Guterres, Rusya ve Ukrayna’ya Zaporijya Nükleer Santrali çevresindeki askeri faaliyetleri durdurma çağrısında bulundu

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres (AP)
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres (AP)
TT

Guterres, Rusya ve Ukrayna’ya Zaporijya Nükleer Santrali çevresindeki askeri faaliyetleri durdurma çağrısında bulundu

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres (AP)
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres (AP)

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Rusya ve Ukrayna askeri güçlerini Zaporijya Nükleer Santrali çevresindeki tüm askeri faaliyetleri durdurmaya ve santral veya çevresini hedef almamaya çağırdı.
Reuters’ın haberine göre, Guterres bugün yaptığı açıklamada, Zaporijya Nükleer Santrali veya Ukrayna’daki diğer nükleer tesislere gelebilecek olası hasarın feci sonuçlara yol açabileceği konusunda uyardı.
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenksiy de, uluslararası toplumu 1986’da Çernobil’de olanlara benzer yeni bir nükleer felaket konusunda uyardı.

Zelenskiy, bugün Kopenhag’da Ukrayna için düzenlenen bağış konferansına video konferans aracılığıyla katılarak, “Rusya, Zaporijya Nükleer Santrali’ni rehin tutan ve şantaj için kullanan bir terörist devlettir” dedi.
Rusya’nın, daha önce Çernobil nükleer felaketini saklamaya çalışan Sovyetler Birliği’nden daha fırsatçı ve tehlikeli olduğuna vurgu yapan Ukrayna Devlet Başkanı, “Avrupa’yı bu tehditten korumalıyız” dedi.
Zelenskiy, Rusya’nın eylemine verilecek yanıtın kapsamlı olması gerektiğini söyleyerek, Ukrayna’nın kendisini savunmak için maksimum miktarda silah ve mühimmat ihtiyacı olduğunu da sözlerine ekledi.
26 ülkeden temsilcilerin katılacağı bağış konferansının silahlarla uzun vadeli destek, askerlerin eğitimi ve Ukrayna’ya mayın temizleme konusunda yardım sağlama konusuna odaklanması planlanıyor.



Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
TT

Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman bin Abdulaziz ile Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer arasında dün yapılan telefon görüşmesinde, bölgedeki anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi gerektiği vurgulandı.

Görüşmede, bölgedeki son gelişmeler ve İsrail'in İran'a yönelik askeri operasyonlarının yansımaları ele alınırken, tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi ve gerilimin azaltılması için her türlü çabanın sarf edilmesinin önemine değinildi.

Diğer yandan İsrail'in İran'a yönelik saldırısı bağlamında Suudi Arabistan ve Türkiye, gerilimin düşürülmesi ve itidalli davranılması için her türlü çabanın sarf edilmesi gerektiğini ve diyaloğa dönülerek tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesinin önemini vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA’dan aktardığına göre, Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki telefon görüşmesinde, İsrail'in İran'a yönelik saldırısının ardından bölgede yaşanan gelişmeler gözden geçirildi ve söz konusu gelişmelerin krizin çözümüne yönelik mevcut diyaloğun kesintiye uğramasına yol açtığı ifade edildi.

Türk devlet televizyonu TRT, iki tarafın bölgesel ve küresel konuları ele aldığını belirtti. Erdoğan'ın, Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki İsrail'in ‘bölgenin istikrar ve güvenliğine en büyük tehdidi oluşturduğunu’ söylediği ve bu tehdidin İran'a yönelik saldırıyla bir kez daha ortaya çıktığını belirttiği aktarıldı.

Erdoğan, ABD ile İran arasında nükleer müzakereler yoluyla uzlaşma arayışlarının sürdüğü bir dönemde İsrail'in İran'a yönelik saldırısının barış çabalarını baltalamayı amaçladığını ve İsrail saldırılarının İsrail'in ‘bölgesel ve küresel güvenliği sorumsuzca tehdit ettiğini’ bir kez daha ortaya koyduğunu belirtti.

Görüşme sırasında Erdoğan, ‘bölgenin yeni bir krizi kaldıramayacağı ve yıkıcı bir savaşın bölgedeki tüm ülkelere düzensiz göç dalgaları yaratabileceği’ uyarısında bulunarak, ‘nükleer anlaşmazlığın ancak devam eden müzakereler yoluyla çözülebileceğini’ vurguladı.