Efes ile 2021'de yine Avrupa Ligi şampiyonluğu elde etmişti.
Ataman, önemli başantrenörlerle aynı unvanı paylaştı
Ergin Ataman, Avrupa Ligi'nde üst üste 2 kez şampiyonluğa ulaşan 8. başantrenör oldu.
Bu organizasyonda Aleksander Gomelskiy (ASK Riga 1958, 1959, 1960), Pedro Ferrandiz (Real Madrid 1967, 1968), Aleksandar Nikolic (Varese 1972, 1973), Sandro Gamba (Varese 1975, 1976), Bozidar Maljkovic (Split 1989, 1990), Zeljko Obradovic (Joventut 1994, Real Madrid 1995) ve Pini Gershon (Maccabi Tel Aviv 2004, 2005) art arda şampiyonluklar yaşamıştı.
Türk basketbolunun Avrupa'da 12. kupası
Anadolu Efes, basketbolda Türkiye'ye 12. Avrupa kupasını getirmeyi başardı.
Lacivert-beyazlı takım, Avrupa'nın kulüpler düzeyindeki bir numaralı kupasını üst üste kazanan ilk Türk takımı oldu.
Türkiye, ilk Avrupa Ligi zaferini 2017'de Fenerbahçe'yle yaşamıştı. Türkiye'ye Anadolu Efes 1996'da Koraç Kupası'nı, Beşiktaş ise 2012'de FIBA Eurochallenge Kupası'nı getirmişti.
Galatasaray Odeabank 2016'da, Darüşşafaka ise 2018'de ULEB Avrupa Kupası'nı kazanmıştı. Bahçeşehir Koleji ise bu sezon FIBA Avrupa Kupası'nı müzesine götürdü.
Kadın basketbolunda Galatasaray 2009 ve 2018'de FIBA Avrupa Kupası'nda, 2014'te ise FIBA Avrupa Ligi'nde şampiyonluğa ulaşmıştı. Yakın Doğu Üniversitesi ise 2018'de FIBA Avrupa Kupası'nın sahibi olmuştu.
Finali Hidayet Türkoğlu da izledi
Real Madrid-Anadolu Efes maçını, Türkiye Basketbol Federasyonu (TBF) Başkanı Hidayet Türkoğlu da takip etti.
Stark Arena'da yerini alan Türkoğlu, müsabakayı TBF Başkan Vekili Ömer Onan ile izledi.
Real Madrid, ikincilikle yetindi
THY Avrupa Ligi Dörtlü Final'inin şampiyonluk maçında Anadolu Efes'e mağlup olan Real Madrid, ikinci oldu.
İspanya ekibi, Avrupa basketbolunun kulüpler düzeyindeki bir numaralı turnuvasını 9. kez ikinci tamamladı.
Eflatun-beyazlı takım, organizasyonda 10 kezle en fazla şampiyonluk yaşayan takım konumunda bulunuyor. 
Anadolu Efes, kupasını aldı
Anadolu Efes'in Real Madrid'e üstünlük kurarak şampiyonluğa ulaştığı müsabakanın ardından kupa töreni gerçekleştirildi.
Avrupa Ligi CEO'su Jordi Bertomeu, Avrupa basketbolunun kulüpler düzeyindeki en büyük kupasını, Anadolu Efes'in kaptanı Doğuş Balbay'a takdim etti. Doğuş Balbay, jest yaparak ikinci kaptan Bryant Dunston'ı yanına çağırdı ve kupayı ona verdi. ABD'li oyuncu takım arkadaşlarının yanına gelerek kupayı havaya kaldırdı.
Anadolu Efes'in oyuncuları ve teknik heyeti, saha ortasında büyük sevinç yaşadı. Basketbolcular, teknik heyet ve kulüp çalışanları, Avrupa şampiyonluğunu coşkuyla kutladı.
Lacivert-beyazlı kulübün başkanı Tuncay Özilhan da şampiyonluğun ardından büyük sevinç yaşadı.
Organizasyonda Real Madrid oyuncuları ile teknik heyetine de ikincilik ödülleri verildi.
Dörtlü Final'in MVP'si Micic
Anadolu Efes'in Sırp oyuncusu Vasilije Micic, Dörtlü Final'in En Değerli Oyuncusu (MVP) seçildi.
Real Madrid ile oynanan final maçında 23 sayı kaydeden Micic, lacivert-beyazlı takımın şampiyonluğa ulaşmasında önemli rol oynarken, üst üste iki yıl bu ödülün sahibi oldu.
Türk Hava Yolları tarafından da Micic'e 1 milyon mil hediye edildi.
Anadolu Efes'te 3. sezonunu geçiren Vasilije Micic, Avrupa Ligi'nde 2020-2021 sezonunun MVP'si unvanına da layık görülmüştü.
Bakan Kasapoğlu'ndan Anadolu Efes'e tebrik
Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, THY Avrupa Ligi'nde sezonu şampiyon tamamlayan Anadolu Efes Basketbol Takımı'nı kutladı.
Bakan Kasapoğlu, THY Avrupa Ligi finalinde Real Madrid'i 58-57 yenerek şampiyon olan Anadolu Efes Basketbol Takımı için tebrik mesajı yayımladı.



