Afganistan’daki Taliban hükümeti, İslamabad ile Pakistan Talibanı arasında arabuluculuk yapıyor

Siraceddin Hakkani, İslamabad ile isyancılar arasındaki barış görüşmelerinde arabuluculuk yapıyor.

Taliban unsurları önceki gün Kabil Havalimanı yakınlarında bir kişinin öldüğü, iki kişinin yaralandığı patlama olayıyla ilgili incelemelerde bulunuyor (EPA)
Taliban unsurları önceki gün Kabil Havalimanı yakınlarında bir kişinin öldüğü, iki kişinin yaralandığı patlama olayıyla ilgili incelemelerde bulunuyor (EPA)
TT

Afganistan’daki Taliban hükümeti, İslamabad ile Pakistan Talibanı arasında arabuluculuk yapıyor

Taliban unsurları önceki gün Kabil Havalimanı yakınlarında bir kişinin öldüğü, iki kişinin yaralandığı patlama olayıyla ilgili incelemelerde bulunuyor (EPA)
Taliban unsurları önceki gün Kabil Havalimanı yakınlarında bir kişinin öldüğü, iki kişinin yaralandığı patlama olayıyla ilgili incelemelerde bulunuyor (EPA)

Afganistan’daki Taliban hükümetinin, Pakistan Taliban Hareketi (Tehrik-i-Taliban Pakistan -TTP) isyancıları ile İslamabad hükümeti yetkilileri arasında barış görüşmeleri tertip ettiği bildirildi.
Bu adım, Pakistan hükümetinin, Afganistan’ın sınır beldelerinde gizlenen TTP unsurlarına karşı tedbir alması talebinin Taliban hükümeti tarafından reddedilmesinin ardından geldi.
TTP, Pakistan güvenlik güçlerine saldırı düzenlemek için Afganistan topraklarını kullanıyor.
İslamabad’ın, TTP karşıtı tedbirler alınması yönündeki ısrarlı taleplerini reddeden Taliban hükümeti, Pakistan hükümeti ile Afganistan’da gizlenen TTP yönetimi arasında görüşmeler gerçekleştirmeyi teklif etti.
Bu bağlamda Pakistanlı bir üst düzey yetkili, “Afgan Taliban Hareketi’ne, Afganistan’ın sınır beldelerine gizlenen TTP üyelerine karşı tedbirler alması için defalarca talepte bulunduk” dedi.
TTP, Taliban’ın Kabil’de kontrolü ele geçirmesinden hemen öncesine kadar Afganistan-Pakistan sınır hattındaki bölgede aktifti.
Pakistanlı yetkililer, İslamabad’ın yasaklı örgütün (TTP) tırmanan şiddet eylemlerini durdurma çabaları kapsamında yapılan görüşmelerde Taliban hükümeti İçişleri Bakanı Siraceddin Hakkani ve İstihbarat Başkanı Abdulhak Vasık’ın arabuluculuk yaptığını belirtti.
TTP’nin sadece bu yıl içindeki saldırıları sonucu onlarca Pakistanlı asker öldü. Pakistan iyi niyet göstergesi olarak, Pakistan içerisinde terör saldırılarına katılan 100’den fazla tutuklu TTP üyesini serbest bıraktı.
Afgan Talibanı ile TTP arasında eskiye dayanan bir ittifak var. Zira ABD’nin Afganistan’ı işgali sırasında ikisi işbirliği içinde NATO güçlerine saldırılar düzenliyordu.
Pakistan hükümeti yetkilileri ile TTP arasında görüşmelerin başladığına dair haberler iki hafta önce dolaşıma girdi. Bu haberlere göre, görüşmelerde Pakistan tarafını, Pakistan Servisler Arası İstihbarat (ISI) Eski Başkanı Korgeneral Fayiz Hamid temsil ediyor. Hamid halihazırda Afganistan sınırına yakın bölgelerde bir askeri oluşumu yönetiyor.



Gizli Irak Savaşı belgeleri: “Washington, Londra pahasına Bağdat’ta rejimi değiştirdi”

Tony Blair, Irak savaşı kararı nedeniyle kendi partisinden büyük tepki çekmişti (Reuters)
Tony Blair, Irak savaşı kararı nedeniyle kendi partisinden büyük tepki çekmişti (Reuters)
TT

Gizli Irak Savaşı belgeleri: “Washington, Londra pahasına Bağdat’ta rejimi değiştirdi”

Tony Blair, Irak savaşı kararı nedeniyle kendi partisinden büyük tepki çekmişti (Reuters)
Tony Blair, Irak savaşı kararı nedeniyle kendi partisinden büyük tepki çekmişti (Reuters)

Birleşik Krallık'ın (BK), ABD'ye Irak işgalinin Tony Blair'ın başbakanlığına mal olabileceği uyarısında bulunduğu belirtiliyor.

