Dera sakinleri, rejim güçlerinin baskın girişimine karşı Tafas ilçesiyle dayanışma gösterileri düzenledi

İsrail’in İHA’larla dağıttığı bildiride, Suriye ordusu Hizbullah ile işbirliğine karşı uyarılıyor.

Dera El-Beled Mahallesi’nde Tafas ilçesiyle dayanışma gösterileri düzenlendi (Şarku’l Avsat)
Dera El-Beled Mahallesi’nde Tafas ilçesiyle dayanışma gösterileri düzenlendi (Şarku’l Avsat)
TT

Dera sakinleri, rejim güçlerinin baskın girişimine karşı Tafas ilçesiyle dayanışma gösterileri düzenledi

Dera El-Beled Mahallesi’nde Tafas ilçesiyle dayanışma gösterileri düzenlendi (Şarku’l Avsat)
Dera El-Beled Mahallesi’nde Tafas ilçesiyle dayanışma gösterileri düzenlendi (Şarku’l Avsat)

Suriye rejim güçleri geçtiğimiz saatlerde Dera vilayetine bağlı Tafas ilçesinin güneyinde ilerleme girişimlerini sürdürdü. Rejim güçleri cuma gecesi ilçeye sızmak amacıyla bölgeyi tank ve havan mermileriyle hedef aldı. Rejimin ilçeye girme girişimi bölgedeki yerel silahlı gruplar tarafından geri püskürtüldü.
Şarku’l Avsat’a konuşan Tafas’taki yerel kaynaklar, Tafas’ın güney cephesinde cuma gecesi Suriye rejim güçleri ile ilçedeki savaşçılar arasında çatışmaların arttığını ve rejim askerlerinin ilçe çevresinde ilerleme girişimlerini sürdürdüğünü aktardı. Çatışma bölgelerini bombalayan rejim güçleri Tafas’ın güney cephesindeki mahallelere aydınlatma fişekleri fırlattı. Aynı kaynaklara göre, rejimin Dera yolu üzerinden Tafas’a doğru askeri takviyeler gönderdiği gözlemlendi.
Dera El-Beled Mahallesi sakinlerinden onlarca kişi, Tafas’a yönelik askeri operasyonu protesto için cuma namazının ardından Ömeri Camisi çevresinde gösteri düzenledi. Göstericiler “Ey Tafas! Dera ölüme kadar seninle” ve “Horan tek vücut” yazılı pankartlar taşıdı. Dera’nın kuzey kırsalındaki Casım ilçesinde de cuma akşamı onlarca kişi Tafas ile dayanışma gösterileri düzenledi. Tafas’ın son günlerde tanık olduğu askeri gerilimi protesto eden göstericiler “Canımız kanımız sana feda olsun Tafas” sloganları attı.
Dera’nın doğu kırsalındaki Sayda beldesinde yer alan kontrol noktasına kimliği belirlenemeyen silahlı kişilerce saldırı düzenlenmesinin ardından kontrol noktası yakınında bulunan Hava Kuvvetleri İstihbarat Dairesi’ne bağlı askeri noktalara ateş açıldı. Ayrıca kimliği belirlenemeyen silahlı kişiler Dera’nın doğu kırsalındaki Museyfira beldesinde Hava Kuvvetleri İstihbarat Dairesi’ne ait Er-Rubai kontrol noktasını hedef aldı. Saldırıda hafif silahlar kullanıldı. Bu saldırının ardından rejim güçleri cuma gecesi saldırıya uğrayan kontrol noktaları çevresine konuşlanarak alarm durumuna geçti. Ayrıca El-Museyfira ve El-Cize beldeleri arasındaki bağlantı yoluna aydınlatma fişekleri atıldı.
Öte yandan, Kuneytra kırsalındaki El-Hamidiye beldesi çevresi cuma gecesi İsrail tarafından bombalandı.
Yerel kaynaklar, saldırının kaynağının, İsrail’in işgal ettiği Golan topraklarında bulunan ve El-Hamidiye beldesinin karşısında yer alan El-Huveyn Tepesi olduğunu belirtti. Kaynaklara göre, iki bölge arasındaki tampon bölgeye bazı kişilerin yaklaşmasının ardından El-Hamidiye beldesi çevresi 3 roket mermisiyle hedef alındı. Saldırıda bölgeye yaklaşan kişilerin ağır yaralandığı belirtildi. İsrail işgal güçleri, yasaklı bölgeye yaklaşılması olayının ardından El-Hamidiye beldesi ve Kuneytra’nın diğer bölgelerine insansız hava araçlarıyla (İHA) bildiriler dağıttı. Bu bildirilerde rejim askerleri, Lübnan Hizbullahı ile işbirliği yapmaları konusunda uyarılıyordu. Suriye rejim güçlerinin yüksek rütbeli komutanlarına hitap edilen bildiride, “Korgeneral İbrahim Halife ve Korgeneral Ali Mahmud’a hitaben: Hizbullahâ daimi istihbarat taşımanız, Suriye ordusu ve personellerinin aleyhine Hizbullah’a verdiğiniz desteğin boyutlarını gösteriyor. Hizbullah’ın doğrudan ve dolaylı her müdahalesi sert adımların atılmasına neden olur. Bu böyleydi ve böyle olacak” ifadeleri kullanıldı.
İsrail ordusu yaptığı açıklamada, İsrail güçlerinin Suriye’nin güneyindeki Kuneytra kırsalında Hizbullah’ın gözlem için kullandığı bir mevkiye operasyon düzenlediğini aktardı. İsrail güçleri cuma gecesi El-Hamidiye beldesine aydınlatma fişekleri fırlattı. Bununla eşzamanlı olarak Kuneytra’nın kuzey kırsalındaki bölgelerin üzerinde İHA sesleri duyuldu. İsrail tankları bu olaydan iki gün önce tampon bölgeyi geçerek, El-Hamidiye’nin kuzeyindeki Haraş ve Ebu Şabat cephelerinden Suriye topraklarına giriş yapmıştı.
El-Hamidiye, 2014-2018 arasında Suriye rejiminin kontrolü dışındaki bölgelerden biriydi. Muhalif grupların beldede kontrolü ele geçirmesinin ardından belde sakinlerinin çoğu bölgeden göç etti. Belde daha sonra El-Baas ilçesinde konuşlu Suriye rejim güçleri ile muhalif gruplar arasında sürekli çatışma noktası haline geldi. Suriye rejimi, Temmuz 2018’de muhalif grupların çekilmeleri ve uzlaşma anlaşmasını kabul etmelerinin ardından beldede kontrolü yeniden ele geçirdi.