Salah dünyanın en zengin oyuncuları arasında

Muhammed Salah (DPA)
Muhammed Salah (DPA)
TT

Salah dünyanın en zengin oyuncuları arasında

Muhammed Salah (DPA)
Muhammed Salah (DPA)

Liverpool'un Mısırlı forveti Muhammed Salah, Portekizli Cristiano Ronaldo ve Arjantinli Lionel Messi gibi önemli yıldızların ardından dünyanın en zengin futbolcuları listesine yedinci sıradan girdi.  

Ronaldo, Forbes'un 2025-26 futbol sezonu için en çok kazanan oyuncular listesinde 280 milyon dolar kazancı ile zirvede yer alıyor. Bu kazancın 230 milyon doları Al-Nassr'dan, 50 milyon doları ise sponsorluk anlaşmalarından geliyor.

40 yaşındaki Ronaldo, sözleşmesini uzattıktan sonra hem saha içinde hem de saha dışında takımına liderlik etmeye devam ediyor.

Lionel Messi, Amerikan kulübü Inter Miami'den kazandığı 130 milyon dolarla ikinci sırada yer alırken, Suudi Arabistan kulübü Al-Ittihad'da forma giyen Fransız Karim Benzema, 104 milyon dolarla üçüncü sırada yer alıyor.

Fransız Kylian Mbappé (95 milyon dolar) ve Norveçli Erling Haaland (80 milyon dolar) ilk beş sırayı tamamlıyor.

Yeni yüzler arasında Real Madrid'de oynayan İngiliz Jude Bellingham (44 milyon dolar) ve Barcelona'nın forveti İspanyol Lamine Yamal (43 milyon dolar) yer aldı, bu da futbol dünyasında bir gençlik hareketinin başladığını gösteriyor.

Genel olarak, en iyi 10 futbolcunun 945 milyon dolar kazanması bekleniyor. La Liga, en çok temsil edilen oyuncular listesinin başında yer alırken, Ronaldo ve Messi gibi tecrübeli oyuncularla rekabet eden genç yıldızların sayısı da giderek artıyor.


Suudi Arabistan, tarihinde yedinci kez Dünya Kupası'na katılmaya hak kazandı

Suudi Arabistan milli takımı oyuncuları Dünya Kupası'na katılmayı kutluyor. (Reuters)
Suudi Arabistan milli takımı oyuncuları Dünya Kupası'na katılmayı kutluyor. (Reuters)
TT

Suudi Arabistan, tarihinde yedinci kez Dünya Kupası'na katılmaya hak kazandı

Suudi Arabistan milli takımı oyuncuları Dünya Kupası'na katılmayı kutluyor. (Reuters)
Suudi Arabistan milli takımı oyuncuları Dünya Kupası'na katılmayı kutluyor. (Reuters)

Suudi Arabistan milli takımı, dün akşam Cidde'de dolu tribünler önünde Irak ile oynadığı maçta golsüz berabere kalarak grup aşamasını zirvede tamamladı ve tarihinde yedinci kez Dünya Kupası’na gitmeye hak kazandı.

