Mısır Ulusal Diyaloğun altyapısı hazırlanıyor

Mütevelli Heyeti’nin 15 üyesinin seçilmesi için istişareler başladı

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi geçen Nisan ayında çağrısını yaptığı ulusal diyaloğun etkinliği sırasında (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi geçen Nisan ayında çağrısını yaptığı ulusal diyaloğun etkinliği sırasında (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
TT

Mısır Ulusal Diyaloğun altyapısı hazırlanıyor

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi geçen Nisan ayında çağrısını yaptığı ulusal diyaloğun etkinliği sırasında (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi geçen Nisan ayında çağrısını yaptığı ulusal diyaloğun etkinliği sırasında (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi’nin çağrısını yaptığı ulusal diyalog sürecinin yönetimi için Gazeteciler Sendikası Başkanı Ziya Raşvan’ın genel koordinatör atandığının açıklandı. Genel koordinatörün belirlenmesi sürecin yapısının netleşmesi yolunda önemli bir adım anlamına geliyor.
Şarku’l Avsat’ın Mısır resmi haber ajansı MENA’dan aktardığı habere göre Ulusal Diyalog yönetiminin Genel koordinatörü olarak Gazeteciler Sendikası Başkanı Ziya Raşvan’ın atandığını, Ulusal Diyalog Teknik Sekreterliği Başkanı olarak ise Mısır Medya Düzenleme Yüksek Kurulu (SCMR) Genel Sekreteri Mahmud Fevzi’nin atandığını aktardı.
Sisi’nin diyalog çağrısının ardından, bazı siyasi mahkumların ve aktivistlerin serbest bırakıldığı duyurulmuştu.
Ulusal Diyalog Genel Koordinatörü ve Ulusal Diyalog Sekreterliği Başkanı’nın atanmasına ilişkin resmi duyuruda, ‘ilk oturumlarının önümüzdeki Temmuz ayının ilk haftasında başlayacağı’ da belirtildi.
Raşvan’ın atanmasına yönelik duyuruda, genel koordinatör olarak ilk görevinin, Mısır vatandaşının çıkarlarına hizmet edecek ve farklı ulusal vizyonlara uygun olarak etkin katılım ve sonuçlara ulaşılmasını sağlayacak şekilde, tüm tarafların temsilcilerinden 15 üyeli Ulusal Diyalog Mütevelli Heyeti’ni oluşturmak için siyasi isimler, sendika güçleri ve ulusal diyaloga katılan tüm taraflarla istişarelere başlamak olduğu açıklandı.
Milli Eğitim Akademisi geçen ay, diyalog konusunda vizyonlarını sunmaları için tanınmış kişilere ve politikacılara davetiye gönderdi. Bu arada, muhalefet partisi güçleri ve sivil hareketler, diyalog sürecinde sunmak için ‘birleşik bir tutum’ oluşturmaya çalıştılar.
Ulusal diyaloğun yönetiminden yapılan resmi açıklamaya göre, süreci lojistik açıdan destekleyecek olan Milli Eğitim Akademisi’nin gerekli tüm ekipmanı da tamamlandı.
Mısırlı politikacılar ve parlamenterler, Milli Eğitim Akademisi’nin ulusal diyaloğu devralmasına ilişkin çekincelerini bildirmişler aynı zamanda ülkenin anayasasındaki maddelere dayanarak Şura Meclisi’nin süreci yönetmesini önermişlerdi ancak bu önerileri gerçekleşmedi.
Önyargı endişelerine odaklanan çekincelere yönelik örtülü bir yanıt olarak, Ulusal Diyalog yönetimi, Akademi’nin yeni cumhuriyet çatısı altında etkili bir ulusal diyaloğun içeriğine müdahale etmeyeceğini belirtti. Akademi, örgütsel, teknik ve koordinasyon rolü kapsamında tarafsız davranacak.
Resmi açıklamada, “ulusal diyaloğun sürecinde Mütevelli Heyeti’ne yardımcı olmak ve diyaloğu yürütmek için gerekli tüm bilgileri sağlamak üzere Mısır Medya Düzenleme Yüksek Kurulu (SCMR) Genel Sekreteri Mahmud Fevzi başkanlığında, bir teknik sekreterlik kurulduğu” aktarıldı.
Ulusal diyalog yönetimi “Teknik sekreterlik, farklı kategorilerdeki kişiler tarafından sunulan tüm katılım taleplerini ve tekliflerini Ziya Raşvan’a teslim etti. Görüşmelere ve ulusal diyalog oturumlarının başlamasına hazırlık olarak, yapılan önerilerin tüm detayları önümüzdeki günlerde açıklanacak” açıklamasında bulundu. Ayrıca ulusal diyaloğun, vizyon ve önerilere katılım taleplerinin elektronik bağlantı ve cep telefonu üzerinden alınmaya devam ettiği de vurgulandı.



