Tunus İşçi Sendikası genel greve gidiyor

Tunus İşçi Sendikası kamu sektörlerinde yeni bir genel greve hazırlanıyor. Genel grev kararı hükümet ve Cumhurbaşkanı Said üzerindeki baskıları arttırabilir.

Başkent Tunus’ta Cumhurbaşkanı Said’in ‘anayasa referandumu’ kararını protesto eden vatandaşlar. (EPA)
Başkent Tunus’ta Cumhurbaşkanı Said’in ‘anayasa referandumu’ kararını protesto eden vatandaşlar. (EPA)
TT

Tunus İşçi Sendikası genel greve gidiyor

Başkent Tunus’ta Cumhurbaşkanı Said’in ‘anayasa referandumu’ kararını protesto eden vatandaşlar. (EPA)
Başkent Tunus’ta Cumhurbaşkanı Said’in ‘anayasa referandumu’ kararını protesto eden vatandaşlar. (EPA)

Tunus Genel İşçi Sendikası (UGTT), tam zamanı ve süresi daha sonra belirlenmek üzere kamu sektörlerinde genel greve gidileceğini duyurdu. En son 16 Haziran’da bir günlük genel grev ilan edilmişti. UGTT’nin kamu sektörlerindeki genel grevine 650 bin çalışanın katılması bekleniyor. UGTT ile hükümet arasında kamu çalışanlarının ücretlerinin artışıyla ilgili müzakerelerin sonuç doğurmaması grev kararının alınmasında etkili oldu. Söz konusu grevin, halihazırda ciddi ekonomik, siyasal ve sosyal krizlerle mücadele eden hükümet ve Cumhurbaşkanı Kays Said üzerinde önemli bir baskı oluşturacağı değerlendiriliyor.
Tunus Genel İşçi Sendikası Genel Sekreteri Nureddin et-Tabubi, “Yönetim kurulumuz bugün kamu sektörlerinde genel grev kararı almıştır. Yönetim kurulu grevin tarihini ve süresini belirlemek için çalışma yapmaktadır, bizler diyalog taraftarıyız ve grev olsun diye grev yapmıyoruz, daha önce grev yaptık ancak hükümet buna rağmen diyalog kurmaya yanaşmadı. Bu sistematik bir baskı politikasının varlığını kanıtlıyor” dedi.  
Söz konusu grev kararı, Tunus hükümetinin, Uluslararası Para Fonu (IMF) tarafından ekonomik reformlar yapması yönünde baskı gördüğü bir süreçte alındı. IMF zarar eden kamu sektörlerinde gerekli reformların ve ücret düzenlemelerinin yapılmasını, ayrıca devletin sübvanse sisteminin yeniden gözden geçirilmesini istiyor. Tunus IMF’den 4 milyar dolarlık bir kredi almayı umuyor. Cumhurbaşkanı Kays Said’in ‘ulusal diyalog’ çağrısına katılmayacağını açıklayan Tunus İşçi Sendikası, IMF’nin programına da itiraz ediyor.  
Bu arada eski Tunus Başbakanı ve Nahda Hareketi liderlerinden Hammadi el-Cibali'nin serbest bırakılması çağrılarına, Cumhurbaşkanı Kays Said’i destekleyen ‘halk hareketinden’ yanıt geldi. Halk Hareketi liderlerinden Heykel el-Mulki, “Köklü demokrasilerde bile cumhurbaşkanları gözaltına alınıp soruşturulabiliyor. Bu Tunus’a özgü bir şey değil, Hammadi el-Cibali şüphelidir ve sorumluluk üstlenmelidir. Adil bir şekilde yargılanacağına inanıyoruz” dedi. Eski Başbakan Hammadi el-Cibali geçtiğimiz hafta Suse kentinde gözaltına alınmıştı. Kara para aklama şüphesiyle gözaltına alınan Cibali perşembe günü gözaltına alınmasının ardından, siyasi gerekçelerle tutuklandığını belirterek açlık grevine girdi. Kullanması gereken ilaçları almayan Cibali’nin sağlık durumunun kötüleşmesi nedeniyel tedavi edilmek üzere Tunus Habib Samir Hastanesi’ne kaldırıldığı öğrenildi. Tunus'ta 2011-2013 yıllarında başbakanlık yapan Hammadi Cibali iki ay önce de gözaltına alınmış, ardından serbest bırakılmıştı.  
Öte yandan Tunus’taki Asliye Mahkemesi, Tunus Baro Başkanı İbrahim Buderbale’yle ilgili bir davayı görecek. Bazı avukatlar Buderbale’nin ‘baro seçimlerini’ manipüle ettiğini ve seçimlerin yapılmasını engellediğini iddia ederek hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. İbrahim Buderbale’yi savunmak için yüz avukat başvurdu. Buderbale dosyasını takip eden gözlemciler, söz konusu davanın siyasi olduğuna inanıyor.  



