Suudi Arabistan’da Dünya Müzik Günü’nü kutlanıyor

Etkinlikte Suudi-Fransız bir grup da konser verdi. (Fotoğraf: Saad el-Dusari)
Etkinlikte Suudi-Fransız bir grup da konser verdi. (Fotoğraf: Saad el-Dusari)
TT

Suudi Arabistan’da Dünya Müzik Günü’nü kutlanıyor

Etkinlikte Suudi-Fransız bir grup da konser verdi. (Fotoğraf: Saad el-Dusari)
Etkinlikte Suudi-Fransız bir grup da konser verdi. (Fotoğraf: Saad el-Dusari)

Suudi Arabistan Kültür Bakanlığı, müziğin dünyanın farklı kültürleri ile köprü kurulmasında önemi doğrultusunda, Müzik Kurumu aracılığıyla önde gelen uluslararası festivaller arasında yer alma yönünde ilerliyor. Bu hedef, Suudi Arabistan’ın krallığın farklı bölgelerindeki sanatsal derinliği ve müzikal çeşitliliği öne çıkarmak üzere belirlendi.
Müzik Kurumu’nun rolü, Riyad, Cidde, el-Huber ve el-Ula’da Dünya Müzik Günü’nü kutlamak üzere, Fransız Büyükelçiliği’nin MDLBEAST ve Vizyon 2030 Fonu (Diplomatik faaliyetler çerçevesi dışında) iş birliğinde düzenlenen ilk müzik festival ile dikkat çekici bir şekilde ön plana çıktı.
Fransa’nın eski Kültür Bakanı Jack Lang tarafından 40 yıl önce başlatılan festival, canlı müzik performanslarını sergilenmesini ve müzik kültürünün zenginliğini ve çeşitliliğini vurgulamayı amaçlıyor. Festival ayrıca tüm müzikseverlere ulaşmayı, gençleri ve yetişkinleri müzik sanatlarının çeşitli türleri ile tanıştırmayı hedefliyor.
Müziğe adanan gün, her ülkenin kültürel özellikleriyle uyum içinde kutlanıyor ve bu da dünyada tanınmış bir müzik etkinliği haline gelmesi için daha geniş bir alana yayılmasını sağlıyor. Öyle ki 2017 yılında Dünya Müzik Günü, 120’nin üzerinde ülkede kutlandı.
Fransa’nın Riyad Büyükelçisi Ludovic Pouille Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada bunun, 120 ülkede kutlanan Dünya Müzik Günü’nün Fransa’da başlatılmasından 40 yıl sonra Suudi Arabistan’daki ilk kez düzenlendiğini, böylesine önemli bir günde Riyad, Cidde, el-Huber ve el-Ula’daki etkinliklere katılmaktan sevinç duyduklarını belirtti.


Fotoğraf (Saad el-Dusari)

Pouille, Suudi Arabistan’ın uluslararası ve yerel müzisyenleri desteklemeye katkıda bulunan eğlence etkinliklerinin yanı sıra büyük müzikal festivalleri ile dünyanın dört bir yanından sanatı ve sanatçıları bir araya getiren bir merkez haline geldiğini de sözlerine ekledi.
Pouille, Suudi müziğine yönelik beğenisini dile getirirken Suudi Ardah’ını dinlemekten keyif aldığını belirtti. Ayrıca zaman zaman ud ve kanun gibi bazı doğu müzik aletlerini dinlemek için de etkinliklere katıldığını belirterek Suudi sanatçı Muhammed Abdu’nun şarkılarına hayranlığını dile getirdi.
Suudi DJ Solskin de festivale katılmaktan ve farklı geçmişlerden ve gruplardan çok sayıda izleyici önünde olmaktan gurur duyduğunu bildirdi. Seyirci ile son derece olumlu bir etkileşim kurdukların dikkat çekti. Suudi müzisyen, bu kadar kısa bir sürede böylesine büyük bir kalabalığın önüne çıkacağını düşünmediğini belirterek sanat kariyerine yaklaşık iki yıl önce Kovid-19 pandemisi döneminde başladığını ancak bugün şarkılarını binden fazla seyircinin önünde sergilediğin, söyledi. Festivalin akşam saatlerindeki etkinlikleri başta ud olmak üzere klasik enstrümanların kullanıldığı şarkılardan tekno müziğe kadar farklı müzik türlerini icra eden yerel sanatçılarla başladı. Ardından bin 500’den fazla seyircinin önünde Suudi gençleri için eğlence sunan 4 Suudi ve Fransız DJ sahne aldı.
 


