David Harbour: Stranger Things'in 4. sezonunun ikinci kısmı sizi uçuracak

47 yaşındaki ünlü aktör, karakterinin yer aldığı favori sahneyi de açıkladı

Stranger Things 5. sezonuyla veda edecek (Netflix)
Stranger Things 5. sezonuyla veda edecek (Netflix)
TT

David Harbour: Stranger Things'in 4. sezonunun ikinci kısmı sizi uçuracak

Stranger Things 5. sezonuyla veda edecek (Netflix)
Stranger Things 5. sezonuyla veda edecek (Netflix)

David Harbour, Stranger Things'in 4. sezonunun ikinci kısmıyla ilgili prestijli sinema yayını IndieWire'a konuştu.
Dün yayımlanan röportajda Harbour, dizinin hayranlarının ikinci kısmı beğeneceğini söyledi.
Harbour, karakteri Jim Hopper'ın “hiç olmadığı kadar savunmasız ve güçlü olacağını” belirtti. Ünlü oyuncu sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sizin adınıza çok heyecanlayım. Bunun hakkında daha fazla konuşamam. İzlemeniz gerekiyor. Bence uçacaksınız."
47 yaşındaki aktör, karakterinin yer aldığı favori sahneyi de açıkladı.
Hooper'ın, Joyce Byers'la (Winona Ryder) Will Byers'ı (Noah Schnapp) kurtarmaya çalışırken kızı Sarah Hopper'ın (Elle Graham) ölümünü hatırladığı anları izlerken ağladığını söyleyen Harbour, bu sahneyi “en güçlü an” diye niteledi.
Harbour, The Independent'a verdiği röportajda şöhretin ve paranın çocuk oyunculara ödetebileceği bedel hakkında konuşmuştu.
Zira Finn Wolfhard, Millie Bobby Brown ve Gaten Matarazzo da dahil olmak üzere birkaç Stranger Things yıldızı dizi başladığında çocuktu.
"Mayın tarlası gibi bir şeyin ortasında kaldılar" diyen Harbour, "12 ve 13 yaşlarında karşılaştıkları popülarite ve para... Bu sizi yetişkin yapıverir. Yaşayabilmelerini dilediğim çocukluğu gerçekten yaşayamıyorlar" ifadelerini kullanmıştı.
Netflix'in en beğenilen yapımlarından Stranger Things'in 4. sezonunun ilk kısmı 27 Mayıs'ta yayımlanmıştı. Stranger Things, 1 Temmuz'da 4. sezonun ikinci kısmıyla dijital yayın platformuna dönüyor.
 
Independent Türkçe, IndieWire, We Got This Covered



Zayıflamak için Akdeniz diyetinden daha etkili bir beslenme biçimi bulundu

Tayland'ın kuzeyinden gelen fasulyeler, vegan yiyecekler yapmak için kullanılan diğer malzemelerle birlikte sergileniyor (AFP)
Tayland'ın kuzeyinden gelen fasulyeler, vegan yiyecekler yapmak için kullanılan diğer malzemelerle birlikte sergileniyor (AFP)
TT

Zayıflamak için Akdeniz diyetinden daha etkili bir beslenme biçimi bulundu

Tayland'ın kuzeyinden gelen fasulyeler, vegan yiyecekler yapmak için kullanılan diğer malzemelerle birlikte sergileniyor (AFP)
Tayland'ın kuzeyinden gelen fasulyeler, vegan yiyecekler yapmak için kullanılan diğer malzemelerle birlikte sergileniyor (AFP)

Yeni bir çalışmaya göre vegan beslenmeye geçmek, iltihaplanmayı azaltarak zayıflamaya katkı sağlayabilir.

Bilim insanları bitkisel beslenmeyle, "Akdeniz diyeti" adı verilen ve orta düzeyde balık, kümes hayvanları, süt ürünleri ve yumurta içeren bir beslenmeyi karşılaştırarak bunları tüketmeyi tamamen bırakmanın vücudun asit üretiminde net bir azalmaya yol açtığını tespit etti.

Hakemli dergi Frontiers in Nutrition'da yayımlanan 4 aylık çalışmadaki araştırmacılar, az yağlı vegan diyete geçmenin vücudun genel asit seviyesini düşürebileceğini saptadı. Bu değişiklik kilo kaybıyla ilişkilendiriliyor. 

Araştırmanın yazarlarından Hana Kahleova, "Et, yumurta ve süt ürünleri gibi asit üreten gıdalar tüketmek, diyet asit yükünü ya da tüketilen asit miktarını artırarak kilo alımıyla bağlantılı iltihaplanmaya neden olabilir" diyor.

Dr. Kahleova "Ancak hayvansal ürünleri yeşil yapraklı sebzeler, kırmızı orman meyveleri ve baklagiller gibi bitkisel gıdalarla değiştirmek kilo kaybını desteklemeye ve sağlıklı bir bağırsak mikrobiyomu oluşturmaya katkı sağlayabilir" diye açıklıyor.

Çalışmada aşırı kilolu 62 yetişkin 16 hafta boyunca Akdeniz diyeti veya düşük yağlı vegan diyet yapmak üzere rasgele bir şekilde iki gruba ayrıldı. Daha sonra 4 haftalık arınma süresinin ardından her grup 16 hafta boyunca diğer diyeti uyguladı.

Araştırmacılar katılımcıların beslenme kayıtlarını yakından izleyerek yediğimiz gıdalardan vücutta oluşan net asit üretiminin ölçüsü olan asit yükünü hesapladı.

Örneğin bilim insanları et, balık, yumurta ve peynir gibi gıdaların vücudun daha fazla asit üretmesine neden olduğunu, bunun da kronik enflamasyonla bağlantılı bir değişiklik olduğunu ve vücut ağırlığının artmasına yol açabileceğini söylüyor.

Buna karşılık bitkisel beslenme biçimlerinin daha alkali olduğunu ve kilo kaybı, gelişmiş insülin duyarlılığı ve daha düşük kan basıncıyla ilişkili olduğunu söylüyorlar.

Araştırmacılar asit yükü vegan beslenme biçiminde önemli ölçüde azalırken, Akdeniz diyetinde kayda değer bir değişiklik yaşanmadığını tespit etti.

Bilim insanları bu azalmanın, önemli derecede kilo kaybıyla ilişkili olduğunu ve kalori alımındaki değişiklikler hesaba katıldıktan sonra bile devam ettiğini belirtiyor.

Çalışmaya katılanlar vegan beslenmede 5 kilograma kadar kilo kaybı yaşarken, Akdeniz diyetinde herhangi bir değişiklik olmadı.

Bilim insanları yeşil yapraklı sebzeler, brokoli, pancar, kuşkonmaz, sarımsak, havuç ve lahana gibi alkalileştirici gıdaların yanı sıra kırmızı orman meyveleri, elma, kiraz, kayısı veya kavun gibi meyvelerin daha fazla tüketilmesini öneriyor.

Mercimek, nohut, bezelye, fasulye veya soya gibi baklagillerin ve kinoa veya darı gibi tahılların da alkalize edici bir etki yaratabileceğini söylüyorlar.

Araştırmacılar şu sonuca varıyor: 

Vegan beslenmenin alkalileştirici etkisi, vegan beslenmenin kilo kaybını teşvik ettiği bağımsız bir mekanizma olabilir.

Independent Türkçe