Afrika’nın gönlünü Blinken mi yoksa Lavrov mu çelecek?

Gözlemciler, Batı'nın Ukrayna'ya karşı yürüttüğü savaş nedeniyle Rusya'yı tecrit etme girişiminin hedeflerine ulaşamadığı görüşündeler.

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, son Afrika turu sırasında Güney Afrikalı mevkidaşı Naledi Pandor ile bir araya geldi. (AFP)
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, son Afrika turu sırasında Güney Afrikalı mevkidaşı Naledi Pandor ile bir araya geldi. (AFP)
TT

Afrika’nın gönlünü Blinken mi yoksa Lavrov mu çelecek?

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, son Afrika turu sırasında Güney Afrikalı mevkidaşı Naledi Pandor ile bir araya geldi. (AFP)
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, son Afrika turu sırasında Güney Afrikalı mevkidaşı Naledi Pandor ile bir araya geldi. (AFP)

İnci Mecdi
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken dar kapsamlı Afrika gezisi çerçevesinde, 8 Ağustos'ta Güney Afrika Cumhuriyeti'ni ziyaret etti. Blinken’ın bu adımı, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un temmuz ayında Mısır, Uganda, Etiyopya ve Kongo Cumhuriyeti’ni kapsayan ziyaretlerinin ardından geldi.    
ABD ve Batılı ülkelerin, Rusya ve Çin'in Afrika’da artan jeopolitik etkisini kontrol altına alma girişimlerinde bulunduğu biliniyor.  
ABD Dışişleri Bakanı Blinken'ın gezisi, ABD'nin Rusya ile ‘Afrika ülkelerinin gönüllerini almak’ için rekabet etme arzusunda olduğunu itiraf eden Batı basınında geniş yer buldu. Blinken’dan önce Fransız Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un da Kıta’yı ziyaret etmesi, Batı'nın Ukrayna savaşı konusunda Afrika’nın desteğini kazanma arzusunda olduğunu yansıtıyor. Afrika ülkeleri, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun toplam oylarının yüzde 27,97'sine sahip. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu mart ayında Rusya'yı Ukrayna savaşı nedeniyle kınayan karar tasarısını kabul emişti. Ancak Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre 54 Afrika ülkesinin sadece 28’i karar tasarısını destekledi. 17 Afrika ülkesi çekimser kalırken Eritre karar aleyhinde oy kullandı. Sekiz ülke ise oylamaya katılmadı.  
Londra merkezli düşünce kuruluşu Chatham House’ın Afrika Programı Direktörü Dr. Alex Vines’e göre Blinken’ın Afrika ziyaretinin temel amacı, Kıta’daki Rus ve Çin jeopolitik etkisini sınırlamaya çalışmaktı. Vines, Blinken’ın gezisine Güney Afrika’dan başlamasına ilişkin CNBC televizyonuna yaptığı değerlendirmede şunları söyledi:
"Güney Afrika, ABD ile iyi ilişkileri olmayan bir ülke. İktidardaki Afrika Ulusal Kongresi düzenli olarak Washington'ı eleştiren açıklamalar yapıyor. Bu yüzden Blinken, bu ülke ile ilişkilerin düzeltilmesi ve geliştirilmesi, daha yapıcı bir diyalog kurulabilmesi için çaba gösteriyor. Ayrıca Washington ve Pretorya yönetimlerinin Rus-Ukrayna savaşına yaklaşımları da farklı. Güney Afrika, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda Rusya’nın kınanmasıyla ilgili oylamada çekimser kalmıştı. Dolayısıyla Blinken en azından bu ülke ile diyalogu artırmayı hedefliyor.”  