Avn, BM Güvenlik Konseyi heyetinden İsrail'e ateşkes ve geri çekilme anlaşmasını uygulaması için baskı yapmasını istedi

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın bugün Baabda'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi temsilcilerinden oluşan bir heyetle yaptığı görüşmeden (Lübnan Cumhurbaşkanlığı’nın resmi X hesabı)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın bugün Baabda'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi temsilcilerinden oluşan bir heyetle yaptığı görüşmeden (Lübnan Cumhurbaşkanlığı’nın resmi X hesabı)
TT

Avn, BM Güvenlik Konseyi heyetinden İsrail'e ateşkes ve geri çekilme anlaşmasını uygulaması için baskı yapmasını istedi

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın bugün Baabda'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi temsilcilerinden oluşan bir heyetle yaptığı görüşmeden (Lübnan Cumhurbaşkanlığı’nın resmi X hesabı)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın bugün Baabda'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi temsilcilerinden oluşan bir heyetle yaptığı görüşmeden (Lübnan Cumhurbaşkanlığı’nın resmi X hesabı)

Lübnan Cumhurbaşkanlığı, Cumhurbaşkanı Joseph Avn’ın bugün ülkede bulunan Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi temsilcilerinden oluşan bir heyetle bir araya geldiğini açıkladı. Görüşmede Avn, Lübnan ordusunun görevini tamamlaması için destek çağrısında bulunarak, İsrail’in Güney Lübnan’dan çekilmesi için baskı yapılmasını talep etti.

Cumhurbaşkanlığı, heyetin ‘uluslararası kararların uygulanması yoluyla Lübnan’da istikrarı destekleme ve ülkelerin Lübnan ordusuna yardım ederek birliklerini tamamlamaya ve silah tekelini sağlamaya hazır olduklarını’ belirttiğini duyurdu.

Açıklamada Avn’ın, Lübnan’ın uluslararası kararları uygulama taahhüdünü yinelediği ve “İsrail tarafını ateşkesi uygulamaya ve çekilmeye zorlamamız gerekiyor; bu konuda sizden destek bekliyoruz” ifadelerini kullandığı kaydedildi.

Geçen yıl kasım ayında, ABD arabuluculuğunda İsrail ile Hizbullah arasında bir ateşkes sağlanmıştı. Bu ateşkese rağmen, İsrail hâlâ Güney Lübnan’daki bazı noktalarda kontrolünü sürdürüyor ve ülkenin doğusu ile güneyine yönelik saldırılarını devam ettiriyor.


Ukrayna: Rusya ile taviz değil, gerçek barış peşindeyiz

Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)
Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)
TT

Ukrayna: Rusya ile taviz değil, gerçek barış peşindeyiz

Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)
Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)

Ukrayna Dışişleri Bakanı Andriy Sibiga, dün Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'na (AGİT) yaptığı açıklamada, Ukrayna'nın Rusya ile "taviz değil, gerçek barış" istediğini söyledi.

Güvenlik ve insan haklarına odaklanan bir kuruluş olan AGİT, savaş sonrası Ukrayna'da rol oynamayı hedefliyor.

