Irak’taki cumhurbaşkanı seçimi oturuma ‘üçüncü’ bir Sünni-Kürt dalgası engeli

Koordinasyon Çerçevesi başbakan adayı Muhammed Şiya es-Sudani.
Koordinasyon Çerçevesi başbakan adayı Muhammed Şiya es-Sudani.
TT

Irak’taki cumhurbaşkanı seçimi oturuma ‘üçüncü’ bir Sünni-Kürt dalgası engeli

Koordinasyon Çerçevesi başbakan adayı Muhammed Şiya es-Sudani.
Koordinasyon Çerçevesi başbakan adayı Muhammed Şiya es-Sudani.

Sünni Egemenlik İttifakı lideri Hamis el Hancer, Şii Koordinasyon Çerçevesi liderlilerine, Egemenlik İttifakı’nın Mesut Barzani liderliğindeki Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ile anlaşarak cumhurbaşkanının seçilmesi için bugün mecliste gerçekleşecek oturuma katılmayacağını bildirdi.
Hancer konuyla ilgili yaptığı açıklamada, ‘Maliki ve Koordinasyon Çerçevesi liderlerine, Egemenlik İttifakı destekçilerinin hakları garanti altına alınmadıkça cumartesi gerçekleşecek oturuma katılmayacağını iletti. Kararın, KDP ile anlaşarak alındığını belirten Hancer, Koordinasyon Çerçevesi üzerinde yazılı ve bağlayıcı anlaşmaya varılmasını talep ederek kapsamlı bir ulusal anlayış yaratılması çağrısında bulundu. Hancer, ‘Kürdistan Demokrat Partisi'nin taleplerini garanti altına almanın’ önemini vurgularken, Koordinasyon Çerçevesi’ni Sadr hareketinin yönelimlerini anlamaya çağırdı.
Koordinasyon Çerçevesi, hükümetin kurulması ve anayasal yetkilerin tamamlanması ile ilgili tüm siyasi güçlerle görüşmek üzere bir müzakere ekibi oluşturmaya karar verdi. Önceki akşam düzenlenen toplantının ardından yapılan açıklamada ‘Irak meseleleriyle ilgili siyasi istişarelerde bulunmak üzere bir görüşme düzenlendiği, hükümetin oluşumu ve tamamlanmasıyla ilgili tüm siyasi güçlerle görüşmek üzere bir müzakere ekibi oluşturulduğu’ kaydedildi.
Hikmet Hareketi lideri Ammar el-Hekim ise Koordinasyon Çerçevesi’nin başbakan adayı Muhammed Şiya es-Sudani’ye olan bağlılığını vurguladı.
Hekim dün yaptığı açıklamada, Sudani’nin değişmesi halinde Sadr Hareketi’nin herhangi bir adaya itiraz edebileceğini belirterek ‘hükümet güvenlik güçlerinin Sadr hareketinin gösterilerini ele almasını ve göstericilerin Yeşil Bölge'ye girmesine izin vermesini’ eleştirdi. Irak Başbakanı Mustafa el- Kazımi'nin siyasi güçlere hükümetini anlaşmazlıklara dahil etmemeleri çağrısından bir gün sonra güvenlik güçleri dün, beton bloklarla güçlendirilmiş Yeşil Bölge'yi kapattı. Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr'ın cuma namazı çağrısı ve ardından Koordinasyon Çerçevesi’nin kurulmasını engellemek için yapılan gösterilerin arka planına karşı bölgeye giden tüm yollar ve köprüler kapatıldı.
Kürdistan Demokrat Partisi ve Kürdistan Yurtseverler Birliği’nin (KYB) cumhurbaşkanlığı görevine tek bir aday dahi bulamaması ışığında, ‘Egemenlik İttifakı’ tarafından engelleyici nitelikteki bu üçüncü tehdit, cumhurbaşkanını seçmek için bir oturum düzenlemeye yönelik Koordinasyon Çerçevesi’nin planlarını engellemeyi amaçlıyor. Parlamento üyelerinin yalnızca üçte ikisinin cumhurbaşkanını seçebildiği gerçeği ışığında, Sünni Egemenlik İttifakı ve KDP’nin yokluğu üçte ikilik yeter sayıya ulaşılmasını engelleyecek.
Bu üçüncü blokla, Egemenlik İttifakı ve KDP tarafından temsil edilen Kürtler ve Sünnilerin Şii-Şii çatışmasına ilk kez taraf olarak girmesiyle, mesele daha tehlikeli boyutlara ulaştı. Siyasi gözlemcilere göre bu, geçtiğimiz yıllarda herhangi bir Şii-Şii rekabetine veya çatışmasına girmekten kaçınan Kürtler ve Sünniler tarafından alınan tehlikeli bir risk olarak değerlendiriyor.
Koordinasyon Çerçevesi, Kürt partilerine, cumhurbaşkanlığı görevine aday gösterme anlaşmasını hızlandırma çağrısını yineledi. Açıklamada, Koordinasyon Çerçevesi’nin aylardır halkın arzusundan ve seçmenlerin oylarından bilinmeyen yönlere gitmesi amaçlanan siyasi sürecin gidişatını düzeltmek için çalıştığı bildirildi. Ayrıca Koordinasyon Çerçevesi’nin tüm siyasi güçler arasındaki mutabakatı tamamlamaya istekli olduğu ve cumhurbaşkanlığı adına bir aday üzerinde anlaşmaya varmak için Kürt güçlerine daha ciddi diyaloglar kurma çağrısını yenilediği kaydedildi. Koordinasyon Çerçevesi açıklamasında, tüm ulusal güçlerin cumhurbaşkanının seçilmesine ayrılmış meclis oturumunun toplanmasından önce anayasal yetkilerin tamamlanmasına ilişkin pozisyonda uyum içinde olma arzusunu teyit ettiği aktarıldı. Koordinasyon Çerçevesi tarafından oluşturulan müzakere ekibinin, bir sonraki hükümetin gücünü artırmaya ve görevlerini daha iyi yerine getirmesine katkıda bulunacak iç mutabakatlara ulaşmak amacıyla siyasi partiler ve diğer partilerle diyaloglarına başlayacağı da aktarıldı.