Sovyet mirası 
Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü’ne (SIPRI) göre Rusya, 2021’den önceki beş yıl boyunca, Afrika’ya yapılan silah ihracatının yüzde 44’ünü gerçekleştirdi. Rusya’dan sonra en çok silah ihraç eden ülke ABD olsa da oranı Rusya’nın ihracatının neredeyse yarısına tekabül ediyor. ABD basını, Rusya’nın son yıllarda şiddetli isyanlara ve siyasi istikrarsızlıklara maruz kalan bir dizi Afrika ülkesiyle özel ittifaklar geliştirdiğine dikkat çekiyor. Bu ülkelere örnek olarak da Libya, Mali, Sudan, Orta Afrika Cumhuriyeti ve Mozambik gösteriliyor. Berlin merkezli Küresel Kamu Politikası Enstitüsü, Rusya’nın son 10 yılda Afrika Kıtası’nda nüfuzunu arttırmak için koordineli bir kampanya yürüttüğünü ve nihayetinde ‘Rus paralı askerlerinin’ Mali’deki Fransız askeri varlığını sona erdirebildiğini belirtiyor. Enstitünün analizine göre Batılı analistler, büyük altyapı projelerine imza atan Çin'in Afrika Kıtası’nda artan nüfuzuna odaklanmışken Rusya kısa bir süre içinde Batı’nın zaaflarından yararlanarak askeri gücünü kullandı ve önemli bir nüfuz elde etti. Moskova’nın etkisinin uzun süreli olup olmadığı belirsizliğini korusa da şu anki düşük maliyetli çabalarının etkili olduğuna şüphe yok. Analizde, Rusya’nın Sovyetler Birliği’nin Afrika ülkeleriyle geliştirdiği ilişkilerin mirasını devraldığı işleniyor. Sovyetler Birliği, Afrika’daki çoğu ülkenin bağımsızlık mücadelesini desteklemiş ve bağımsızlığını kazanan ülkelerle de iyi ilişkiler kurmuştu. Rusya, Afrika ülkelerinin doğal müttefiki olduğunu ve Batı gibi herhangi bir emperyal emel taşımadığını, aksine emperyalizmle mücadelede Kıta ülkelerini desteklediği tezini işliyor. Rusya bu söylemlerini Orta Afrika Cumhuriyeti, Güney Afrika, Sudan, Libya, Demokratik Kongo Cumhuriyeti ve son olarak Mali'deki projelerinde kullanıyor. 2019'da sızdırılan Rus resmi belgeleri de bunu gösteriyor. Söz konusu belgelerde Moskova’nın sömürgeciliğe muhalefetin tarihsel doğası gereği Afrika ülkelerinin öz kimliklerinin gelişimini desteklemesi gerektiği vurgulanıyor.  

Rusya'nın tecrit edilme girişimi başarısız oldu 
Gözlemciler, Rusya’nın dünya genelinde, özellikle de Afrika’da geliştirdiği bu ilişkilerden hareketle Batı'nın, Ukrayna'ya karşı savaş yürüten Rusya'yı tecrit etme girişimlerinin hedeflerine ulaşamadığı görüşündeler. Avrupa Dış İlişkiler Konseyi Afrika Programı Direktörü Theodore Murphy bu bağlamda şu değerlendirmelerde bulundu:
“Lavrov, Batı’nın Rusya’yı Ukrayna’ya karşı yürüttüğü topyekûn savaş nedeniyle tecrit etme girişimlerine rağmen ülkesinin halen dünyanın bazı bölgelerinde ortakları olduğunu göstermek için Afrika’yı kullanıyor. Lavrov’un seyahatinin bir amacı da Rusya’nın Afrika’daki nüfuzunu genişletmek. Lavrov, Batı’nın Afrika ülkelerini Ukrayna konusunda taraf seçmeye zorlayarak yaptığı stratejik hatayı istismar ederek bunu başarmayı umuyor.”
Rusya Dışişleri Bakanlığı, Lavrov’un Mısır ziyaretiyle ilgili yaptığı açıklamada Rusya’nın dünyadan kopuk olmadığını vurgulamıştı.  
Lavrov Afrika gezisi sırasında, Rusya ile Afrika’nın ticari ortaklıklarına odaklandı ve Moskova’nın Kıta genelinde gıda, gübre ve enerji ihraç etmek için yaptığı sözleşmelere dikkat çekti. Diğer yandan Washington ve Avrupalı müttefikleri, Rusya-Ukrayna savaşı da dahil olmak üzere çeşitli faktörlerin etkisiyle ortaya çıkan küresel gıda kriziyle ilgili Moskova'yı suçlamayı sürdürdü. Birleşmiş Milletler raporlarına göre koronavirüs pandemisi koşulları, yüksek yakıt ve gıda maliyetleri, kuraklık, çatışmalar ve tedarik zincirlerindeki aksaklıklar ile yoksulluğu ve kargaşayı artırıyor ve milyonları açlığın eşiğine sürüklüyor. Financial Times gazetesi, Lavrov'un Afrika ziyaretinin, gıda krizinin arkasında oldukları ve Ukrayna’da sömürgeci bir güç olarak hareket ettikleri suçlamalarını önleme amacı taşıdığını iddia etti. Nitekim Lavrov ziyaret ettiği ülkelerin basının yayımlanan bir makalesinde, ‘Rusya’nın kanlı sömürgecilik suçuyla kirlenmediğini, kimseye hiçbir şey dayatmadığını ya da nasıl yaşamaları gerektiğini öğretmediğini’ vurguladı. Moskova’nın sömürgecilerinden kurtulmak isteyen Afrika ülkelerini her zaman içten bir şekilde desteklediğini belirten Lavrov, Rusya’nın kıtlığa yol açtığı yönündeki suçlamaların ‘Batı propagandası’ olduğunu savundu ve ‘tahıl ihracatı’ sorununu yakın zamanda gidereceklerini kaydetti. Ukrayna ve Rusya dünyanın en önemli ‘tahıl ihracatçıları’ olarak biliniyor.  