Suudi Arabistan milli takımı daha önce 1994, 1998, 2002, 2006, 2018 ve 2022 yıllarında Dünya Kupası'na katılmıştı. Şüphesiz en dikkat çekici performansı 1994 yılında ABD'de son 16 turuna yükselmesiyle oldu.

B Grubu’nda mücadele eden Suudi Arabistan puanını dörde çıkararak liderliği ele geçirirken, Irak üç puanla ikinci sırada yer aldı ve A Grubu'nda ikinci sırada yer alan Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile karşılaşarak Dünya Kupası'na katılmak için son bir şans elde etti. Bu maçın galibi, yeni sistem kapsamında genişletilmiş kıtalararası play-off'lara katılmaya hak kazanacak. Bu play-off'lara Kuzey, Orta Amerika ve Karayipler Futbol Konfederasyonu'ndan (CONCACAF) iki takım, Afrika'dan bir takım, Güney Amerika'dan bir takım ve Okyanusya'dan bir takım olmak üzere toplam altı takım katılacak.

Diğer yandan Katar, Doha'daki Casim bin Hamad Stadyumu'nda BAE'yi 2-1 yenerek tarihinde ikinci kez ve eleme turlarından ilk kez finallere katılmaya hak kazandı.

Katar’ın gollerini Bualem Huhi (49. dakika) ve Pedro Miguel (74. dakika) kaydetti. Katar, Tarık Muhammed'in 89. dakikada kırmızı kart görmesi nedeniyle maçı on kişiyle tamamlarken, BAE ise oyuna sonradan giren Sultan Adil (90+8) ile farkı azalttı.

Katar, dört puanla A Grubu'nu birinci sırada tamamladı. 3 puanla ikinci sıraya düşen BAE ise 13 ve 18 Kasım'da iki maçlı sistemle B Grubu'nun ikinci sıradaki takımıyla (Irak) kıtalararası play-off'lara katılma hakkı kazanarak, ikinci kez Dünya Kupası'na katılma şansını sürdürdü.

Umman, A Grubu'nda bir puanla üçüncü sırada kaldı.


Ayhancan Güven'in şampiyon olduğu DTM nedir?

Ayhancan Güven, "Hâlâ inanması zor. Zor bir sezondu, kolay bir sezon olmasını kesinlikle beklemiyorduk ama böyle bir finali kimse hayal edemezdi. Şu anda hayalimi yaşıyorum" diye konuştu (X/DTM)
Ayhancan Güven, "Hâlâ inanması zor. Zor bir sezondu, kolay bir sezon olmasını kesinlikle beklemiyorduk ama böyle bir finali kimse hayal edemezdi. Şu anda hayalimi yaşıyorum" diye konuştu (X/DTM)
TT

Ayhancan Güven'in şampiyon olduğu DTM nedir?

Ayhancan Güven, "Hâlâ inanması zor. Zor bir sezondu, kolay bir sezon olmasını kesinlikle beklemiyorduk ama böyle bir finali kimse hayal edemezdi. Şu anda hayalimi yaşıyorum" diye konuştu (X/DTM)
Ayhancan Güven, "Hâlâ inanması zor. Zor bir sezondu, kolay bir sezon olmasını kesinlikle beklemiyorduk ama böyle bir finali kimse hayal edemezdi. Şu anda hayalimi yaşıyorum" diye konuştu (X/DTM)

Adrenalin'den herkese merhaba. Bu hafta Ayhancan Güven'in şampiyonluğunu ilan ederek Türk motor sporları tarihinde görülmemiş bir başarı elde ettiği DTM'yi inceleyeceğiz. 

DTM'nin, tam adıyla Deutsche Tourenwagen Masters (Alman Binek Otomobili Şampiyonası), kökleri 1980'lerin ortalarına kadar uzanıyor. 1984'te Deutschen Produktionswagen Meisterschaft adıyla başlayan seri, Group A (gerçek yol otomobillerinin modifiye edilmiş versiyonları) düzenlemeleriyle yarışan üretim bazlı otomobillerle başladı.

