İran, Hayyam uydusunun üç versiyonunu geliştirmeyi planlıyor

Washington, Rusya ve İran arasındaki artan iş birliğinden endişeli

Geçtiğimiz salı Hayyam uydusu, Kazakistan'daki Baykonur Uzay Üssü’nden bir Rus roketiyle fırlatıldı (AP)
Geçtiğimiz salı Hayyam uydusu, Kazakistan'daki Baykonur Uzay Üssü’nden bir Rus roketiyle fırlatıldı (AP)
TT

İran, Hayyam uydusunun üç versiyonunu geliştirmeyi planlıyor

Geçtiğimiz salı Hayyam uydusu, Kazakistan'daki Baykonur Uzay Üssü’nden bir Rus roketiyle fırlatıldı (AP)
Geçtiğimiz salı Hayyam uydusu, Kazakistan'daki Baykonur Uzay Üssü’nden bir Rus roketiyle fırlatıldı (AP)

İran Hükümet Sözcüsü, Tahran’ın kısa süre önce bir Rus füzesi aracılığıyla fırlatılan Hayyam uydusunun üç versiyonunu daha geliştirmeyi planladığını duyurdu. Ali Bahadıri Cehromi, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “İranlı bilim adamlarının katılımıyla üç uydunun geliştirilmesi hükümetin gündeminde” ifadelerini kullandı. Geçtiğimiz Salı günü Hayyam uydusu, Rusya Federal Uzay Ajansı (Roscosmos) tarafından işletilen Kazakistan'daki Baykonur Uzay Üssü’nden bir Soyuz-2.1b roketiyle fırlatılmıştı.
Bu adım ABD tarafından endişe ile karşılandı. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, Rusya ile İran arasında artan iş birliğinin ‘büyük bir tehdit’ olarak görülmesi gerektiğini söylemişti. Çarşamba günü İran, ABD'nin Rusya'nın kendi lehine fırlattığı uydunun ‘casusluk’ amacıyla kullanılacağı yönündeki imalarını reddederek, bunların sadece ‘çocukça’ yorumlar olduğunu belirtti. İran Uzay Ajansı Başkanı Hasan Salariye çarşamba günü Tahran'da gazetecilere verdiği demeçte şu ifadeleri kullandı:
“Bazen gerginlik çıkarmak için açıklamalar yapılıyor. Uydu (Hayyam) aracılığıyla casusluk yapmak istediğimizin söylenmesi çocukça. Uydu tamamen ülkenin kriz yönetimi, doğal kaynaklar, madenler, tarım ve diğer alanlardaki ihtiyaçlarını karşılamak üzere tasarlandı.”
Washington Post gazetesi daha önce Batılı istihbarat yetkililerinin Rusya’nın bu uyduyu Tahran'a teslim etmeden önce aylarca Ukrayna işgaliyle ilgili askeri amaçlarla kullanacağını belirttiklerini yazdı. Ancak İran Uzay Ajansı pazar günü yaptığı açıklamada, uydunun kendisi, çalıştırılması ve kontrolü ile ilgili komutların ilk günden itibaren fırlatılmasından hemen sonra İletişim ve Bilgi Teknolojileri Bakanlığı'nın uzay üslerindeki İranlı uzmanlar tarafından verileceğini vurguladı. Ajans “Bu uydudan komut gönderme ve bilgi alma işlemi şifreli algoritmalara göre yapılacaktır. Üçüncü bir ülkenin bu bilgilere erişimi yoktur. Bu uydunun görüntülerinin başka ülkeler tarafından askeri amaçlarla kullanılacağına dair yayılan  söylentiler doğru değildir” ifadelerini kullanmıştı.
İran Uzay Ajansı’na göre adını muhtemelen 11. ve 12. yüzyıllar arasında yaşayan İranlı bilim adamı ve şair Ömer Hayyam'dan alan uydu, ülkenin sınırlarını kontrol etmeyi, tarımda verimliliği artırmayı, su kaynaklarını izlemeyi ve doğal afetleri yönetmeyi amaçlıyor. İran, uzay programının sadece sivil ve savunma amaçlı olduğunu ve nükleer programıyla ilgili altı büyük güçle 2015 yılında imzalanan ve ABD’nin 2018 yılında feshettiği nükleer anlaşma da dahil olmak üzere hiçbir uluslararası anlaşmayı ihlal etmediğini öne sürüyor.
İran'ın uzay faaliyetleri genellikle, Tahran'ın uyduları uzaya fırlatarak balistik füzeler alanındaki uzmanlığını artırmaya çalışacağı endişesiyle Batı ülkeleri tarafından sıklıkla kınanıyor. İran, en sonuncusu Mart 2022’de İran Devrim Muhafızları Ordusu’na (DMO) ait Nur-2 askeri uydusu olmak üzere daha önce doğrudan kendi topraklarından uydular fırlattı. Bu, DMO’nun 22 Nisan 2020’de askeri uydu türündeki ilk uydu olduğunu söylediği Nur-1’in yörüngeye yerleştirildiğini bildirmesinin ardından, askeri bir uydunun başarıyla fırlatıldığına ilişkin yaptığı ikinci açıklama idi.



