Türkiye’de bazı Twitter kullanıcıları vatandaşlığa alınan Suriyelilerin oy kullanmaması için kampanya başlattı

Geçtiğimiz Mayıs ayında İstanbul Kıztaşı Özel Polikliniğindeki Suriyeliler (Reuters)
Geçtiğimiz Mayıs ayında İstanbul Kıztaşı Özel Polikliniğindeki Suriyeliler (Reuters)
TT

Türkiye’de bazı Twitter kullanıcıları vatandaşlığa alınan Suriyelilerin oy kullanmaması için kampanya başlattı

Geçtiğimiz Mayıs ayında İstanbul Kıztaşı Özel Polikliniğindeki Suriyeliler (Reuters)
Geçtiğimiz Mayıs ayında İstanbul Kıztaşı Özel Polikliniğindeki Suriyeliler (Reuters)

Türkiye'deki Suriyeliler, önümüzdeki yıl Haziran ayında yapılması planlanan cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yaklaşmasıyla vatandaşlığa kabul edilen kimselerin seçimlerde oy kullanmalarına izin verilmemesine odaklanan yeni bir kampanyaya maruz kalıyor.
Türk vatandaşlığına sahip olan Suriyeliler oyların etkin bir yüzdesini oluşturmamasına rağmen Twitter kullanıcıları vatandaşlık alan Suriyelilerin seçimlere katılmasının engellemesi çağrısında bulunan bir kampanya başlattı. Kullanıcılar, ‘Suriyeliler Oy Kullanmasın’ etiketiyle yaptıkları paylaşımda yetkililere Suriyelilerin seçimlerde oy kullanmasına izin verilmemesi çağrısında bulunuyor. Geçtiğimiz Şubat ayında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 2021 yılı sonuna itibarıyla 193 bin 293 Suriyelinin Türk vatandaşı olduğunu söylemesiyle, önümüzdeki seçimlerde oy kullanabilecek Türk sayısı 60 milyonu aştı.
Bazı Twitter kullanıcıları, özellikle iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AK Parti) Arapça nasıl oy kullanılması gerektiğini anlatan bir video yayınlamasının ardından, vatandaşlığa alınan Suriyelilerin seçimlerde oy kullanmalarını önleme kampanyası başlattı. Türkiye'deki Suriyeli sığınmacılar dosyası,  seçim tarihinden bir yıl önce partilerin seçim kampanyalarında öne çıkan rekabet dosyalarından biri haline geldi.
Suriyelileri ülkelerine döndürmek için şiddetli bir kampanya yürüten Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ, geçtiğimiz ay Suriye- Türkiye sınırına mayın döşeyerek Suriyelilerin ülkeye girişini engelleyebileceklerini ifade etti. Özdağ geçtiğimiz Cuma günü Twitter hesabından yaptığı paylaşımda Süleyman Soylu’nun bir videosunu alıntılayarak Türkiye’deki sığınmacıların tehlikesine ve artan sayılarına ilişkin uyarıda bulundu. Soylu videoda, "Bizim 15 Temmuz'da nasıl kurtulduğumuzu zannediyorsunuz? Kim ne derse desin 450 bin çoçukları doğdu bu ülkede. Allah o 450 bin çocuğun hayrına 15 Temmuz'da bizi o hainlere ezdirmedi. Ben onu bilirim” ifadelerini kullandı. Özdağ, paylaşımında "Türkiye’nin iç güvenliği bu zeka/zihniyete teslim edilmiş durumda. Türkiye’de doğanlar (sayıları açıklanan 700 binin çok üstünde) gettolarda, kötü eğitimle, Arap TV’leri izleyerek büyüyor ve bir bölümü çetelerin elemanı olacak. Türkiye’nin geleceğinin kararmasına izin vermeyelim" ifadelerine yer verdi.
Soylu daha önce yaptığı açıklamada, Türkiye’de 700 bin üzerinde Suriyeli çocuğun dünyaya geldiğini söyledi.



Türkiye 'gerektiğinde' Suriye'de ‘tansiyonu düşürmek’ için İsrail ile teknik görüşmeler yapıyor

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)
TT

Türkiye 'gerektiğinde' Suriye'de ‘tansiyonu düşürmek’ için İsrail ile teknik görüşmeler yapıyor

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan dün yaptığı ve Reuters tarafından aktarılan açıklamasında Türkiye'nin gerektiğinde Suriye'de tansiyonu düşürmek için İsrail ile teknik görüşmeler yaptığını söyledi.

Fidan, Türkiye’nin İsrail de dahil olmak üzere Suriye'deki hiçbir ülkeyle çatışmaya girme niyeti olmadığını vurguladı.

Dışişleri Bakanı, İsrail ile Suriye konusunda gerilimin arttığı bir dönemde CNN Türk’e konula ilgili açıklamalarda bulundu.

Basında yer alan haberlere göre İsrail'in geçtiğimiz hafta Suriye’de bombaladığı hava üsleri, Türkiye'nin Suriye ile yapmayı planladığı ortak savunma anlaşmasının bir parçası olarak asker konuşlandırmayı planladığı yerlerdi.

Dışişleri Bakanı Fidan, açıklamasında şunları söyledi:

“Suriye'de güvenlik iş birliği olacak ve biz Suriye için istikrar ve refah istiyoruz. Ama Suriye'nin tekrar Türkiye'nin milli güvenliğini tehdit edecek bir iç karışıklığa, bir operasyona, bir provokasyona maruz kalmasını da izleyemeyiz. Ona da sadece bakmakla yetinmeyiz.”

İsrail, Beşşar Esed rejimin geçtiğimiz aralık ayında düşmesinin ardından Suriye toprakları içinde kalan bir tampon bölge de dahil olmak üzere Suriye'nin güneybatısındaki bazı bölgelerin kontrolünü ele geçirdi, Suriye ordusuna ait silahları ve askeri üsleri hedef alan bombardımanlar düzenledi.

İsrail, geçtiğimiz hafta Hama ve Humus'taki hava üslerinin yanı sıra Şam'daki askeri altyapıyı da bombaladığını duyurdu.

Dışişleri Bakanı Fidan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Amerika’nın (İsrail Başbakanı Binyamin) Netanyahu'ya tabiri caizse bir ayar vermesi gerekiyor.”

Türkiye, İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırılarını ‘ülkedeki istikrar çabalarını engellemek’ olarak değerlendirirken İsrail, ‘kendi güvenlik çıkarlarını korumak için hareket ettiğini’ öne sürüyor.