Trump'ın hayatını kaybeden ilk eşi Ivana, hangi sözleriyle gündem olmuştu?

Donald Trump'ı tecavüzle suçlayan Ivana, eski ABD Başkanı'nın "kaybetmeyi hazmedemediğini" de söylemişti

Donald Trump ve Ivana Trump'ın ilişkisi 15 yıl sürmüştü (Reuters)
Donald Trump ve Ivana Trump'ın ilişkisi 15 yıl sürmüştü (Reuters)
TT

Trump'ın hayatını kaybeden ilk eşi Ivana, hangi sözleriyle gündem olmuştu?

Donald Trump ve Ivana Trump'ın ilişkisi 15 yıl sürmüştü (Reuters)
Donald Trump ve Ivana Trump'ın ilişkisi 15 yıl sürmüştü (Reuters)

Eski ABD Başkanı Donald Trump'ın ilk eşi Ivana Trump, dün 73 yaşında yaşamını yitirdi. 15 yıl süren evlilikleri 1992'de sona erse bile Ivana, Trump'ın başkanlık yaptığı dönemde açıklamalarıyla sık sık gündem olmuştu. 
Ivanka, Eric ve Donald Jr.'ın annesi olan Ivana, perşembe günü New York'taki evinde ölü bulundu. 
Ölüm nedeni resmi olarak henüz duyurulmayan Ivana, Trump'la 1977'de evlenmişti. Çift, eski ABD Başkanı'nın oyuncu Marla Maples'la ilişki yaşadığı ortaya çıkınca ayrılmıştı.
Ivana, eski eşine ve onun politikalarına dair farklı açıklamalarıyla gündem olmuştu. 

Tecavüz suçlaması
2015'te Daily Beast'te yayımlanan bir haberde, boşanma davası sırasında Ivana'nın Trump'ı evliyken kendisine tecavüz etmekle suçladığı iddia edildi.
Haberin yazarı Tim Mak, iddiaların boşanma davasındaki belgelere dayandığını savunurken, Trump'ın avukatı Michael Cohen'ın muhabiri arayarak haberi yayımlamaması için tehdit ettiği bildirildi.
Ivana daha sonra CNN'e yaptığı bir açıklamada boşanma sürecinin çok gergin geçtiğini fakat Trump'ı tecavüzle suçladığına dair haberin asılsız olduğunu öne sürdü.

"Trump pandemide dikkatsizdi"
Ekim 2020'de Trump ve eşi Melania'nın Kovid-19'a yakalandığı duyurulmuştu. 
Ivana ise bunun üzerine yaptığı bir açıklamada, Trump için "Dikkatsizdi. Böyle bir şeyin başına gelebileceğini düşünmüyordu. İyileşip hastalığı atlatana kadar onun adına endişe ediyorum" ifadelerini kullandı. 

"Kaybetmeyi hazmedemiyor" 
Trump, ABD Başkanı Joe Biden'e karşı 2020'deki başkanlık seçimlerini kaybettiğinde, Ivana tüm süreçten yorulduğunu söyledi.
"Öyle ya da böyle, artık bunun sona ermesini istiyorum. Gerçekten umrumda değil" diyen Ivana, çocuklarının normal bir hayat sürdürmesini dilediğini de belirtti.
Eski ABD Başkanı'nın eşi, Trump için "Kaybetmeyi hazmedemiyor. Kaybetmeyi sevmediği için savaşıp duruyor" ifadelerini kullandı. 
Trump, seçimlerin ardından oyların çalındığını ve sonuçların geçersiz olduğunu savunarak Biden'a karş kampanya yürütmüştü. 
Eski ABD Başkanı'nın saldırgan tavrı, 6 Ocak 2021'de ABD Kongre baskınının zeminini hazırlayan unsurlardan biri olarak kabul ediliyor.

"Twitter'ı kullanmasını ben söyledim"
Ivana, 2017'de verdiği bir röportajda Trump'a sosyal medya platformu Twitter'ı kullanmasını kendisinin önerdiğini söyledi.
Trump'la konuşmasını anlatan Ivana, "Ona gidip ‘Bence tweet atmalısın. Bu yeni bir şey, yeni bir teknoloji. Eğer ifade etmek istediklerini, söylediğin her kelimeyi çarpıtan New York Times'la uğraşmadan doğru şekilde aktarmayı amaçlıyorsan, mesajını böyle paylaşabilirsin' dedim" ifadelerini kullandı.
2017-2021'deki başkanlığı döneminde attığı tweetlerle gündemden düşmeyen Trump, ABD Kongre baskını sırasındaki paylaşımlarıyla şiddeti körüklediği gerekçesiyle platformdan uzaklaştırılmıştı. 

"First Lady benim"
Ivana, yine 2017'deki bir söyleşisinde Beyaz Saray'da istediğini zaman doğrudan Trump'a ulaşabileceği bir telefon hattına sahip olduğunu fakat Melania nedeniyle onu çok fazla aramadığını söyledi.
Söyleşisinde Ivana, "Kıskançlık oluşmasını istemiyorum. Çünkü ben Trump'ın ilk eşiyim. Anlatabildim mi? Ben First Lady'im" ifadelerini kullandı. 