İsrail, Güney Lübnan’ı hedef aldı

Lübnan ve İsrail sınırındaki Ras el-Nakura bölgesinde bulunan bir Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü merkezi (AFP)
Lübnan ve İsrail sınırındaki Ras el-Nakura bölgesinde bulunan bir Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü merkezi (AFP)
TT

İsrail, Güney Lübnan’ı hedef aldı

Lübnan ve İsrail sınırındaki Ras el-Nakura bölgesinde bulunan bir Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü merkezi (AFP)
Lübnan ve İsrail sınırındaki Ras el-Nakura bölgesinde bulunan bir Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü merkezi (AFP)

Lübnan’ın resmî haber ajansı Ulusal Haber Ajansı (NNA), bugün (Cuma) Güney Lübnan’daki Vezzani ve Mecidiye çevresinin İsrail topçuları tarafından hedef alındığını bildirdi.

Ajansa göre, İsrail’e ait bir insansız hava aracı Ras el-Nakura bölgesinde bir balıkçı teknesinin yakınına ses bombası bıraktı; olayda yaralanan olmadı. Aynı bölgede İsrail’e ait bir savaş botu da ülkenin kara sularına doğru makineli tüfekle ateş açtı.


İslami Cihad, son İsrailli esirin cesedinin teslim edilmediği iddiasını yalanladı

Bir İslami Cihad savaşçısı, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Nuseyrat'ta kaçırılanların cesetlerini arayan Mısırlı işçilerin ağır makinelerle kazı yapmasını izliyor (Arşiv - AP)
Bir İslami Cihad savaşçısı, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Nuseyrat'ta kaçırılanların cesetlerini arayan Mısırlı işçilerin ağır makinelerle kazı yapmasını izliyor (Arşiv - AP)
TT

İslami Cihad, son İsrailli esirin cesedinin teslim edilmediği iddiasını yalanladı

Bir İslami Cihad savaşçısı, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Nuseyrat'ta kaçırılanların cesetlerini arayan Mısırlı işçilerin ağır makinelerle kazı yapmasını izliyor (Arşiv - AP)
Bir İslami Cihad savaşçısı, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Nuseyrat'ta kaçırılanların cesetlerini arayan Mısırlı işçilerin ağır makinelerle kazı yapmasını izliyor (Arşiv - AP)

Filistinli kaynaklar, İsrail’in iki gündür öne sürdüğü, İslami Cihad Hareketi’nin Hamas ile iş birliği yapmayı reddettiği ve ateşkesin ikinci aşamasına geçilmeden önce elindeki son İsrailli esirin cesedini teslim etmediği yönündeki iddiaları yalanladı.

