Kanalizasyondan alınan numunelerde maymun çiçeği virüsü keşfedildi

ABD’nin Kaliforniya Eyaleti kanalizasyon numunelerini virüs gözetim programına ekledi

Kaliforniya Üniversitesi kampüsüne her köşesine yerleştirilen otomatik numune toplama cihazları (Kaliforniya Üniversitesi)
Kaliforniya Üniversitesi kampüsüne her köşesine yerleştirilen otomatik numune toplama cihazları (Kaliforniya Üniversitesi)
TT

Kanalizasyondan alınan numunelerde maymun çiçeği virüsü keşfedildi

Kaliforniya Üniversitesi kampüsüne her köşesine yerleştirilen otomatik numune toplama cihazları (Kaliforniya Üniversitesi)
Kaliforniya Üniversitesi kampüsüne her köşesine yerleştirilen otomatik numune toplama cihazları (Kaliforniya Üniversitesi)

Kaliforniya’da yürütülen bir program, kanalizasyon sularının analiz edilmesi ile toplumdaki yayılımları etkili bir şekilde tahmin edilebilecek virüsler listesine maymun çiçeğini de ekledi.
Mayıs sonunda Kaliforniya’da teyit edilen ilk maymun çiçeği vakasının kaydedilmesinden bu yana, eyalette ve ülke genelinde kaydedilen vakalar istikrarlı bir şekilde arttı, şimdi San Diego şehrinde neredeyse 100’e yakın hasta bulunuyor. Eyalet genelinde ise bin 300’den fazla vaka bulunuyor.
1 Ağustos’ta Kaliforniya maymun çiçeği sebebiyle halk sağlığı acil durumu uyarısında bulundu. San Diego bölgesi de ertesi gün hastalığa karşı uyarıda bulundu. 4 Ağustos’ta, ülke çapında bildirilen 7 binden fazla vaka ile federal bir halk sağlığı acil durumu ilan edildi. Bu, 2001’den bu yana ilan edilen 5’inci ulusal acil durum oldu.
Kaliforniya Üniversitesi’ndeki Mikrobiyom İnovasyon Merkezi Direktörü Dr. Rob Knight, çarşamba günü üniversitenin resmi internet sitesinde yayınlanan bir raporda, “Maymun çiçeği virüsünün izlenmesi ve test edilmesi, mevcut Kovid-19 atık su izleme programına nispeten basit bir eklemedir. Farklı bir virüsü aramamız dışında aynı kontrol sürecini uyguluyoruz. Maymun çiçeği bir DNA virüsü iken, koronavirüs RNA virüsüdür” ifadelerine yer verdi.
Araştırmacılar, Mayıs ayında kanalizasyon numunelerine yönelik testlerinin her iki virüs türüne karşı da çalışabileceği olasılığını denemeye başladılar. Haziran başında maymun çiçeği virüsünün varlığını test etmek amacıyla, 2,2 milyon San Diegolu’ya hizmet veren Point Loma arıtma tesisinden gelen atık su numunelerini kullandılar.
İlk pozitif sonuç 10 Temmuz’da tespit sınırına yakın seviyelerde gözlemlendi. Virüs oranı, bir litre atık su başına 10 milyondan fazla viral kopyaydı. Söz konusu oran o zamandan bu yana önemli bir şekilde arttı. Bununla birlikte 2 Ağustos’ta bir litre atık su başına 189 milyonu aşan viral kopya ile yükseliş eğilimi gösteriyor.
Knight, atık sudaki maymun çiçeği virüsüne yönelik viral yük seviyelerinin izlenmesinin gelecekteki enfeksiyon veya vaka oranlarını tahmin edilip edilemeyeceğini görmek için beklemek gerektiğini söyledi. Ayrıca “Verilerin Kovid-19’da olduğu gibi vaka artışlarını önceden tahmin edilmesini sağlayıp sağlamayacağını henüz bilmiyoruz. Bu, insanların tıbbi yardım almasına neden olan semptomların ne kadar kötü olduğuna karşı virüsün vücuttan ne zaman atıldığına bağlıdır. Bu durum, prensipte her virüs için farklıdır, ancak pratikte atık su birden fazla virüs için öngörücü gibi görünür” ifadelerini sözlerine ekledi.
Sistem, henüz maymun çiçeği genomları dizilimini yapacak şekilde kurulmadı. Ancak genom dizilimi yeni ortaya çıkan varyantları tespit etmek için bir gerekliliktir. Knight bununla ilgili olarak “Maymun çiçeği gibi DNA virüsleri, SARS-CoV-2 gibi RNA virüslerinden çok daha yavaş evrimleşir, bu nedenle de varyantların hızlı bir şekilde ortaya çıkıp yayılmasını beklemiyoruz” dedi.
Kaliforniya Üniversitesi’nde baş tıbbi görevli olan Christopher Longhurst, maymun çiçeğinin izlemesinin “proaktif gözlem” olarak adlandırdığı çalışmada, önemli bir yenilik olduğunu söyledi.
Atık sulardaki artan maymun çiçeği seviyeleri, virüsün giderek artan yayılmasıyla açık bir şekilde bağlantılıdır. Tespit ve izleme, salgın kriz haline gelmeden önce uyarmaya yardımcı olacak ve sağlık sistemlerinin ve kamu kurumlarının yanıt vermesi, hazırlanması ve harekete geçmesi için zaman sağlayacaktır.
San Diego Halk Sağlığı Yetkilisi Wilma Wooten, Longhurst’ın dediklerini destekleyerek “Kovid-19’da gördüğümüz gibi, kanalizasyon numuneleri bir virüsün toplumumuzda nasıl hareket ettiğine ve nasıl etkilediğine dair ek bir pencere görevi görebilir. San Diego, tüm ortakların çalışmalarını takdir ediyor ve halk sağlığına yönelik tehditlerle mücadele kapsamındaki işbirliğinin devam etmesini heyecanla bekliyor” dedi.
SARS-CoV-2 ile enfekte olan kişilerde, Kovid-19 semptomları göstermeden önce bile arıklarında virüs görülür. Bu gerçek, 2020 yılının sonlarına doğru ilk atık su tarama programının geliştirilmesini teşvik etti. Araştırmacılar, analizleri gerçekleştirmek üzere otomatik numune toplama robotlarını kullanarak, kampüs genelinde atık su numuneleri toplamaya başladılar. Program, öğrencilerin güvenli bir şekilde kampüse geri dönmelerine yardımcı olmak amacıyla tasarlandı. Atık su izleme çalışmaları daha sonra bölgeye yayıldı.
ABD’deki Scripps Araştırma Enstitüsü’nden Prof. Dr. Kristian Andersen “Son birkaç yıldaki araştırmaların başarısına dayanarak, burada San Diego’da atık su gözetiminin maymun çiçeğini de kapsayacak şekilde genişletildiğini ve gelecekteki insan patojenleri için de esnek bir sistem oluşturulduğunu görmek harika” dedi.
Temmuz ayında, programın araştırmacıları Nature dergisinde atık su inceleme ve virüs tespitinin başarısını açıklayan bir rapor yayınladı. Programın, geleneksel klinik testlerden 14 gün önce ‘endişe verici yeni viral varyantları’ etkili bir şekilde belirlediğini, yakın gelecekte yerel enfeksiyon oranlarında ve vaka sayılarındaki vaka artışlarını tahmin etmek için güvenilir bir şekilde kullanılabileceğini belirttiler.
Daha önce yayınlanmış bir çalışma, atıksu izlemenin Kaliforniya Üniversitesi kampüsündeki Kovid-19 vakalarının yüzde 85’inin erken tespitini sağladığını böylece daha etkili azaltma ve önleme çalışmalarına olanak tanıdığını tahmin ediyor.
Araştırmacılar, atık su gözetim programına, ABD’nin bazı bölgelerinde yeniden ortaya çıkan çocuk felci virüsü de dahil olmak üzere başka patojenler ekleme olasılığını araştırdıklarını söylüyorlar.