DJ Kaf etkinlik kapsamında bir performans sergiledi. (Fotoğraf: Saad el-Dusari)

Müzik Kurumu, Krallığın kültürel çeşitliliğini yansıtmak, yetenekli sanatçılardan yararlanmak ve sektörün devamlılığını sağlamak ve ulusal deneyimler kazanmak kapsamında etkinliklerin düzenlenmesi, geliştirilmesi ve uluslararası düzeyi yakalaması için çalışıyor. Kurum ayrıca Suudi Arabistan’ın müzikal kültürel kimliğini geliştirmek ve bunu bölgesel ve küresel olarak yaymayı amaçlıyor.
Müzik Kurum, müzik alanında eğitim, prodüksiyon, performans, destek ve reklam olmak üzere sektörün beş önemli kolunu teşvik ederek ve geliştirerek, sektörü sanat, kültür, bilim ve eğlencenin geliştirilmesi kapsamında destekliyor.
Bu adım, müziğin yerel ve küresel düzeyde vatan, kültür ve mirasın gurur kaynağı olması için sanat, kültür, bilim ve eğlence açısından Suudi müzik mirasıyla gurur duyan bir geleceğe yönelik vizyon doğrultusunda atılıyor.
Müzik Kurumu ayrıca Suudi Arabistan’da bir ilk olan ve çeşitli disiplinlerde müzik için üst düzey eğitim ve öğretim sağlayan Suudi Müzik Merkezleri’nin kayıtlarının açıldığını duyurdu.
Kültür Bakanlığı da müzik sektörünü geliştirmek için bir dizi girişimde bulundu. Bunlar arasında sanal müzik eğitimi programı Sanaa da yer alıyor. Söz konusu girişimlerde, Müzik Kurumu’nun sektörün gelişmesinde ve kişi, kurum ve şirketlerin desteklenmesindeki rolünden yola çıkılırken yetenekli kişilerin sektörün kalkınmasındaki esas faktör olduğuna dikkat çekiliyor. Yerel ve uluslararası düzeyde ulusal müzik içeriğini geliştirmek için niteliksel bir değişim sağlanması hedefleniyor.



Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman, Hamaney'e Kral Selman bin Abdülaziz'in yazılı mesajını iletti

TT

Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman, Hamaney'e Kral Selman bin Abdülaziz'in yazılı mesajını iletti

Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman, Hamaney'e Kral Selman bin Abdülaziz'in yazılı mesajını iletti

Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman, İran'a gerçekleştirdiği resmi ziyaret kapsamında Perşembe günü Tahran'da İran Lideri Ali Hamaney ve Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ile bir araya geldi.

Suudi yönetiminin direktifleri doğrultusunda Hamaney ile görüştüğünü ve kendisine İki Kutsal Caminin Hamisi Kral Selman bin Abdülaziz'in yazılı mesajını ilettiğini belirten Suudi Savunma Bakanı, “X” platformundaki hesabından yaptığı paylaşımda liderle ortak ilgi alanlarına giren konuları ele aldıklarını ve iki ülke arasındaki ikili ilişkileri gözden geçirdiklerini ifade etti.

İran'ın Tasnim haber ajansı Hamaney'in görüşme sırasında “Suudi Arabistan ile ilişkilerimiz her iki ülke için de faydalı ve birbirimizi tamamlayabiliriz” dediğini aktardı.

Ajans, Hamaney ile yapılan görüşmeye İranGenelkurmay Başkanı General Muhammed Bakıri'nin de katıldığını belirtti.