İsrail’in Maariv gazetesinin güvenlik kaynaklarına dayandırdığı haberine göre, Hamas ile İslami Cihad arasında, Ran Gafeli isimli son esirin cesedinin teslim edilmemesi konusunda gerilim yaşandığı iddia edildi. İsrail, Gafeli’nin kaçırılmasında İslami Cihad mensuplarının doğrudan rol aldığını düşünüyor.

İslami Cihad’ın askeri kanadı Saraya el-Kudüs, günler önce yaptığı açıklamada tüm esirleri teslim ettiklerini ve ateşkes anlaşmasına tamamen uyduklarını belirtti. Hareketten Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, Gafeli’nin cesedinin kendi ellerinde bulunmadığını, cesedin Hamas’ın kontrolünde olduğunu ifade etti. Kaynaklar, Hamas ile koordinasyonun “mükemmel seviyede” olduğunu ve İsrail basınında yer alan gerilim iddialarının gerçeği yansıtmadığını vurguladı.

dsvf
İslami Cihad savaşçıları ve Mısırlı işçiler, Gazze Şeridi'ndeki Nuseyrat'ın kuzeyinde İsrailli rehinelerin cesetlerini arıyor (Arşiv - AP)

Hamas kaynakları da Şarku’l Avsat’a, cesedin Gazze kentinin doğusundaki Şucaiyye ve Zeytun mahallelerinde 3 veya 4 farklı noktada bulunmuş olabileceği yönünde şüpheler olduğunu aktardı. Ancak bu noktalarda yürütülen aramalarda cesede ulaşılamadığı, esir alma ve gömülme süreçlerine dahil olan saha sorumluları ve militanların tamamının çeşitli saldırılarda öldüğü için kesin yer tespiti yapmanın zorlaştığı bildirildi. Kaynaklar ayrıca yoğun bombardıman ve bölgenin tamamen yıkılması nedeniyle tespit çalışmalarının daha da güçleştiğini belirtti.

Yediot Aharonot gazetesine göre İsrail, arabulucular aracılığıyla Hamas’a, cesedin yerinin belirlenmesine yardımcı olabilecek kişilere ilişkin bilgiler ve bölgenin olası konumunu gösteren uydu görüntüleri iletti. Hamas kaynakları, bu dosya ve diğer konularla ilgili arabulucularla temasın sürdüğünü söyledi.

Yeni videonun ortaya çıkardığı soru işaretleri

Bu gelişmeler, İsrailli esir ailelerinin yayımladığı görüntülerle eş zamanlı yaşandı. Videolarda, Ağustos 2024’te Refah’taki bir tünelde cesetleri bulunan altı esirin, tünelde birlikte yaşarken Hanuka’yı kutladıkları, 2024 yeni yılına girdikleri, konuşup saç tıraşı oldukları ve tünel içinde farklı noktalara hareket ettikleri görülüyor.

dfgh
Hamas militanları, 20 Şubat 2025'te Han Yunus'ta İsrailli rehinelerin cesetlerinin Kızılhaç'a teslimi sırasında tabutlardan birini taşıyor (DPA)

Görüntüler, İsrail ordusunun söz konusu altı kişinin tünele ulaşımdan iki gün önce Hamas tarafından öldürüldüğü yönündeki açıklamalarına dair soru işaretleri doğurdu. Hamas bu iddiayı reddederek, esirlerin bölgeyi hedef alan İsrail bombardımanında öldüğünü söyledi.

Maariv'den gazeteci Miki Levine, esirlerin “Nisan ayında anlaşma sağlanmış olsaydı hayatta olabileceklerini” belirten bir değerlendirme yayımladı. Levine, Başbakan Netanyahu ile bakanlar Smotrich ve Ben-Gvir’in “tam zafer” stratejisinde ısrar etmelerinin, Refah’a girilmesinin esirleri tehlikeye atacağı yönündeki uyarıları göz ardı ettiklerini yazdı.

İsrail devlet televizyonu da, esirlerin öldürülmesinden birkaç gün önce müzakerelerin tıkanma noktasına gelmesinin, Tel Aviv’in Filadelfi Koridoru’nun kontrolünü şart koşmasından kaynaklandığını; o aşamada anlaşma imzalansaydı altı esirden beşinin serbest bırakılacağını aktardı.