Titanic faciasından kalan altın cep saati rekor fiyata satıldı

Ida Straus'un Southampton'dan New York'a gitmek üzere hareketlenen gemide kaleme aldığı mektup açık artırmada 100 bin sterlini (yaklaşık 5,5 milyon TL) gördü (AP)
Ida Straus'un Southampton'dan New York'a gitmek üzere hareketlenen gemide kaleme aldığı mektup açık artırmada 100 bin sterlini (yaklaşık 5,5 milyon TL) gördü (AP)
TT

Titanic faciasından kalan altın cep saati rekor fiyata satıldı

Ida Straus'un Southampton'dan New York'a gitmek üzere hareketlenen gemide kaleme aldığı mektup açık artırmada 100 bin sterlini (yaklaşık 5,5 milyon TL) gördü (AP)
Ida Straus'un Southampton'dan New York'a gitmek üzere hareketlenen gemide kaleme aldığı mektup açık artırmada 100 bin sterlini (yaklaşık 5,5 milyon TL) gördü (AP)

14 Nisan 1912'de bir buzdağına çarparak 1500'ü aşkın yolcusunun ölümüne neden olan Titanic gemisindeki en zengin yolculardan birini saati, cumartesi günü Birleşik Krallık'ta düzenlenen müzayedede satıldı. 

