ABD: İran nükleer anlaşma için kabul edilemez isteklerinden vazgeçmeli

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

ABD: İran nükleer anlaşma için kabul edilemez isteklerinden vazgeçmeli

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

ABD, İran ile 2015'te imzalanan nükleer anlaşmayı yeniden canlandırmanın tek yolunun İran'ın "konu dışı taleplerinden" vazgeçmesi olduğunu belirtti.
TRT World'ün haberine göre, ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, yaptığı açıklamada, ABD'nin, Avrupa Birliği'nin (AB) anlaşmayı özel olarak revize etme konusunda "nihai" metne yanıt vereceğini bildirdi.
Açıklamada, bunun ne zaman olacağına dair bir zaman paylaşılmadı.
Price, "Kapsamlı Ortak Eylem Planı (JCPOA) ile uyum için karşılıklı bir getiri elde etmenin tek yolu, İran'ın JCPOA kapsamını aşan, kabul edilemez taleplerden vazgeçmesi. Biz bu talepleri uzun zamandır 'konu dışı' olarak nitelendiriyoruz" dedi.

İran: ABD'nin 'gerçekçi ve esnek' olması halinde nükleer anlaşma mümkün
Tahran, müzakerelerin koordinatörü AB tarafından sunulan ve nükleer müzakerelerde nihai yol haritası olarak kabul edilen anlaşma taslağına ilişkin görüşlerini dün AB'ye iletmişti.
AB tarafından sunulan nihai anlaşma taslağına ABD'nin yanıtının "gerçekçi ve esnek" olması halinde bir anlaşmaya varılacağı belirtilmişti.
İran'ın, müzakerelerde çözülemeyen üç konuda ABD'den esneklik göstermesini, bunların anlaşma metninde yer almasını ve anlaşmanın devamının garanti altına alınmasını sağlayacak güvenceler beklediği ifade edilmişti.
İran'ın Batı ile nükleer müzakerelerini yürüten heyetin danışmanı Muhammed Marandi ise Twitter hesabından paylaştığı mesajında, Tahran'ın AB'nin nükleer müzakerelerde nihai anlaşma taslağı olarak sunduğu öneriye verdiği yanıtı değerlendirmişti.
Marandi, İran'ın AB'ye ilettiği cevabında endişelerini dile getirdiğini ve müzakerelerde çözüm bekleyen meselelerin aşılmasının zor olmayacağını belirtmiş, "Bu endişeler geçmişteki ABD ve AB'nin anlaşmadaki ihlallerine dayanmaktadır. (Henüz) bir anlaşma olacağını söyleyemem ama anlaşmaya her zamankinden daha yakınız" ifadelerini kullanmıştı.

İran ile nükleer müzakereler
İran ile 2015'te imzalanan nükleer anlaşmanın yeniden tam anlamıyla uygulanmasını sağlama ve ABD'nin anlaşmaya dönüşünün ele alındığı nükleer görüşmeler, Nisan 2021'den bu yana aralıklarla Viyana'da yapılıyor.
Viyana'da Rusya, Çin, Almanya, Fransa, İngiltere ve İran'dan üst düzey temsilcilerin katılımıyla yapılan müzakerelere eski ABD Başkanı Donald Trump döneminde 2018'de anlaşmadan tek taraflı çekilen Washington, AB aracılığıyla dolaylı katılım sağlıyor.
Washington, Tahran'ın anlaşmadaki taahhütlerine geri dönmesini isterken, İran nükleer anlaşmadan ayrılan taraf olarak öncelikle ABD'nin anlaşmaya dönerek tüm yaptırımları kaldırmasını ve anlaşmadan tekrar ayrılmayacağına dair güvence vermesini talep ediyor. İran ayrıca nihai anlaşma için nükleer programıyla ilgili uluslararası "siyasi soruşturmaların" kapatılmasını istiyor.
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Borrell'in 25 Haziran'daki Tahran ziyaretinde, ABD ile İran arasında AB aracılığıyla yapılan dolaylı görüşmelerin Doha'da sürdürülmesine karar verilmişti. 29 Haziran'da yapılan görüşmelerde de ilerleme sağlanamadığı açıklanmıştı.
Borrell, 20 Temmuz'da İran ile ABD arasındaki anlaşmazlığı çözmek için taraflara yeni bir taslak metin sunduğunu duyurmuştu. Tahran ve Washington yönetimleri de AB'nin sunduğu yeni çözüm önerilerini olumlu karşıladıklarını ilan etmişti.
Müzakerelere yeniden başlamak için 4 Ağustos'ta yeniden Viyana'da toplanan taraflar, 4 gün süren görüşmelerde az da olsa ilerleme kaydedildiğini açıklamıştı.
Son olarak ABD'nin Wall Street Journal gazetesi, 11 Ağustos'ta ismi açıklanmayan Avrupalı diplomatlara dayandırdığı haberde, AB'nin, görüşmelerdeki tıkanıklığı aşmak için İran'ın geçmişteki nükleer faaliyetlerine ilişkin BM soruşturmasını kapatmayı amaçlayan bir öneriyi Tahran'a sunduğunu yazmıştı.