Hamas kaynakları ise Şarku’l Avsat’a, esirlerin topçu ve hava bombardımanında öldüğünü, saldırı sırasında bazı esir gardiyanlarının da yaşamını yitirdiğini teyit etti. Kaynaklar, savaş boyunca İsrail güçleri esirlere yaklaşırsa “tehlike durumunda esirin öldürülmesi” yönünde talimat bulunduğunu da belirtti.7Tünelin Refah’ın batısındaki Tel Sultan’da bulunduğu, İsrail ordusunun sonraki incelemelerinde esirlerin “bölgedeki yoğun askeri baskı nedeniyle hayatını kaybettiğini” kabul ettiği bildirildi.

Ekim 2024’te İsrail, Hamas’ın eski siyasi büro şefi Yahya es-Sinvar’ı, Tel Sultan’daki bir evde, yanında silahlı bir grupla bulunduğu sırada öldürmüştü. Kasım ayında Hamas kaynakları, Muhammed es-Sinvar’ın oğlu İbrahim’in de Refah’taki bir tünelde hava saldırısında öldüğünü açıklamıştı. DNA bulgularının, aynı tünelde Hamas mensuplarının bulunduğuna işaret ettiği belirtildi. Esirlerin, İbrahim es-Sinvar’ın öldüğü saldırıda hayatını kaybetmiş olabileceği değerlendiriliyor.

Hamas kaynakları, İsrailli esirlere ilişkin talimatların çok sıkı olduğunu ve hayatta kalmaları için tüm imkânların seferber edildiğini vurguladı.


Gazze Şeridi'nde fırtına nedeniyle 11 kişi hayatını kaybetti, birçok ev yıkıldı

Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)
Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)
TT

Gazze Şeridi'nde fırtına nedeniyle 11 kişi hayatını kaybetti, birçok ev yıkıldı

Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)
Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)

Gazze Şeridi'ni 24 saatten kısa bir süre içinde vuran fırtına ve derin alçak basınç sistemi, birçok evin çökmesi ve bölge genelinde çadırların sular altında kalması sonucu 11 Filistinlinin ölümüne birçok kişinin de yaralanmasına yol açtı.

Filistin Haber Ajansı'na (WAFA) göre yerel kaynaklar, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'nın Bir el-Naja bölgesinde, yerinden edilmiş kişilerin barındığı bir evin çökmesi sonucu 5 Filistinlinin öldüğünü ve birçok kişinin de yaralandığını bildirdi.

 Gazze Şeridi'nin güneyinde Han Yunus'taki bir kampta yağmurlu bir günde yerinden edilmiş Filistinli kadın (Reuters)Gazze Şeridi'nin güneyinde Han Yunus'taki bir kampta yağmurlu bir günde yerinden edilmiş Filistinli kadın (Reuters)

Şarku'l Avsat'ın ulaştığı kaynaklar, bugün şafak vakti Gazze şehrinin batısındaki el-Rimal mahallesinde yerinden edilmiş kişilerin çadırlarının üzerine büyük bir duvarın çökmesi sonucu 2 vatandaşın öldüğünü, Gazze şehrinde aşırı soğuktan bir çocuğun, el-Şati kampında ise bir bebeğin hayatını kaybettiğini belirtti. Dün de el-Şati kampında bir duvarın çökmesi sonucu bir kişi hayatını kaybetti.

Dün el-Amadi bölgesindeki Ebu Cebel kampında bir çadırın çökmesi sonucu iki çocuk yaralandı; Han Yunus'un el-Mevasi bölgesindeki mülteci çadırında ise bir bebek aşırı soğuktan hayatını kaybetti.

Sivil savunma ekipleri, son birkaç saat içinde en az 10 evin çöktüğünü, son olarak da el-Kerame ve Şeyh Rıdvan mahallelerinde 2 evin yıkıldığını bildirdi.

Bu olumsuz hava koşulları ayrıca Han Yunus'un el-Mevasi bölgesindeki kampların tamamının sular altında kalmasına, Deyr el-Belah'taki el-Bassa ve el-Baraka'nın geniş alanlarının, Nuseyrat'taki Merkez Pazarı'nın ve Gazze Şehri'ndeki Yermuk ve liman bölgelerinin hasar görmesine yol açtı.

 Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden hayvanlarla çekilen arabalar geçiyor (EPA)Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden hayvanlarla çekilen arabalar geçiyor (EPA)

Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım ve Çalışma Ajansı (UNRWA), dün yaptığı açıklamada, şiddetli yağmur ve ıslak çadırların, aşırı kalabalık Gazze Şeridi'ndeki kötüleşen sağlık ve yaşam koşullarını daha da kötüleştirdiğini belirterek, soğuk hava, yetersiz sanitasyon ve hijyen eksikliğinin salgın hastalık riskini artırdığını vurguladı. UNRWA, insani yardıma erişimin acilen kolaylaştırılması çağrısında bulundu.