Londra'daki Ulusal Arşivler tarafından yayımlanan yeni belgelere göre Blair'ın dış politika danışmanı David Manning, dönemin ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Condoleezza Rice'la 2003'te yaptığı görüşmede şunları söyledi:  

ABD, Londra'da yönetimin değişmesi pahasına Bağdat'ta rejim değişikliğini desteklememelidir.

Guardian'ın haberinde Manning ve Rice arasındaki görüşmenin, Blair'in 31 Ocak 2003'te dönemin ABD Başkanı George W. Bush'u ziyaret etmesinden önce gerçekleştiği aktarılıyor.

Irak işgalinden iki ay önce gerçekleşen bu görüşme sırasında Washington, Irak işgaline yönelik Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nden (BMGK) ikinci bir karar çıkarılması için harekete geçip geçmemeye henüz karar vermemişti. Blair'ın hedefinin, Bush'u ikinci BMGK kararı için ikna etmek olduğu belirtiliyor.

BMGK, 8 Kasım 2002'de düzenlenen oturumda 1441 sayılı kararı kabul etmişti. Bu karar, Saddam Hüseyin yönetiminin silahsızlanma yükümlülüklerini yerine getirmesi için son uyarı niteliğini taşıyordu. Ancak herhangi bir askeri müdahale yetkisi verilmemişti.

BMGK'da veto hakkına sahip Fransa ve Rusya, Irak işgaline yetki verecek olası bir ikinci kararı reddedeceklerini bildirmişti. Haberde, Washington'ın "Fransa ve Rusya'nın isteksizliği nedeniyle gün geçtikçe sabırsızlandığı" yazılıyor.

Blair'ın, BK Parlamentosu ve kamuoyundaki savaş karşıtı seslere karşı işgali meşru kılmak için ikinci kararda ısrarcı davrandığı, ABD'yi diplomatik kanalları açık tutması için ikna etmeye çalıştığı aktarılıyor.

Manning'in 29 Ocak 2003'te Blair'e gönderdiği gizli notta şu ifadeler yer alıyor:

İkinci BMGK kararı, iç siyaset bağlamında sizin için politik bir gereklilik. Bu olmadan askeri harekat için kabine ve Parlamento'dan destek alamazsınız. Rice, böyle bir şey yapmayı denerseniz görevden alınabileceğinizi anlamalı.

Manning, aynı notta Rice'la konuşmasına dair, "Ona, Bush'un kumar oynamayı göze alabileceğini söyledim. İkinci BMGK kararını Bush da istiyordu ama bir açıdan bu onun için o kadar da önemli değildi. Zaten Kongre'den onay almıştı" ifadelerini kullanıyor.

Ancak Bush'ın, Blair'ın ziyaretinden kısa süre önce yaptığı Ulusa Sesleniş konuşmasının, Londra yönetimine manevra yapacak alan bırakmadığı aktarılıyor.

Buna ek olarak BK Savunma Bakanlığı'nın, Bush'la görüşmesinden önce Blair'a şu notu ilettiği belirtiliyor:

Saddam'ın iktidarının zayıflaması ciddi bir iç savaşa yol açabilir.

Bush yönetimi, Irak'ın kitle imha silahlarına sahip olduğunu ve BMGK kararını ihlal ettiğini öne sürmüş fakat buna yönelik kanıt bulunamamıştı. ABD Senatosu İstihbarat Komitesi, 2004'te Irak'ta kitle imha silahları iddialarının yanlış olduğunu kabul etmişti. Irak'ta kurulan bir komisyon da 2005'te yayımladığı raporda ülkede kitle imha silahı olmadığı sonucuna varmıştı.

Bush, Kongre'nin onayladığı Askeri Güç Kullanma Yetkisi'yle (AUMF) 20 Mart 2003'te Irak işgalini başlatmıştı.

İşçi Partili Blair'ın öncülüğünde Parlamento'da düzenlenen oylamada 149'a karşı 412 oyla ülkenin savaşa katılmasına karar vermişti. Ancak karşı oyların 139'unun İşçi Partili parlamenterlerden gelmesi dikkat çekmişti.

BK'de Gordon Brown yönetiminin başlattığı ve 2016'da yayımlanan Chilcot Raporu'nda, Blair'ın Parlamento'ya eksik ve yanıltıcı bilgi verdiği ve Savunma Bakanlığı'nın "iç savaş" uyarılarını görmezden geldiği ortaya konmuştu.

Independent Türkçe, Guardian, Financial Times