Maymun çiçeği Avrupa’nın 5 başkentinde yayılıyor

Montreal'de bir maymun çiçeği aşı merkezinin önündeki Kanadalılar (Reuters)
Montreal'de bir maymun çiçeği aşı merkezinin önündeki Kanadalılar (Reuters)
TT

Maymun çiçeği Avrupa’nın 5 başkentinde yayılıyor

Montreal'de bir maymun çiçeği aşı merkezinin önündeki Kanadalılar (Reuters)
Montreal'de bir maymun çiçeği aşı merkezinin önündeki Kanadalılar (Reuters)

Avrupa Bulaşıcı Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi’nin (ECDC) salı günü yaptığı açıklamaya göre, Berlin, Paris, Londra, Madrid ve Lizbon, en fazla maymun çiçeği vakası kaydedilen Avrupa başkentleri listesine girerken, İspanya, dünyada salgının en geniş çapta yayılmasına tanık olan ülke oldu.
Maymun çiçeği virüsünün endemik Afrika bölgeleri dışında en geniş salgınını gözlemledikten ve uluslararası uyarı yayınlanmasından 5 hafta sonra, Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) Avrupa Bölge Ofisi, maymun çiçeği vakalarının neredeyse tüm Avrupa ülkelerinde yükselişte olduğunu doğrulamıştı. Merkezden yapılan açıklamada, 28 Avrupa ülkesinde teyit edilen vaka sayısının iki binden fazla olduğu ve Londra, Madrid ve Lizbon olmak üzere üç Avrupa başkentinde yayılma zincirlerinin hala kontrol altına alınamadığı belirtildi. Almanya, Fransa, Belçika, Hollanda ve İtalya’daki bazı büyük şehirlerde ise virüsün bulaşmasının hızlandığı ifade edildi. ECDC açıklamasında, İspanya’nın başkenti Madrid, günde 26 yeni vaka oranıyla Avrupa şehirleri listesinin başında geldiğini ve bunun belki de bariz semptomlar taşımayan yaralanmalar nedeniyle belirsiz odakların varlığını gösterdiği belirtildi.
ECDC uzmanları, maymun çiçeğinin Orta ve Batı Afrika ülkelerindeki küçük kemirgenler arasında görülen zoonotik bir hastalık olduğunu, şimdiye kadar kapsamı sınırlı olan bulaşma zincirlerini başlatarak tükürük sıvıları yoluyla insanlara bulaştığını belirtiyor. Uzmanlar ayrıca, virüsün mevcut yayılımındaki yeni olgunun, şimdiye kadar teyit edilen toplam vakanın yüzde 98’ini oluşturacak şekilde, erkekler arasında eşcinsel ilişkilerde bulaşma olduğuna dikkat çekiyor.
Bununla birlikte WHO, hastalığın cinsel ilişki yoluyla bulaşmadığını düşünüyor. Ancak bazı yeni araştırmalar bu hipotez üzerinde araştırma yapmaya başladı. Zira İtalya’da yakın zamanda yapılan bir araştırma, enfekte olmuş ilk 4 kişinin menisinde virüsü tespit etti.
İngiltere’deki Surrey Üniversitesi’nde Moleküler Viral Bilimler Profesörü ve çiçek hastalığı konusunda dünyanın önde gelen uzmanlarından Carlos Maluquer, şimdiye kadar yapılan çalışmaların sonuçlarına göre, bu virüsün daha önce bilinmeyen yeni bulaşma kanallarıyla karşı karşıya kaldığımızı ve bu yeni yayılımı kontrol etmenin kolay olmayacağını söyledi. Maluquer, “Virüs birçok ülkede yayıldı ve enfeksiyonları artıyor, izleme ve sınırlama araçları ise hala çok sınırlı. Tedavi için sağlık merkezlerine başvuran vakalar, hastaların sadece küçük bir yüzdesini oluşturuyor. Bu da bir sonraki aşamada hastalığın yayılma olasılığını artırıyor” değerlendirmesinde bulundu.
