ABD’li Cumhuriyetçi Senatör Şarku’l Avsat’a konuştu: Biden, İran tehdidine karşı koymak için ortaklıkları güçlendirmeli

Jim Risch, Biden’ı ilişkileri düzeltmeye ve müttefiklere güvence vermeye çağırdı

ABD’li Cumhuriyetçi Senatör Jim Risch
ABD’li Cumhuriyetçi Senatör Jim Risch
TT

ABD’li Cumhuriyetçi Senatör Şarku’l Avsat’a konuştu: Biden, İran tehdidine karşı koymak için ortaklıkları güçlendirmeli

ABD’li Cumhuriyetçi Senatör Jim Risch
ABD’li Cumhuriyetçi Senatör Jim Risch

ABD Başkanı Joe Biden’ın Ortadoğu’ya yönelik ziyareti, Kongre’nin önde gelen üyeleri tarafından memnuniyetle karşılandı.
Biden yönetiminin İran konusunu ele alış biçimine ilişkin Kongre’de karşılaştığı geniş eleştiri, bölge ülkeleriyle gergin ilişkilerin düzeltilmesi için ısrarlı çağrılara dönüştü.
ABD Senatosu’na bağlı Dış İlişkiler Komitesi’nin üst düzey üyesi Cumhuriyetçi Senatör Jim Risch, Şarku’l Avsat’a özel açıklamalarda bulundu.

Güvenilirlikteki eksiklik
Risch, “Başkanın güvenilirlik konusunda bir eksikliği var ve Ortadoğu’daki ortaklarımızla bunu düzeltmesi gerekiyor. Afganistan’dan çekilme ve Hint-Pasifik’e geçişin teşvik edilmesi ve sert silah satışı politikaları ile ortaklarımızın güvenliğini tehdit eden İran ile izlenen politika konuları başta yer alıyor. Başkan, bölgeye ABD’nin güvenilir bir ortak olarak kalacağına dair güvence vermelidir. Aksi takdirde bölgeyi Rusya ve Çin’e kaptırma riskiyle karşı karşıya kalırız” dedi.
Mevcut yönetimin performansını eleştiren Risch, “Yerel ortaklarımızın çoğu, başkanın siyasi sermayesinin hızla bozulduğuna inanıyor ve bir sonraki yönetimi endişeyle bekliyorlar” diye konuştu.
Biden’ın bu ziyaretinin geciktiğine vurgu yapan Cumhuriyetçi Senatör, “Yönetimin Ortadoğu’daki bazı zararlı politikalarında, özellikle de İbrahim Anlaşmaları konusunda rotasını değiştirmeye başladığını nihayet görmemize rağmen, İran’a yönelik politika, ana bağlantı noktası olmaya devam ediyor” ifadelerini kullandı.
İran’a karşı sert duruş
Cumhuriyetçi Senatör, İran konusu ve Biden yönetiminin onunla nükleer anlaşmaya geri dönmek için gösterdiği sürekli çabalara değinerek, ABD yönetimini anlaşmaya dönme çabaları nedeniyle Ortadoğu’daki müttefiklerinin güvenliğini tehdit etmekle suçladı.
Risch, “Nükleer anlaşma hala sorunlarla dolu ve İran’ın bölgesel terörizmi ve balistik füze programını ele almakta tamamen başarısız” diyerek, İran’ın Ukrayna’da kullanılmak üzere Rusya’ya yüzlerce silahlı insansız hava aracı (SİHA) sağlama çabalarına vurgu yaptı.
Cumhuriyetçi Senatör özel açıklamasına şu ifadelerle devam etti;
“2015 tarihli nükleer anlaşmadan sonra gördüğümüz gibi, yaptırımlardan muafiyet İran’ın terörizme verdiği desteği artıracak. Bu anlaşma aynı zamanda Rusya’ya, Ukrayna’ya karşı savaşının ortasında bir can simidi sağlayacaktır. Başkan’ın İran’a yaklaşımı ile İsrail ve Ortadoğu’daki ortaklarımızla ulusal güvenlik çıkarlarımız arasında temel bir çelişki var. Masada otururken kafamızın karışması yerine masadan kalkmamızın zamanı geldi.”