Dün Tahran'da General Bakıri ile bir araya gelen Prens Halid bin Selman, İran haber ajanslarının aktardığına göre Pekin Anlaşması'nın imzalanmasından bu yana Suudi Arabistan'la ilişkilerin giderek güçlendiğini ve geliştiğini söyledi. Bakıri, Tahran ve Riyad'ın bölgesel güvenliğin sağlanmasında önemli bir rol oynayabileceğini belirterek ülkesinin Suudi Arabistan'la savunma ilişkilerini geliştirmeye hazır olduğunu ifade etti. Tasnim'e göre İran, Suudi Arabistan'ın Gazze ve Filistin konusundaki tutumunu memnuniyetle karşılıyor.

sdfgrthyu
Prens Halid bin Selman Perşembe günü İran Genelkurmay Başkanı Muhammed Bakıri ile görüşmek üzere Tahran'a vardığında İran tarafından resmi törenle karşılandı (AP)

Ziyareti değerlendiren siyasi çevrelere göre Suudi bakanın ziyareti her iki ülkeyi de ilgilendiren bölgesel ve uluslararası gelişmelerin yaşandığı bir döneme denk geliyor.

Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada Prens Halid bin Selman'ın resmi bir ziyaret için geldiği ve bu ziyaret sırasında iki ülke arasındaki ikili ilişkiler ve ortak ilgi alanlarına giren konuların ele alınacağı bir dizi görüşme gerçekleştireceği belirtildi.

Suudi siyasi analist Abdüllatif el-Melhem, Suudi Savunma Bakanının İran ziyaretinin, Suudi yönetiminin Pekin anlaşmasına bağlılık çerçevesinde iki ülke arasındaki ilişkileri güçlendirme ve geliştirme, ortak çıkarlarını gerçekleştirmek ve iki ülke arasındaki ikili ilişkilerin pekiştirilmesine katkıda bulunmak amacıyla Riyad ve Tahran arasındaki koordinasyon ve işbirliği düzeyini yükseltme isteğini yansıttığını düşünüyor.

sxcdfrgt
Prens Halid bin Salman dün (Perşembe) Tahran'da İran Cumhurbaşkanı ile bir araya geldi. (EPA)

Suudi liderliğinin bölgede barış ve refahı sağlamayı ve bölgeyi çatışmalar aşamasından istikrar ve güvenlik aşamasına taşımayı ve bölge halklarının daha iyi bir refah, zenginlik ve ekonomik entegrasyon geleceğine yönelik özlemlerini gerçekleştirmeye odaklanmayı amaçladığını belirten Melhem, Suudi Arabistan ile İran arasındaki ikili ilişkilerin geliştirilmesinin, Suudi Veliaht Prensi'nin “bölgede barış, güvenlik, istikrar ve refahı sağlama ve halklarının özlemlerini karşılama” çabalarının meyvelerinden biri olduğunu kaydetti. Melhem, ziyaretin Suudi Arabistan ile İran arasındaki ikili ilişkileri güçlendirmeye yönelik devam eden diplomatik çabaların bir parçası olduğunu belirtti.

Bir dizi toplantı

Ziyaret, İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Prens Muhammed bin Selman ile bölgedeki gelişmeleri ele aldıkları ve ortak ilgi alanlarına giren bir dizi konuyu gözden geçirdikleri bir telefon görüşmesi gerçekleştirmesinin üzerinden iki haftadan kısa bir süre geçmesinin yanı sıra Suudi Dışişleri Bakanı'nın Pazartesi günü İranlı mevkidaşıyla yaptığı telefon görüşmesinde bölgedeki gelişmeleri ve sarf edilen çabaları gözden geçirdikleri ikili istişarelerin ardından gerçekleşti.

dfgthy
Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı Muhammed Rıza Aref arasında Kasım 2024'te düzenlenecek Arap-İslam Zirvesi çerçevesinde gerçekleşen görüşme (SPA)

Suudi Savunma Bakanı'nın Tahran ziyaretinde bölgedeki son gelişmelerin ele alınması ve bölgesel ve uluslararası gelişmelerle ilgili görüş alışverişinde bulunulması bekleniyor. Resmi haber ajansı IRNA'ya göre ziyaret öncesinde, geçtiğimiz Cumartesi günü Umman'ın başkenti Muskat'ta gerçekleştirilen ABD-İran görüşmelerinin ilk turu ve 48 saat önce yine Cumartesi günü Muskat'ta yapılacak bir sonraki turun yanı sıra Suudi ve ABD taraflarının geçtiğimiz hafta beş istasyonda gerçekleştirdikleri bir dizi siyasi ve güvenlik istişaresi gibi bir dizi gelişme yaşandı.