Birleşik Krallık, Portekiz ve Fransa’da yapılan araştırmalar, vakalar ile temasa geçenlerin çoğunun, ya önceden tanımadıkları insanlarla ilişki kurdukları  ya da gizliliği korumak için kimliklerini açıklamayı reddettiklerinden dolayı tespit edilemediğini bildirmişti.
Salgının gelişimini takip eden WHO uzmanları, şimdiye kadar elde edilen bilgilerin olumlu yanının, tehlikeli birliktelikler çemberi dışındaki vakaların sayısının hala çok az olması olduğunu, bunun virüsün yeni yayılma modellerine adapte olamadığı anlamına geldiğini söylüyor. Ancak, virüs ne kadar uzun süre yayılırsa, o kadar hızlı ve geniş çapta uyum sağlama ve yayılma koşullarına sahip olacağı konusunda uyardılar.
Maymun virüsü, koronavirüsler de dahil olmak üzere RNA virüslerinden daha az mutasyona uğrama yeteneğine sahip DNA türündendir. Virüsün mevcut hali ile 2018’de Birleşik Krallık’ta Nijerya’dan getirilen 3 vakanın verilerinin karşılaştırıldığı genetik çalışmalar, beklenenden daha fazla mutasyon olduğunu gösterdi. Araştırmacılar, bunların virüsün şiddetini artırmaya yetmeyen küçük mutasyonlar olduğunu ancak bulaşmasını hızlandırmaya yardımcı olup olmadıklarının henüz bilinmediğini belirtiyor. 
ECDC’ye göre, Afrika dışındaki mevcut salgın, geçen ayın başlarında ilk kez İngiltere’de ortaya çıktı. Ancak sonraki araştırmalar, birkaç hafta önce Londra, Madrid ve Lizbon’da yaygın olarak görüldüğünü gösterdi. İngiliz sağlık yetkilileri dün, yüzde 80’i başkent Londra’da olmak üzere 574 vaka bildirdi. Almanya Sağlık Bakanlığı bu haftanın başından bu yana 400’den fazla enfeksiyon bildirirken, bunların yarısından fazlası Berlin’de kaydedildi. Fransa’da, vaka sayısı bir haftadan kısa bir sürede ikiye katlanarak, çoğu Paris’te olmak üzere 91’den 183’e yükseldi. İsviçre, İtalya ve Hollanda’da son birkaç gün içinde vaka sayısında önemli artışa tanık olundu.
WHO’nun verilerine göre Kanada, sağlık yetkililerinin virüse karşı bağışıklık kazanmak isteyenlere aşı yaptırdığı Quebec eyaleti başta olmak üzere Amerika kıtasında en fazla vaka kaydeden ülke oldu. ABD’li uzmanlar, ABD’deki doğrulanmış düşük vaka sayısının, gerçek vaka sayısından çok daha düşük olduğu konusunda uyardılar.
Son gelişmeler, WHO’nun salı günü, SARS-CoV-2 ve çocuk felci gibi maymun çiçeğini de ‘uluslararası bir sağlık acil durumu’ ilan etme kararını ele almak üzere bir toplantı çağrısında bulunmasına neden oldu. Yaz döneminde virüsün daha geniş ve daha hızlı yayılmasına ilişkin artan korku karşısında, WHO, ECDC ile iş birliği içinde, hastalığı kontrol altına almak için önerilen stratejilerini özetleyen ortak bir belge yayınladı. Belgede, virüsün yıllardır endemik olduğu ülkeler ile henüz endemik olmadığı ülkeler arasında ayrım yapılmaması gerektiği vurgulandı.