Suriye Cumhurbaşkanlığı: İsrail'in başkanlık sarayı yakınındaki saldırısı tehlikeli bir tırmanış

 İsrail savaş uçağı, Suriye'nin başkenti Şam yakınlarındaki bir bölge üzerinde uçarken füze ateşledi, 30 Nisan 2025 (AFP)
 İsrail savaş uçağı, Suriye'nin başkenti Şam yakınlarındaki bir bölge üzerinde uçarken füze ateşledi, 30 Nisan 2025 (AFP)
TT

Suriye Cumhurbaşkanlığı: İsrail'in başkanlık sarayı yakınındaki saldırısı tehlikeli bir tırmanış

 İsrail savaş uçağı, Suriye'nin başkenti Şam yakınlarındaki bir bölge üzerinde uçarken füze ateşledi, 30 Nisan 2025 (AFP)
 İsrail savaş uçağı, Suriye'nin başkenti Şam yakınlarındaki bir bölge üzerinde uçarken füze ateşledi, 30 Nisan 2025 (AFP)

Suriye Cumhurbaşkanlığı bugün yaptığı açıklamada, Şam'daki cumhurbaşkanlığı sarayı yakınlarında İsrail'in düzenlediği hava saldırısının “ciddi bir tırmanma” olduğunu söyledi.

Suriye resmi haber ajansı SANA'da yer alan cumhurbaşkanlığı açıklamasında şöyle denildi: “Suriye Arap Cumhuriyeti Başkanlığı, dün İsrail işgal güçleri tarafından cumhurbaşkanlığı sarayına düzenlenen bombardımanı en şiddetli şekilde kınadı. Bu saldırı, devlet kurumlarına ve egemenliğine yönelik ciddi bir tırmanış niteliğinde olup, ülkede istikrarı bozmak ve güvenlik krizlerini derinleştirmek isteyen pervasız hareketlerin devam ettiğini ve Suriye halkının ulusal güvenliğini ve birliğini hedef aldığını göstermektedir.”

Cumhurbaşkanlığı, Telegram kanalından yayınladığı açıklamada, uluslararası topluma ve Arap ülkelerine, uluslararası hukuk ve sözleşmeleri ihlal eden bu saldırgan tutuma karşı Suriye'nin yanında durma çağrısı yaptı. Cumhurbaşkanlığı, Arap ülkelerini, bu saldırılara karşı tutumlarını birleştirmeye ve Suriye'ye tam desteklerini ifade etmeye çağırarak, Arap halklarının İsrail'in saldırgan uygulamalarına karşı haklarının korunmasını güvence altına almaya davet etti.

Cumhurbaşkanlığı, Suriye'nin birliğini hedef alan bu saldırıların ister içeriden ister dışarıdan olsun, Suriye halkının iradesini zayıflatmayı veya devletin tüm bölgelerde istikrar ve barışı sağlama çabalarını engellemeyi başaramayacağını vurguladı. Cumhurbaşkanlığı, ilgili güvenlik birimlerinin söz konusu saldırıların sorumlularının hesap vermesi için gerekli soruşturmaları sürdürdüğünü, ülkenin ve vatandaşlarımızın güvenliğini hedef alabilecek her türlü tehdidi önlemek için kararlılıkla çalışmaya devam edeceklerini kaydetti.

Cumhurbaşkanlığı, tüm taraflara ulusal birlik çerçevesinde diyalog ve iş birliğine bağlı kalma ve krizi uzatmayı amaçlayan tüm girişimlere karşı durma çağrısını yineledi ve Suriye'nin inşa ve yeniden yapılanma yolunda ilerlediğini, reform sürecinin zorluklara rağmen durmayacağını belirtti. Cumhurbaşkanlığı, açıklamasını şu sözlerle tamamladı: “Suriye, egemenliği ve güvenliği konusunda taviz vermeyecek ve halkının haklarını tüm imkanlarla savunmaya devam edecektir.”

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yisrael Katz, ortak bir açıklamada, Şam'ı hedef alan İsrail saldırısının “Suriye rejimine açık bir mesaj olduğunu: (Suriye) güçlerinin Şam'ın güneyinde konuşlanmasına veya Dürzilere herhangi bir tehdit oluşturmasına izin verilmeyeceğini” belirtti.