Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını, Ukrayna’daki savaş, enerji fiyatları ve yüksek küresel enflasyon oranları dünyanın birçok büyük ekonomisine gölge düşürürken, Suudi Arabistan NEOM şehrindeki projeleri ilerleterek ekonomisinin gücünü ortaya koydu.
Uluslararası ekonomik koşullara rağmen, 2030 Vizyonu kapsamında duyurulan bu projelerin birçoğunda bugün yüksek oranda ilerleme devam ediyor.
Salgının etkilerini rekor sürede aşmak
Maliye Bakanı Muhammed Cedan 8 Nisan’da yaptığı bir açıklamada, ülkesinin hızlı müdahalenin yanı sıra halkı korumak ve ekonomik faaliyeti desteklemek için aldığı benzeri görülmemiş önlemler sonucunda salgının etkilerinin üstesinden geldiğini bildirdi.
10 Ocak’ta, resmi haber ajansı, yerel ve uluslararası medyada, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman bin Abdulaziz’in NEOM şehrindeki THE LINE projesine ilişkin açıklaması yer aldı.
Eşi benzeri görülmemiş avantajlara sahip bir projenin duyurusu, ülkenin salgının ekonomik etkilerinden kurtulduğu bir dönemde yapıldı.
Gözlemcileri hayrete düşüren, THE LINE tasarımının, NEOM arazisinin yüzde 95’inin korunmasına katkıda bulunması ve şehrin yüzde 100 yenilenebilir enerjiye ve temiz kaynaklara dayanması oldu.
Veliaht Prens Muhammed bin Selman, Ekim 2018’de başkent Riyad’da düzenlenen Geleceğe Yatırım İnisiyatifi’nde yaptığı konuşmada, “Ortadoğu’nun yeni Avrupa olacağına inanıyorum. Bu benim savaşım ve Suudilerin savaşı” dedi.
Koşulları aşan bir ekonomi
Salgın, enerji piyasalarındaki dalgalanmalar, Ukrayna’daki savaş ve yüksek enflasyon oranlarına rağmen, inovasyon şehri OXAGON, Basra Körfezi’nin ilk açık hava kayağını sunacak olan küresel dağ turizmi destinasyonu TROJENA, Kızıldeniz destinasyon projesinin büyük bölümlerinin tamamlanması ve THE LINE tasarımlarının duyurulması ülke ekonomisinin gücünü ortaya koydu.
Umut verici yatırım fırsatları
NEOM şehrine bitişik idari bölge olan Tebük’ün Valisi Prens Fahd bin Sultan bin Abdulaziz, ülkesinin THE LINE projesi ile en zorlu ekonomik koşullardan en güçlü şekilde çıkma becerisini gösterdiğini söyledi.
Prens Fahd, “THE LINE gelecekte kentsel toplumlar kavramı için öncü bir küresel model, sürdürülebilirlik ve doğa ile uyum içinde yaşama ve sağlıklı ve çekici bir çevre sağlama idealini temsil edecek. Aynı zamanda ülkenin konumunu güçlendirecek ve onu kalite standartlarına uygun modern teknolojilere dayalı yenilenebilir ve çeşitlendirilmiş bir ekonomi olarak bu alanda öncü yapacak” dedi.
Johns Hopkins Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olan enerji uzmanı Dr. Paul Sullivan ise, Suudi Arabistan’da gelecek vaat eden yatırımlar için çok büyük fırsatlar olduğunu söyleyerek, değerlendirmesine şu ifadelerle devam etti:
“Suudi kültürünü ve dünyadaki yerini anlamak için çaba sarf etmeye istekli, yaratıcı beyinlere sahip yatırımcılar oraya yatırım yapabilir. Ancak kültürel bir anlayışa ve günümüzün değişen uluslararası gerçeklerinin karmaşıklığı üzerinde çalışmaya istekli olmaları gerektiğine inanmıyorlarsa başka yere bakmalarını öneririm.”
Suudi Arabistan’ın geleceğinin sadece şu anda mevcut olan güneş ve rüzgar enerjisiyle sınırlı olmadığını ekleyen Dr. Sullivan, Yeşil Suudi Arabistan Girişimi’ne dikkat çekti.
NEOM Körfezi’nde gün doğumu ve batışı
Washington’daki Ulusal Savunma Üniversitesi’nden Profesör David Des Roches, ABD ordusunda subay iken yaşadığı duygularını şöyle anlattı:
“ABD ordusunda genç bir subay olarak ilk görevim Akabe Körfezi’ndeydi. Her gün muhteşem Suudi sahilinde güneşin doğuşunu ve batışını izler ve güzelliğine hayran kalırdım. Bu şekilde hisseden tek kişinin ben olmadığımı görmek güzel.”
Des Roches, NEOM şehri ve özellikle THE LINE projelerinin, Fransız hızlı treni, ABD’nin aya inişi, Dubai Limanı ve Süveyş Kanalı gibi büyük projelerde olduğu gibi istenilen başarıya ulaşabileceğini söyledi.
Profesör, “Bugün bu örneklerin hepsi, savunucuları zamanlarının ötesinde olan ve şu anda gördüğümüz gibi dünyayı değiştirmek için vizyonları ve kaynaklarını kullanabilen görsel düşünce örnekleridir. Suudi Veliaht Prens büyük bir maceraya atılıyor ve bu projeler eğer başarılı olmaya devam edebilirse, onun mirasının ve tarihteki yerinin büyük bir parçası olacak” diye konuştu.
Temiz ve yenilenebilir enerjiye dayalı endüstriyel, turistik ve kentsel alanlar oluşturma ve geleceğin teknolojilerini simüle etme projeleri, Suudi ekonomisinin kalkınma planlarının ayrılmaz bir parçası haline geldi.
Suudi Arabistan ayrıca, 2030 Vizyonu kalkınma planı çerçevesinde mevcut ‘şehirlerin insanlaştırılması’ için de projelere başladı.