Sinekleri öldürürken bir kez daha düşünün: Böceklerin de insanlar gibi acı çektiği kanıtlandı

"Böcekler araştırmalar ve çiftçilik faaliyetleri sırasında acı verici uyaranlara maruz kaldıkları için bu, etik açısından önemli"

Drosophila ailesine ait sinekler, olgunlaşmış veya çürüyen meyve etrafında dolaştıkları için meyve sinekleri adını alıyor (Wikimedia Commons)
Drosophila ailesine ait sinekler, olgunlaşmış veya çürüyen meyve etrafında dolaştıkları için meyve sinekleri adını alıyor (Wikimedia Commons)
TT

Sinekleri öldürürken bir kez daha düşünün: Böceklerin de insanlar gibi acı çektiği kanıtlandı

Drosophila ailesine ait sinekler, olgunlaşmış veya çürüyen meyve etrafında dolaştıkları için meyve sinekleri adını alıyor (Wikimedia Commons)
Drosophila ailesine ait sinekler, olgunlaşmış veya çürüyen meyve etrafında dolaştıkları için meyve sinekleri adını alıyor (Wikimedia Commons)

Birleşik Krallık'taki Queen Mary Üniversitesi'nden araştırmacılar, böceklerin de tıpkı insanlar gibi acı hissedebildiğini kanıtlayan bir çalışmaya imza attı.
Proceedings of the Royal Society B: Biological Sciences adlı hakemli bilimsel dergide yayımlanan araştırmada bir dizi bilimsel kanıt gözden geçirildi ve 2019'dan bu yana süregelen deney sonuçları aktarıldı.
Bulgular, nosisepsiyon adı verilen bir sürecin hayvanlarda çeşitli fizyolojik ve davranışsal tepkileri tetiklediğini ortaya koydu. 
Nosisepsiyon yanma, kesik veya darbe sonucu oluşan yaraların veya hislerin sinir sistemi tarafından algılanması anlamına geliyor. Bu süreç genellikle hızla geri çekilme gibi refleks benzeri tepkilerle sonuçlanıyor.
Nosisepsiyona her zaman olmasa da beynin ürettiği olumsuz bir öznel deneyim olan acı hissi eşlik edebilir.
Gibbons, "Bu tür refleksler solucanlar gibi nispeten basit hayvanlarda bile mevcuttur ve öznel bir acı veya ıstırap deneyiminin eşlik etmesi gerekmeyebilir" dedi:
"Fakat temel nosisepsiyonun ötesinde, bir hayvanda acı olasılığını nasıl değerlendirecektik?"
Bu noktada 2019'da yapılan deneylerin sonuçları etkili oldu. Araştırmacılar, Latince adı Drosophila olan meyve sineğinin bacağını çıkardıktan sonra kronik ağrı semptomları gösterdiğini gözlemledi. Meyve sineği tamamen iyileştiğinde bacağın da aşırı duyarlı hale geldiği görüldü.
Öte yandan bu hayvanların, insanlar gibi öznel bir acı deneyimine sahip canlılarda görülen, nosisepsiyonu kontrol etme yeteneğine sahip olup olmadığı bilinmiyordu.
"Modülasyon" adı verilen bu yetenek, bir hayvanın hayatta kalmaya öncelik vermek için davranışlarını değiştirmesini sağlayan önemli bir adaptasyon işlevi sunuyor.
"İnsanın acı algısının bir özelliği, beyinden gelen sinir sinyalleriyle modüle edilebilmesi" diyen Gibbons, şu örneği verdi:
"Askerler bazen vücutları nosiseptif sinyali bastırdığı için savaş alanında aldıkları ciddi yaralanmaları fark etmez. Ayrıca bilinçli olarak 'dişini sıkmanın' ve bu tür 'kahramanca' davranışın size bir ödül veya prestij kazandırması durumunda acıya katlanabilirsiniz."
Bilim insanı, "Böcek beyninin de acıya benzer bir algı deneyimini makul kılacak sinir mekanizmalarını içerip içermediğini öğrenmek istedik" diye devam etti.
Araştırma ekibi bu amaçla bir dizi nörobiyolojik ve davranışsal kanıtı gözden geçirdikten sonra böceklerin, potansiyel olarak acı verici uyaranlara karşı tepkilerini azaltan bir sinir sistemine sahip olduklarını ve böylece tıpkı insanlar gibi davranışlarını esnek bir şekilde farklı bağlamlara uyarlayabildiklerini saptadı.
Herhangi bir hayvanda öznel ağrı deneyimini ölçmenin doğrudan bir yolu olmadığı göz önüne alındığında yeni bulgular daha da önem kazanıyor.
Gibbons, "Bu hayvanlara deneyimlerini soramayız. Acı çeken bir köpekte olduğu gibi irkilme ya da yüz bükülmeleri gibi belirtileri gözlemleyemeyiz" ifadelerini kullandı:
"Bu nedenle böceklerde acıya aracılık edebilecek nöral mekanizmaların varlığı önemli bir bulgu."
Makalenin ortak yazarı Lars Chittka'ya göreyse yeni bulgular, etik tartışmalarını beraberinde getirecek:
"Böcekler araştırmalar ve çiftçilik faaliyetleri sırasında acı verici uyaranlara maruz kaldıkları için bu, etik açısından önemli."
Independent Türkçe, Science Alert, Newsweek



