Teksas Senatörü Ted Cruz, AR-15 tüfeği yasaklanırsa çok daha fazla çocuğun öleceğini iddia etti

Senatör, Uvalde'de 21 kişiyi öldüren silahlı saldırganın kullandığı silahın yasaklanmasının sokak suçlarından dolayı daha fazla çocuğun ölümüne neden olacağını iddia ediyor

Senatör Ted Cruz, 25 Mayıs 2022'de Uvalde'deki dua töreninde (AP)
Senatör Ted Cruz, 25 Mayıs 2022'de Uvalde'deki dua töreninde (AP)
TT

Teksas Senatörü Ted Cruz, AR-15 tüfeği yasaklanırsa çok daha fazla çocuğun öleceğini iddia etti

Senatör Ted Cruz, 25 Mayıs 2022'de Uvalde'deki dua töreninde (AP)
Senatör Ted Cruz, 25 Mayıs 2022'de Uvalde'deki dua töreninde (AP)

ABD'de Teksas Senatörü Ted Cruz, bir dizi okul katliamında kitlesel saldırı düzenleyenler tarafından kullanılan askeri tarzdaki yüksek güçlü tüfeğin yasaklanmasının, Amerikalılar sokak soygunlarını durdurmak için uzun namlulu tüfekler kullanamayacağından daha fazla çocuğun ölümüne neden olacağını iddia etti.
The Independent'ın haberine göre, Cruz, bu şoke edici iddiayı Ulusal Tüfek Birliği'nin Houston'daki yıllık kongresinde yaptığı konuşmada dile getirdi. Houston, 18 yaşındaki bir silahlı saldırganın bu ay Teksas'ın Uvalde kentindeki Robb İlkokulu'nda 19 çocuk ve iki öğretmeni öldürmek için satın aldığı AR-15 tarzı tüfeği kullandığı yerden 483 kilometreden daha yakın bir mesafede.
Teksaslı Cumhuriyetçi, cuma günkü 26 dakikalık konuşmasının çoğunu son 10 yılda kitlesel saldırı düzenleyenlerin çoğunluğunun kullandığı tüfeğin yasaklanmasının daha az kitlesel silahlı saldırıya yol açacağını öne süren Demokratları, "elitleri" ve basını sert sözlerle eleştirmeye ayırdı ve Demokratların sadece 4 gün önce 21 kişiyi öldürmek için kullanılan silahı yasaklamak istemesinin sebebinin "Amerikalıları silahsızlandırmak" istemeleri olduğunu iddia etti.
"Neşeyle, yurttaşlarını silahsızlandıran diğer ülkeleri işaret ediyorlar, başarılı olurlarsa hemen ardından gelecek suç ve cinsel saldırı artışını görmezden geliyorlar" diyen Cruz, askeri tarzda tüfeklere yönelik yasaklar işe yarasaydı (yıllardır tabancalarla işlenen cinayetleri engellemek için mücadele eden) Illinois eyaletindeki Chicago şehrinin "cinayetlerin cehennem çukuru" olmayacağını öne sürdü.
Cruz "Silahlar, her yıl 500 bin ila 1 milyon kez bir suçu durdurmak için savunma amaçlı kullanılıyor. Bu, solun Amerika'yı silahsızlandırması durumunda söz konusu suçların artık durdurulmayacağı anlamına geliyor" dedi ve "metrolardaki çok daha fazla bekar annenin" günlük işe gidiş gelişlerinde uzun namlulu tüfek taşıyamazlarsa "sadece suçlular silah taşıyacağı" için saldırıya uğrayacağını ekledi.
Ayrıca Cruz, kitlesel saldırı düzenleyenlerin tercih ettiği silahın yasaklanması durumunda "çok daha fazla çocuğun" öldürüleceğini de belirtti.
Adalet İstatistikleri Bürosu'nun 2016'daki araştırmasına göre, federal cezaevi mahkumlarının yalnızca yüzde 2'si, hüküm giydikleri suçları işlerken tüfek veya av tüfeği kullandıklarını söyledi.
Federal Soruşturma Bürosu verileri de cinayetlerin büyük çoğunluğunun (yüzde 62) tabanca kullanılarak işlendiğini gösterirken, AR-15 gibi tüfekler okullarda ve diğer yerlerde çok sayıda yaralanma ve ölümle sonuçlanan silahlı olaylarda tercih edilen silah oldu.
Silahlı okul saldırganlarına gelince, AR-15 tüfeği sadece ABD tarihindeki en ölümcül ikinci silahlı okul saldırısı olan Uvalde saldırısında değil, en ölümcül silahlı saldırı olan 2012 Sandy Hook katliamında ve Florida eyaletinin Parkland şehrinde 17 kişinin hayatını kaybettiği 2018 tarihli silahlı okul saldırısında da kullanıldı.
AR-15, Ağustos 2019'da Teksas'ın El Paso şehrinde 23 kişinin öldüğü ve 23 kişinin yaralandığı katliamda, ertesi gün Ohio'nun Dayton şehrinde 10 kişinin hayatını kaybettiği silahlı saldırıda ve Ekim 2017'de Nevada'ya bağlı Las Vegas şehrindeki bir country müzik festivalinde 61 müzikseverin katledildiği, 411 kişinin de yaralanmasına neden olan katliamda da kitlesel saldırı düzenleyenlerin tercih ettiği silahtı.



