CEO’dan itiraf: Rusya’daki araçlarda ABS ve hava yastığı yok

Rusya, yaptırımlar nedeniyle hava yastığı veya kilitlenme karşıtı fren sistemi olmayan arabalar üretecek

Renault CEO’su Luca de Meo, Paris’te düzenlenen bir teknoloji konferansında (Reuters)
Renault CEO’su Luca de Meo, Paris’te düzenlenen bir teknoloji konferansında (Reuters)
TT

CEO’dan itiraf: Rusya’daki araçlarda ABS ve hava yastığı yok

Renault CEO’su Luca de Meo, Paris’te düzenlenen bir teknoloji konferansında (Reuters)
Renault CEO’su Luca de Meo, Paris’te düzenlenen bir teknoloji konferansında (Reuters)

Rusya’nın en büyük otomobil firması AvtoVaz’ın eski CEO’su  Luca de Meo, yerli üretimi desteklemek adına hava yastığı veya kilitlenme karşıtı fren sistemi (ABS) gibi temel güvenlik özelliklerine sahip olmayan otomobiller üretmek zorunda kaldıklarını” açıkladı.
Bloomberg tarafından yayınlanan bir rapora göre Renault’un CEO’su Luca de Meo, Renault’un geçtiğimiz aya kadar birlikte çalıştığı AvtoVaz fabrikasının malzeme eksikliği nedeniyle yeni araba üretiminde bazı temel güvenlik sistemlerinden feragat etmek zorunda kaldığını belirtti.
De Meo, Rusya’da üretilen arabalarda hava yastığı ve kilitlenme karşıtı fren sisteminin olmamasının yasal olduğunu ve Rusya’nın ‘büyük olasılıkla Renault’un tercih etmediği şekilde araba üreteceğini’ açıkladı.
De Meo, Renault’un Rusya’daki varlıklarını 2,2 milyar Euro değerindeki sembolik bir meblağ karşılında Kremlin’e devredilmesini kabul etmesinden 1 ay sonra söz konusu açıklamada bulundu. Rusya’nın bir numaralı aracı Lada’yı üreten AvtoVaz, NAMI isimli devlete ait otomobil araştırma enstitüsü tarafından devralındı.
AvtoVaz ve diğer yabancı araba firmaları, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Ukrayna’yı işgal etmesinden aylar sonra ülkeye uygulanan yaptırımların parça tedarikinin engellemesi nedeniyle ülkede üretimi durdurmuştu. Rus haber merkezi TASS, 8 Haziran tarihinde ülkede yeniden üretime başlandığını aktarmıştı. Savaş nedeniyle ülkedeki araba satışları düşük seviyelere indi.
De Meo, Rusya’ya uygulanan ticari yaptırımların arabalar için gereken sistemlerin AvtoVaz tesislerine ulaşmasına engel olduğunu belirtti.
Meo, “Markamız için istediğimiz şekilde iyi bir teknoloji ile çalışmak imkansızdı. Artık Rusya’ya araba parçası girmiyor” dedi.
Rusya Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Togliatti bölgesinde Lada otomobillerinin üretileceğini açıklamıştı. Moskova Belediye Başkanı Sergey Sobya, Renault’un eski fabrikasında Sovyet Rusya arabası Moskvitch’in üretileceğini açıkladı.



ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
TT

ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Lübnan'da kendi ifadesiyle ‘Başkan Trump'ın sabrına bağlı’ sınırlı bir zaman dilimi olduğunu vurguladı.

Barrack, New York'ta düzenlediği ve Şarku’l Avsat'ın da davet edildiği basın toplantısında şunları söyledi: “Trump sabrıyla tanınsa da bu sabır sınırsız değil. Lübnan'ı çok seviyor ve belki de Dwight Eisenhower'dan bu yana hiçbir ABD başkanı bu sevgiyi göstermemiştir. Bu ülkeye yönelik samimi takdirlerini ifade etti. Ancak Lübnanlılar harekete geçmeli. Bu fırsatı değerlendirmek zorundalar. Aramızda bir etkileşim var, bu nedenle zaman zaman biraz hayal kırıklığına uğrasam da iyimserim.”

Hizbullah'ın silahları konusunda Barrack, kabine içinde ve üç başkan (Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Meclis Başkanı) arasında bir uzlaşmaya varılırsa ve Hizbullah ağır silahlarını yavaş yavaş bırakmayı kabul ederse bunun bir başlangıç olacağını söyledi. Barrack sözlerini şöyle sürdürdü: “Lübnan'da herkes hafif silahlar taşıyor ama burada söz konusu olan İsrail'i etkileyebilecek silahlar. Bu desteklenmesi gereken bir süreç ve Lübnan ordusunun silah toplama işini yapabilmesi için güçlendirilmesi gerekiyor. Sorun şu ki orduya bir süredir ödeme yapılmıyor ve bu da engellerden biri. Tüm bu unsurların aynı anda gerçekleşmesi gerekiyor. Lübnanlılar arasında büyük saygı gören Lübnan ordusunun silahların nasıl iade edileceği ve bir iç savaşa yol açmadan nasıl toplanacağı konusunda Hizbullah ile yumuşak bir müzakere yürütmesi için güçlendirilmesi lazım. Çünkü bu silahlar yeraltı garajlarında, mahzenlerde ve evlerin altında saklanıyor.”

Barrack, Lübnan hükümetinin Hizbullah'ın silahlarıyla ilgili olarak gecikmesinin sebebinin iç savaş korkusu olduğuna inanıyor.

ABD elçisi, Suriye ile İsrail arasındaki herhangi bir normalleşmenin doğal olarak Lübnan, İsrail, Irak ve nihayetinde İsrail arasında da normalleşmeyi gerektireceğini belirtti. Barrack, “Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, İsrail'in düşman olmadığını ve mevcut sorunlara çözüm bulmak için İsrail'le görüşmeye ve müzakereye açık olduğunu söylerken tutumunda netti. Bu süreç diğer komşu ülkelerde olduğu gibi kademeli adımlarla başlayacak” ifadelerini kullandı.

Barrack, “Başkan Trump'ın İran'ın bombalanmasına verdiği destek gibi attığı cesur adımlar kısa vadeli de olsa bir fırsatı temsil ediyor. Çünkü İran, Hamas, Hizbullah ve Husiler şu anda geçici bir geri çekilme durumunda. Geri kalan ülkelerin kendilerini yeniden tanımlama şansı var” dedi ve kararın kendilerine bağlı olduğunu vurguladı. Barrack, “Bu adımların zaten atılmakta olduğuna ve herkesin bu yönde ilerlemek için sorumlulukla hareket ettiğine inanıyorum” diyerek sözlerini noktaladı.