Oscar adayı aktörün dizisi yeni sezon onayını aldı

Suç ve gerilim türlerini harmanlayan Mayor of Kingstown, prömiyerini 2021'in kasımında yapmıştı (Paramount+)
Suç ve gerilim türlerini harmanlayan Mayor of Kingstown, prömiyerini 2021'in kasımında yapmıştı (Paramount+)
TT

Oscar adayı aktörün dizisi yeni sezon onayını aldı

Suç ve gerilim türlerini harmanlayan Mayor of Kingstown, prömiyerini 2021'in kasımında yapmıştı (Paramount+)
Suç ve gerilim türlerini harmanlayan Mayor of Kingstown, prömiyerini 2021'in kasımında yapmıştı (Paramount+)

Taylor Sheridan ve Hugh Dillon'ın yarattığı, Jeremy Renner'ın başrolde olduğu Mayor of Kingstown 4. sezon onayını aldı.

Haber, Paramount+'ta ekranlara gelen dramanın üçüncü sezon finalinden yaklaşık 4 ay sonra geldi. 

Dizinin 4. sezonunun geleceği uzun süredir konuşuluyordu ve Paramount, ekimde bir yazar odası açmıştı.

Dizide Mike McLusky rolündeki Renner, Hugh Dillon, Tobi Bamtefa, Taylor Handley, Derek Webster ve Nichole Galicia gibi isimlerle birlikte rol alıyor.

Kingstown, ABD'nin Michigan eyaletindeki kurgusal bir kasabada yaşayan güçlü bir aileyi takip ediyor.

Dizideki Kingstown, ana endüstrisi 9 cezaevi olan bir şehir. Renner, kasabanın gayri resmi "belediye başkanı" ve iş bitiricisi Mike McLusky rolünde izleyicilerin karşısına çıkıyor. 

Üçüncü sezon, 53 yaşındaki iki Oscar adayı Renner'ın 2023'te yılbaşı günü bir kar küreme aracıyla geçirdiği tehlikeli kazanın ardından geri dönüşüne işaret ediyor.

Ölümden dönen Renner, yaklaşık 7 tonluk aracın altında kaldıktan sonra 30'dan fazla kemiği kırılmış ve 85 gün yürüyememişti. 

"Her açıdan muhteşem"

Dizide Dedektif Ian Ferguson rolüyle de yer alan ortak yaratıcı Dillon, üçüncü sezon finalinin ardından ağustosta Hollywood Reporter'a Renner hakkında konuşmuştu. 

4. sezon için umutlarını paylaşan sinemacı, "Bu adamın kamera arkasında ve önünde yaptıkları her açıdan muhteşem" diyerek eklemişti:

Bu diziyi yapmamdaki en büyük itici güç, Jeremy Renner'dan duyduğum memnuniyeti görmek. Dev bir geri dönüş yaptı ve sanatsal açıdan tatmin olduğunu görmek... Senaryo harika, karakterler harika. Bizim de yapmak istediğimiz bu. Her yolu denemeden bırakmak istemiyoruz.

Üçüncü sezonda, Rus mafyasının yeni bir yüzü şehre yerleşmişti. Hapishane duvarlarının içinde ve dışında uyuşturucu savaşı sürerken, bir dizi patlama Kingstown'ı ve sakinlerini sarsmıştı.

Renner'ın canlandırdığı Mike McLusky, savaşı sona erdirmek için baskı altındaydı. Ancak geçmişinden tanıdık bir yüz, Belediye Başkanı'nın barışı koruma çabalarını baltalamakla tehdit edince işler karışmıştı.

Mayor of Kingstown, Türkiye'de TV+'tan izlenebiliyor.

Independent Türkçe, Hollywood Reporter, Variety