Ukrayna'ya savaşmaya giden Kanadalı emekli korgeneral hakkında tecavüz davası açıldı

Trevor Cadieu ülkesine geri döneceğini söyledi

Trevor Cadieu'nün soruşturma yürütülüyorken emekli olup Ukrayna'ya savaşa gitmesi tepki toplamış fakat Kanadalı yetkililer bunun süreci etkilemeyeceğini söylemişti (CBC)
Trevor Cadieu'nün soruşturma yürütülüyorken emekli olup Ukrayna'ya savaşa gitmesi tepki toplamış fakat Kanadalı yetkililer bunun süreci etkilemeyeceğini söylemişti (CBC)
TT

Ukrayna'ya savaşmaya giden Kanadalı emekli korgeneral hakkında tecavüz davası açıldı

Trevor Cadieu'nün soruşturma yürütülüyorken emekli olup Ukrayna'ya savaşa gitmesi tepki toplamış fakat Kanadalı yetkililer bunun süreci etkilemeyeceğini söylemişti (CBC)
Trevor Cadieu'nün soruşturma yürütülüyorken emekli olup Ukrayna'ya savaşa gitmesi tepki toplamış fakat Kanadalı yetkililer bunun süreci etkilemeyeceğini söylemişti (CBC)

Ukrayna'da savaşmaya giden Kanadalı bir emekli korgeneral hakkında askeri okuldayken başka bir öğrenciye tecavüz ettiği gerekçesiyle dava açıldı.
Kanada Silahlı Kuvvetleri İnzibat Komutanlığı'nın çarşamba günü yayımladığı açıklamada, emekli Korgeneral Trevor Cadieu hakkında tecavüz suçlamasıyla hukuki işlem başlatıldığı duyuruldu.
Cadieu, 1994'te Ontario eyaletindeki Kingston şehrinde yer alan Kanada Kraliyet Askeri Koleji'nde öğrenciyken bir kadın öğrenciye tecavüz etmekle suçlanıyor.
Eylülde emekli korgeneralin Kanada ordusunun başına geçmesi düşünülürken, hakkındaki suçlamaların ortaya çıkmasıyla soruşturma başlatılmıştı.
Suçlamaları reddeden Cadieu ise nisanda emekliliğe ayrıldığını duyurmuş ve Rus istilasına karşı savaşmak için Ukrayna'ya gittiğini söylemişti.
Kanada'nın devlet kanalı CBC'ye açıklamasında Cadieu, hakkında hukuki işlem başlatıldığından haberi olduğunu ve Ukrayna'dan dönmek için hazırlık yaptığını söyledi.
Komutanlığın açıklamasında davanın sivil mahkemeler tarafından yürütüleceği bildirildi.
Eski Kanada Yüksek Mahkemesi Başsavcısı Louise Arbour, geçen ay yayımladığı bir raporda Kanada ordusundaki cinsel saldırı, ayrımcılık ve kadın düşmanlığı olaylarına dikkat çekmişti.
Arbour, ordu yönetiminin söz konusu olaylarla ilgili gerekli hukuki işlemleri yürütmediğini ve ordudaki toksik ortamı gidermekte başarısız olduğunu öne sürmüştü.
Geçen yıl nisanda ordunun meclise sunduğu bir raporda da 2015 ila 2021'de 581 cinsel saldırı, 221 de cinsel taciz olayı yaşandığı belirtilmişti.
Independent Türkçe, Guardian, CBC, Global News



ABD-İran nükleer müzakereleri: Tahran, uranyum zenginleştirmeyi sınırlayabilir

İran, Buşehr Nükleer Santrali'ne yeni yatırım çekmeyi planlıyor (Reuters)
İran, Buşehr Nükleer Santrali'ne yeni yatırım çekmeyi planlıyor (Reuters)
TT

ABD-İran nükleer müzakereleri: Tahran, uranyum zenginleştirmeyi sınırlayabilir

İran, Buşehr Nükleer Santrali'ne yeni yatırım çekmeyi planlıyor (Reuters)
İran, Buşehr Nükleer Santrali'ne yeni yatırım çekmeyi planlıyor (Reuters)

İran'ın, ABD'nin talebiyle uranyum zenginleştirilmesini sınırlandıracak bir anlaşmayı imzalamayı düşündüğü belirtiliyor. 

