Suudi Arabistan Bakanlar Kurulu, Eğitim Bakanlığı bütçesine ‘bilimsel araştırma’ maddesi ekledi

Suudi Arabistan Eğitim Bakanı Dr. Hamad Al Şeyh (SPA)
Suudi Arabistan Eğitim Bakanı Dr. Hamad Al Şeyh (SPA)
TT

Suudi Arabistan Bakanlar Kurulu, Eğitim Bakanlığı bütçesine ‘bilimsel araştırma’ maddesi ekledi

Suudi Arabistan Eğitim Bakanı Dr. Hamad Al Şeyh (SPA)
Suudi Arabistan Eğitim Bakanı Dr. Hamad Al Şeyh (SPA)

Suudi Arabistan Bakanlar Kurulu, 2022 yılı için Eğitim Bakanlığı bütçesine ‘bilimsel araştırma’ maddesi eklemeye karar verdi.
Bu fon, Üniversitelerde Bilimsel Araştırma ve Geliştirmenin Desteklenmesine Yönelik Kurumsal Finansman Programı’na tahsis edilecek.
Eğitim Bakanı Dr. Hamad Al Şeyh, bu kararın liderliğin eğitim ve bilimsel araştırmalara verdiği kalıcı desteğin bir uzantısı olduğunu belirterek, Suudi üniversitelerindeki araştırmacılar için mükemmellik, liderlik ve küresel rekabet sağlayacağını vurguladı.
Eğitim Bakanı’nın Üniversiteler, Araştırma ve İnovasyondan Sorumlu Yardımcısı Muhammed es-Sudayri ise, “Bu adım, liderliğin bilimsel ve araştırma projelerini destekleme ve bilimsel araştırmanın rolünü geliştirmek için üniversitelerdeki ulusal kadroları güçlendirme konusundaki istekliliğini teyit ediyor” dedi.
Bakanlık, ülkedeki 30 üniversitede bilimsel araştırma ve geliştirmeyi içeren programın 7 ana sütununu açıkladı.
Bunlar, araştırma stratejileri ve kimliklerine göre finansman, ekonomik, gelişimsel ve sosyal etkisi olan araştırma projeleri için finansman, program aracılığıyla finanse edilen projelerin çeşitliliği yoluyla teknolojinin yenilikçiliği ve ticarileştirilmesini kapsıyor.
Sütunlar ayrıca, finanse edilen araştırma projelerinin doğruluk ve beyan edilen şeffaflıkla incelemeye ve değerlendirmeye tabi tutulmasını, Bakanlık ile aralarında yapılan performans anlaşmalarına göre tüm üniversiteler için finansman bütçelerinin belirlenmesi, üniversiteler ile özel ve sanayi sektörleri arasında araştırma ve yenilik ortaklığının oluşturulması ve finansmanı ihtiyaca ve karşı karşıya kalınan krizlere göre yönlendirmede esnekliği de içeriyor.
Bakanlık, programın amacının bilimsel yayıncılığın kalitesini yükseltmek ve etkisini en üst düzeye çıkarmak, Suudi üniversitelerine verilen patentleri ekonomik ürünlere dönüştürmek, üniversiteler, yerel araştırma kurumları veya özel sektör ile yerel düzeyde işbirliğini artırmak, üniversitelerde araştırma ve geliştirmenin yaygınlaştırılması ve araştırma kadrolarının geliştirilmesi olduğunu da bildirdi.



Bir inanç yolculuğunun ardından... Danimarkalı mühtedi kadın, İslam’la tanışalı henüz bir yıl olmadan hacca gitti

Arafat'ın huzur dolu atmosferinde bir hacı adayı (Fotoğraf: Beşir Salih)
Arafat'ın huzur dolu atmosferinde bir hacı adayı (Fotoğraf: Beşir Salih)
TT

Bir inanç yolculuğunun ardından... Danimarkalı mühtedi kadın, İslam’la tanışalı henüz bir yıl olmadan hacca gitti

Arafat'ın huzur dolu atmosferinde bir hacı adayı (Fotoğraf: Beşir Salih)
Arafat'ın huzur dolu atmosferinde bir hacı adayı (Fotoğraf: Beşir Salih)

Mekke: Ömer el-Bedevi

Danimarka vatandaşı Liz Christensen, bir yıldan kısa bir süre önce, bir inanç sığınağı arayışı yolculuğunun ardından İslam'ı seçtiğini açıkladı.

