Küresel petrol piyasalarındaki arz daralması endişeleri fiyatlarda hareketliliğe neden oldu

Hindistan'da bir petrol sahası (Reuters)
Hindistan'da bir petrol sahası (Reuters)
TT

Küresel petrol piyasalarındaki arz daralması endişeleri fiyatlarda hareketliliğe neden oldu

Hindistan'da bir petrol sahası (Reuters)
Hindistan'da bir petrol sahası (Reuters)

Brent petrolün varili uluslararası piyasalarda 113,90 dolardan işlem görüyor.
Dün 118 dolara kadar yükselen Brent petrolün varil fiyatı, günü 114,17 dolar seviyesinde tamamladı. Brent petrolün varil fiyatı bugün saat 09.17 itibarıyla kapanışa göre yüzde 0,24 düşüşle 113,90 dolar oldu. Aynı dakikalarda Batı Teksas türü (WTI) ham petrolün varili 113,80 dolardan alıcı buldu.
Fiyatlardaki hareketlilikte, küresel petrol piyasalarındaki arz daralması endişeleri ve dünyanın en büyük petrol tüketicisi ABD'de yaklaşan seyahat sezonuyla artan güçlü talep beklentileri etkili oldu.
AB ülkeleri liderlerinin gelecek hafta yapacakları toplantıda Rusya'dan petrol tedarikinin durdurulmasını içeren pakette anlaşacağı beklentilerine yönelik açıklamalar arz daralması endişelerini destekliyor.
AB Komisyonu, ay başında üye ülkelere Rusya'ya yönelik 6'ncı yaptırım paketi taslağını göndermişti. Pakette, Rusya'dan ham petrol tedarikinin 6 ay içinde, rafine ürün tedarikinin de yıl sonuna kadar aşamalı olarak durdurulması yer alıyor.
AB Komisyonu, bazı üye ülkelerin karşıt tutumu nedeniyle yaptırım paketi içeriğinde bazı değişiklikler yapmış, Macaristan, Slovakya ve Çekya'ya Rusya'dan petrol ithalatında ek süre tanımıştı. Söz konusu tavizlere rağmen Macaristan hala ikna edilemedi.

Son olarak Macaristan Başbakanı Viktor Orban, AB Konseyi Başkanı Charles Michel'e yazdığı mektupta, AB'nin Rusya'ya karşı bugüne kadar masaya getirdiği tüm yaptırım tekliflerini kabul ettiğini ama 30-31 Mayıs'taki AB Konseyi'nde gündeme getirilmesi planlanan yeni yaptırım paketini kabul etmeyeceğini belirtti.
ABD'de 30 Mayıs Anma Günü'nden eylül ayına kadar devam edecek yoğun seyahat sezonunun yaklaşması da petrol talebinde yükseliş beklentilerini artırıyor. Bu durum arz daralması endişelerinin yaşandığı küresel piyasalarda fiyatların yükselişini destekliyor.
Dünyanın ikinci en büyük petrol tüketicisi Çin'de devam eden Kovid-19 tedbirleri ise fiyatları baskılamayı sürdürüyor. Başkent Pekin ve ülkenin ticaret merkezi Şanghay başta olmak üzere nüfusu yoğun, kritik sanayi ve iş kollarına ev sahipliği yapan büyük şehirlerindeki kısıtlamalar, ekonomi üzerinde etkili oluyor. Buna rağmen, petrol fiyatları küresel piyasalarda son iki ayın en yüksek seviyelerinde seyrediyor.
Brent petrolde teknik olarak 114,95 ile 116,07 dolar aralığının direnç, 113,83 ile 112,71 dolar aralığının ise destek bölgesi olarak izlenebileceği ifade ediliyor.



ABD Hazine Bakanı: Çin'in hazine tahvillerini silah olarak kullanma riski yok

Hazine Bakanı Scott Besant, Washington'daki Kongre binasını gezdi (Reuters)
Hazine Bakanı Scott Besant, Washington'daki Kongre binasını gezdi (Reuters)
TT

ABD Hazine Bakanı: Çin'in hazine tahvillerini silah olarak kullanma riski yok

Hazine Bakanı Scott Besant, Washington'daki Kongre binasını gezdi (Reuters)
Hazine Bakanı Scott Besant, Washington'daki Kongre binasını gezdi (Reuters)

ABD Hazine Bakanı Scott Besant dün yaptığı açıklamada, tahvil piyasasındaki dalgalanmaya rağmen Çin'in Hazine tahvillerini ülkeye karşı bir silah olarak kullanması korkusunu küçümsedi ve Pekin'in elinde bulundurduğu devasa tahviller yoluyla ABD'ye ekonomik zarar verme riski olmadığını söyledi.

Besant Yahoo Finance'e verdiği bir röportajda, “Hazine tahvilleri belli bir seviyeye ulaşırsa ya da Federal Rezerv (ABD merkez bankası) yabancı bir varlığın- ben buna düşman demezdim ama yabancı bir varlığın- siyasi kazanç için ABD devlet tahvili piyasasını silah olarak kullandığına ya da istikrarsızlaştırmaya çalıştığına inanırsa, eminim ortak harekete geçeriz ama henüz böyle bir şey görmedik,” dedi. Besant “Güçlü bir araç setimiz var” ifadesini kullandı.

Çin, ocak ayında yaklaşık 761 milyar dolar değerinde tahvil ile Japonya'dan sonra ABD devlet borçlarının en büyük ikinci yabancı sahibi konumunda.

Besant, “(Çin) Hazine tahvillerini satsaydı, yuan satın almak zorunda kalacaktı ve bu da para birimini güçlendirecekti (bu da Çin ihracatının dış pazarlarda rekabet avantajını kaybetmesine neden olacaktı)” dedi. “Tam tersini yaptı” diyen Besant, satışın Çin'in ekonomik çıkarına olmadığını ifade etti.

ABD Başkanı Donald Trump, ABD'nin tüm ticaret ortaklarına yönelik daha geniş kapsamlı karşılıklı gümrük vergilerinin bir parçası olarak bu yıl Çin mallarına yüzde 145 gümrük vergisi getirdi. Bu durum Pekin'in alay ve eleştirilerine yol açmış, Pekin de ABD mallarına uygulanan gümrük vergilerini %125'e çıkararak karşılık vermişti. Pekin, Trump'ın gümrük vergisi stratejisini Besant'ı çok üzecek şekilde “şaka” olarak nitelendirdi.

Şarku’l Avsat’ın Bloomberg TV’den aktardığına göre Besant kanala verdiği bir röportajda “Bu bir şaka değil. Bunlar gerçekten büyük rakamlar" demişti. Besant, ABD ile Çin arasındaki herhangi bir müzakerenin “tepeden”, yani Trump ve Çinli mevkidaşı Şi Cinping ile yapılması gerektiğini ifade etti.