İlk versiyon, 1984–1996 yılları arasında Deutsche Tourenwagen Meisterschaft adıyla sürdü. Bu dönemde BMW, Mercedes, Audi, Opel gibi markalar sahnede yer aldı. Ancak maliyetlerin yükselmesi ve teknik karmaşıklıklar nedeniyle seri 1996'da durduruldu. 

Yeni DTM serisi ise 2000'de yeniden başladı, bu sefer daha kontrollü teknik kurallarla ve "silhouette" (yol otomobillerine benzer görünüm altında yarış şasisi) araçlarla. 2000–2020 yılları arasında DTM'de yarışan araçlar, dışarıdan normal binek otomobillere benzese de aslında tamamen yarış için tasarlanmış özel araçlardı. Yani görünüşleri "tur (binek) otomobil" gibiydi ama teknik olarak "prototip" denen safkan yarış makinelerine çok yakındılar.

2021 itibarıyla DTM, GT3 sınıfı kurallarına geçiş yaptı. Yani artık yarışlar, üretim otomobillerin yüksek performanslı versiyonlarının modifikasyonlarıyla yapılmakta. Günümüzde DTM, genellikle Almanya'da, bazen de Hollanda, Avusturya gibi ülkelerde de düzenleniyor.

Yarış formatı da zaman içinde değişti. Örneğin 2017'den itibaren hafta sonu iki yarış (55 dakika + 1 tur) formatı benimsendi. Ayrıca pit stop stratejileri, lastik değişimleri gibi taktiksel unsurlar ön planda. 2025 sezonunda hem cumartesi hem pazar yarışlarında "55 dakika + 1 tur" formatı korunmakta ancak cumartesi yarışında bir zorunlu pit stop, pazar yarışında iki zorunlu pit stop uygulanıyor. 

40 yılı aşkın süresince DTM, Almanya'nın en tanınmış motor sporu markalarından biri haline geldi. Teknik açıdan DTM, aerodinamik gelişmeler, güvenlik sistemleri, yarış stratejileri gibi alanlarda inovasyon kaynağı oldu. 

GT (Grand Touring) yani büyük tur otomobili yarışları, yol otomobillerine daha yakın performanslı versiyonlarla yapılan yarışları tanımlar. Bu sınıfta, üretim otomobillerin modifiye edilmiş yarış versiyonları kullanılır. Motor, aerodinamik ve şasi düzenlemeleri yapılsa da otomobilin temeli hâlâ tanıdık bir modeldir.

dfgrt
8 yarış hafta sonu ve 16 yarış üzerinden koşulan sezonun son haftasına birçok pilot şampiyonluk umuduyla girmişti. Kupayı kaldıran isim Ayhancan Güven oldu (DTM)

GT3, GT4 gibi sınıflar FIA (Uluslararası Otomobil Federasyonu) tarafından düzenlenen sınıflar. GT3 sınıfı, marka çeşitliliği, denge performansı (Balance of Performance — BoP) sistemiyle dikkat çekiyor. BoP, farklı markaların performanslarının yarış içinde dengelenmesini sağlar. GT yarışlarında strateji, lastik yönetimi, pit stop zamanlaması ve sürücünün aracı tutuşu çok kritiktir.

DTM'nin GT3'ye geçmesi, onu önceki "silhouette" dönemi araçlardan daha üretim kökenli, daha sürdürülebilir maliyetlerle ilerleyen bir seri haline getirdi. Bu sayede GT yarışlarının teknik yaklaşımları, stratejik zenginlikleri DTM içinde tamamen hakim oldu.

DTM tarihinde birçok efsane ismi görmek mümkün. Yeni DTM döneminin en başarılı sürücülerinden Bernd Schneider'nın 5 şampiyonluğu var. 

Uzun yıllar Audi'yle DTM'de yarışan Mattias Ekström'ün de iki şampiyonluğu bulunuyor. Mika Häkkinen, Ralf Schumacher, Jean Alesi gibi eski F1 pilotları da belirli dönemlerde DTM koltuğuna oturdu. 

Marküs Winkelhock, Timo Scheider, Bruno Spengler gibi isimler de DTM pistlerinin saygın sürücüleri. 