Henry Aldridge and Son Auctioneers'ın Wiltshire'ın Devizes kasabasında yaptığı açık artırmada görülen son fiyat 1,78 milyon sterlin (yaklaşık 99 milyon TL) oldu.

Müzayede evinin yöneticisi Andrew Aldridge, saate verilen bu parayla dünya rekorunun kırıldığını söyleyip ekledi:

Bu, Titanic hikayesine yönelik ilginin sürekliliğini gösteriyor. Gemideki kadın, erkek ve çocuk yolcuların yanı sıra tüm mürettebatın anlatacak birer hikayesi vardı ve bunlar 113 yıl sonra bu hatıra eşyalarıyla aktarılıyor.

Satılan saat, eşi Ida'yla birlikte faciada ölen Isidor Straus'a ait. 

fgth
Cep saati, Titanic'in dalgalar altında kaldığı 02.20'de durmuş (Henry Aldridge & Son)

Söylentilere göre yaşından dolayı cankurtaran sandalına binmesi teklif edilen Isidor Straus, diğer erkeklerle birlikte ölüm riskini almayı tercih etmiş.

Almanya'da doğup ABD Temsilciler Meclisi üyesi olan iş insanının cesedi, kazadan sonra Atlas Okyanusu'nda bulunurken Jules Jurgensen marka 18 ayar altın cep saati de diğer eşyalarıyla birlikte ailesine verildi. 

Filikaya binmeyerek eşinin yanında ölmeyi tercih ettiği bildirilen Ida Straus'un cesediyse bulunamadı.

Andrew Aldridge, çift için şu ifadeleri kullandı:

Strauslarınki gerçek bir aşk hikayesi: Titanic batarken Ida, 41 yıllık eşini terk etmemiş ve bu dünya rekoru niteliğindeki fiyat da onlara gösterilen saygının açık bir göstergesi.

hy
Saati Ida Straus'un eşine 43. doğumgünü hediyesi olarak 1888'de verdiği tahmin ediliyor (Henry Aldridge & Son)

Açık artırmada Titanic'teki diğer eşyalarla birlikte toplam 3 milyon sterlinlik satış gerçekleşti.

Bir önceki rekor, Titanic'teki 700'ü aşkın yolcuyu kurtaran Carpathia gemisinin kaptanına hediye edilen altın cep saatine aitti. 1,56 milyon sterlinlik (yaklaşık 87 milyon TL) açık artırma rekoru, bir yılda kırıldı.

Independent Türkçe, BBC, Sky News


Ünlü aktörden kariyer muhasebesi: Keşke o üç filmde oynasaydım

Gary K. Wolf'un 1981 tarihli romanından uyarlanan Masum Sanık Roger Rabbit'te Bob Hoskins özel dedektif Eddie Valiant rolündeydi (Buena Vista Pictures Distribution)
Gary K. Wolf'un 1981 tarihli romanından uyarlanan Masum Sanık Roger Rabbit'te Bob Hoskins özel dedektif Eddie Valiant rolündeydi (Buena Vista Pictures Distribution)
TT

Ünlü aktörden kariyer muhasebesi: Keşke o üç filmde oynasaydım

Gary K. Wolf'un 1981 tarihli romanından uyarlanan Masum Sanık Roger Rabbit'te Bob Hoskins özel dedektif Eddie Valiant rolündeydi (Buena Vista Pictures Distribution)
Gary K. Wolf'un 1981 tarihli romanından uyarlanan Masum Sanık Roger Rabbit'te Bob Hoskins özel dedektif Eddie Valiant rolündeydi (Buena Vista Pictures Distribution)

Hollywood'un ikonik komedileri, Eddie Murphy bu rolleri reddetmese bambaşka görünebilirdi.

Netflix'te yayımlanan yeni belgeseli Eddie Murphy Olmak'ı (Being Eddie) tanıtmak için Associated Press'e konuşan Murphy, "Keşke oynasaydım" dediği üç büyük filmi açıkladı.

Murphy, "Aslında Hayalet Avcıları'nda (Ghostbusters) oynamam gerekiyordu. Sonra yapmadım. Bitirim İkili (Rush Hour) de öyle. Ah bir de Masum Sanık Roger Rabbit (Who Framed Roger Rabbit)! Bunlar 'Keşke rol alsaydım' dediğim üç büyük film" dedi.