Ziyaret, merhum Prens Sultan bin Abdülaziz'in Mayıs 1999 başında Tahran'a yaptığı ve dört gün süren ve üst düzey İranlı yetkililerle bir araya geldiği ilk ziyaretin ardından, 1979'dan bu yana bir Suudi savunma bakanının İran'a yaptığı ikinci ziyaret olması bakımından tarihi bir önem taşıyor.

Suudi Savunma Bakanı, “Pekin Anlaşması” ve 10 Mart'ta iki ülke arasındaki tarihi uzlaşı ve ilişkilerin Çin himayesinde yeniden başlatılmasının duyurulmasının ardından İran'ı ziyaret eden en önemli Suudi yetkililerden biri.

dfgt
Prens Halid bin Selman Perşembe günü Tahran'da General Bakıri ile bir araya geldi (AP)

Suudi Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, Tahran'a ilk ziyaretini Haziran 2023'te gerçekleştirmiş ve bu ziyaret sırasında iki ülke arasındaki ilişkilerin normal olduğunu ve iki ülkenin İslami kardeşlik ve iyi komşuluk bağlarıyla birleşmiş, bölgenin önemli ülkeleri olduğunu vurgulayarak bağımsızlık ve egemenliğe tam ve karşılıklı saygı, içişlerine karışmama, uluslararası hukuk ilkeleri, Birleşmiş Milletler Şartı ve İslam İşbirliği Teşkilatı gibi açık bir temele dayandığını belirtmiştir.

Eski Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, dönemin Dışişleri Bakanı adayı Ali Bakıri Kani ve şimdiki Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi'nin yanı sıra Kasım 2023'teki Ortak Arap-İslam Zirvesi'ne katılmak üzere eski İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve 2024 Ortak Arap-İslam Takip Zirvesi'ne katılmak üzere Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı Muhammed Rıza Aref de dâhil olmak üzere bir dizi İranlı yetkili Pekin Anlaşması'nın ardından Suudi Arabistan'a benzer ziyaretlerde bulundu.

“Pekin Anlaşması” Taahhütleri

Pekin Anlaşmasını takip etmek üzere kurulan Suudi-Çin-İran Üçlü Ortak Komitesi, ilki Aralık 2023'te Çin'in başkenti Pekin'de, diğeri ise Kasım 2024'te Riyad'da olmak üzere iki toplantı gerçekleştirmiş ve bu toplantılarda iki ülke Pekin Anlaşmasını tüm maddeleriyle uygulama kararlılıklarını ve Birleşmiş Milletler Şartı, İİT Şartı ve devletlerin egemenliği, bağımsızlığı ve güvenliğine saygı da dâhil olmak üzere uluslararası hukuka bağlılık yoluyla ülkeleri arasında iyi komşuluk ilişkilerini teşvik etme çabalarını sürdürdüklerini vurgularken, Çin de Suudi Arabistan ve İran'ın Pekin Anlaşmasını geliştirme yönünde attıkları adımları desteklemeye ve teşvik etmeye devam etmeye hazır olduğunu açıklamıştır.

İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Mecid Taht Revançi Şarku'l Avsat'a verdiği demeçte İran ve Suudi Arabistan'ın büyüyen ve istikrarlı bir bölgede barış ve huzuru tesis etme niyetinde olduğunu, bunun da “mevcut tehditlerin üstesinden gelmeyi amaçlayan ikili ve bölgesel işbirliğinin sürdürülmesini ve geliştirilmesini” gerektirdiğini belirterek “İran-Suudi eylemlerinin kalkınma, barış, bölgesel ve uluslararası güvenlik çerçevesinde başarılı bir uluslararası ikili ve çok taraflı işbirliği modelini taçlandırdığını” ve iki tarafın tarihi bağlara dayanarak çeşitli siyasi, güvenlik, ekonomik, ticari ve konsolosluk alanlarında işbirliğini geliştirmeye devam ettiğini söyledi.