Şarku’l Avsat ile yaptığı sohbette, dünyanın farklı yerlerinden dua ederek gelen hacıların görüntüsü de dahil olmak üzere İslam'a ait olmanın tüm tezahürlerini anlatırken sözleri gözyaşlarıyla karıştı.

Liz, bu yıl dünyanın 100 ülkesinden 2 bin 443 hacı adayını ağırlayan İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Misafir Programı'nın bir parçası. Misafirlerin her birinin inançlarının özünü ve çevreleri üzerindeki etkisini yansıtan bir hikayesi var.

Bu misafirlerin arasında, Danimarka'dan Suudi Arabistan'a yaklaşık on saatlik bir yolculukla gelen ve Haccın büyük rüknünü yerine getirmek üzere Arafat'ta vakfeye duran, inanç atmosferiyle dolu, huşu ve sükûnet içinde, takdir-i ilahi ile kuşatılmış hacılara katılarak, kendilerine af, mağfiret, merhamet ve ateşten kurtuluş bahşetmesi için Allah'a dua etmesine vesile olan kendi hikâyesine sahip Liz de bulunuyor.

Danimarkalı mühtedi Liz Christensen, yıllarını inanç yolculuğu üzerine düşünerek geçirdi. (Şarku’l Avsat)Danimarkalı mühtedi Liz Christensen, yıllarını inanç yolculuğu üzerine düşünerek geçirdi. (Şarku’l Avsat)

Şarku’l Avsat'a konuşan Liz gözyaşlarına hâkim olmaya çalışarak şunları söyledi: “Mutluluktan ağlıyorum. Çünkü küçüklüğümden beri Tanrı'yı arıyordum. Pek fazla insanın Tanrı hakkında düşünmediği ya da konuşmadığı bir toplumda büyüdüm ama ben Tanrı'yı arıyordum.”

Liz, inanç yolculuğu boyunca yıllarını düşünerek ve tefekkür ederek geçirmiş, mantığa aykırı olduğuna inandığı şeyleri eleştirmeye cesaret etmiş ve doğayı tefekkür etmesi onu gerçeğin özünü aramaya yöneltmiş.

Liz şöyle diyor: “Dünyadaki güç her zaman galip geldi ve sonra bu güce sevgi demeye başladım. ‘Sevgi en büyük güçtür’ dedim ve bundan tatmin oldum. Sonra doğaya geçtim ve ağaçlardan çok etkilendim. Bu yüzden ağaçlara baktığımda ‘Bir şey var, bir yaratıcı var diyorum’. Zira doğaya baktığımda bunun kendi kendine olması imkânsız.”

Yaklaşık iki milyon Müslüman bu yıl Hac ibadetini yerine getirmek üzere kutsal topraklara gitti. (Fotoğraf: Beşir Salih)Yaklaşık iki milyon Müslüman bu yıl Hac ibadetini yerine getirmek üzere kutsal topraklara gitti. (Fotoğraf: Beşir Salih)

Liz kendi inanç yolculuğuna devam ederken, oğlu geçen yıl şubat ayında İslam'ı seçtiğini açıkladı ve bu onun hareketi hakkında konuşmak için bir fırsat oldu. Liz şöyle diyor: “Bana bunu anlattığında ağlıyordum ama şimdi bunun gerçek olduğunu biliyorum.”

Bu yıl yaklaşık iki milyon Müslüman'ın Hac ibadetini yerine getirdiği kutsal topraklara gelen Liz, mekânın dinginliği karşısında şaşkına döndüğünü ifade etti. “Burada olduğum ve bu kadar çok kız kardeşle konuşabildiğim için çok mutluyum” diyen Liz, Haccın inanç arayışındaki uzun yolculuğunun doruk noktası olduğunu söyledi.