SDG Sözcüsü Ferhad Şami Şarku’l Avsat’a konuştu: Türkiye’nin olası ilerleme hamlesine topyekûn bir savaşla karşılık veririz

SDG unsurları askeri eğitim sırasında (AFP)
SDG unsurları askeri eğitim sırasında (AFP)
TT

SDG Sözcüsü Ferhad Şami Şarku’l Avsat’a konuştu: Türkiye’nin olası ilerleme hamlesine topyekûn bir savaşla karşılık veririz

SDG unsurları askeri eğitim sırasında (AFP)
SDG unsurları askeri eğitim sırasında (AFP)

Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Sözcüsü Ferhad Şami, Türkiye’nin Suriye içinde olası bir ilerleme hamlesine topyekûn bir savaşla karşılık vereceklerini söyledi.
Şami, Türkiye’nin Suriye içinde olası bir ilerleme hamlesinin, ABD ve Rusya’nın Suriye’nin kuzeydoğusuyla ilgili imzaladığı tüm ateşkes anlaşmalarını iptal edeceğini ve bu hamleye karşılık başlatacakları topyekûn savaşın Türkiye’nin nüfuzu altındaki bölgelere, İdlib kentine ve Halep kırsalındaki askeri operasyon bölgelerine uzanacağını belirtti.
Şami, SDG Genel Komutanlığı’nın 7 Haziran’da düzenlediği toplantıda alınan kararlarla ilgili soruya, “SDG’nin tüm bileşenleri Türkiye’nin olası bir saldırısına karşı topyekûn bir savaşa girmenin önemine ve Şam hükümetinin aktif bir askeri pozisyon alması gerektiğine işaret etti. SDG Genel Komutanlığı Uluslararası Koalisyon Operasyonlar Odası’yla Türk operasyonunun DEAŞ örgütüyle mücadele üzerindeki etkisini ele aldı. Genel Komutanlık Türkiye’yi caydırmak için Şam hükümeti güçleriyle koordinasyon kurmaya hazırlandığını bildirdi. Türk operasyonuna karşı silahını doğrultanlarla koordinasyon sağlamaya ve hazır olduğumuzu daha önce dile getirmiştik. Şam hükümeti, işgalcilere karşı olduğunu söyleyen güçlerden biri. Geriye kalan sorunları hükümetle daha sonra görüşeceğiz” diye cevap verdi.
Şami, Türkiye’nin operasyon tehdidinin başlangıcından bu yana SDG kontrolündeki bölgelerde Rus güçlerin gerçekleştirdiği eğitim ve tatbikatların ne anlama geldiği sorusuna verdiği yanıtta, “Bu, askeri değil, siyasi bir mesajdır. Rus güçlerinin çekildiğini ifade eden haberler yayılırken, Moskova bu tatbikatlarla burada olduğunu ve saha düzleminde hiçbir değişikliğin olmadığını söylüyor” dedi.
Türkiye’nin söz konusu askeri operasyonu başlatması durumunda Suriye’nin çatışma haritasında değişikliklerin olacağını belirten Şami, “Türkiye, Kürt ve Arap yerel sakinleri tehcir edecek ve Suriye topraklarını bölecek. Heyet Tahrir Şam (HTŞ) Afrin ve Azez kentlerine saldırma fırsatı yakalayacak. Hükümet güçleri İdlib ve kırsalına saldıracak. Bununla eşzamanlı olarak da Suriye çöllerinde uyuyan DEAŞ hücreleri faaliyetlerine hız verecek. Türk operasyonu gerçekleşmesi halinde Suriye’yi bekleyen en tehlikeli senaryo ise büyük bir güç dalgasının başlaması ve Suriye krizinin yeniden başa dönmesi olacak” diye konuştu.



Yakıt sıkıntısı Gazze'nin en büyük hastanesini mezarlığa çevirmekle tehdit ediyor

İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarının yol açtığı yıkımdan (Reuters)
İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarının yol açtığı yıkımdan (Reuters)
TT

Yakıt sıkıntısı Gazze'nin en büyük hastanesini mezarlığa çevirmekle tehdit ediyor

İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarının yol açtığı yıkımdan (Reuters)
İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarının yol açtığı yıkımdan (Reuters)

İsrail'in askeri harekâtı devam ederken yaşanan yakıt sıkıntısı, Gazze'nin en büyük sağlık merkezindeki doktor ve hastaları yakında karanlığa gömme tehdidi taşıyor. Doktorlar, Şifa Hastanesi'nin tamamen felç olabileceğini söylüyor.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu Washington'da ABD Başkanı Donald Trump ile Gazze'deki İsrailli rehinelerin akıbetini görüşürken, Şifa Hastanesi doktorları hastalara yönelik yakın bir tehdit konusunda uyarıda bulundu.

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı'nın Genel Müdürü Munir h el-Berş Reuters'a yaptığı açıklamada, tehditlerin “bir füze ya da roket değil, yakıt girişini engelleyen, bu insanları tedavi haklarından mahrum bırakan ve hastaneyi sessiz bir mezarlığa dönüştüren kuşatma” olduğunu söyledi.

“Ölümün her şeyi yediği Gazze Şehri'nin kalbinde, Şerit'teki en büyük hastane olan Ae-Şifa Hastanesi yaşam ve ölüm arasında geçen saatlere tanıklık ediyor” ifadelerini kullandı.

İsrail'in hava saldırıları ve sürekli bombardımanı, İsrail ile Hamas arasında 7 Ekim 2023'te patlak veren savaştan önce bile İsrail tarafından uzun süredir abluka altında tutulan, küçük kara parçası Gazze Şeridi'ndeki hastaneleri ciddi şekilde etkiledi.

Filistinliler ve sağlık çalışanları İsrail ordusunu hastanelere saldırmakla suçluyor, İsrail ise bu suçlamaları reddediyor.

İsrail Hamas'ı tıbbi tesislerde faaliyet göstermek ve buralarda komuta merkezleri kurmakla suçluyor, Hamas ise bu suçlamaları reddediyor.

Ancak bunun bedelini tıbbi bakım, yiyecek ve su ihtiyacı içindeki hastalar ödüyor.

Şarku’l Avsat’ın Dünya Sağlık Örgütü’nden (WHO) aktardığına göre çatışmaların başlamasından bu yana sağlık tesislerine 600'den fazla saldırı düzenlendi. Ancak örgüt saldırıların sorumluluğunu herhangi bir tarafa atfetmedi. Örgüt, Gazze'deki sağlık sektörünün “çökmekte” olduğunu, yakıt ve tıbbi malzemelerin yetersiz kaldığını ve sık sık çok sayıda yaralı geldiğini belirtti.

BM örgütüne göre Gazze'deki 36 devlet hastanesinin yarısı kısmen çalışıyor.

Şifa Hastanesi Müdürü Muhammed Ebu Silmiyye, hastanenin, tuzdan arındırma tesislerinin ve su dağıtım şebekesinin çalışmasını doğrudan tehdit eden yakıt krizi nedeniyle, insani bir felaket yaşanabileceği uyarısında bulundu.

İsrail'i Gazze'deki hastanelere aralıklı olarak yakıt sağlamakla suçladı.

Gazze'de tıbbi tesislerdeki yakıt sıkıntısı ve hastalar için riskler konusunda yorum talebine, İsrail'in yardımları koordine eden askeri kuruluşu olan Topraklardaki Hükümet Faaliyetlerinin Koordinasyonu (COGAT) henüz yanıt vermedi.