İsrail'in Gazze Şeridi'ye devam eden son saldırılarında ölü sayısı 100 aştı

İsrail'in bombardımanı sonucu Gazze'de mültecileri barındıran bir okulda meydana gelen hasarı inceleyen Filistinli bir kız (Reuters)
İsrail'in bombardımanı sonucu Gazze'de mültecileri barındıran bir okulda meydana gelen hasarı inceleyen Filistinli bir kız (Reuters)
TT

İsrail'in Gazze Şeridi'ye devam eden son saldırılarında ölü sayısı 100 aştı

İsrail'in bombardımanı sonucu Gazze'de mültecileri barındıran bir okulda meydana gelen hasarı inceleyen Filistinli bir kız (Reuters)
İsrail'in bombardımanı sonucu Gazze'de mültecileri barındıran bir okulda meydana gelen hasarı inceleyen Filistinli bir kız (Reuters)

Filistin basını bu sabah itibarıyla İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği son saldırılarda ölenlerin sayısının 91'e yükseldiğini bildirdi.

Alman Haber Ajansı DPA, Gazze’deki tıbbi kaynaklardan bu sabah İsrail'in Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine düzenlediği hava saldırılarında 63 Filistinlinin öldüğünü aktardı.

Filistin resmi ajansı WAFA’nın kaynaklardan aktardığına göre öldürülenlerden 28’i Gazze’nin orta ve güney kesimlerinde insani yardım almayı bekleyen ve işgalci İsrail güçlerinin açtığı ateş sonucunda hayatını kaybeden Filistinlilerdi.

Gazze'deki Sivil Savunma Müdürlüğü, bu sabah Gazze şehrinin batısında, mültecilerin sığındığı Mustafa Hafız Okulu’na düzenlenen hava saldırısı sonucunda 10 kişinin hayatını kaybettiğini ve çok sayıda kişinin yaralandığını açıkladı.

Gazze’deki sağlık yetkilileri ve hastaneler, geçtiğimiz ay gıda yardımlarının dağıtıldığı merkezlerin yakınlarındaki bölgelerde yüzlerce Filistinlinin öldürüldüğünü açıkladı.

Gazze Şeridi, İsrail'in yaklaşık iki yıldır Hamas Hareketi’ne karşı yürüttüğü askeri harekatın ardından gıda ve diğer temel ihtiyaç maddelerinde ciddi bir kıtlık yaşıyor. İsrail’in saldırıları, Gazze Şeridi’nin büyük bir kısmını enkaza çevirirken 2 milyonluk nüfusun çoğunu yerinden etti.

Binlerce insan yardım dağıtım merkezlerinin çevresinde toplanarak insani yardım malzemelerinin gelmesini sabırsızlıkla bekliyor, ancak yardım tırlarının geçtiği yollarda neredeyse her gün silahlı çatışmalar ve cinayetler yaşandığına dair haberler geliyor.

Gazze’deki sağlık yetkilileri, mayıs ayı sonlarından bu yana 500'den fazla Filistinlinin ABD destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı (GHF) tarafından yönetilen yardım merkezlerinin yakınlarında veya Birleşmiş Milletler’e (BM) ait gıda tırlarının geçmesi planlanan bölgelerde üzerlerine açılan ateş sonucu hayatlarını kaybettiğini bildirdi.