Fransa hayat pahalılığıyla mücadeleye yönelik yasa tasarısını kabul etti

Tasarı kamu çalışanlarına ücret artışı ve yemek kuponları verilmesi ayrıca şirket çalışanlarına daha yüksek ve vergisiz ikramiye ödenmesi gibi uygulamalar öngörüyor

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Fransa hayat pahalılığıyla mücadeleye yönelik yasa tasarısını kabul etti

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Fransa hükümeti, Ulusal Meclis'in emeklilik maaşlarını artıracak ve kira artışlarını askıya alacak yasa tasarısını kabul etmesiyle, yükselen enflasyona karşı hanehalkı alım gücünü kuvvetlendirmeye yönelik bir adım attı.
Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un geçen seçimlerde mutlak çoğunluğu kaybetmesinin ardından partiler arasında uzalaşmaya varma becerisinin ilk kez sınandığı tasarı, bundan sonra merkez sağ parti olan Les Republicains'ın çoğunlukta olduğu üst meclis olan senatoya gidecek.
Tasarı aynı zamanda kamu çalışanlarına ücret artışı ve yemek kuponlarını yanı sıra, şirketlerin çalışanlarına daha yüksek, vergisiz ikramiye ödemesi yapmasını sağlayacak bir mekanizmayayı da içeriyor. Tasarının bütçeye maliyetinin 20 milyar euro civarında olması bekleniyor.

Enflasyon yüzde 6,5
Ukrayna'nın işgaliyle artan enerji fiyatlarının tırmandırdığı hayat pahalılığı ile mücadele etmek Macron'un en önemli seçim vaatlerinden biriydi.
Fransa'da enflasyon geçen ay diğer euro bölgesi ülkelerine paralel olarak yüzde 6,5 seviyesinde gerçekleşti.
Tasarının dün gece geç saatlerde mecliste kabul edilmesinden önce soldaki ana muhalefet ittifakı Nupes'un vekilleri saatler süren müzakerelerde hükümeti, yeterince kapsamlı önlemler almadığı yönünde eleştirdi.
Tasarı 116'ya 341 oyla kabul edilirken merkez sağ Les Republicains ve aşırı sağ National Rally üyelerinin desteğini aldı, fakat Nupes vekilleri yasanın aleyhinde oy kullandı.

Reuters-Independent Türkçe



İş stresi alkol tüketimini artırıyor: Çalışanların yüzde 64'ü etkileniyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

İş stresi alkol tüketimini artırıyor: Çalışanların yüzde 64'ü etkileniyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Yeni bir araştırmaya göre çalışanların neredeyse üçte ikisi iş kaynaklı stres veya baskılar nedeniyle daha fazla alkol tüketiyor.

Alcohol Change UK'in 2 bin çalışanla yaptığı ankete göre, Birleşik Krallık'ta çalışanların yüzde 64'ü işle ilgili nedenlerden dolayı alkol kullandığını bildirdi. Son 12 ayda artan tüketimin arkasında iş stresi, baskı ve kaygı var.

Her 10 kişiden 4'ü işle ilgili kaygılar nedeniyle alkol tüketimini artırdığını söylerken, katılımcıların yüzde 38'i iş stresiyle başa çıkmak için daha fazla içtiğini belirtti.

Üçte birinden fazlası işyerindeki baskı veya son teslim tarihleri nedeniyle daha fazla içki içerken, yüzde 29'u iş güvensizliği nedeniyle alkol tüketiminin arttığını söyledi.

Alcohol Change UK araştırma grubunun danışmanlık ve eğitim müdürü Jane Gardiner şunları söyledi:

Yaptığımız işler son derece çeşitli olsa da bu araştırma geçen yıl birçoğumuzun işle ilgili stres, kaygı, baskı ve iş güvensizliğini yönetmek amacıyla daha fazla alkol aldığını gösteriyor. Ancak alkol, yetersiz uykudan akşamdan kalmalığa, yüksek tansiyondan depresyona kadar birçok sağlık sorununa yol açarak genel sağlığımıza ve refahımıza ciddi zararlar verebilir. Bazıları için kısa süreli bir rahatlama sağlasa da zaman içinde stres, kaygı ve baskı duygularını daha da kötüleştirmesi ve istesek bile kurtulması zor bir kendi kendini tedavi etme döngüsüne yol açması daha olası.

Alkol Farkındalık Haftası'nın başlangıcı münasebetiyle yayımlanan araştırma, çalışanların işyerinde alkol konusunda önleyici eylem ve eğitim taleplerini ortaya koydu.

Bu yılın teması "Alkol ve iş", çalışma ortamlarının ve baskıların içki içme şeklimizi nasıl etkileyebileceğine ve nasıl daha sağlıklı, daha kapsayıcı işyeri kültürleri oluşturabileceğimize odaklanıyor.

Ankete katılan her 10 çalışandan 8'inden fazlası, işverenlerin işyerinde alkol konusunu ele almada bazı sorumlulukları olduğuna inanıyor. Ancak üçte birinden fazlası işyerinde alkol yerine ruh sağlığı hakkında konuşurken kendini daha rahat hissettiğini söyledi.

Gardiner sözlerini şöyle sürdürdü:

Son yıllarda işyerlerinde ruh sağlığı alanında görülen ilerlemenin bir yansıması olarak, konuşmaları teşvik etmek, şefkat ve desteği artırıp damgalanmayı azaltmak için, çalışanlardan alkol farkındalığı ve eğitimi konusunda bu kadar güçlü bir iştah görmek çok cesaret verici. Olumlu olan şu ki, çalışanlar alkolle ilgili sorunlarda reaktif müdahale yerine önleyici ve proaktif yaklaşımın daha etkili olduğunu kabul ediyor gibi görünüyor. İşte bu tür bir destek, alkolü tabu olmaktan çıkarmaya başlayacak, içki içme alışkanlıklarımızın genel sağlığımız ve refahımız üzerindeki etkisine dair farkındalık yaratacak ve önlenebilir alkol zararlarını daha meydana gelmeden önleyecek.

Independent Türkçe