ABD stratejisi
ABD’nin bu yeni ‘Soğuk Savaş'ta’ teslim olacağı düşünülemez. Blinken, Afrika gezisinde, uzun süredir devam eden ‘ABD ihmalini’ gidermek için kapsamlı bir strateji izledi. Joe Biden yönetiminde ABD’nin diplomatik öncelikleri arasında yer almayan Kıta’yla ilgili yeni bir strateji benimseneceğinin işaretlerini verdi. Biden görevi boyunca daha çok Asya ve Avrupa ülkeleri ile ilişkileri onarmaya odaklanmıştı. ABD Dışişleri Bakanı ziyaretinin ilk gününde, Sahra altı Afrika'da gıda güvenliğini artırma ve altyapıyı geliştirme sözü verdi. Çin’in ve Rusya’nın artan nüfuzuyla ilgili kaygılarını diler getirdi, ayrıca bazı ülkelerdeki insan hakları ihlallerine dikkat çekti.  
Nikkei internet sitesine göre Blinken’ın gündeminde ekonomi başlığı da vardı. Blinken’ın ortak tarıma ve gıda güvenliğinin sağlanmasına odaklandığı, bu bağlamda, gıda üretiminin geliştirilmesi ve gıda güvenliğinin güçlendirilmesinde Afrika’nın katkıları ve liderliği olmaksızın, çağın belirli zorluklarıyla mücadele etmenin imkansız olduğunu vurguladığı aktarıldı. Nikkei’ye göre Biden’ın ziyareti, aralık ayında ABD ile Afrikalı liderler arasında Washington’da gerçekleştirilecek toplantılara hazırlık amacı da taşıyordu. 

*Bu analiz Şarku’l Avsat tarafından Independent Arabia’dan çevrildi.



Katz: İsrail, yerleşimlerini korumak için Gazze Şeridi’nde güvenlik kuşağı kuracak

Batı Şeria’da Cenin kenti yakınlarında bulunan ve tahliye edilen İsrail yerleşimi Sanur’da İsrailli askerler (EPA)
Batı Şeria’da Cenin kenti yakınlarında bulunan ve tahliye edilen İsrail yerleşimi Sanur’da İsrailli askerler (EPA)
TT

Katz: İsrail, yerleşimlerini korumak için Gazze Şeridi’nde güvenlik kuşağı kuracak

Batı Şeria’da Cenin kenti yakınlarında bulunan ve tahliye edilen İsrail yerleşimi Sanur’da İsrailli askerler (EPA)
Batı Şeria’da Cenin kenti yakınlarında bulunan ve tahliye edilen İsrail yerleşimi Sanur’da İsrailli askerler (EPA)

İsrail Savunma Bakanı Israel Katz, bugün (perşembe) Gazze savaşıyla ilgili açıklamalarında, “Gazze’de kazandık” dedi. Hamas ile olası bir ateşkes anlaşmasına değinen Katz, ülkesinin “Gazze’den asla ayrılmayacağını” söyledi. Katz, İsrail Gazze Şeridi içinde, yerleşimleri korumak amacıyla bir güvenlik kuşağı oluşturacağını ifade etti.

Savunma Bakanı Katz, Hamas’ın silah bırakması gerektiğini yineleyerek, aksi takdirde “İsrail’in bu görevi kendisinin yerine getireceğini” ifade etti.

Şarku’l Avsat’ın Yedioth Ahronoth gazetesinden aktardığı habere göre Katz, Bnei Akiva, Ulpanot Merkezi ve Makor Rishon’un ortak düzenlediği Ulusal Eğitim Konferansı’nda yaptığı konuşmada, ABD Başkanı Donald Trump’ın planı çerçevesinde Hamas silah bırakmazsa İsrail’in bu adımı bizzat atacağını söyledi.