Bu sürücüler, sadece hızlı olmayı değil; strateji, istikrar ve takım uyumunu da başardı, ki özellikle GT/DTM dünyasında bu unsurlar çok önemli.

DTM, özellikle Avrupa'daki otomobil üreticileri için bir vitrin niteliği taşıyor. Marka imajı, teknik gelişim ve yarış teknolojisi test alanı olarak DTM büyük prestije sahip. GT3 dönemiyle bu rol daha da pekişti çünkü üretim otomobillere daha yakın versiyonlar yarışıyor; bu da teknoloji transferini ve tüketici bağlantısını kuvvetlendiriyor.

Ayrıca DTM, izleyiciler için yüksek temposu, kıran kırana yarışları, stratejik derinliği ve ünlü markalarıyla çekici. Pist üzerindeki görsel şölen, özellikle pist yarışlarının "binek otomobillerle" yapılması nedeniyle halkın ilgisini artırıyor.

DTM aynı zamanda sürücüler için bir kariyer basamağı. Bir pilot DTM'de başarılı olursa hem GT serilerine hem de daha üst seviye yarışlara yönelme imkanı buluyor.

Ayhancan Güven, 1 Şubat 1998 doğumlu. GT World Challenge Europe Powered by AWS+1 Karting'le başlayan kariyeri, simülasyon yarışı deneyimleriyle de şekillendi. Porsche'nin genç pilot programına seçilerek motor sporu kulvarında daha görünür hale geldi. 

2025 sezonunda Güven, Porsche destekli Manthey EMA takımıyla DTM'e katıldı. Sezonun ilk haftasında Oschersleben pistinde tarihi bir başarı elde etti. Günün ikinci yarışını kazanarak DTM tarihinde yarış kazanan ilk Türk pilot oldu. Bu zafer, onun sezon boyunca iddialı olacağının ilk sinyaliydi.

Ardından Hollanda'da (Zandvoort) birincilik elde etti. Sachsenring pistinde hafta sonunda çifte galibiyet alarak zirve yarışındaki konumunu sağlamlaştırdı. Özellikle Sachsenring'de 9. sıradan başlayıp ekstra 20 kg ağırlık cezasına rağmen kazanması çok konuşuldu. 

Sezon boyunca toplam 4 yarış galibiyetiyle en fazla yarış kazanan sürücü konumuna geldi. Sezon sonunda pilotlar klasmanında Lucas Auer'ı geride bırakarak şampiyonluğu elde etti.

Güven, sınıra yakın sürüş tarzıyla ünlü. "Arabaları genelde isimlendiriyorum; bu seneki aracımın adı Yoshi" gibi ifadelerle araçla kurduğu duygusal bağını dile getiriyor.  Ayrıca motor sporlarında idolü olarak Michael Schumacher'i gösteriyor.

Şampiyonluk onun için sadece bir zirve değil; kariyerinde yeni kapılar açacak bir dönüm noktası. GT serileri, uluslararası yarışlar ve belki daha büyük sahneler onun için artık ulaşılabilir hale geldi.

DTM, 40 yılı aşkın tarihiyle otomobil yarış dünyasında saygın bir yer tutuyor. Teknik gelişim, marka vitrinleri ve dramatik yarışlarıyla hem izleyicilerin ilgisini çekiyor hem de sürücülere kariyer basamakları sunuyor. GT3 geçişiyle modern dönemde daha da sürdürülebilir ve çekici hale gelmiş durumda.

2025 sezonunda DTM şampiyonu olan Ayhancan Güven'in kartingden başlayan yolculuğu, zorlu yarış haftaları, akılcı stratejiler ve sınırları zorlayan sürüşlerle taçlandı. Bu başarı yalnızca bir yarış zaferi değil; Türkiye'nin motor sporlarındaki yükselişinin bir başka örneği.

İlerleyen yıllarda Güven'in hangi kulvarlarda yarışacağı, DTM sahnesindeki kalıcılığı ve uluslararası alandaki başarısı merakla takip edilecek.

Yararlanılan kaynaklar: DTM, Pirelli, Red Bull