Amerikalı bir radyocu, Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından gönderilen soruları sorduğu röportajın ardından istifa etti

ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
TT

Amerikalı bir radyocu, Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından gönderilen soruları sorduğu röportajın ardından istifa etti

ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)

ABD Ulusal Radyosu "NPR" dün (Pazartesi) yaptığı açıklamada, Philadelphia’lı yayıncı Andrea Lawful-Sanders'ın, ABD Başkanı Joe Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından hazırlanan soruları sorduğu röportajın ardından istifasını sunduğunu bildirdi.

Philadelphia kanalı röportajı, Biden'ın eski Başkan Donald Trump ile tartışmasından sonra medyaya ilk çıkışı olarak tanımladı.

Biden, 14 dakikalık röportajda siyah seçmenlerin gücünü vurguladı ve yönetiminin, siyah üniversiteleri desteklemek ve ilk siyah kadın Yüksek Mahkeme yargıcını aday göstermek gibi bazı başarılarını övdü.

NPR, Sanders ve bir başka sunucunun hafta sonu Biden kampanya ekibinin hafta başında kendilerine röportaj için sorular verdiğini itiraf ettiklerini belirtti.

Biden, Earl Ingram'ın programında Afrikalı Amerikalılarla ilgili aynı konular hakkında konuşmuş ve onlar için neler başardığını vurgulamıştı.

CNN'den Victor Blackwell ile yapılan ortak röportaj sırasında Blackwell hem Sanders'a hem de Ingram'a şu soruyu yöneltti: "Soruları Beyaz Saray'dan ya da kampanya ekibinden mi aldınız, yoksa soruları önceden göndermeniz mi istendi?" Bu soruyu sormamın nedeni ikinizi de eleştirmek değil, daha ziyade şunu öğrenmek istiyorum: Beyaz Saray şu anda Başkan'ın canlılığını ve etkinliğini kanıtlamaya çalışıp çalışmadığını bilmek istiyorum, bunu, Başkan'ın kendisine hangi soruların sorulacağını bilmesi için röportajdan önce soruları göndererek mi yapıyor?

Sorular onay için bana gönderildi" diyen Lawful-Sanders, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bana sekiz soru geldi ve onayladığım dört tanesi seçildi.

Ingram cevap vermedi, ancak cumartesi günü Associated Press'e ayrı olarak yaptığı açıklamada, Biden'ın yardımcılarının kendisine önceden dört sorudan oluşan bir liste gönderdiklerini söyledi.

Önceden belirlenmiş soru listenin kendisini tereddütte bırakmasına rağmen, "bu ABD Başkanı ile konuşma fırsatı olduğu için" görüşmeye devam ettiğini belirtti.

İtiraflar, Biden'ın yoğun baskı altında olduğu ve Donald Trump'a karşı geçen ayki tartışmada gösterdiği sallantılı performansın ardından hasar kontrolü yapmaya çalıştığı bir dönemde geldi.

Sanders daha sonra Facebook'ta yayınladığı kısa bir video ile cumartesi günü istifasını sunduğunu ve artık kanalda çalışmadığını vurgulayarak, "bu yolculukta rol oynayan" herkese teşekkür etti.

Philadelphia kanalı, iş ilişkilerinin sona erdiğini ayrıca duyurdu ve kanalın yöneticisi Sarah Lomax yaptığı açıklamada, 3 Temmuz röportajının "yönetimin bilgisi, istişaresi veya iş birliği olmaksızın yayıncı tarafından bağımsız olarak ayarlandığını" söyledi."

İsminin açıklanmaması kaydıyla konuşan bilgili bir kaynağa göre bu itirafların yol açtığı tartışmaların ardından Biden'ın kampanya ekibi soru önermekten vazgeçme kararı aldı.

Biden'ın görev süresi boyunca, son yedi başkana göre daha az basın toplantısı ve medya röportajına katılması dikkat çekidir.