Hızlı Destek Kuvvetleri ile Güney Sudan güçleri arasında gerilim yaşanıyor

Nisan 2023'te Hızlı Destek Kuvvetleri tarafından dağıtılan bir videodan alınan ve Hartum'un Doğu Nil bölgesindeki savaşçıları gösteren bir fotoğraf (Arşiv- AFP)
Nisan 2023'te Hızlı Destek Kuvvetleri tarafından dağıtılan bir videodan alınan ve Hartum'un Doğu Nil bölgesindeki savaşçıları gösteren bir fotoğraf (Arşiv- AFP)
TT

Hızlı Destek Kuvvetleri ile Güney Sudan güçleri arasında gerilim yaşanıyor

Nisan 2023'te Hızlı Destek Kuvvetleri tarafından dağıtılan bir videodan alınan ve Hartum'un Doğu Nil bölgesindeki savaşçıları gösteren bir fotoğraf (Arşiv- AFP)
Nisan 2023'te Hızlı Destek Kuvvetleri tarafından dağıtılan bir videodan alınan ve Hartum'un Doğu Nil bölgesindeki savaşçıları gösteren bir fotoğraf (Arşiv- AFP)

Juba'daki haberler, Güney Kordofan eyaletinin Heglig petrol bölgesinde Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) ile Güney Sudan Savunma Kuvvetleri arasında gerginlik olduğunu doğrularken, HDK iki taraf arasında herhangi bir silahlı çatışma yaşandığını reddetti.

Juba Post gazetesi, cumartesi gecesi ile pazar sabahı arasında, Juba, Port Sudan ve Nyala arasında yapılan üçlü bir anlaşma uyarınca Heglig petrol sahalarını korumakla görevli Güney Sudan güçleri ile Sudan ordusunun komşu ülkeye çekilmesinin ardından bölgenin kontrolünü ele geçiren HDK arasında keskin bir gerginliğin arttığını bildirdi.

Ancak HDK komutanının danışmanı Paşa Tabik, Facebook'ta yaptığı bir paylaşımda, Sudan yanlısı gazete ve medya kuruluşlarında Heglig'deki çatışmalarla ilgili çıkan haberlerin asılsız olduğunu belirtti. Bu arada, Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre HDK’nin müttefiki Abdulaziz el-Hilu liderliğindeki Sudan Halk Kurtuluş Hareketi-Kuzey (SPLM-N) fraksiyonuyla birlikte kuşattığı Güney Kordofan eyaletinin başkenti Kadugli'den insani yardım ve BM çalışanlarının tahliyesi devam etti.


ABD, Hizbullah'ı yeniden silahlanmaya çalışmakla suçladı

Hizbullah üyeleri, Mayıs 2023'te Güney Lübnan'da düzenlenen bir askeri tatbikat sırasında (DPA
Hizbullah üyeleri, Mayıs 2023'te Güney Lübnan'da düzenlenen bir askeri tatbikat sırasında (DPA
TT

ABD, Hizbullah'ı yeniden silahlanmaya çalışmakla suçladı

Hizbullah üyeleri, Mayıs 2023'te Güney Lübnan'da düzenlenen bir askeri tatbikat sırasında (DPA
Hizbullah üyeleri, Mayıs 2023'te Güney Lübnan'da düzenlenen bir askeri tatbikat sırasında (DPA

Lübnan hükümetinin ordunun Litani Nehri'nin güneyindeki bölgeyi tamamen silahsızlandırma planını uygulamaya yakın olduğunu açıklamasından bir gün sonra, Cumhuriyetçi ABD Senatörü Lindsey Graham dün Hizbullah'ı yeniden silahlanmaya çalışmakla suçladı.

İsrail ziyaretinde, "Hizbullah'ın daha fazla silah üretmeye çalıştığını görüyorum... ve bu kabul edilemez" dedi. Bu arada, savaş ve İsrail'in ateşkes anlaşmasını sürekli ihlal etmesi nedeniyle yerlerinden edilen yaklaşık 90 bin kişi, Lübnan'ın güneyindeki sınır köylerinden iki yıl sonra yeni evlerine yerleşti ve iş yerlerini oraya taşıdı.

Yerlerinden edilenlerden bazıları güneydeki şehir ve köylerde, diğer bir grup ise Beyrut'un güney banliyölerine ve bölgelerine taşınmış, bir kısmı da başkente yakın Lübnan Dağı banliyölerinde yaşamayı tercih etmiştir.


