Bilim insanı "Neredeyse kesin" dedi: Bir Çin roketi daha Dünya'ya kontrolsüzce düşebilir

Uzmanlara göre yörüngede birikmeye devam eden roket parçaları insanlar için gerçek bir risk teşkil ediyor

Fotoğraf: Reuters_Arşiv
Fotoğraf: Reuters_Arşiv
TT

Bilim insanı "Neredeyse kesin" dedi: Bir Çin roketi daha Dünya'ya kontrolsüzce düşebilir

Fotoğraf: Reuters_Arşiv
Fotoğraf: Reuters_Arşiv

The Independent'ın haberine göre Çin, yörüngedeki ilk uzay istasyonunu genişletme amacıyla Hainan'daki Wenchang Uzay Fırlatma Alanı'ndan güçlü bir roket fırlatmaya hazırlanıyor.
Ancak Uzun Yürüyüş 5B roketiyle yapılan önceki fırlatmalara benzer şekilde, bu roket de kontrolsüz şekilde gezegene düşebilir.
Ülke, Avrupa ülkeleri, ABD ve Rusya'nın ortak işlettiği Uluslararası Uzay İstasyonu'na karşı Nisan 2021'de Tiangong adlı bir uzay istasyonu inşa etmeye başlamıştı. İstasyonu meydana getiren modüllerinden biri halihazırda yerleşik durumda.
Ek modüllerin istasyona monte edilme süreciyse devam ediyor. Çin Uzay Ajansı, bugün istasyonun Wentian modülünü fırlatacak.
Modül, 848 bin 220 kilogramlık Uzun Yürüyüş 5B roketiyle fırlatılacak. Roket daha hafta başında fırlatma rampasına yerleştirilmişti.
Öte yandan ülkenin bu sınıftan bir roketi, geçen yıl mayıs ayında bir fırlatma görevinin ardından kontrolsüzde atmosfere girerek panik yaratmıştı.
Aracın nereye düşeceği sorusu gündemi uzun süre meşgul etmiş ve sonunda roket Hint Okyanusu'nun Maldivler'in kuzeyindeki bir bölgesine can kaybına veya hasara sebep olmadan düşmüştü.
Gizmodo, Harvard-Smithsonian Astrofizik Merkezi'nden astrofizikçi Jonathan McDowell'a, roketin yeniden risk yaratıp yaratmayacağı sorusunu yöneltti.
"Neredeyse kesin olduğunu söyleyebilirim" diyen bilim insanı, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çekirdek aşamanın (roketin uzay aracını taşıyan kısmı) tasarımını değiştirirlerse çok hoş bir sürpriz olacak. Yapmadıklarını düşünüyorum ve geçen seferki gibi bir olaya hazır olalım."
Uzmanlara göre yörüngede birikmeye devam eden roket parçaları insanlar için gerçek bir risk teşkil ediyor.
British Columbia Üniversitesi'nden Prof. Dr. Michael Byers liderliğindeki araştırmacılar, uzay çöpü diye adlandırılan bu parçaların bir insanın ölümüne sebep olma ihtimalini hesaplamıştı.
Bulgulara göre roketlerin işlevsiz parçaları atmosfere kontrolsüz biçimde girmeye devam ederse, bu ihtimal yüzde 10'a ulaşacak.



İlk insanların beslenme sırları, 300 bin yıllık ahşap aletlerle birlikte gün yüzüne çıktı

(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
TT

İlk insanların beslenme sırları, 300 bin yıllık ahşap aletlerle birlikte gün yüzüne çıktı

(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
(Liu ve ekip arkadaşları/Science)

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Çin'in güneybatısında keşfedilen 300 bin yıllık nadir ahşap aletler, bölgedeki ilk insanların büyük ölçüde kök ve yumrular gibi yeraltı bitkileriyle beslendiğini gösteriyor.

Hakemli dergi Science'da perşembe günü yayımlanan bulgular, Doğu Asya'daki erken insan atalarının gelişmiş bilişsel becerilerine, yaşantılarına, beslenme biçimlerine ve çevrelerine ışık tutuyor.

Yunnan eyaletinin Jiangchuan bölgesinde yer alan göl kıyısındaki Gantangqing arkeolojik kazı alanında, oksijenden yoksun kil tortularda ahşap aletlerin korunması sayesinde bu nadir buluntu elde edildi.

Araştırmacılar tortularda yaklaşık bin organik kalıntı da buldu.

Ortaya çıkarılan kalıntıları gelişmiş teknikler kullanarak tarihlendiren bilim insanları, aletlerin 250 bin ila 350 bin yıllık olduğunu tespit etti.

Bilim insanları, çeşitli biçim ve işlevlere sahip "son derece nadir" ahşap aletlerin yaklaşık 300 bin yıllık katmanlardan çıkarıldığını söylüyor.

Bugüne kadar bu döneme ait, biri Avrupa'da diğeri Afrika'da olmak üzere ahşap alet içeren sadece iki keşif yapılmıştı.
 

Görsel kaldırıldı.

Gantangqing'deki ahşap aletler (Liu ve ekip arkadaşları/Science)


Yeni keşfedilen çubuklardan ikisi, İtalya'nın Poggetti Vecchi bölgesinde bulunan 171 bin yıllık aletlere benzerlik gösteriyor.

Kanca biçimli benzersiz 4 aletin daha ortaya çıkarıldığını belirten bilim insanları, bunların muhtemelen kökleri kesmek için kullanıldığını söylüyor.

Ayrıca araştırmacıların ahşap aletlerin üzerinde kasıtlı cilalama ve kazıma izleri, kenarlarındaysa toprak kalıntıları saptaması, bunların kök ve yumrular gibi yeraltı bitkilerini kazmak için kullanıldığına işaret ediyor.

Bilim insanları, "Ahşap aletler arasında kazma çubukları ve küçük, eksiksiz, elle tutulan sivri uçlu aletler var" diye yazıyor.

Bilim insanları bu bulgulara dayanarak insanların Doğu Asya'daki atalarının muhtemelen bitki temelli bir beslenme biçimi izlediğinden şüphelenirken, bölgede çam fıstığı, fındık, kivi meyvesi ve su yumrularına dair kanıtlar tespit edildi.

Buna karşılık Avrupa ve Afrika'da saptanan ahşap aletler av aletleri, mızraklar ve mızrak uçlarıydı.

Çalışmanın ortak yazarı arkeolog Bo Li şöyle diyor:

Bu keşif, erken insan adaptasyonuna ilişkin önceki varsayımlara meydan okuyor. Çağdaş Avrupa yerleşimleri (Almanya'daki Schöningen gibi) büyük memelileri avlamaya odaklanırken, Gantangqing subtropik bölgelerde bitki temelli, eşsiz bir hayatta kalma stratejisini ortaya koyuyor.

Dr. Li, "Ahşap aletlerin çeşitliliği ve karmaşıklığı da arkeolojik kayıtlardaki önemli bir boşluğu dolduruyor, çünkü 100 bin yıldan daha eski ahşap aletler Afrika ve Batı Avrasya dışında son derece nadir görülüyor" ifadelerini kullanıyor.

Keşif, ahşap aletleri kullanan erken insanların dünya genelinde çok daha geniş bir alana yayıldığını gösteriyor.

Ayrıca farklı ortamlarda yaşayan tarih öncesi kültürlerin yerel olarak işlerine yarayacak aletler geliştirdiğine de işaret ediyor.


Independent Türkçe, independent.co.uk/news