Trump, CNN'e dava açmak için destekçilerinden bağış istedi

"Yalan Haberci CNN'e karşı açacağım davaya desteğinizi göstermek için DERHAL adınızı ekleyin"

76 yaşındaki Trump, 2024'te yapılması beklenen ABD Başkanlığı seçiminde aday olmayı planladığını zaman zaman söylüyor (AFP)
76 yaşındaki Trump, 2024'te yapılması beklenen ABD Başkanlığı seçiminde aday olmayı planladığını zaman zaman söylüyor (AFP)
TT

Trump, CNN'e dava açmak için destekçilerinden bağış istedi

76 yaşındaki Trump, 2024'te yapılması beklenen ABD Başkanlığı seçiminde aday olmayı planladığını zaman zaman söylüyor (AFP)
76 yaşındaki Trump, 2024'te yapılması beklenen ABD Başkanlığı seçiminde aday olmayı planladığını zaman zaman söylüyor (AFP)

The Independent'ta yer alan habere göre eski ABD Başkanı Donald Trump, CNN'e yönelik dava tehdidinin üzerinden bir haftadan fazla süre geçtikten sonra, kuruluşa karşı vereceği hukuk mücadelesine yardım için para bağışlamalarını e-posta listesindeki destekçilerinden istiyor.
Trump, kendisinin seçmen usulsüzlüğü iddialarını önemsemedikleri gerekçesiyle CNN ve "diğer medya kuruluşlarına" dava açacağını önceki ayın sonlarında söylemişti.
Eski ABD Başkanı'nın avukatı, geçen ay CNN'in üst yöneticisi Chris Licht'e 282 sayfalık bir mektup gönderdi. Kablolu ağda yayın yapan televizyon kanalının Trump'ı karaladığını, kanıtlanmamış seçmen usulsüzlüğü suçlamaları nedeniyle onu yalancı ilan ettiğini ve "Başkan Trump'ın meşruiyeti ve yetkinliğine karşı çıkan bir anlatıyı sürekli beslediğini" bu mektupta savundu.
Mektupta, Trump'ın yanlış ve karalayıcı olduğunu iddia ettiği, yazılı mecra ve canlı yayındaki haberlerin derlemeleri yer alıyor.
"CNN'in seçimden hem önce hem de sonra yaptığı haberler, Başkan Trump'ın meşruiyeti ve yetkinliğine karşı çıkan bir anlatıyı sürekli besledi" ifadelerine mektupta yer verildi.
Trump, Save America (Amerika'yı Kurtar) siyasi eylem komitesi aracılığıyla yaptığı açıklamada, "Tekrarlı bir şekilde bana karşı karalayıcı ifadeler kullandıkları gerekçesiyle dava açma niyetimi CNN'e bildirdim" dedi.
"2020 Seçimleri'ndeki sahtekarlığa dair güçlü kanıtlarla ilgili olarak beni karalayıp halkı aldatan diğer medya kuruluşlarına karşı yasal işlemleri başlatacağını" da söyledi.
Şimdi, bağış toplamak için gönderdiği yeni e-postada "en iyi ve en kendini adamış destekçilerine" seslenen eski ABD Başkanı'nın, onları "Yalan Haberci CNN'e açacağım DAVADA yanımda olsunlar" diye isimlerini eklemeye çağırdığı bildirildi.
The Daily Beast'e göre "Haydi CNN'e DAVA açalım" başlıklı e-postada, bir bağış sayfasına bağlantı verilerek "Yalan Haberci CNN'e açacağım davaya desteğinizi göstermek için DERHAL adınızı ekleyin" ifadeleri kullanıldı.
Saatler geçtikten sonra Trump'ın e-posta listesindeki destekçilere gönderilen ikinci bir e-postadaysa "CNN'E KARŞI Başkanlarının alenen yanında olmak için isimlerini ekleyen ilk 45 Vatanseverin isimlerini inceleyeceğim" denildiği bildirildi.
The Independent, yorum almak için CNN'le temasa geçti ancak henüz yanıt alamadı.
 