İran’ın dini lideri Ali Hamaney’in başdanışmanı Ali Şemhani, NBC News’e yaptığı açıklamada, böyle bir anlaşmayı ABD’nin yaptırımları kaldırması karşılığında kabul edebileceklerini söyledi. 

Şemhani, ABD Başkanı Donald Trump’ın yaptırımları kaldırması halinde İran’ın da nükleer silah üretmemeyi, yüksek düzeyde zenginleştirilmiş uranyum stoklarını imha etmeyi ve sadece sivil kullanım için düşük düzeyde uranyum zenginleştirmeyi kabul edeceğini belirtti. Ayrıca Tahran, uluslararası kuruluşların süreci denetlemesine izin verileceğini bildirdi. 

Hamaney’in başdanışmanı şöyle devam etti: 

Amerikalılar söyledikleri gibi davranırsa, elbette daha iyi ilişkilerimiz olabilir. Yakın gelecekte daha iyi bir duruma gelebiliriz.

Diğer yandan İsrail’in ABD-İran müzakere sürecini bozmaya çalıştığını söyleyen Şemhani, Washington’ın İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’ya karşı önlem alması gerektiğini belirtti: 

Amerikalılar Bibi etkisini ortadan kaldırırlarsa anlaşmayı kolayca imzalayabilirler.

Trump’ın Suudi Arabistan ziyareti sırasında İran’ı hedef alan açıklamaları Tahran’dan tepki çekmişti. ABD Başkanı, anlaşma imzalanmasa İran’a azami baskı uygulayacağını ve petrol ihraç etmelerine izin vermeyeceğini söylemişti. İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ise Trump’ı eleştirerek "Hiçbir zorbaya boyun eğmeyiz” demişti.

Uranyum zenginleştirme düzeyleri ve nükleer silah üretme kapasitesi, ABD-İran müzakerelerindeki kilit konulardan biri. 

İran Dışişleri Bakanı Abbas Erakçi, uranyum zenginleştirme hakkına sahip olduklarını ve bunun müzakere edilemeyeceğini bildirmişti. Ancak zenginleştirme faaliyetlerinin düzeyiyle ilgili değişiklikler yapılabileceğini belirtmişti. Washington ise uranyum zenginleştirme çalışmalarının tamamen durdurulmasını istiyor.

İran'la Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) daimi üyeleri ABD, Rusya, Çin, Birleşik Krallık ve Fransa'yla Almanya arasında Temmuz 2015'te Kapsamlı Ortak Eylem Planı (KOEP) imzalanmıştı. Uluslararası yaptırımların kaldırılması karşılığında Tahran'ın nükleer faaliyetlerinin denetim altına alındığı anlaşma Ocak 2016'da yürürlüğe girmiş, İran da uluslararası yaptırımlardan kısmen kurtulmuştu. 

Ancak Trump'ın 2018'de anlaşmadan tek taraflı çekilerek İran'a yeniden yaptırım uygulamaya başlamasıyla Tahran yönetimi, kademeli olarak hem zenginleştirilmiş uranyum stokunu artırmış hem yüksek düzeyde uranyum zenginleştirmeye başlamıştı.

Tahran ve Washington, önce 12 Nisan'da Umman'ın başkenti Muskat'ta, 19 Nisan'da İtalya'nın başkenti Roma'da, 26 Nisan’da da yine Muskat’ta görüşme yapmıştı. Son müzakere 11 Mayıs’ta Muskat’ta gerçekleştirilmişti. Taraflar, görüşmelerde ilerleme kaydedildiğini bildirmişti. 

Independent Türkçe, NBC News, Times of Israel