Haberde, ordunun Gazze’den çekilmesini ve bölgenin Filistinlilere devrini içeren anlaşmaya karşın, Katz’ın Gazze Şeridi’ni çevreleyen bir güvenlik kuşağının yerleşimlerin korunması amacıyla kurulacağını ifade ettiği belirtildi.

Öte yandan Batılı ülkeler iki devletli çözümden söz etmeyi sürdürürken, İsrail parlamentosu Knesset, Haziran 2024’te Ürdün Nehri’nin batısında bir Filistin devletinin kurulmasını reddeden kararı resmen kabul etmişti. Kararda, 7 Ekim olaylarının ardından bir Filistin devleti kurulmasının “teröre ödül” anlamına geleceği savunulmuş ve bunun Hamas’ı daha da teşvik edeceği öne sürülmüştü.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile aşırı sağcı dini kanattan bazı bakanlar da defalarca Filistin devleti kurulmayacağını dile getirmişti.


İsrail, Batı Şeria'da yeni yerleşim yerleri inşa etme kararının kınanmasını ‘ahlaki bir hata’ olarak değerlendiriyor

Batı Şeria'da bir İsrail yerleşimi (Reuters)
Batı Şeria'da bir İsrail yerleşimi (Reuters)
TT

İsrail, Batı Şeria'da yeni yerleşim yerleri inşa etme kararının kınanmasını ‘ahlaki bir hata’ olarak değerlendiriyor

Batı Şeria'da bir İsrail yerleşimi (Reuters)
Batı Şeria'da bir İsrail yerleşimi (Reuters)

İsrail, Batı Şeria’da yeni yerleşim birimleri kurma kararına ilişkin 14 ülkenin yaptığı kınamayı reddetti ve eleştirileri ‘Yahudilere karşı ayrımcılık’ olarak nitelendirdi.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, AFP’ye yaptığı açıklamada, “Yabancı hükümetler Yahudilerin İsrail topraklarında yaşama hakkını kısıtlayamaz. Bu tür çağrılar ahlaki olarak yanlış ve Yahudilere yönelik ayrımcılıktır” dedi.

İsrail Güvenlik Kabinesi, pazar günü Batı Şeria’da 19 yeni yerleşim biriminin kurulmasını onayladı. Aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, bu adımın ‘Filistin devletinin kurulmasını engellemeyi’ amaçladığını söyledi.

Smotrich’in ofisinden yapılan açıklamaya göre, bu karar ile son üç yıl içinde onaylanan yerleşim birimi sayısı 69’a yükselmiş oldu.

İsrail’in onayı, Birleşmiş Milletler’in (BM) Batı Şeria’daki yerleşim faaliyetlerinin hız kazandığını açıklamasının ardından geldi.

Fransa, Birleşik Krallık, Kanada ve Japonya’nın da aralarında bulunduğu 14 ülke dün, İsrail’in yeni yerleşim birimleri kurma kararını kınayarak, hükümeti bu karardan vazgeçmeye ve yerleşimleri genişletmeyi durdurmaya çağırdı.

Fransa Dışişleri Bakanlığı tarafından yayımlanan ortak açıklamada, “Almanya, Belçika, Kanada, Danimarka, İspanya, Fransa, İtalya, İrlanda, İzlanda, Japonya, Malta, Hollanda, Norveç ve Birleşik Krallık’ın temsilcileri olarak, İsrail hükümetinin güvenlik kabinesinin Batı Şeria’da 19 yeni yerleşim birimi kurulmasını onaylamasını kınıyoruz” denildi.

Açıklamada, “Batı Şeria’daki yerleşim politikalarının kapsamlı bir şekilde yoğunlaştırılması çerçevesinde tek taraflı yapılan bu tür hamleler, yalnızca uluslararası hukuku ihlal etmekle kalmıyor, aynı zamanda istikrarsızlığı da artırıyor” ifadelerine yer verildi.

İsrail’in 1967’den bu yana işgal edip ilhak ettiği Doğu Kudüs’te yaklaşık 3 milyon Filistinlinin yanı sıra BM tarafından uluslararası hukuka aykırı kabul edilen yerleşimlerde yaşayan yaklaşık 500 bin İsrailli bulunuyor.

Batı Şeria’daki yerleşim faaliyetleri, İsrail’deki sağ veya sol tüm hükümetler döneminde devam ediyor.

Ancak mevcut hükümet döneminde yerleşim faaliyetleri belirgin şekilde artarken, bu durum özellikle 7 Ekim 2023’te Hamas’ın İsrail’in güneyinde gerçekleştirdiği benzeri görülmemiş saldırının ardından Gazze Şeridi’nde başlayan savaş döneminde hız kazandı.