Onuncu kez... Netanyahu hükümeti, yabancı basının Gazze'ye giriş yasağının uzatılmasını talep etti

Filistinli sivil savunma personeli, cumartesi günü Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yıkılan bir evin enkazını kaldırarak Filistinli cesetleri arıyor (EPA)
Filistinli sivil savunma personeli, cumartesi günü Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yıkılan bir evin enkazını kaldırarak Filistinli cesetleri arıyor (EPA)
TT

Onuncu kez... Netanyahu hükümeti, yabancı basının Gazze'ye giriş yasağının uzatılmasını talep etti

Filistinli sivil savunma personeli, cumartesi günü Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yıkılan bir evin enkazını kaldırarak Filistinli cesetleri arıyor (EPA)
Filistinli sivil savunma personeli, cumartesi günü Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yıkılan bir evin enkazını kaldırarak Filistinli cesetleri arıyor (EPA)

İsrail hükümeti, uluslararası medyanın Gazze Şeridi'ne özgür ve bağımsız erişimine izin verilmesi için Yabancı Basın Birliği tarafından verilen dilekçeye yanıt verme süresinin uzatılması talebini dün Batı Kudüs'teki Yüksek Mahkemeye üst üste onuncu kez resmi olarak iletti.

Gazze savaşının başlangıcından bu yana, İsrail'deki Yabancı Muhabirler Birliği'ni ve yüzlerce uluslararası medya kuruluşunu temsil eden Tel Aviv'deki Yabancı Basın Birliği, saha gazetecilerini Gazze Şeridi'ne ve savaştan etkilenen diğer Filistin ve hatta İsrail bölgelerine getirmeye çalıştı; ancak İsrail yetkilileri, yabancı gazetecilerin yanı sıra İsrailli gazetecilerin de girişinin ordu tarafından düzenlenen ve sıkı askeri refakat ve yayınlanmadan önce gazetecilik materyallerinin askeri sansüre tabi tutulması zorunluluğunu içeren koşullar altında gerçekleştirilen sınırlı turlarla sınırlandırıldığı istisnai durumlar dışında, sürekli olarak reddetti.

Savaşın başlamasından birkaç ay sonra, dernek İsrail mahkemelerine başvurmak zorunda kaldı ve hükümetten gazetecilerin askeri refakat olmadan Gazze'ye bağımsız olarak girmelerine izin vermesini talep etti. Ancak mahkeme, askeri operasyonları gerekçe göstererek bu talebi reddetti.

Geçtiğimiz ağustos ayında Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bulunan Nasır Hastanesi'ne düzenlenen İsrail baskınında öldürülen beş gazeteciden birinin naaşını taşıyanlar... (AFP)Geçtiğimiz ağustos ayında Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bulunan Nasır Hastanesi'ne düzenlenen İsrail baskınında öldürülen beş gazeteciden birinin naaşını taşıyanlar... (AFP)

Eylül 2024'te yeni bir dilekçe sunuldu ve bunun üzerine mahkeme hükümete gazetecilerin erişimine izin verecek bir plan sunması kararını verdi. Ancak hükümet, konuyu atlatmanın başka bir yolunu buldu ve mahkemeden kararın ertelenmesini ve daha fazla süre verilmesini defalarca talep etti.Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre bunu şimdiye kadar 10 kez yaptı.

Mahkeme, ertelemeyi kabul ederek İsrail'i yatıştırmaya çalışıyor gibi görünüyordu. Bu yaklaşım, İsrail politikasını bağımsız haberciliği engellemeye yönelik sistematik bir girişim olarak gören uluslararası medya çevrelerinde geniş çaplı öfkeye yol açtı.

ABD Başkanı Donald Trump'ın arabuluculuğuyla sağlanan ateşkesin 10 Ekim'de yürürlüğe girmesinin ardından eleştiriler yoğunlaştı ve yabancı basının erişim talebi daha da acil hale geldi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, konuyu yakın zamanda iki kez ele aldı. Fox News'e verdiği bir röportajda, orduya bu konuya "hazırlıklı olması" talimatı vereceğini söyledi.

İsrail Yabancı Basın Birliği, özellikle mahkemenin görünüşte "hoşgörülü" tavrından dolayı bu politikadan "derin hayal kırıklığı" duyduğunu ifade etti.

Filistinli Gazeteciler Sendikası bu yasağı "İsrail'in Gazze ve Batı Şeria'daki suçları hakkındaki gerçeği gizleme politikasının ayrılmaz bir parçası" olarak görüyor.

Sendika başkanı Nasır Ebu Bekir'e göre, 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze'de İsrail'in eliyle yaşananlar "tarihteki en büyük gazeteci katliamı"dır.

Açıklamasında, yaklaşık bin 500 Filistinli gazetecinin şu anda bombalamalar altında çalışmaya devam ettiğini, yüzlercesinin yaralandığını ve yaklaşık 200'ünün İsrail tarafından tutuklandığını, ayrıca birçok medya kuruluşunun da İsrail tarafından tahrip edildiğini belirtti.