İlk kez "eceline susamış bir gezegen" keşfedildi

HIP 67522 b, manyetik alan çizgileri boyunca yıldızının yüzeyine doğru enerji dalgası göndererek patlamaları tetikliyor (Danielle Futselaar)
HIP 67522 b, manyetik alan çizgileri boyunca yıldızının yüzeyine doğru enerji dalgası göndererek patlamaları tetikliyor (Danielle Futselaar)
TT

İlk kez "eceline susamış bir gezegen" keşfedildi

HIP 67522 b, manyetik alan çizgileri boyunca yıldızının yüzeyine doğru enerji dalgası göndererek patlamaları tetikliyor (Danielle Futselaar)
HIP 67522 b, manyetik alan çizgileri boyunca yıldızının yüzeyine doğru enerji dalgası göndererek patlamaları tetikliyor (Danielle Futselaar)

Bilim insanları ilk kez "eceline susamış bir gezegen" keşfetti. İlk kez bir gezegenin, yıldızını bu şekilde etkilediği gözlemlendi. 

Dünya'dan yaklaşık 400 ışık yılı uzaktaki HIP 67522 adlı yıldız ve yörüngesindeki iki gezegen uzun zamandır takip ediliyor. Sadece 17 milyon yaşındaki yıldız, 4,5 milyar yaşındaki Güneş'e kıyasla daha büyük ancak daha soğuk. 

Yıldızın HIP 67522 b adlı gezegeni, şaşırtıcı derecede yakın bir yörüngede dönüyor. Ötegezegen yıldızın etrafındaki bir turunu sadece 7 günde tamamlıyor; yani gezegende bir yıl, Dünya zamanıyla sadece bir hafta sürüyor.

Hollanda Radyo Astronomi Enstitüsü'nden Ekaterina Ilin, "Daha önce HIP 67522 gibi bir sistem görmemiştik; gezegen bulunduğunda, yıldızının yörüngesinde 10 günden daha kısa bir sürede döndüğü bilinen en genç gezegendi" diyor.

Ilin ve ekip arkadaşları bu nedenle NASA'nın Geçiş Halindeki Ötegezegen Araştırma Uydusu (Transiting Exoplanet Survey Satellite / TESS) ve Avrupa Uzay Ajansı'nın ötegezegen uydusu CHEOPS'u kullanarak sistemi daha yakından incelemeye karar verdi. 

Araştırmacılar HIP 67522 b'nin yıldızıyla  kurduğu sıkı etkileşim nedeniyle kendi sonunu hazırladığını tespit etti. 

Devasa plazma topları olan yıldızların yüklü parçacıkları, yüzeydeki hareketleriyle güçlü manyetik alanlar yaratıyor. Manyetik alan çizgileri birbirini kesemediğinden, bazen bunlar düğümlenip aniden koparak güneş patlamaları adı verilen radyasyon patlamalarına yol açıyor.

Bilim insanları, Dünya gibi pek çok gezegenin de manyetik alanı olduğu için yıldızına yakın gezegenlerin, yıldızlardaki manyetik alan patlamalarını tetikleyip tetiklemediğini merak ediyordu. 

HIP 67522 sistemini inceleyen ekip, yıldızdaki patlamaların gezegen onun önünden geçerken sıklaştığını saptadı. Araştırmacılar bu nedenle patlamaları gezegenin tetiklediği sonucuna vardı. 

Normalde yıldızların, yörüngelerindeki gezegenlerden etkilenmediği düşünülüyordu. Ancak araştırmacılar HIP 67522'nin yaşı nedeniyle ve güçlü bir manyetik alanı olması durumunda bunun mümkün olduğunu söylüyor.

Bulguları hakemli dergi Nature'da dün (2 Temmuz) yayımlanan çalışmaya göre gezegen yakın yörünge dönüşü sırasında enerji biriktiriyor ve bunun bir kısmını, yıldızın manyetik alan çizgileri boyunca bir kırbaç misali, dalgalar halinde geri gönderiyor. Bu şok dalgası, manyetik alandan yıldızın yüzeyine geçtiğinde muazzam bir patlama yaşanıyor.

Ancak bu güçlü kozmik ışınların büyük bir kısmı uzaya savrulmak yerine gezegene geri dönüyor. Bilim insanları HIP 67522 b'nin bugüne kadar bulunan ilk "eceline susamış gezegen" olduğunu söylüyor. 

Ilin "Gezegen özellikle enerji yüklü patlamaları tetikliyor gibi görünüyor" diyerek ekliyor: 

Gezegenin, yıldızın manyetik alan çizgileri boyunca gönderdiği dalgalar belirli anlarda patlamaları başlatıyor. Ancak patlamaların enerjisi dalgaların enerjisinden çok daha yüksek. Dalgaların oluşmaya hazır patlamaları tetiklediğini düşünüyoruz.

Araştırmacılar halihazırda yaklaşık Jüpiter büyüklüğündeki HIP 67522 b'nin, 100 milyon yıl içinde Neptün'e yakın bir boyuta geleceğini tahmin ediyor.

Bilim insanları sistemi incelemeye devam ederek patlamalarda ne tür enerji salındığını anlamayı umuyor. Ayrıca bu türden benzer sistemlerin var olup olmadığını araştırmak için çalışmalarını genişletmeyi planlıyorlar.

Ilin, "Aklımda milyonlarca soru var çünkü bu tamamen yeni bir fenomen, dolayısıyla ayrıntılar hâlâ net değil" diyor.

Independent Türkçe, Popular Science, Live Science, NASA, Nature