Kendisi göçmen olsa bile Trump'ın göçmen karşıtlığına destek verdi
1949'da dönemin Çekoslovakya'sında dünyaya gelen Ivana, kendisi de ABD'ye göçmen olarak gelmesine rağmen Trump'ın göçmen karşıtı politikalarına destek verdi.
2020'deki bir açıklamasında Ivana, "Göçmenlerle sorunum yok fakat ülkeye yasal yollardan girmeliler. İş bulmaları ve diğer tüm Amerikalılar gibi vergi ödemeleri gerekiyor. İyi davranıp topluma ayak uydurmalılar" dedi.
Trump, özellikle Meksika sınırından yasadışı geçişleri önlemek için inşa etmeyi planladığı duvarla uluslararası kamuoyundan büyük tepki toplamıştı.

Ivanka'nın ABD'nin ilk kadın başkanı olabileceğini söyledi
Ivana, 40 yaşındaki kızı Ivanka Trump'ın babasının yanında yoğun şekilde çalıştığını ve ülkeyi yönetebilecek nitelikte olduğunu da savundu.
2020'deki açıklamasında Ivana, "Bence günün birinde ilk kadın başkan olabilir. Kafası zehir gibi çalışıyor, güzel ve gündeme hakim. Daha ne olsun?" dedi.
Independent Türkçe, New York Post, People



Trump’tan Küba radyosuna yayın yasağı: Castro kardeşlerin yapamadığını gerçekleştirdi

Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)
Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)
TT

Trump’tan Küba radyosuna yayın yasağı: Castro kardeşlerin yapamadığını gerçekleştirdi

Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)
Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, Florida’dan Küba'ya İspanyolca haber akışı sağlayan Radyo Marti’nin faaliyetlerine son verdi.  

New York Times (NYT), Trump yönetiminin cumartesi günü gönderdiği bir e-postayla 40 yıllık Radyo Marti’nin faaliyetlerinin sonlandırılacağını duyurduğunu aktarıyor.

ABD’de yaşayan ve 2021’de Küba’da patlak veren protestoları destekleyen Ramon Saul Sanchez, bu haberin radyo çalışanlarının kendisiyle söyleşi yapmayı planladığı sırada geldiğini belirtiyor:

Kafaları çok karışmıştı. Bana ‘İşimize son verildiğini öğrendik. Gitmemiz gerekiyor’ dediler.

Trump, başta Amerika’nın Sesi (VOA) olmak üzere federal hükümet tarafından finanse edilen bazı medya kuruluşlarında bütçe ve personel sayısının azaltılması kararını vermişti.

Kararda, VOA, Özgür Avrupa ve Asya Radyosu’yla Küba'ya İspanyolca haber akışı sağlayan Radyo Marti'ye ev sahipliği yapan ABD Küresel Medya Ajansı'nın fonksiyonlarının minimum seviyeye çekilmesi yönünde talimatlar yer almıştı.

VOA çalışanları ve bazı medya örgütleri, “hukuka aykırı” olduğu gerekçesiyle kararı mahkemeye taşımıştı.

ABD Kongresi’ndeki Küba kökenli üç siyasetçiden biri olan Mario Diaz-Balart, Trump’la görüşerek radyonun faaliyetlerinin yeniden başlamasını talep edeceğini belirtiyor.

ABD Dışişleri Bakanlığı ise “durumun karmaşık ve değişken olduğunu” bildiriyor. Trump’ın atadığı Dışişleri Bakanı Marco Rubio da Küba kökenli. Cumhuriyetçi liderin Latin Amerika Özel Temsilcisi Mauricio Claver-Carone sınırlı da olsa radyonun faaliyetlerini sürdüreceğini düşündüğünü ifade ediyor.

Radyo, 1983’te dönemin ABD Başkanı Ronald Reagan tarafından kurulmuştu. Fidel Castro ve Küba Komünist Partisi karşıtı lobicilik faaliyetleriyle tanınan Küba kökenli iş insanı Jorge Mas Canosa’nın talebiyle hayata geçirilen radyo, Soğuk Savaş’ta adaya sansürsüz yayın yapmayı hedefliyordu.

NYT, Trump’ın bu kararla “Castro kardeşlerin 40 yıldır yapamadığını tek hamlede gerçekleştirdiğini” yazıyor.

Diğer yandan Radyo Marti, Soğuk Savaş'tan kalma modası geçmiş bir yayın kuruluşu olarak da görülüyordu. Radyoyu eleştirenler, Küba’daki komünist yönetim hakkında tek taraflı yayınlar yapıldığına dikkat çekiyor. Radyo, defalarca Kongre raporlarına konu olan yolsuzluk skandallarına da karışmıştı. Kuruluşa bağlı televizyon kanalı TV Marti ise Küba’da o kadar sık engellendi ki adada “Görünmeyen TV” diye adlandırılıyor.

ABD'nin Küba'ya yönelik ambargoları ilk kez 1960'da başlatıldı ve ilerleyen yıllarda kapsamı daha da genişletildi. Öte yandan ABD'nin Küba'ya yönelik ambargosunu kaldırmasına dair karar tasarısı 2012'den bu yana her yıl Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda (BMGK) kabul ediliyor. Fakat bağlayıcılığı bulunmayan BMGK kararı sadece tavsiye niteliği taşıyor ve uluslararası toplumun tutumunu gösteriyor.

Independent Türkçe, New York Times, El Pais