Amerikalı bir radyocu, Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından gönderilen soruları sorduğu röportajın ardından istifa etti

ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
TT

Amerikalı bir radyocu, Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından gönderilen soruları sorduğu röportajın ardından istifa etti

ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)

ABD Ulusal Radyosu "NPR" dün (Pazartesi) yaptığı açıklamada, Philadelphia’lı yayıncı Andrea Lawful-Sanders'ın, ABD Başkanı Joe Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından hazırlanan soruları sorduğu röportajın ardından istifasını sunduğunu bildirdi.

Philadelphia kanalı röportajı, Biden'ın eski Başkan Donald Trump ile tartışmasından sonra medyaya ilk çıkışı olarak tanımladı.

Biden, 14 dakikalık röportajda siyah seçmenlerin gücünü vurguladı ve yönetiminin, siyah üniversiteleri desteklemek ve ilk siyah kadın Yüksek Mahkeme yargıcını aday göstermek gibi bazı başarılarını övdü.

NPR, Sanders ve bir başka sunucunun hafta sonu Biden kampanya ekibinin hafta başında kendilerine röportaj için sorular verdiğini itiraf ettiklerini belirtti.

Biden, Earl Ingram'ın programında Afrikalı Amerikalılarla ilgili aynı konular hakkında konuşmuş ve onlar için neler başardığını vurgulamıştı.

CNN'den Victor Blackwell ile yapılan ortak röportaj sırasında Blackwell hem Sanders'a hem de Ingram'a şu soruyu yöneltti: "Soruları Beyaz Saray'dan ya da kampanya ekibinden mi aldınız, yoksa soruları önceden göndermeniz mi istendi?" Bu soruyu sormamın nedeni ikinizi de eleştirmek değil, daha ziyade şunu öğrenmek istiyorum: Beyaz Saray şu anda Başkan'ın canlılığını ve etkinliğini kanıtlamaya çalışıp çalışmadığını bilmek istiyorum, bunu, Başkan'ın kendisine hangi soruların sorulacağını bilmesi için röportajdan önce soruları göndererek mi yapıyor?

Sorular onay için bana gönderildi" diyen Lawful-Sanders, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bana sekiz soru geldi ve onayladığım dört tanesi seçildi.

Ingram cevap vermedi, ancak cumartesi günü Associated Press'e ayrı olarak yaptığı açıklamada, Biden'ın yardımcılarının kendisine önceden dört sorudan oluşan bir liste gönderdiklerini söyledi.

Önceden belirlenmiş soru listenin kendisini tereddütte bırakmasına rağmen, "bu ABD Başkanı ile konuşma fırsatı olduğu için" görüşmeye devam ettiğini belirtti.

İtiraflar, Biden'ın yoğun baskı altında olduğu ve Donald Trump'a karşı geçen ayki tartışmada gösterdiği sallantılı performansın ardından hasar kontrolü yapmaya çalıştığı bir dönemde geldi.

Sanders daha sonra Facebook'ta yayınladığı kısa bir video ile cumartesi günü istifasını sunduğunu ve artık kanalda çalışmadığını vurgulayarak, "bu yolculukta rol oynayan" herkese teşekkür etti.

Philadelphia kanalı, iş ilişkilerinin sona erdiğini ayrıca duyurdu ve kanalın yöneticisi Sarah Lomax yaptığı açıklamada, 3 Temmuz röportajının "yönetimin bilgisi, istişaresi veya iş birliği olmaksızın yayıncı tarafından bağımsız olarak ayarlandığını" söyledi."

İsminin açıklanmaması kaydıyla konuşan bilgili bir kaynağa göre bu itirafların yol açtığı tartışmaların ardından Biden'ın kampanya ekibi soru önermekten vazgeçme kararı aldı.

Biden'ın görev süresi boyunca, son yedi başkana göre daha az basın toplantısı ve medya röportajına katılması dikkat çekidir.