Cezayir, İspanya ile ticari ilişkilerini dondurdu

Cezayir, İspanya ile 20 yıllık dostluk anlaşmasını askıya aldı (arşiv)
Cezayir, İspanya ile 20 yıllık dostluk anlaşmasını askıya aldı (arşiv)
TT

Cezayir, İspanya ile ticari ilişkilerini dondurdu

Cezayir, İspanya ile 20 yıllık dostluk anlaşmasını askıya aldı (arşiv)
Cezayir, İspanya ile 20 yıllık dostluk anlaşmasını askıya aldı (arşiv)

Cezayir, Batı Sahra sorununda politikasını Fas'tan yana değiştiren İspanya ile 20 yıllık geçmişi olan dostluk ve iyi komşuluk anlaşmasının "ivedilikle askıya alınması" kararıyla bağlantılı olarak bu ülkeyle olan dış ticaretini de dondurduğunu duyurdu.
Cezayir Maliye Bakanlığından yapılan açıklamada, "İspanya Krallığı ile dostluk, iyi komşuluk ve iş birliği anlaşmasının askıya alınmasından sonra, ürün ve hizmetlerin dış ticaret işlemlerinin İspanya'dan ve İspanya'ya doğrudan borçlandırılmasının 9 Haziran Perşembe gününden itibaren dondurulması talep ediliyor." ifadesi yer aldı.
Cezayir'deki bankacılık kurulu da üyelerinden, İspanya ile dış ticarette alınan kararın "katı bir şekilde uygulanması için gerekli tüm önlemlerin alınmasını" istedi.
İspanya ile Cezayir arasındaki ikili ticaret hacmi, salgından dolayı bir düşüş yaşasa da 2021'de 3 milyar 348 milyon avro (2 milyar 237 milyon avro ithalat, 1 milyar 111 milyon avro ihracat) olarak açıklanmıştı.
İspanya'nın doğal gazda en büyük tedarikçilerinden biri Cezayir olurken, ikili ticari ilişkilerin dondurulmasının doğal gazı içerip içermeyeceğiyle ilgili bilgi paylaşılmadı.
İspanya hükümeti son iki gündür yaptığı açıklamalarda, "dost ve komşu ülke Cezayir ile yaşanan sorunların diyalog ile aşılabileceğini, doğal gaz anlaşmasının işleyeceğine dair Cezayir en üst makamlarından garanti alındığını" belirtti.
Cezayir Cumhurbaşkanlığınca dün yayımlanan mesajda, İspanya'daki sol koalisyon hükümetinin, Batı Sahra'da Fas tezini savunan "haksız politika değişikliğinden" dolayı, 8 Ekim 2002'de İspanya ile imzalanan iş birliği, iyi komşuluk ve dostluk anlaşmasının ivedilikle askıya alındığı duyurulmuş ve şu ifadeler kullanılmıştı:
"İspanya makamları, İspanya Krallığı üzerinde bölgesel bir idari gücün yükü gibi gördükleri Batı Sahra'da benimsedikleri konumu haklı çıkarmak için, yasal, ahlaki ve siyasi yükümlülüklerini ihlal eden, bir kampanya başlattı. İspanya hükümetinin bu tutumu, yönetim gücü olarak statüsünün dayattığı uluslararası hukuku ihlal ediyor ve bölgedeki durumun kötüleşmesine doğrudan katkıda bulunuyor."

İspanya-Cezayir ilişkilerine etki eden Batı Sahra sorunu
İspanya hükümeti, Batı Sahra sorunundan dolayı yaklaşık 10 ay süren Fas ile yaşadığı diplomatik krizi düzeltmek ve ikili ilişkileri normalleştirmek için mart ayında harekete geçmişti.
Başbakan Pedro Sanchez, Fas Kralı 6. Muhammed'e gönderdiği mektupta, Batı Sahra sorununda Fas'ın ortaya attığı özerklik planını desteklediğini açıklamış, ardından 7 Nisan'da Rabat'a giderek ikili ilişkilerin normalleştirme sürecine girmesini sağlayan ikili anlaşmalara imza atmıştı.
Bu gelişmelerin ardından Cezayir de Madrid'deki büyükelçisini istişare için merkeze çekmişti.
Sanchez, 8 Haziran'da Mecliste yaptığı konuşmada, İspanya'nın Fas ile ilişkileri normalleştirmek için Batı Sahra politikasında yaptığı değişikliği savunarak, Fas'ın Batı Sahra için önerdiği planın "ciddi, inanılır ve gerçekçi temellere dayandığını, diğer yandan İspanya'nın bu bölge halkının davasından vazgeçmediğini" söylemişti.



Filistin Devlet Başkanı Abbas, Başkan Yardımcısı Şeyh'in yetkilerini güçlendirerek reformları derinleştirdi

Dün Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta İsrailli rehinelerin cesetlerini aramak için Mısırlı bir ekibin yürüttüğü kazıları inceleyen Filistinliler (AP)
Dün Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta İsrailli rehinelerin cesetlerini aramak için Mısırlı bir ekibin yürüttüğü kazıları inceleyen Filistinliler (AP)
TT

Filistin Devlet Başkanı Abbas, Başkan Yardımcısı Şeyh'in yetkilerini güçlendirerek reformları derinleştirdi

Dün Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta İsrailli rehinelerin cesetlerini aramak için Mısırlı bir ekibin yürüttüğü kazıları inceleyen Filistinliler (AP)
Dün Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta İsrailli rehinelerin cesetlerini aramak için Mısırlı bir ekibin yürüttüğü kazıları inceleyen Filistinliler (AP)

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas (Ebu Mazen), Başkan Yardımcısı Hüseyin eş-Şeyh'in yetkilerini güçlendirerek Filistin Yönetimi'nin taahhüt ettiği reformları derinleştirdi. Abbas dün, Ulusal Yönetimin başkanlık koltuğu boşaldığında, Yasama Konseyi'nin bulunmaması halinde, Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Yürütme Komitesi Başkan Yardımcısı ve Filistin Devleti Başkan Yardımcısı'nın geçici olarak Filistin Yönetimi Devlet Başkanlığı görevini üstleneceğini belirten bir anayasal bildiri yayınladı.