Trump Noel arifesinde çocuklarla konuştu: Kötü bir Noel Baba’nın ABD’ye sızmadığından emin oluyoruz

ABD Başkanı Donald Trump, Noel arifesinde Palm Beach, Florida’daki Mar-a-Lago tatil tesisinden Noel Baba’yı takip etmek için telefon görüşmelerine katıldı (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump, Noel arifesinde Palm Beach, Florida’daki Mar-a-Lago tatil tesisinden Noel Baba’yı takip etmek için telefon görüşmelerine katıldı (Reuters)
TT

Trump Noel arifesinde çocuklarla konuştu: Kötü bir Noel Baba’nın ABD’ye sızmadığından emin oluyoruz

ABD Başkanı Donald Trump, Noel arifesinde Palm Beach, Florida’daki Mar-a-Lago tatil tesisinden Noel Baba’yı takip etmek için telefon görüşmelerine katıldı (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump, Noel arifesinde Palm Beach, Florida’daki Mar-a-Lago tatil tesisinden Noel Baba’yı takip etmek için telefon görüşmelerine katıldı (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, Noel arifesinde Florida’daki Palm Beach konutundan çocuklarla Noel Baba’yı takip etti. CNN’in aktardığına göre Trump, Kuzey Amerika Havacılık Savunma Komutanlığı (NORAD) aracılığıyla Noel Baba’yı izleyen çocuklarla telefon görüşmeleri gerçekleştirdi.

Altın renkli kravat takmış bir takım elbise giyen Trump, Tulsa’dan arayan Jasper adlı çocuğa şöyle dedi:

“Noel Baba çok iyi bir insan. Ülkemize sızmadığından ve kötü bir Noel Baba’yı içeri almadığımızdan emin olmak istiyoruz. Noel Baba’nın iyi olduğunu tespit ettik. Noel Baba seni seviyor. Noel Baba Oklahoma’yı da seviyor, tıpkı benim gibi. Oklahoma seçimlerde bana çok iyi davrandı. Ben de Oklahoma’yı seviyorum. Oklahoma’dan asla ayrılma, tamam mı?”

Jasper ise “Tamam” yanıtını verdi.

Çocukların, NORAD’ın Noel Baba’yı izleme hattına yaptıkları aramalar, Trump’ın Mar-a-Lago’daki tatil tesisine yönlendirildi.

Trump, sahneyi izleyen gazetecilere dönerek, “Bence bunların hepsini duymanız önemli” dedi. Kendi hoparlörü açıkken, eşi Melania Trump’ın hoparlörünün kapalı olduğu görüldü.

Trump, Noel ağacının arkasından eşi Melania’ya bakarak, “First Lady tüm dikkatiyle odaklanmış durumda” dedi.

Melania Trump, telefonda konuşurken ve sırtı başkana dönükken, “Bence uyumaları daha iyi olur. O zaman Noel Baba evinize gelir” dedi.

Bunun üzerine Trump, “Beni dinlemeden tamamen odaklanabiliyor. En azından siz neler olduğunu biliyorsunuz” diye konuştu.

frgty
First Lady Melania Trump, NORAD tarafından düzenlenen “Noel Baba Takibi” kapsamında yapılan telefon görüşmesinde konuştu (AP)

Bir sonraki arayan, Kuzey Karolina’dan 8 yaşındaki Savannah oldu. Savannah’nin, Noel Baba’ya kurabiye bırakılmazsa kızıp kızmayacağını sorması üzerine Trump, “Sesin çok güzel ve nazik! Çok akıllı bir sesin var” dedi. Trump sözlerini şöyle sürdürdü: “Kızmaz ama sanırım büyük bir hayal kırıklığı yaşar...”

fgtyu7
ABD Başkanı Donald Trump ve First Lady Melania Trump, çocuklarla Noel Baba’nın hareketlerini takip ettikleri sırada telefon görüşmeleri yaptı (AFP)

Bir ordu generali, Trump’a Noel Baba’nın İsveç üzerinde takip edildiğini bildirdi. Bunun üzerine Trump, Kansas’tan arayan Amelia’ya, “O zaman sizin bölgenize gelmesi için uzun bir yolu var... Yaklaşık 5 saat sonra bacanızdan inecek” dedi.

Amelia, çorabında kömür bulmaktan endişe edince Trump, “Temiz ve güzel kömürden mi bahsediyorsun?” diye sordu ve ardından, “Bunu yapmamalıydım, özür dilerim” ifadelerini kullandı.