Ünlü komedyen, bu projeleri kaçırdığı için üzülmesinin sebebinin, bu filmlerin "devasa gişe başarıları" elde etmesi olduğunu belirtti. 64 yaşındaki Murphy, yine de fazla pişman olmadığını söyledi. Çünkü Hayalet Avcıları'nı reddetmesi, ona Sosyete Polisi'ndeki (Beverly Hills) Axel Foley rolünü getirdi.

"Hayalet Avcıları yerine Sosyete Polisi'nde oynadım" diyen aktör şöyle anlattı: 

Birini seçmem gerekiyordu, o yüzden aslında benim açımdan iyi sonuçlandı. Masum Sanık Roger Rabbit ise ilk duyduğumda bana çok tuhaf gelmişti, o yüzden reddettim. Sonrasında 'Meğer harikaymış' dedim.

12 Kasım'da Netflix'te yayına giren Eddie Murphy Olmak, ünlü oyuncunun uzun kariyerine dair birçok yeni ayrıntı da içeriyor. 

Belgeselde Murphy, Saturday Night Live'ın (SNL) kendisini "düşüşteki yıldız" diye nitelemesine duyduğu kırgınlığı da dile getirdi. Sözkonusu ifade, 1995 yapımı Brooklyn Vampiri'nin (Vampire in Brooklyn) kötü karşılanmasına yönelik bir skeçte yer almıştı.

1980–1984'te SNL'de yer alan Murphy, kariyerinin başladığı kurumdan böyle bir yorum duymanın darbe gibi geldiğini söyledi:

Gerçekten incinmiştim. Kariyerimle ilgili böyle bir şaka yapılması... Bugün aynı şey başka bir SNL oyuncusu hakkında söylense o espri yayına bile girmezdi.

Independent Türkçe, Variey, Associated Press


En çok izlenen ikinci dizi olmuştu: İptale dair yeni detaylar

The Acolyte yıldızı Amandla Stenberg, iptal kararının ardından "Bu evrende olmak benim için inanılmaz bir onurdu" demişti (Disney+)
The Acolyte yıldızı Amandla Stenberg, iptal kararının ardından "Bu evrende olmak benim için inanılmaz bir onurdu" demişti (Disney+)
TT

En çok izlenen ikinci dizi olmuştu: İptale dair yeni detaylar

The Acolyte yıldızı Amandla Stenberg, iptal kararının ardından "Bu evrende olmak benim için inanılmaz bir onurdu" demişti (Disney+)
The Acolyte yıldızı Amandla Stenberg, iptal kararının ardından "Bu evrende olmak benim için inanılmaz bir onurdu" demişti (Disney+)

Disney+'ın tek sezonun ardından iptal ettiği The Acolyte'ın yaratıcısı Leslye Headland, kararın kendisini şaşırtmadığını ancak duyurulma biçimini beklemediğini söyledi.

The Wrap'e konuşan Headland, "Karara şaşırmadım. Sanırım beni şaşırtan şey, bunun ne kadar hızlı ve ne kadar aleni şekilde yapıldığıydı. Nasıl ele alındığına şaşırdım" dedi: 

Tepkilere, eleştirilere ve izlenme oranlarına dair telefonlar almaya başlayınca 'Tamam, tablo netleşti' diye düşündüm.

The Acolyte'ın düşük izlenme oranları nedeniyle iptal edildiği bildirilmişti ancak daha sonra dizinin Disney+'ın geçen yıl en çok seyredilen ikinci yapımı olduğu ortaya çıkmıştı. 

Headland, Yıldız Savaşları (Star Wars) projelerinin farklı ölçütlerle değerlendirildiğini vurguladı:

Yalnızca o dönemdeki pazara göre değerlendirilmezsiniz; tüm diğer Yıldız Savaşları dizileriyle kıyaslanırsınız.

Headland sözlerine şöyle devam etti:

Nielsen listelerine birkaç kez girdik. Her hafta değil ama birkaç kez. Yeni şeyler denemeye çalışan bir dizi için, izleyicisinin zamanla onu bulmasına fırsat verilmesi değerli olabilirdi. Ama bu benim vereceğim bir karar değildi. Karara tamamen saygı duyuyorum ama elbette üzgünüm.

Eleştirmenlerden olumlu yorumlar alan dizi, yayımlandığı dönemde yoğun ırkçı saldırıların hedefi olmuştu.

Başrol oyuncusu Amandla Stenberg, ekibe yönelik "aşırı muhafazakar öfke, nefret söylemi ve ırkçı saldırılar" olduğunu söylemiş ve iptalin "büyük bir sürpriz olmadığını" dile getirmişti.

Yıldız Savaşları evreninde sıradaki proje, 22 Mayıs 2026'da vizyona girecek olan The Mandalorian & Grogu.

Independent Türkçe, GamesRadar, The Wrap