Bölgesel güvenlik konusunda işbirliği
Risch, bölge ülkeleri arasındaki güvenlik işbirliğine verdiği desteği dile getirerek, Biden’a bunu kolaylaştırmaya çalışması için çağrıda bulunarak şöyle devam etti;
“İsrail ve Körfez ülkelerindeki müttefiklerimiz, İran tehdidine karşı korunmak için kendi türlerinde yeni güvenlik ilişkileri kurmaya samimi ilgi gösterdi. Biden yönetimi bu çabalara müsamaha göstermelidir. Ancak ne yazık ki, Biden yönetiminin İbrahim Anlaşmaları’nı (eski Başkan Donald) Trump’ın mirasının bir parçası olduğu için reddetmesi değerli ölçüde zaman kaybettirdi. Ama umarım şimdi bunu telafi edebiliriz.”
Demokratlardan benzer çağrılar
Bu tür eleştiriler sadece Cumhuriyetçi Parti ile sınırlı değil.
Demokrat Parti’den önde gelen liderler, Biden yönetimini sert ve doğrudan eleştirme konusundaki çekincelerine rağmen benzer düşüncelerini dile getirdi.
Senato Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı Demokrat Senatör Bob Menendez, ABD Başkanı’nı bölgeye ilk ziyaretinde ABD’nin Ortadoğu’daki taahhütlerine olan bağlılığını vurgulamaya çağırdı.
Menendez, İsrail, Batı Şeria ve Suudi Arabistan’ı kapsayan bu ziyaretin bölge ile ilişkilerin onarılması açısından büyük önemine değinerek, Biden’a bu ilişkileri geliştirme ve İran tehdidine karşı koyma çabalarını birleştirme çağrısında bulundu.
Demokrat Senatör, “Biden, ABD’nin diplomasi yoluyla liderlik etme ve ortak bir vizyon etrafında müttefikleri birleştirmeye devam edeceğini vurgulamalı. İran’ın nükleer kapasitesini artırma ve komşularını tehdit etme niyetine karşı çıkarak yerel oyuncuları bir araya getirmeli” dedi.



Amerikalı bir radyocu, Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından gönderilen soruları sorduğu röportajın ardından istifa etti

ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
TT

Amerikalı bir radyocu, Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından gönderilen soruları sorduğu röportajın ardından istifa etti

ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)

ABD Ulusal Radyosu "NPR" dün (Pazartesi) yaptığı açıklamada, Philadelphia’lı yayıncı Andrea Lawful-Sanders'ın, ABD Başkanı Joe Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından hazırlanan soruları sorduğu röportajın ardından istifasını sunduğunu bildirdi.

Philadelphia kanalı röportajı, Biden'ın eski Başkan Donald Trump ile tartışmasından sonra medyaya ilk çıkışı olarak tanımladı.

Biden, 14 dakikalık röportajda siyah seçmenlerin gücünü vurguladı ve yönetiminin, siyah üniversiteleri desteklemek ve ilk siyah kadın Yüksek Mahkeme yargıcını aday göstermek gibi bazı başarılarını övdü.

NPR, Sanders ve bir başka sunucunun hafta sonu Biden kampanya ekibinin hafta başında kendilerine röportaj için sorular verdiğini itiraf ettiklerini belirtti.

Biden, Earl Ingram'ın programında Afrikalı Amerikalılarla ilgili aynı konular hakkında konuşmuş ve onlar için neler başardığını vurgulamıştı.

CNN'den Victor Blackwell ile yapılan ortak röportaj sırasında Blackwell hem Sanders'a hem de Ingram'a şu soruyu yöneltti: "Soruları Beyaz Saray'dan ya da kampanya ekibinden mi aldınız, yoksa soruları önceden göndermeniz mi istendi?" Bu soruyu sormamın nedeni ikinizi de eleştirmek değil, daha ziyade şunu öğrenmek istiyorum: Beyaz Saray şu anda Başkan'ın canlılığını ve etkinliğini kanıtlamaya çalışıp çalışmadığını bilmek istiyorum, bunu, Başkan'ın kendisine hangi soruların sorulacağını bilmesi için röportajdan önce soruları göndererek mi yapıyor?

Sorular onay için bana gönderildi" diyen Lawful-Sanders, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bana sekiz soru geldi ve onayladığım dört tanesi seçildi.

Ingram cevap vermedi, ancak cumartesi günü Associated Press'e ayrı olarak yaptığı açıklamada, Biden'ın yardımcılarının kendisine önceden dört sorudan oluşan bir liste gönderdiklerini söyledi.

Önceden belirlenmiş soru listenin kendisini tereddütte bırakmasına rağmen, "bu ABD Başkanı ile konuşma fırsatı olduğu için" görüşmeye devam ettiğini belirtti.

İtiraflar, Biden'ın yoğun baskı altında olduğu ve Donald Trump'a karşı geçen ayki tartışmada gösterdiği sallantılı performansın ardından hasar kontrolü yapmaya çalıştığı bir dönemde geldi.

Sanders daha sonra Facebook'ta yayınladığı kısa bir video ile cumartesi günü istifasını sunduğunu ve artık kanalda çalışmadığını vurgulayarak, "bu yolculukta rol oynayan" herkese teşekkür etti.

Philadelphia kanalı, iş ilişkilerinin sona erdiğini ayrıca duyurdu ve kanalın yöneticisi Sarah Lomax yaptığı açıklamada, 3 Temmuz röportajının "yönetimin bilgisi, istişaresi veya iş birliği olmaksızın yayıncı tarafından bağımsız olarak ayarlandığını" söyledi."

İsminin açıklanmaması kaydıyla konuşan bilgili bir kaynağa göre bu itirafların yol açtığı tartışmaların ardından Biden'ın kampanya ekibi soru önermekten vazgeçme kararı aldı.

Biden'ın görev süresi boyunca, son yedi başkana göre daha az basın toplantısı ve medya röportajına katılması dikkat çekidir.