Şarku’l Avsat’a konuşan Ramallah'tan kaynaklar, bu kararın mevcut aşamanın hassasiyeti ve karmaşıklığının gölgesinde Filistin Yönetimi’ni atlatma girişimlerini önlemek için gerekli olduğunu söylediler.

Öte yandan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ‘ABD tarafından kontrol edildiği’ yönündeki suçlamaları savuşturmak için dün yaptığı açıklamada, bu tür eleştirilerin ‘saçma iddialar’ olduğunu söyledi.

İsrail basınında yer alan haberlerde Netanyahu’nun, kaçırılanların cesetlerini aramak için Mısırlı bir ekibi Gazze'ye göndererek ABD’nin baskısına boyun eğdiğinin ortaya çıkmasından sonra Netanyahu’ya yönelik suçlamalar yoğunlaştı. Ekip, dün sarı hattın doğusundaki İsrail ordusunun konuşlu olduğu bölgede çalışmalarına başladı.

Diğer taraftan Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad dün, Suudi Arabistan, Norveç ve Avrupa Birliği'nin (AB) başkanlığını yaptığı İki Devletli Çözüm için Küresel İttifak Yüksek Düzeyli Toplantısı’na ev sahipliği yaptı. Toplantının gündemi, Filistin Yönetimi'nin desteklenmesi, Gazze Şeridi’ne insani yardımların ulaştırılması, New York Deklarasyonu'nun uygulanması ve ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze'de ateşkes planıydı.


Hızlı Destek Kuvvetleri El Faşir üzerindeki kontrolünü duyurdu

El Faşir'den Tawila kasabasındaki kamplara yerleşen yerinden edilmiş aileler (Mülteciler ve Yerinden Edilmiş Kişiler Koordinasyonu Facebook hesabı)
El Faşir'den Tawila kasabasındaki kamplara yerleşen yerinden edilmiş aileler (Mülteciler ve Yerinden Edilmiş Kişiler Koordinasyonu Facebook hesabı)
TT

Hızlı Destek Kuvvetleri El Faşir üzerindeki kontrolünü duyurdu

El Faşir'den Tawila kasabasındaki kamplara yerleşen yerinden edilmiş aileler (Mülteciler ve Yerinden Edilmiş Kişiler Koordinasyonu Facebook hesabı)
El Faşir'den Tawila kasabasındaki kamplara yerleşen yerinden edilmiş aileler (Mülteciler ve Yerinden Edilmiş Kişiler Koordinasyonu Facebook hesabı)

Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) dün, Sudan'ın batısındaki Kuzey Darfur Eyaleti'nin başkenti el Faşir'in kontrolünü, Sudan ordusuyla stratejik şehirdeki en çetin çatışmanın ardından tamamen ele geçirdiklerini açıkladı. HDK dün erken saatlerde, ordunun şehirdeki son kalesi olan 6. Piyade Tümeni'ni ele geçirdiklerini duyurdu.

Karadaki bu gelişme, HDK tarafından elde edilen en önemli askeri zaferi temsil ediyor, ancak ordudan konu hakkında henüz resmi bir açıklama yapılmadı.

El Faşir Direniş Komiteleri Koordinasyonu (yerel bir insan hakları grubu), Altıncı Piyade Tümeni komutanının yakalanmasıyla ilgili bilgilerin yayılmasının ardından, "tüm ordu ve ortak kuvvet komutanlarının güvende olduğunu ve çatışmaları El Faşir içinden yönettiğini" açıkladı. Şarku'l Avsat'ın görüştüğü el Faşir'deki yerel kaynaklar, "çatışmaların devam ettiğini" ifade etti.


UNIFIL: Güney Lübnan'da devriyelerimizden biri İsrail güçlerinin saldırısına uğradı

Güney Lübnan'da bir UNIFIL devriyesi (EPA)
Güney Lübnan'da bir UNIFIL devriyesi (EPA)
TT

UNIFIL: Güney Lübnan'da devriyelerimizden biri İsrail güçlerinin saldırısına uğradı

Güney Lübnan'da bir UNIFIL devriyesi (EPA)
Güney Lübnan'da bir UNIFIL devriyesi (EPA)

Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü (UNIFIL), dün yaptığı açıklamada, İsrail'e ait bir insansız hava aracının (İHA), Lübnan'ın güneyindeki Kfar Kila kasabası yakınlarında bulunan devriyelerinden birinin yakınına bomba attığını, gücün personeline veya ekipmanına herhangi bir can kaybı veya hasar verilmediğini belirtti.

UNIFIL açıklamasında, bir İsrail İHA’sının Kfar Kila kasabası yakınlarındaki devriyesine yaklaşarak bir bomba bıraktığını, ardından bir İsrail tankının barış güçlerine ateş açtığını ifade etti.

UNIFIL, İsrail ordusunun bu eylemlerini "BM Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı Kararı'nı ve Lübnan egemenliğini ihlal ve barış güçlerinin emniyet ve güvenliğine saygısızlık" olarak değerlendirdi.