ABD Başkanı Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD elçileri arasında "oldukça iyi" olarak nitelendirdiği görüşmelerin ardından çarşamba günü yaptığı açıklamada, barış görüşmelerine giden yolun şu anda belirsiz olduğunu söyledi.

Sibiga, örgütün yıllık bakanlar kurulu toplantısından önce, "Münih'te gelecek nesillere ihanet edenlerin isimlerini hâlâ hatırlıyoruz" diyerek, "Bu bir daha asla olmamalı. İlkelerden taviz verilmemeli ve uzlaşmaya değil, gerçek barışa ihtiyacımız var" ifadelerini kullandı.

devfdr
Rus askerleri Kursk bölgesindeki Sudzha’da devriye geziyor (Arşiv- AP)

Bakan, görünüşe göre İngiltere, Fransa ve İtalya'nın Adolf Hitler'in o dönem Çekoslovakya olan toprakları ilhak etmesini kabul ettiği 1938 tarihli Nazi Almanyası anlaşmasına atıfta bulunuyordu. Bu anlaşma, tehditkâr bir güçle yüzleşmemenin işareti olarak yaygın olarak kullanılıyor.

Sibiga, ABD'ye barışı sağlama çabalarından dolayı teşekkür etti ve Ukrayna'nın "bu savaşı sona erdirmek için mümkün olan her fırsatı değerlendireceğine" söz verdi. "Avrupa geçmişte çok fazla adaletsiz barış anlaşması imzaladı. Hepsi yeni felaketlere yol açtı" diye ekledi.

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy dün, ekibinin Amerika Birleşik Devletleri'ndeki toplantılara hazırlandığını ve Trump'ın temsilcileriyle diyaloğun devam edeceğini söyledi.

Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Rusya ve Avrupa ile Orta Asya'nın büyük bir bölümünü içeren 57 üye ülkeyi kapsayan Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT), Soğuk Savaş döneminde Doğu-Batı diyaloğu için kilit bir forum olarak ortaya çıktı.

Örgüt son yıllarda, Rusya'nın kilit kararların uygulanmasını engellemesi ve örgütü Batı kontrolü altında olmakla suçlamasıyla sık sık çıkmaza giriyor. Rusya, açıklamasında Ukrayna'nın AGİT gündemine "tamamen hakim olmasından" şikayet etti.


İsrail, Gazze'deki son rehinenin kalıntılarının iadesini görüşmek üzere Kahire'ye heyet gönderdi

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
TT

İsrail, Gazze'deki son rehinenin kalıntılarının iadesini görüşmek üzere Kahire'ye heyet gönderdi

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisi yaptığı açıklamada, askeri ve güvenlik servislerinden temsilcilerin de aralarında bulunduğu bir heyetin, Gazze Şeridi'nde tutulan son İsrailli rehinenin naaşının iadesini görüşmek üzere dün Mısır'ı ziyaret ettiğini duyurdu.

Ofis tarafından yapılan açıklamada, "Başbakan'ın talimatları doğrultusunda bir heyet Kahire'ye gitti... ve son rehine Ran Gvili'nin derhal iadesini sağlamak amacıyla arabulucularla görüşmelerde bulundu." ifadeleri yer aldı. Açıklamada, "Görüşme sonucunda, çabaların derhal yoğunlaştırılması konusunda mutabakata varıldı" ifadeleri kullanıldı.

frgt
Hamas'ın askeri kanadı Kassam Tugayları'na bağlı savaşçılar, Kızılhaç çalışanlarıyla birlikte, 1 Aralık 2025'te Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye mülteci kampının enkazı arasında İsrailli rehinelerin cesetlerini ararken nöbet tutuyor (EPA)

Ateşkes anlaşmasının 10 Ekim'de yürürlüğe girmesinden bu yana İsrail, Filistinli grupların teslimi geciktirdiği yönündeki suçlamalarına rağmen, 20 canlı rehineyi ve Gvili'ninki hariç tüm cesetleri aldı. Hamas, savaştan kalan devasa moloz yığınları nedeniyle cesetlerin kurtarılma sürecinin yavaş ilerlediğini savunuyor.