Amerikalı bir radyocu, Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından gönderilen soruları sorduğu röportajın ardından istifa etti

ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
TT

Amerikalı bir radyocu, Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından gönderilen soruları sorduğu röportajın ardından istifa etti

ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)

ABD Ulusal Radyosu "NPR" dün (Pazartesi) yaptığı açıklamada, Philadelphia’lı yayıncı Andrea Lawful-Sanders'ın, ABD Başkanı Joe Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından hazırlanan soruları sorduğu röportajın ardından istifasını sunduğunu bildirdi.

Philadelphia kanalı röportajı, Biden'ın eski Başkan Donald Trump ile tartışmasından sonra medyaya ilk çıkışı olarak tanımladı.

Biden, 14 dakikalık röportajda siyah seçmenlerin gücünü vurguladı ve yönetiminin, siyah üniversiteleri desteklemek ve ilk siyah kadın Yüksek Mahkeme yargıcını aday göstermek gibi bazı başarılarını övdü.

NPR, Sanders ve bir başka sunucunun hafta sonu Biden kampanya ekibinin hafta başında kendilerine röportaj için sorular verdiğini itiraf ettiklerini belirtti.

Biden, Earl Ingram'ın programında Afrikalı Amerikalılarla ilgili aynı konular hakkında konuşmuş ve onlar için neler başardığını vurgulamıştı.

CNN'den Victor Blackwell ile yapılan ortak röportaj sırasında Blackwell hem Sanders'a hem de Ingram'a şu soruyu yöneltti: "Soruları Beyaz Saray'dan ya da kampanya ekibinden mi aldınız, yoksa soruları önceden göndermeniz mi istendi?" Bu soruyu sormamın nedeni ikinizi de eleştirmek değil, daha ziyade şunu öğrenmek istiyorum: Beyaz Saray şu anda Başkan'ın canlılığını ve etkinliğini kanıtlamaya çalışıp çalışmadığını bilmek istiyorum, bunu, Başkan'ın kendisine hangi soruların sorulacağını bilmesi için röportajdan önce soruları göndererek mi yapıyor?

Sorular onay için bana gönderildi" diyen Lawful-Sanders, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bana sekiz soru geldi ve onayladığım dört tanesi seçildi.

Ingram cevap vermedi, ancak cumartesi günü Associated Press'e ayrı olarak yaptığı açıklamada, Biden'ın yardımcılarının kendisine önceden dört sorudan oluşan bir liste gönderdiklerini söyledi.

Önceden belirlenmiş soru listenin kendisini tereddütte bırakmasına rağmen, "bu ABD Başkanı ile konuşma fırsatı olduğu için" görüşmeye devam ettiğini belirtti.

İtiraflar, Biden'ın yoğun baskı altında olduğu ve Donald Trump'a karşı geçen ayki tartışmada gösterdiği sallantılı performansın ardından hasar kontrolü yapmaya çalıştığı bir dönemde geldi.

Sanders daha sonra Facebook'ta yayınladığı kısa bir video ile cumartesi günü istifasını sunduğunu ve artık kanalda çalışmadığını vurgulayarak, "bu yolculukta rol oynayan" herkese teşekkür etti.

Philadelphia kanalı, iş ilişkilerinin sona erdiğini ayrıca duyurdu ve kanalın yöneticisi Sarah Lomax yaptığı açıklamada, 3 Temmuz röportajının "yönetimin bilgisi, istişaresi veya iş birliği olmaksızın yayıncı tarafından bağımsız olarak ayarlandığını" söyledi."

İsminin açıklanmaması kaydıyla konuşan bilgili bir kaynağa göre bu itirafların yol açtığı tartışmaların ardından Biden'ın kampanya ekibi soru önermekten vazgeçme kararı aldı.

Biden'ın görev süresi boyunca, son yedi başkana göre daha az basın toplantısı ve medya röportajına katılması dikkat çekidir.